بازبدە بۆ ناوەڕۆکی سەرەکی

Berêz Mam Celal, Amed Katliamı ve Erdoğan

İçinde yaşadığımız süreç, Kurdistan ulusal bağımsızlık mücadelesi açısından, hiç bir dönem yaşamadığımız olumlu koşulları barındırmasına rağmen, güvensizlik ve asimilasyon, bu denli kökleşmemişti. Sömürgeci Türk devleti, soğuk savaş döneminin getirdiği bütün avantajları uluslararası alanda yitirmesine rağmen sahip olduğu örgütlülük ve Kurdistan ulusal saflarında yarattığı derin tahribatlardan yararlanarak, olumsuz koşulları olumluluğa dönüştürmesini bilmiştir. Türk devletinin yarattığı en nemli tahribatlardan en önemlisi beyinlerde yarattığı tahribattır. Beyinlerde yaratılan tahribatlardan dolayıdır ki sömürgeci Türk devletinin geçmiş başbakanlarında olduğu gibi, Kurdistan’ a teftişe gelen Recep Tayyip Erdoğan’ a Kürt cahşları tarafından Kürt halkına pazarlanabilmektedir. Amed’ te yapılan katliam, Türk devletinin Kürt halkını yeniden zapt u rapt altına alma, her sömürgeci devletin yaptığı gibi ‘’ halkı terör belasindan’’ kurtarma ajitasyonları ile sömürge halkı, sömürgeci devlete yamamanın tipik bir versiyonudur. Sömürgeci Türk devleti, Kürt halkını değişik bir versiyonla yeniden sisteme entegre ( asimilasyon) etmeyi İslami kesimlere havale etmiştır.  Kemalizm İmralı konuğunun tüm çabalarına rağmen Kurdistan’ da tutmamıştır. Bu alandaki başarısızlık, sömürgeci Türk devletinin uzantılarında görev değişikliğine gitmesine, Kürtleri, asimilasyon ve Türk sömürge sistemine entegre etme görevini AKP, Hizbullah ve Fetullah Gülen Cemeati ( Nurcu-Işıkçı) üstlenmişlerdir. Türk devleti bu alanda başarılı olmuştur. Sömürgeci Türk devletinin Kürt halkına karşı uyguladığı klasik politika; Önce katlet sonra okşa, sırtını sıvazla ve Cahşları devreye sok! Türk sömürgeci sisteminin parti ve örgütlerinde yer alan kişilerin, Kurdistan’ ın güneyinde Baas partisinde yer alan ve Baas partisinin pasif üyesi olan Cahşlardan farklı bir özellikleri yoktur. Türk Sömürgeci parti sisteminde yer alan her Kürt, sömürgeci sistemin Kurdistan’daki dayanak ve ayaklardırlar, dolaysıyla Kuzey Kurdistan’ lı Cahştırlar. Önce Amed’ de katliam yap sonra uluslararası gezilerde, Kürt halkının ulusal sorununu ‘’ terörizmle’’ özdeşletir, ‘’ulusal’’ alanda da kurtarıcı rolune soyun. Amed katliamını; Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt, Türk başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ve Türk Cumhurbaşkanı Abdullah Gül birlikte organize edip uygulama geçirmişlerdir. TSK’ de yer alan ‘’ Esir Kürt kökenli Türk asker Kürtçe konuştuğundan dolayı Ömür boyu, Abdullah Gül Bush’ la yapacağı görüşmede Kürt ve Kurdistan sorununu ‘’ Terörizmle’’ özdeşletirme, Erdoğan’ da Kurdistan’ ın başkenti Amed’ e yaptığ ziyaretle Kürt kökenli Türk vatandaşlarının yarasını sarma mizanseninde rol üstlenmişlerdır. Üçlü kombinasyonun başarılı olmasında doğal olark bizim başarısızlığımız ve becereksizliğimizin rolünü de unutmamak gerekir. Başta Mam Celal olmak üzere Güney Kurdistanlı Kürt siyasal önderliğinin Kürtleri Erdoğan ve Gül’e havale mesajlarının yanlışlığını da vurgulamak gerekir. Bu tür mesajlar, Kurdistan sorunun çözümünde hiç bir yararı olmadığı yaşadığımız süreçte  Kurdistan’ ın geleceği açısında zararlıdır. Erdoğan ve Gül’ ın ipine sarılmak, kölelik zincirlerine sarılmaktır. Güney Kurdistan siyasal önderliği, Kürt halkını düşmanlarına sarılmaya teşvik etmemelidır.  