hasan bildirici yoldas'in son yazisindA SEVINDIRICI BAZI VURgulamalar var, en azindan eskiden " bir kurd ( son harf t elbette) insani olarak" yaziyordu, son zamanlarda Kurd'e transfer olmus( t harfinden asla vazgecmeyiz ! ), eh bunca yildir, iyi terakki addedilebilir, netekim !
hasan bildirici yoldas, yazilarini cok duzgun kaleme aliyor;p itinali, uzerinde esasli dusunuldugu izlenimi veren, belli eden de; emme velakin, accicik uzerine dusuldugunde, yoldas eski yoldas,anlasiliyor farketmez !
hasan bildirici yoldas'in makalesini asagiya aldim, bazi satir arasi denemelerine girecegim, aslinda usulum boyle degil ama belki daha cabuk yazariz.
hasan bildirici yaziyor:
"Fethullah Gülen'in Abant Platformu, 18. toplantısını Güney Kürdistan Federasyonu başkenti Hewler'de yaptı. Daha önce benzer bir toplantıyı Diyarbakır'da yapmayı denemişler, PKK'ye bağlı Halk İnisiyatifi'nin tehdidiyle Diyarbakır'ı pas geçmişlerdi.
Temeli ve felsefesi çöktüğü halde uluslar arası çekişme ve koşullardan dolayı bir süre daha varlığının sürmesine karar verilen Laik-Kemalist rejimin yerine ikamesi düşünülen Türk-İslam Sentezi'nin organizatörü Fethullah Gülen'in bu toplantısını, Türkiye'nin yeni dönem çevre düzenlemesi olarak algılamakta yarar var."
cev: laik-kemalist rejimin yerine ikamesi dusunulen derken, yoldas hasan, bunu kimin dusundugunu aciklamamis !
hasan yoldas, iskembeden atiyor...avrupa toplulugu, turk-islam sentezi zart zurtuna destek verm. avrupa toplulugunun belirlenmis, aidiyetlerinece kabullenuiolmis ve tirkcasiyla ozumnlenmis tarihi-felsefi-sosyolojik-ekonomik degerleri9 var, bunun icine igrenc bozma tirko palavrasini sonunda kabullenmezler. hasan yoldas, apo'cu agziyla elestiri getirmeye calsitigi icin, neticede makalenin daha basinda zirvalamay mahkum..
"Hewler'deki Abant toplantısı Türkiye'nin Musul Başkonsolosunun konuşmasıyla açıldı. Eski MHP militanı Mümtazer Türköne tarafından dinleyicilere kardeşlik dersi verildi. Siyasal İslam'ın parasal projeleriyle geçinen Alevi Bejan Matur da bir konuşma yaptı toplantıda. Fethullah Gülen'in vaazı, ilahi bir saygıyla okunup dinlendi. Bir ayağı siyasal İslam'da olan, kimlik olarak da Türk ırkçılığı tarafından kıstırılmış bulunan Ermeni asıllı Etyen Maçupyan bir çeşni olarak sempozyumda, yer aldı... Cengiz Çandar bunların topuna, “Yüz Türkiyeli aydın“ ismini takıp geçti... Abdulmelik Fırat, Sertaç Bucak ve Haşim Haşimi gibi yakından tanıdığımız Kürt siyasetçilerde oradaydı. Hepsi Güney Kürdistan'a hoş gitmiş, sefalar götürmüşlerdi. "
cev: eee, ne olacakti yani ? hasan yoldas yoksa toplantiya deniz gezmis ile mahir cayan'i mi bekliyordu ? sanki bu muteveffa ikili olsa- malum turk bayrakli yuruyusler vs- kurdlere , vietnama oldugu gibi ozgurluk sarkilarmi cigiracaklardi ?
"Aydını ve siyasetçisi oldukları Türkiye'nin Kuzey Kürdistan sorununu çözmüşler, şimdi de, dediklerine bakılırsa, “eli ayağı titreyen ve Türkiye'siz hiçbir geleceklerinin olmadığını anlayan“ Güney Kürdistan'a el atmışlardı."
cev: bu kadar arrogant-ukela bir elestiri olmaz; ulen hasan yoldas, turk'un kurd'un derdine deva oldugu ne zamn gorulmus ? haa, sahi bir tek senin kuyruguna yapistigin serok var, turkten medet uman( federasyonculari yazmayayim da hir cikmasin) ! fethullahci guney'e gitti diye, guney'in yonetimi simdi zil takip gobek atiyuor ? kim takar bunlari guneyde, onlar senin kadar bilmiyormu turk devletinin ne melun , aydinlarinin ne bok oldugunu ?
