Merhaba, evet kısa bir örnekle Annan Planı ve Türkiye'nin çifte standartlılığını vurgulamaya çalışıyor. Aşağı yukarı biraz da motomot çevirisi şöyle: Plan nüfusun yüzde 18-25'i arasınaki bir azınlığa devlet içindeki karar verme yetkisinin yüzde 50'sini verdi. Böyle bir teklifin ne kadar gülünç olduğunu görmek için Türkiye'ye Kürd azınlığına – kendisi de yüzde 18 civarında – Senato'daki koltukların yarısı, yönetim işleyişini bloke edecek kadar büyük çapta haklar, ayrıca topraklarının yüzde 30'unun verilmesi gerektiği söylenirse nasıl tepki göstereceğini sormak yeterlidir. Hangi BM veya AB temsilcisi, ya da Batı medya yığını içindeki Annan Planı savunucusu çantasında böyle bir projeyle Ankara'ya gitmeye cesaret eder? Etnik azınlıkların korunmaya ihtiyaçları var – Türkiye Kürdleri hangi yönden bakılsa da, Kıbrıs Türklerinden oldukça daha fazla – fakat bundan pervasız bir siyasi oransızlık çıkarmak düşmanlığı sınırlamak yerine davet etmek olur. Selamlar Mancel