Güney Kurdistan önderliğinin Kuzey Kurdistan ve TC hakkındaki söylem ve tutumları, Kuzey Kurdistan halkı tarafından mercek altında tutulmaktadır. Kuzey Kurdistan’ a bir çok alanda yardımcı olabilecek özellikle de asimilasyon dalgasına karşı bir set oluşturma imkanlarına sahip olmalarına rağmen bu konuda adım atmamaları yaralayıcıdır. TC’ nin Kuzey Kurdistan’ da her alanda sürdürdüğü asimilasyona karşı sözde değil pratik alanda ihtiyacı vardır, basın-yayın tv’ lerde Kurmanci ve Zaza’ caya verecekleri destek bile, asimilasyona karşı küçük ama yeterli bir adım olacaktır. Saddam’ ın Kurmanc lehçesini boğma ve yok etme politikasını tersine çevirmek güney önderliğinin görevidır. Kurdistan’ ın Kuzeyinde, sömürgeci kurum ve kuruluşların,  inançlara dayalı ve çok masum görülen islam ve ümmetçilik akımlarının gelişip güçlenmesinde, Kurdistan ulusal davasının savunucuları oldukları iddia edenlerin birbirine benzeşmesinin etkisi büyüktür. PKK, PSK ve KADEP çok farklı kulvarlarda olduklarını iddia etseler bile söylem ve siyasal ideolojik perspektifler pek farklı değildir. PKK daha geniş bir kitleye hitap etmesine rağmen Kemalizmi kutsamakta, PSK ve KADEP Misak-ı Milliyi benimseyip, kitlelerden tecrit bir avuç küçük burjuva kesime hitap etmektedir. Biz bağımsızlıkçı güçler ise dağınık ve düşmanın içimizde yarattığı tahribatları aşmakta büyük sorunlar karşı karşıya olup güven bunalımını yaşamaktayız. Kurdistan politik arenasının yaşadığı sorunlar yumağı, sömürgeci Türk devletinin ulusal ve uluslararası alanda karşılaştığı içsel sorunları aşmada büyük katkılar sağlamaktadır. Uluslararası güçlerin en büyük potansiyele sahip PKK’ nin TC’ nin emrine girdiği diğer güçlerin alternatif olabilecek konumdan uzak olduğunu bilmeyecek kadar aptal değiller. TC’ yi böylesine azgınlaştıran pozisyonumuz sürdükçe, Kurdistan topraklarının gün be gün Türkiyelileşmesi kaçınılmazdır. Erdoğan Kurdistan’ ın başkenti Amed’ te ‘’ Kürt sorunu’’ bizimde sorunumuzdur deyip, imzacı ve kampanyacıların saman alevi gibi otel lobilerinden sokağa çıkmaları realiteyi değiştirmeyecektir. PKK’ nin eylem tarzı ve herşeyi üstlenme yöntemi, TC’ ye her türlü eylem için zemin hazırlamakta bundan dolayı Amed’ te patlatılan bombalara yabancı değiliz.  Kurdistan’ın bağımsızlıkçi ve özgürlükçülerinın bu gün atacakları bir adım, Kurdistan’daki Türk ve Türkiyelileşme sürecine darbe vuracaktır. Yarın çok geç olmadan......[email protected]

Kardeşim siz PSK'den ne istiyorsunuz? Yaptığnız yorum yazılar da Pkk'ye vuracaksanız dönüp bir de bize vuruyorsunuz. El insaf Pkk gibi siz de bağımsızlığı savunuyordunuz, sosyalizmi savunuyordunuz ne oldu bağımsızlıkçı gruplardan hiç biri kalmadı örgüt olarak ortada yoksunuz Rizgari'nin durumuda aynı onlarda bize vuruyor şu an Kürdistanda örgüt olarak yoklar. Siz ayrıca sosyalizmi de terk ettiniz tam manasıyla milliyetçiliğe savruldunuz ama bunu bireyler yada çevre olarak yapıyorsunuz. Acaba biz onca hengameye rağmen ayakta ve Kürdistanda kaldık sosyalizmi terk etmedik, sebep bu mu ola? Derdiniz nedir? Kürdistanda size de yer var buyrun gelin sizinle dayanışma içinde olacağımızdan da emin olun. Ama kullandığınız usluba dikkat edin. Düşmanı incitirken dostları da incitmemek lazım. Saygılar. Selman

Şîroveyeke nû binivisêne

The content of this field is kept private and will not be shown publicly.

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.