Skip to main content

Ben İran Kürdistan Demokrat Partisi'nin son şehid düşen iki lideri hakkında da senin düşünceni paylaşmıyorum. Bu görüşmeleri yanlış bulabilirsin..Bende hep kendi kendime bu görüşmelerle ilgili sorular sormuşum. Hatta bir çok defa büyük acılı tecrübelere rağmen böyle dikkatsiz davranmalarını anlamadığımı yazmıştım.. Yeni değil onlarca yıl önce.. Bu insanlar İran devletinden ziyade Avrupa devletlerine ve güvenlik sistemlerine güvendiler. Kürdler, bu güven meselesini eleştirmeliler, ama okları sömürgecilerin terör eylemlerine yöneltmeleridir. Sonuçta bunlar Kürd liderleri olduklarından, sömürgeci İran'a karşı mücadele ettiklerinden dolayı öldürüldüler. İran niye işbirlikci Kürdleri öldürmüyor? Avrupa'da onlara karşı terör yapmıyor? Şerefkendi ve Qasimlo dünya Kürdlerin ulusal değerleridir. Bu insanlarımızı eleştirirken inkarcı bir çizgiye kaymamak lazım..Ama, bu insanların Kürdistan'da oynadıkları tarihsel rolleride görmek gerekiyor.. Dr. Qasimlo, bir siyaset adamı ve aydındı. 20.yüzyılda Kürdistan ulusal davasına belkide en çok dost kazanan bir Kürd lideriydi.. Jean Paul Sartres, Simone De Beauvoire, Gerhard Chaian, J. Bleu, aktüel olarak Fransa Dışişler Bakanı olan Berhard Kouchner, Avusturya Cumhurbaşkanı, Madame Mitterand, Çek Cumhuriyetinin aktüel olarak yöneticisi olan bazı kadrolar Kürdlere ondan kaldı... Bugünkü Paris Kürd Enstitusu gibi kurumlar onun ciddi çabaları neticesinden oluştu.. O, Doğulu bir Kürd olmasına rağmen tüm Kürdler için çalıştı. Eleştirilecek bir dizi yanıda var.. Örneğin iç çatışmalar.. Bir şahsiyetin bir yanlışlığı görüldüğü zaman, onu tümden inkar etmek çok berbat bir şey.. Zaten bu tip değerlendirmelerin fazla bilimsel bir değerleride yoktur.. Çünkü, reaksiyon neticesinden gündeme gelen nihilist yaklaşımlardır. Benim Doğulu Kürdlerle bir hayli ilişkilerim oldu.. Doğulu Kürd liderler başka Kürd partilerine ziyaretlere gittikleri zaman yemek yemezler ve yemeklerini beraberinden götürürlerdi. Benim bu tecrübem Mustafa Hicri, Abdullah Hasanzade ve Celil Gadani oldu. Bir yandan sürekli olarak öldürülme korkusu ve birde gittikleri Kürd kardeşlerinde yemeklerine zehir katılacağı korkusu... Bu insanlar sürekli bu ruh haliyle yaşıyorlar. İran devleti bir kaç defa Komela ve İKDP kamplarının mutfaklarına kadar ulaşarak yemeklere zehir katabilmişti. Sonuçta bunlarda insan ve sinir sistemlerinin bir sınırı var.. Yanlışlılarda yapabilirler, dikkatsızde davranabilirler... Ama, bundan hareketle bunlar lider değil, "ahmaktırlar" gibi lafları sarfetmek doğru değil. Aslında Qasimlo ve Şerfkendi üzerine Doğu Kürdleri iyi araştırmalar yapmışlar. Bu araştırmaları insan Kuzey Kürdlerinin hizmetine sunsa, bu tip ucuz değerlendirmeler olmayacaktır. İkiside bize Kürdistan Demokratik Cumhuriyetinden kalmıştı.. Ömürlerini Kürd davasına adadılar ve imha edildiler. Başka bir nokta Simko'ların Cibranlı Xalid dönemine ilişkin Kürd toplumuna ilişkin ciddi gözlemler var. O dönemdeki aşiretler, ekonomik, kültürel, sayasal yapı farklı çevreler tarafından ciddi bir şekilde mercek altına alınmıştır. 1) Binbaşı Noel'in Kürdistan Gezi Notları... Ne yazıkki bu notların üzerinde yüzyıl geçti hala tercüme edilmiş değil. 2)Aris Arda arkadaşın çevirisini yaptığı Rus arşivinin bir bölümü tümden Kuzey Kürdistan'ın sosyolojik bir irdelemesidir. 3)Baba Merdoxi'nin, Abdulaziz Yamulki'nin(Mustafa Paşa Yamulki'nin oğlu) Kaftan'ın o dönemlerin canlı tanıkları olarak yayınladıkları eserler Kürd toplumunun içinde bulunduğu durumu gözler önüne seriyor. 4) Mamoste Hawar'ın Simko üzerine kaleme aldığı dev eser. Başka eserlerde sayıla bilinir.. Eğer bu eserlerin bir kaçı çevrilmiş olsaydı, o dönem ortaya çıkan Kürd liderinin gerçek konumları ortaya çıkardı.. Ben şahsen bu kaynakları inceledim. Vardığım sonuç: Onların Kürdlerin "Altın Çocukları" olduğu düşüncesine vardım.. Selamlar

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.