silindi
silindi
silindi
devam ediyor hasan bildirici:
“Karıştır -barıştır projesi“ bir Amerikan projesiydi. 12 Eylül öncesi halk çocuklarını “kutuplaştırıp dövüştürme projesi“ de bir Amerika projesiydi. Kutuplaşmış dövüşmüşler, bu uğurda binlerce kayıp vermişlerdi. Fakat işte iktidarda artık Amerikancı bir cunta vardı. Kutuplaştırılıp dövüştürülenlerin, karıştırılıp barıştırılmasındaydı sıra. Ekilen kin ve nefret tohumlarının meyvesi olan hapishanedeki sağ, sol ve Kürt militanlar şahsında “Karıştır-barıştır projesi“ tutmamıştı. Fakat cuntanın ekonomiden sorumlu bürokratı Turgut Özal liderliğindeki ANAP projesiyle hayli yol aldı. Turgut Özal boşuna:
“Biz dört eğilimi birleştirdik,“ demiyordu.
Dört eğilim dediği; sağ, sol, liberaller ve Siyasal İslam'dı..."
cev: hasan yoldas'in iskembe hacmi cok darjmis, bu kadar paloavrayi nereden cikardigi anlasildi.sanki tum kavgalari Abd korukluyorda, mustafa kemal ve giderek saddam itlerine bile " anti-emperyalist savas" madalyonunu layik goren,dunyanin silah -muhimmat ve ekonomik-finans yardimini esirgemeyen; sira Kurd'e geldi mi got atan Sovyet serefsizlerinin sanki hic alakasi yok bu karistirma-savasla !
"İyi bakarasanız, Abant Platformunda, yukarıda çekmeye çalıştığımız fotoğrafı görürsünüz. Tabi buna bir de Kürt ayağı eklendi...
İçinde sağcı, solcu, eski MİT'çi, liberal, İslamcı, Kürtçü... ne ararsanız var. Halk çocukları vuruşturularak bitap düşürülmüş, Kemalist ordunun burnu PKK'ye kırdırtılmış; sermaya paylaşılmış, dört bin köyü boşaltılarak Kürdistan'ın ciğerleri sökülmüş, toplumun yüzde sekseni açlık sınırı altına itilmiş; Siyasal İslam aracılığıyla devlet büyüklüğünde bir ekonomik ve siyasal olanak elde eden Fethullah Gülen'in işin sonuçlarını derlemesine sıra gelmişti. "
cev: hasan bildirici yoldas'in kurdlukle falan alakasi yok; aynen bu duran kalkan serefsizi gibi kendini tesadufen mirigin icinde bulmus, el mahkum biri dagda hic taviz vermeksizin, digeride( hasan yoldas) avrupada tuitunacak baskia bir dal ile savrulabilecegi baska bir yon olmayacagindan, apo'nun gotunden ayrilmayacaklar, hepsi bu...katilsinlar ulen, bari anlayalim bu dumbuklerin kim oldugunu, sen niye gocunuyorsun ? varsin fethullah hoca denen ite tapan kurdlerde bu vesileyle belki kurdluklerini hatirlarlasinlar, senin gibilermi kurde kurdlugunu hatirlatacakti yani ?
devam ediyor hasan bildirici:
"Kürtlüğün; Türk soluyla olan ilişki ve dayanışmasını haklı olarak sorgulayanlar; Kürtlüğün Türk sağcısı veya İslamcısıyla düşüp kalkmasını nedense sorgulamıyorlar?
Kürtlüktür bu, solcusu Türk soluna; sağcısı Türk sağına, dindarı Türk dindarına , liberali Türk liberaline benzer de aydını Türk aydınına benzemez mi!.."
cev: vallahi hasan yoldas, solculugun kurdler arasinda ayni zamanda milliyetcilige de denk getirlmye calisloldigini bunca tecrubeden sonra leb lebi gibi anlaman lazimdi; tum sikinti ve probloemimiz burada yatmiyor mu zaten ?
