Hocam, Bende kredin sonsuz, hakaret etmemen koşuluyla istediğini yazabilir ve söyleyebilirsin. Sana kırılmam, gücenmem. Bulaşıkçılığı benim mesleğim ettin. Eski şerefli mesleğin derken şimdiki mesleğimi şerefsizliğe indirgedin. Önce kimsenin şerefi senin elinde değil. Dikkat et. İnsanları düşünceleri yada mesleklerinden dolayı şerefsizlik hakaretie maruz bırakırsan dayanacağın şerefli bir geçmişin olup olmadığı sorgulanır. Ben sana aynı şekilde ima yollu hakaret isnat etmeyeceğim. Haşa. Fakat sorgulayacağım hiç ağırına gitmesin. Buna kardeşçe hasbıhal de diyebilirsin. Hocam, ben sadace bulaşıkçılık yapmadım. İnşaat ameleliği, sokak ortasında işportacılık, hamallık, kamyon şoförlüğü, mahalle bakkalığı, odun satıcılığı, 12 Eylül'den kısa bir süre önce 4 aylığına sürveyanlık (1402 lik olunca işten atıldım), özel şirketlerde muhasebecilik, restorantlarda aşçılık, tarım işçiliği, kömür işçiliği ve odunculuk yaptım. Şimdi de metroda işçi olarak çalışıyorum. Eskiden çok zengindik. Ben 23-24 yaşlarıma geldiğim zaman hiçbirşeyimiz kalmamıştı. Kuru ekmekle yada soğan ekmekle akşam ettiğimiz günlerimiz çoktur. Benim öz kardeşim bu forumda aralıklarla yazıyor. Onun vicdani ve insani tanıklığı önünde yazıyorum. Ben kardeşine ve ailesine yalan söyleyen insan durumuna yaşamım boyunca düşmedim ve senin hatırın için de düşmem. Geçmişte yaptığım işlerin hiçbiri türk ordusunda subaylık mesleğinden daha az şerefli değil. Çalışarak kazanmaktan daha şerefli bir yaşama tarzı bilen varsa parmak kaldırsın derim. İkinci bir husus. Sen solculuk teranesiyle emekçi kardeşlerimiz edebiyatı yapmaktasın. ABD vatandaşlığını sorgulamaktasın. Karşı değilim. Sorgula. Ancak sorgulayan aynı zamanda sorgulanır. Değilmi? Başkasını açılmaya zorlayan önce kendini açmalıdır. Şimdi soru faslına geçelim. Sen türk ordusu emeklisi olarak devletten maaş alıyormusun almıyormusun? Bu maaş Almanya'ya bir şekilde yetişiyormu, yoksa Türkiye'deki hesabında bloke edip birikmiş ödentilerini fasılalarlamı çekiyorsun? Daha anlaşılır ifadeyle, bu paralar vekillerin tarafından çekilerekmi sana gönderiliyor yoksa bizzat gidip kendinmi alıyorsun? Benim adım soyadım belli. Daha önce forumlara gerçek adresimi yazdım. İstenirse pervasızca bir daha yazarım. Bir kaç gün önce fotografımı çektirerek forumlara astım. Bu kadar açığım. Açık olduğum için açıklık istiyorum. Bende kaçak güreşe yer olmadığı gibi papuç bırakacak tıynette yok. Harbokulu bitirildiğinde merasim yemini nasıl edilir hala yazmadın. Bunu sakın seni istihza etmek yada küçümsemek amacıyla yazdığımı sanma. kesinlikle böyle bir niyetim yok. Başta da belirttiğim gibi geçmişin ne olursa olsun benim yanımda yerin ve değerin var. Bunu unutma. Benim ısrarımın nedeni şayet sen bu yemin metnini yazarsan bizlerin ABD vatandaşlığına geçenlerin ettiği yeminle karşılaştırıp mukayese etme şansımız olur. Mademki bazı yeminler sadakatsizliğe ve senin yaklaşımınla suça, günaha sayılıyor o zaman yeminlerin içeriğine bakarak bizler de fikir sahibi olabiliriz diye düşünmekteyim. Bu benim geçmişimdir ve özel bir konudur dersen onu da anlar bu soru faslını kapatırım. Ancak o zman başkalarını açma ve sorgulama hakkın olmaz. Hepsinden önemlisi. Ozan Babo, ben sadece militanlık yapmadım. Benim diyen zorbanın kabadayının kafasına silahımı dayamakta tereddüt göstermeyen bıçkınlığın bende haddi var hesabı yok. Bıçağımı asla esirgemedim. Bugün yaşlandım. Kimseye el kaldırmayı dahi düşünemem. Ancak delikanlılığı henüz hurdaya ayırmadım. Başkaları ne derse desin benim umurumda değil. Herkes kendinden sorumlu. Ben kendimin bulunduğum ortamlarda bayanların bir şekilde taciz edilmesine asla müsamaha göstermem ve seyirci kalmam. Yiğitlik zagonunu da benim diyen babayiğide öğrettim ve bu yaşımdan sonra gerekirse tekrar öğretirim. Bayanları taciz etme. Dostluklar cam gibidir. Bir yanıyla berrak olma koşulu içerirler diğer yanıyla da yere bırakıldığında tuz-buz olurlar ve bir daha bir araya getirmenin imkanı kalmaz. Bayanlara saygı benim hiçbir zaman ödüne yanaşmayacağım bir konuyu kapsıyor. Sen burada hepimize hakaret ediyorsun. Bir bayana sataşırken bize en güzel iltifatları sunsan bile öncelikle hepimize hakaret ediyorsun. Lütfen yiğitliğini iyi taşı ve bizleri sana verdiğimiz değer, gösterdiğimiz karşılıksız saygıdan dolayı mahçup etme. Bizler senin içtenlikli dostlarınız. Dostluk yücedir Babo, bizi küçültmeye çalışma. Bugüne kadar kimsenin gücü yetmedi. Kimlerce sevildiğini ve kayırıldığını sağduyulu düşünerek bir kez daha hatırlamaya çalış. Burada senin düşmanların yok. Düşünce ayrılıklarını düşünce kıvamında götürmeye bak. Hem senin hem bizlerin yararımız var. Biz bilicini yükselt. Biz diye bakmanda, biz demende kaybın olmaz aksine kazancın olur. Buna ihtiyacın var. Hepimizin var. Hürmetle gözlerinden öperim.