Skip to main content
Submitted by Anonymous (not verified) on 16 September 2008

Kiminle ve nereye gideceğimi bilmeden, yola çıkamam Alan.
Çıkarsam eğer, akibetim KÜRD -KIRAN felaketine dönüşürse korkarım, korkarım da çıkamam, Alan.

Eylemden önce, söz vardı. Ama sözün de kifayetsiz olduğunu bilirim Alan.
Eylemsiz, sözün de anlamı hiç olmadı, ama sözsüz de, bir karanlık ortam ki, göz gözü göremez. O gözü göremeden gidemem alan.

Yolunu bir şaşıran olmak istemiyorsa kişi yola düşmeli Alan. Konuşulmalı, Konuşulmalı ki rivayetsiz, yalansız gidebilsin Alan.
Sözsüz eylemi okuyoruz şu an dağlarımızda, görüyor musun Alan.

İmralıda, temcit pilavıdır söz, döner dolanır kürdü vurur.
Her gün, bir renkten bir renge girer ve bula bula mazlum kürdü bulur, buna ne demeli Alan.

Eylem olmalı, seninle hem fikirim.
Ama o eylem, hedefe kilitlenmeden olmaz, kabul görmez, toprağına zulum yağdırmazsa o eylem Alan.

Sözde olgunlaşmamışsa eylem; olsa bile bu eylem, sonucu 5 bin köyde bacalaradan yükselen dumana benzer, Alan.
O zaman, Kürdistanda analar ağlar ve 15 bin güzel insanın da değirmeni olur o alan, Alan.

7 milyon kürdün yollara düşüşü, metropollerde Diyarbekire dönüşür Alan.
Hırsızlık ve fuhuşun kapısını aralar, Diayarbekir adına bu lekeye dayanamam, kap kaçıya gönlüm razı olamaz Alan.

Kürdistanı insandan arıttılar, arıttılar da mahruma çevirdiler, türkün kar hanesine düşürdüler, Alan.

Hesap kitaba dair değilse eylem, sal Fırati ın sularına, Basraya yolla Alan.
Eylem değişime götürür, umuda mihenk taşı olur, Kürde ölüm nakaratları diziliyor ve ağıda dönüşüyorsa o eylemde yokum Alan.

Destan yazmıyorsa söz, ağıda taşıyorsa at burçlarından Diyarbekirin Alan.

Ben U Sende görülsün bu hesap ve bu hesaplaşmada taraf olanlar bir bir ortaya çıksın Alan.

Bağları, bağbozumuna çevirdiler Alan. Türkçesi bozuk olan kadınlara, türkçe kurslarını
açarak; x,q dan kurtarmaya operasyonuna soyundular ve bu eylemin kurbanı anam oldu Alan.

Başını eğdi, hüznünü gizledi ve kendi kendine; anan öle oğul dedi, dedi de acıya acı ekledi Alan.

Söz eyleme dönüşmüş, eylem anamı ağlatmıştı Alan.

Elbette tartışmalı, konuşulmalı ve konsesusa açılacak yollar görülmrlidir sevgili Alan.

Yeni bina, enkaz özerine kurulmaz ki, kurulsa bile yuva olmaz ki Alan.

Enkaz temizlenmeden, temel atılmaz. Sağlam olmadan orada oturulmaz Alan.

Harcı konmadan Alan, bu onur yaralı kalır, iflah olmaz.

İş yapanlar, işi bitirmeden vuruldular. Rom'da oyun çok, bu konuşulmadan eylem olmaz, olsa bile timsaha döner, yavrusunu yer...

KÜRD KIRAN'ı bilince çıkarmadan bu yol alınmaz, puştluklar, karanlıkların mahşeri olur...
Dost ile düşman tanımlanmadan olmuyor. Evdeki hesabın çarşıya uymamsı gibi, Alan.

Evet, insanlar örgütlenmelidir. Onlar örgütlenmeden, eyleme dönüştürmeden, umud hep yaralı kalır.
Ama bırak, konuşanlar konuşsun, konuşsun ki hastalığa teşhis konulabilsin.
Yaraya neşter bilerek insin ve Kürdistan'ın bağrındaki irin alınabisin. Ki; felce uğramıştır Kürdistan.

Dili, bitirilmeye tutulmuş, Ulusal refleksler bir bir dumura uğratılmıştır Alan.

Trihi de kendileriyle başlattılar bu ne aymazlık, oysa ki gözlerinin önünde, Diyarbekirde; mezarı belli olmayanların
mezar taşları eğiktir Alan.
Dr.Fuad esmer tenli Diyarbekir yiğididir ve ;" intikamı alınmamışların mezar taşları eğikiktir"der Edip Çelik.

Yaşlı dedem, sözcüklerde öldürülmüş; 'hewal' denmiştir ona. Nineme nine derdim o da vuruldu; 'hewal' dendí ona...

Wiraneye dönen yıkıntılarda, Pepuk okumakta. Sesini duyuyor musun Alan?
Niye okuyor o Pepug orada? Kim oldu ol sebep, sözü olan yok mu be Alan. Soran olmayacak mı?

Söz, hedefi bulduğunda eyleme dönüşür. O sözün başındayız. O söz, namus özerine verilmelí.
O söz onur olmalı.
Ama onur yaralı, ki; savaş, sözün eylemsel adıdır.

Kiminle ve nereye yola çıkmayı bilmeden, yola çıkmayacağım Alan.
Çıkanlara da, sakın ha...! bu zemheride, bu kar ile boran da yola çıkma derim.

Hele zamanı gelsin, gelsin de göğersin, karlar ersin, yollar açılsın da gidelim.
Başka çaresi yok, eriyecektir dağların karı ve yolları da açılacaktır Ülkemin, kuşkusuz.

Bê guman, tê de tu şik nin e.

Selam ve saygilar...

Anonymous (not verified)

Wed, 2008-09-17 20:09

Güzel ve duygu dolu bir yazı.. Eline sağlık. Gözün çok korkmuşa benziyor.. "Süt ağzını yakmış, yoğurta" üflüyorsun.. Bunu tamda siyasal alanın ortasına oturtmuşsun.. Herkes böyle davranırsa ne halimize.. Siyasal alanları çakallar dalar.. Zaten düşmanında istediği büydü.. PKK ile gerçekleştirdiği ortamı gören herkesin siyasetten kaçmasını istiyor.. Tam da brayê Berwarto'nun yuvarlandığı yer.. Tamda Brayê Berwarto'nun düştüğü kuyu!!! "Kime güveneğim?" diye haykırdığı Hawarın arkasındaki gerçeklik.. Önce kendine güven Brayê Berwarto!! Tekrar eline sağlık.. Rixnegir

Bir yazızyı okurken kimin nasıl algıladığına bakmak lazım. Korku ve cesaret hep at başı gider. Umutlanmak sebebp gerektirir. Oysa yazının bütünlüğünde korkuyu yaratanlarına vurgu vardır ama temkinili yürüyüşle birlikte karların erimesi ve dağların karını eriterek yol alma var... Nasıl bu sonuçlara vardınız, anlayamadım doğrusu. Söz ve eylem birlikteliğinde söze atıftı, tatışılmalı konulara vurguydu. Ama sonuç ise korku ekmişlik olarak algılanıyor... Demek ki Kürd*kıran korku salmış... Demek ki her kes bir bağlamda algılar... ama realite yaşanansa orda hem umut vardır ,hem yıkım vardır... Selamlar... Ahmed beg ise bu yazıya bir başka gözle bakmiş korkudan arıtarak algılamıştı. Demek algılar başka başkadır.

Add new comment

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.