Leninist illet, bir nevi kurd millieytciliginide ihtiva edince, kurdlerden sagci olnalri " turk" sagcisi kategorisine itmis olduk. aslinda yapilanin kendisi turk solculuguydu, olmasi gerekense, bu turklugun her arizasi ve versiyonundan arinmis, kurd miliyetciligine sarilmakti; eger oyle yapilmis olsaydi, sen zaten aramizda olup, kafamizi su an sisirme durumunda olmazdin, benden soylemesi...
"Kürt halkının yiğit çocukları otuz yılda en az 40 bin kayıp vererek Kürt kimliğini Türk ırk devletinin alnına kendi kanlarıyla bir daha silinmeyecek şekilde çentiklediler. Fakat hayatın cilvesi, ortaya çıkan yeni durumdan en çok da bu halk çocuklarına düşmanlık yapanlar yararlanmaya çalışıyor. Abant toplantılarının fotoğraflarına baktığınızda ne söylediğimizi galiba daha iyi anlarsınız. Çünkü Siyasal İslam ve buna eklenmiş Kürt-Türk siyaset literatüründe PKK, yere indirilip dağıtılması gereken dev bir gövdedir. PKK ile uzlaşmak yoktur. PKK'lilere sürgünden ve mağara yaşamından başka bir yaşam ön görülmemektedir. Eğer Kürtler bir çınar ağacı etrafında toplanacaksa, o çınarın da kökünden vurulup indirilmesi gerekmektedir. "
cev: hasan yoldas " turk irk devleti" derken bile, aslinda tirko'nun sanki baska uygar bir versiyonu varmis, tarihte gerceklesmis ya da gelecekte olabilirmis gibi yaziyor; vallahi ben oyle anliyorum...bu devlet turk devleti, turk irk devleti degil, sonucta tirk, tirk !
bu arada pkk'ye deger bicen keli8meleri, hasajn yoldas'a yukarida yonelttigim elestirilere haklilik kazndirmiyor mu ?
" Şimdi bir şey daha tespit edilebilir. PKK'yi MİT kurdu diyerek Kürt ulusal kitlesinin beynini hallaç pamuğu gibi atanların aslında Türk devletiyle ilişkileri çok daha iyi ve daha problemsiz. Hatta o kadar problemsiz ki, bildiğim kadarıyla Türk hapishanelerinde şu anda tutuklu tek üyeleri yok. Olmaması çok iyi. Türk devlet görevlilerinin açılışını yaptığı toplantıların konuğu olduktan; Kürtler arası tartışma ve çekişmeleri Türk basın-yayın-organları aracılığıyla sürdürdükten, Kürt Federasyonu ile Türk devleti arasındaki ilişkileri alkışladıktan, Türk devletinin doğrudan teşvik edip desteklediği ilişki ve toplantıların öznesi olduktan sonra PKK'nin MİT tarafından kurulduğunu ve Öcalan'ın Türk devletinin adamı olduğunu söylemenin anlamı ne? Niye buna ihtiyaç duyuyorlar?"
cev: vallahi bu makalede hasan yoldas'in tek akli basinda ve haklilik arzeden gorusu budur.PKK'nin MIT tarafindan kurduruldugu gibi komplo teorisini bile asan
angutluga sarilmasi, yoldas'in iteleyecek teranesi kalmadigina isaret etmekle birlikte, bir hususun altini cizmekte fayda var; turkler, her ne fraksiyon adiyla anilirsa anilsin, kurd olan ya da oldugu farzedilen her siyaseti tepelemek zorundalar ya da ornegimizde oldugu gibi, baskanlari vasitasiyla kontro0l altinda tutmak zorundalar. bu demek degildirki, siradan bir pkk'li yi oldurmezler... hepsinide vurabilirler, duruma bagli...
silindi
silindi
silindi
silindi
silindi
silindi
devam ediyor hasan yoldas:
"Fakat Kürtlerde Türk devletiyle ilişki tek yanlı, Türklüğün lehine olacak şekilde sürdürülmektedir. Osmanlı, sekiz yüz yıllık doğu saltanatını Kürt aşiretleri aracılığıyla sürdürdü. Osmanlı saltanatı yıkıldığında Kürtler kendileri olma yerine İttihat ve Teraki Cemiyetine daha sonra kendi dillerinin bile yasak olacağı Türkiye Cumhuriyeti Devletini kurdular... Bu cumhuriyet eskidi. İdeolojik temelleri çöktü."
cev: osmanli sekizyuzyillik saltanatini dogu'da, kurd asiretlerine dayanarak surdurmus, oyle diyor hasan yoldas !
yok yaw ?
