EGRI OTURUP DÜZ KONUSALIM
Kuzey Kurdistan Ulusal Kurtulus Mücadelesi 2012 Newroz´uyla direnis Potansiyelinin Kudretini, düsmana inat acik acik ortaya koymustur.
Kuzey Kurdistan tarihinde hicbir dönemde Kürd Halki Kurdistan mücadelesine bu kadar genis kitle katilimlariyla destek vermemistir.
Hosumuza gitsin veya gitmesin ama bu Serhildanlarin örgütleyicileri PKK ve onun legal destekcileridir.
Kuzey Kurdistan´da illegalite adina igne deligine saklanan Bagimsizlikci Örgüt ve Partiler tümüyle Apo ve onun Takipcilerinin baskilarina, engellemelerine boyun egmislerdir. Bunun nedenini n “Bilimsel aciklamalarini“ yaparkende hep PKK ve TC kaynakli katletme /yoketme politikalarinin yaratmis oldugu kayiplar sonucunda ortaya cikan tarihi durumu özene bezene izah etmeye calismislardir.
Kuskusuz bu yapilan katliamlarin yenilir yutulur yani yoktur, ayrica büyük zararlar verdigide hepimiz tarafindan kabul edilmektedir. Ancak yüzbinlerce Kitleye sahip örgüt ve Partilerin hem Kuzey Kurdistan´da ve hemde Avrupada tuz buz olup ortadan yok olmalarinin tek sebebi bu degildir!!
Kuzey Kurdistan Bagimsizlikci örütlenmelerinin önderlik veya Merkez komite konumlarina baktigimizda, nerdeyse tamaminin Avrupaya siginmis ve buradan Kurdistana uzaktan kumandayla teorik malzeme sunmaya calisan cevreler oldugunu görürüz.
Bu Parti ve Örgütler aslinda bu tavirlariyla Kurdistan mücadelelerini fiili olarak bitirmislerdir. Cünkü imkanlar olmasina ragmen (Güney Kurdistan, PYSK , vesaire olusumlari) ele gecen her firsati cok sorumsuzca itmis ve bunun özelestirisini yapma geregini bile görmeden, saflara veda etmislerdir. Kuzey Kurdistan halki nezninde Hicbir itibari kalmayan bu önderlerimiz, üstüne üstlük bu Pervazsizliklarinin sucunun tamamini PKK´ya yükledikten sonra evlerinde rahat rahat özel yasamlarini idame ettirmislerdir.
Yüzlerce sehidimizin ve binlerce Örgüt/Parti sempatizaninin varligini görmezden gelerek bugün bile “Biz yapamadik ama sizi tutanda yok“ diyebilecek kadar pervazlasmis, komik durumlara düsmüslerdir.
Hain, Isbirlikci veya Ajan olmak TC ile yapilan yazili anlasmalarla olmuyor.
Ben bu yazimi kaleme alirken Kurdistanin Bagimsizlikci gelenegine bagli olan kendi sahsimi bu elestirilerin en basina koyuyor ve icinde oldugumuz bu durumun bana verdigi her türlü psikolojik ve fiziki ezikligi bütün hücrelerimle hissediyorum. Hatta daha ileriye gidip kendimi hain saflarin, sessizlige bürünmüs, isbirlikcisi olarak görüyorum.
Cünkü Ülkemiz Kurdistandaki bunca vahsete Politik veya Apolitik fiili, Örgütlü bir katki sunamamak bir birey olarak (nedenleri ister TC ister Quzzilqurt olsun) beni kahrediyor.
Yine “ Bilimsel, Konjüktur ve Global sartlarin elverissizliginden dem vurmayacagim“.
Ferit Uzun, Necla Baksi , Memed Emin ve diger bircok yoldaslarim Mücadeleyi baslatirken, Sartlarinda, Konjüktüründe icine tükürmüs ve destanlar yazdirmislardi.
Bence sorun, bizleri yerli yerine oturtup, üstüne üstlük magdur konumuna düsmüsleri oynayanlardir. Fiili mücadelesi olmayan Parti ve Örgütlerinin, pratik olarak kendi beyinlerinde coktan feshedildigini söylemeyenlerdir.
Kendimizi bu ayip ve caresizlikten kurtarmanin yollarini aramaliyiz.
Bu sorumun cevabini bana gelen yanitlarla birlikte bulmaya calisacagim.
Hozan Bawer 24.03.2012
kizginlikla degil, sakin kafayla yaz