baslik benim degil
bir kutuphane ziyaretinde
yeni yayinlanmis kitaplar rafinda ilgimi ceken kitaplardan biri
Who owns antiquity (musesums and the battle over our ancient heritage/
kaba tercume:antiqutiye kim sahip olmali? muzeler ve antik miras uzerine yapilan mucadele)
yazari james cuno (Chicago sanat muzesi direktoru, daha once de Harvard universitesi sanat muzesi direktorlugu yapmismis vs).
genel ilgi disinda
kurdleri ilgilendiren bolumu de var
bolum basligi The turkish question (yani turk sorunu-diye de cevirebiliriz-allahin hikemti diyelim)
kitabin mevzusu
yerleriden kopartilip bati muzelerine tasinmis antik artifaktlarin kime ait olmasi gerektigi mevzusu.

tabbi tahmin edeceginiz gibi
Turkler bati muzelerinde sergilenen
vaktiyle anadoludan (kuzey kurdistani da icerecek sekilde)
su yada bu bicimde sokulup batiya goturulmus eserlerin
asil sahibinin o bolge oldugunu idda ediyor.
hinzirlar tabbiki devletin sahipligini degil bolgenin sahipligini savunur gibi yapiyorlar ama
el oglu yutar mi
yutmuyor
ve Kurdleri animsatiyorlar
yani ordaki antik halklardan birini
sahiplik kime ait olmali? diye manali sorular koyuyorlar onlerine turk akedemisyenlerin
kitapta guzelce elestirilen de ceval turk akademisyen de (galiba arkeology profesoru) Mehmet
ilk basta cografyanin sahipliogi halinde sundugu argumana
-turklerinde de kurdlerin hem antik hem deb ugunku kulturel heritage larini hice saydiklari hatirlatilinca
Ozdogan
tipik turk refleksleri ile buna itiraz edip
kurdlerin kulturel cikarlarinin kollandigini idda ediyor
ve bolgedeki antik tarihin devletler listesini gecip
bu hanedanlarin hangisi sadece kurd turk veya arap sayilabilir?
turunden isi muglaklastiran bulanik soruyu soruyor.
tipki etle tirnak kardesligi gibi
son gunlerde et tirnak kalkti
ama kardeslik
kurdlerin de agzindan dusmez oldu
(son kullanan yasar kaya-dun de taraf gazetesinde kurd sosyolohi prof u bir vatandas ahmed fismekan -bir ara dtp van bld baskanligina soyunmustu galiba- onun agzinda gene kardeslik hikayesi-dikkat edin sade siyasetciler degil ortada akademisyen olarak dolasan kurdler de bulanik kavramlarla oturup kalkiyor-defekt derin!)
vaktiye bir kur bir turk ve bir somun ekmek hikayesi anlatmistim
bilenler bilmeyenlere anlatsin
kardeslik vs somutluk ayrimi icin iyi bir ornektir.
yasa hukuk kural sistematik berrak kurallar filan deyince -ne diyor diyenlere
pastoral hikaye ile cikarlarin "kardeslik" gibi muglak kavramlarla savunulmayacagini kavratmak icin iyi bir hikayedir.
donelim antik tarihe
ozdogan efendi boyle muglaklik ve cambazlikla ancak dtp afyonu ile kafayi bulmus kurdleri oyalayabilir.
haliyle kitapta adama soruyorlar

kurdlerin devleti yok
boyle bir otoriteden yoksun olduklarindan da
antik miraslarina sahip olma hakklari da yok
demeye getirdin lafi diyorlar guzel guzel
sovereignity / egemenlik yoksa sahiplik de yok mu diyorsun?
diyorlar

bu mevzuya nicin girdim?

Turklerin modern yasamin geregi her alanda en yetismis temsilcileri
dis dunyaya ciktiklarinda
su yada bu alanda turk cikarlarini savunmaya
turk kulturunu (romani resmi siiri iviri ziviri) sergilemeye giristiklerinde
bilim alaninda kilim alaninda
kendi cikarlarini mesru alanlarda savunmaya kalktiklarinda
onlerine hep Kurd cikarlari uzerine onlari berbat duruma sokan sorular daha fazla cikmaya basladi.

bu sikisma-zor duruma dusme halinin normal bir tezahuru
bu cevrelerin turklerinde
--yapalim artik bir reform kurdlere de verelim bir kuru ekmek gevelesinler
biz de bu sikintilardan kurtulalaim
dusuncesini olusturdu
ornek mi
yasemin congar bu prosesin urunu dur
ahmed altan
murat belge
memhmet toptash (yok boyle biri uydurdum)
bunlar akillari 30 yil oncede bugunku duzeyde iken
kendilerine ait bir dusunce olarak kurd reformunu degiø
vagina bicimindeki masalardan ibarete barlari
kurdlerle ilgili kirinti bile dusmeyen washingtondan gecilen habarlerin
ve her nasilsa dunyanin her mevzusunun girdigi ama kurd mevzusunun bir turlu giremedigi birikim dergisinin yazarlaridir
bugunku goreceli olarak cok iyi sayilabilecek konumlarina
1-dis dunyanin onlari feci sekilde mahcup eden entelektule baskisi
2-bir nebze de kurd hareketinin ic dunyallarinda yaratigi ufak vicdan sizisi getirdi
ama oncelik 1. maddede
tipki Prof mehmet ozdogan in tezini savunamaz hale geldigi durum gibi
ronansans zor bir seydir
turkler in cidddi bicimde kendileri ile ilgili agir bir rehabilitasyondan gecmesi gerekir
kurdlere ogut mogut vereceklerine
gozlerindeki hala cikmamis mertegi cikartmalari gerekir
turklere -en kurd yandasi halinde olup-bu normnal ve 30 kusur yil once varmalari gereken istasyona gec varmis halleri ile bizden aferim bekleyen turkler-
kibarca bunlar anlatilmali

nerden nereye geldim
ama zaten kitaplar boyledir
alakasiz gibi gorunen mevzulari
bambaska mevzulari tetikler
ASO ya sidetle oneririm.
Muselerle ilgili oldugu icin
ya fransicaya cevrilmistir
ya da eli kulagindadir (tahimen fransizca okumayi tercih ediyor)