ulen en az ucbin yildir oralarda sehirler, medeniyetler kuran ve o olcude de orgutlu olan hristiyan-yahuidiler ne oluyor ? mesela ermeni, suryani-kildani-rum- gibi yani ...bunlar desteklememis olsaydi , osmanli dogu'da tutunabilirmiydi ? ( dogu kelimesi ile acaba dil surmesindemi bulunuyor yoksa hristiyanlari da mi kasdediyor, anlayamadim aslinda)
Yerine her halde hiçbir numarası olmayan sol felsefe oturtulacak değildi. Zaten solun asılları Avrupa'da, Rusya'da çöküp gitmişti. Temeli 12 Eylül ile atılan Türk-İslam Sentezi, Kemalist iktidar biçimi yerine oturtulacak ve Türkiye'yi bir elli yıl daha götürecek kitlesel tabanlı bir projeydi. “Karıştır-barıştır Projesi“ydi. Yeni Osmanlıcılıktı. Yeni Osmanlıcılık projesi sadece ülke içini değil, çevresini de düzenleme projesiydi... Buna Ermenistan, Irak, Güney Kürdistan, Suriye, İsrail yeniden düzenlemek dahildi. Buna öncelikle Türkiye'nin kendi içi de dahildi.
Türk İslam Sentezi sadece Kemalist ordunun burnunu ve kaburgalarını kırarak ilerlemiyor; Kürtler içerisinde etkin olan PKK'ye de vurarak ilerliyor. Bunu yaparken de, açılım adına, gelecek adına yine Kürtleri kullanıyor. Kullanırken olanak tanıyıp rüşvet veriyor.
Türkiye kısmında Siyasal İslam'la kavgalı olan Kemalist ordu, Kürdistan'da PKK'ye karşı Fethullahçılığı desteklemiyor mu?
Kürtlerin kendilerine şu soruyu sorması gerekiyor.
Bir tür Türkiye Humeyniciliği olan Fethullahçılığın Türk devletini ele geçirme ve onu çevre ülkelerle birlikte yeniden düzenleme eylemine Kürtler katılmalı mı? Katılacaksa nasıl katılmalı? Bu projede Doğu cephesinde Kürdistan kimliği, kişiliği ve ülkesi Türk İslam sentezinin yönetimi altında nasıl olacak?
Evet ortada iki proje var: Biri PKK ve DTP'nin; nesilleri kelaynak kuşlarına dönmüş ve aynı zamanda bitap düşmüş solcularla denemek istediği Demokratik Cumhuriyet projesi; ötekisi ABD'yi de arkasına almış Fethullah Gülen öncülüğünde yeni Osmanlıcılık projesi... İçinde her türden dinsel gericiliğin, dönekliğin, takıyenin, yalan, dolan ve hilenin olduğu Türk-İslam Sentezi Projesi....
Öteki bütün açıklamalar, çıkışlar, heybetli görüntüler, üst perdenden ileri sürülen talepler hepsi boş... Sanal...
PKK'ye ve PKK'nin Demokratik Cumhuriyet Projesi'ne karşı olmanın karşılığı Fethullah Gülen projesinin öznesi olmak olmamalıdır...
Fethullah Gülen Projesi Kürdistan'da iktidar olduğunda, Siyasal İslam'ın Domuz Bağının, ilkin onu destekleyenler mağduru olacaktır...
Yeri gelmişken, Fethullah Gülen'in vaazlı toplantılarına katılan laik-Kürt siyasetçilerden bir şey sorup yazıyı tamamlamak istiyorum.
Batı'da bu tür sempozyumların hangisi Papazların ilahi söylemleriyle açılıyor?
Evet, Güney Kürdistan gözbebeği gibi korunmalıdır. Güney Kürdistan'ı korumanın yolu Türk ırkçılığına ve onun bir başka türevi Fethullahçılığa yağ çekmekten değil, Kuzey Kürdistan mücadelesini yükseltmekten geçer.
Ankara, Güney Kürdistan'ın stratejik düşmanı; Kuzey Kürdistan mücadelesi Kürt Federasyonunun soluk borusudur. Biz bunu söylüyoruz.
Tercih Kürtlerindir...
cev; yukaridaki bolumler hamaset ve laf ebeligi oldugundan pekte cevap yazilacak bir sey bulmadim.
hasan
Hasan Bildirici
[email protected]
Re: Hasan Bildiricinin Yazisina Elestiri