Skip to main content

Hayal iyidir ama sonuç alıcı değildir!

 Biz bize yine kavga halindeyiz. Bahoz Şavata'nın ne dediği, ya da bir diğer arkadaşın ne demediği ilgi alanımız olmaya başladı. Çok hayati sorunlarımız ve daha önemli tartışma zeminlerimiz dururken, yıllardır içinden çıkamadığımız ve hep de zararını gördüğümüz tekerlemeleri duydukça ve gördükçe hayret ediyorum. Hep söyledim ve yine tekrarlıyorum, milli sorunu 'sol' beceremez. Büyük ve ağır bir yük olan milli bağımsızlık sorununa 'sol' söylemler, 'sol' çıkışlar ve perspektifler çözüm değildir. Çünkü 'sol' milli bütünlük içinde bölücüdür. Kendi ideolojisine uygun olmayan katmanları ayıklar ve saf dışı bırakır. Milli kurtuluşa yarayan bir çok öğeyi elinin tersiyle iter. Kürdistan'ın güneyinde birşeyler başarılmışsa buna 'sol' örgüt ve partilerin bulaşmamasının büyük payı vardır. Eğer Güney'de feodal karekterli ve yarı kapitalist önderlik yerine 'sol' bir önderlik tercih edilseydi, Güney Kürtleri asla ABD ya da bir başka batılı ülkeden destek görmeyecek, belki Baas rejimli, Kürt katili Irak'a müdahale de hiç mi hiç gündeme gelmeyecekti. Öte yandan Kürdistan ve Kürt halkı bir bütündür. Nüfusu yaklaşık 40 milyondur. Genel tanımıyla bulunduğu coğrafya Mezopotamya'dır. Bunun Kuzey'i, Batı'sı, Doğu'su, Merih'i, Uzay'ı yoktur. Yerdeyiz ve belli bir toprak parçası üzerindeyiz; sorun belli, çözüm araçları belli, dünyanın geldiği aşama ve yoğunlaştığı nokta belli. Bu saatten sonra öyle 'her parçanın kendine özgü çözümü' tarzı eskimiş Marksist söylemlerin bir anlamı ve bize bir yararı olduğunu da hiç sanmıyorum. Kürt aydın ve öncü kesiminin bundan böyle pratik bir zekaya ve pratik bir çıkışa ihtiyacı vardır. Atı alanın petrol rezervlerini kaptığı, stratejik konumunu güçlendirdiği bir dönem yaşıyoruz. ABD'nin sadece Güney Kürtleri'ne değil, tüm Kürdistan'daki Kürtlere ihtiyaç duyduğunu, hatta bunun içinde PKK gibi ABD karşıtı bir örgüt dahi olsa çok sempatik davrandığını görmeyen kördür bence. Türkiye'nin çırpınışlarına bakın, İran ve Suriye'nin içinde bulunduğu ruh haline bakın. Başbakan Erdoğan, artık ABD Başkanı'nın gözlerine bakarak anlam çıkarmaya çalışıyor, çünkü artık ABD Türkiye'ye yüz vermiyor, onunla sorun konuşmuyor.. Bir de kendimize bakalım tabi, Newroz.com'da yürüttüğümüz tartışma biçimlerine ve birbirimize olan mesafeye bakalım. Bırakın milli olmayı, 'sol' olmayı, bir vilayetin adıyla anılmaktan kurtulmayı dahi becerememişiz. Dersim grubu.. Kars grubu.. Malatya grubu.. yok bilmem Erbil, Mehabat, Kamişlo grubu.. Toparlanalım arkadaşlar, bireysel inat ve duruşlar, tek başına 'bağımsızlık' ilanları artık tutmuyor. Biraz gerçeğe dönsek iyi olur, belki hayaller iyi ama sonuç alıcı değildir! Tabi bu vesileyle değerli yoldaşım Naim Demir'e 'uğurlar ola' diyorum.

Add new comment

The content of this field is kept private and will not be shown publicly.

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.