Skip to main content
Submitted by Anonymous (not verified) on 16 January 2012

FIRAT NEWS AJANSI ve ERMENİ DÜŞMANLIĞI !

Birkaç gün önce Yorgo Kazanakis adlı hiç tanı(ş)madığım Elen bir arkadaş Facebook sayfama bir websitenin linkini göndererek «okuduklarımızın doğruluk payı nedir ?» diye kısa bir not düşmüştü, hemen ardından Fate Esker adlı yine hiç tanı(ş)madığım bir başka dost insan aynı konuda insani kaygılarını belirtmişti. FIRAT News Agency adlı bu websitenin varlığı hakkında hiç bir bilgim yoktu ve yollanan linke girip, 10.ocak.2012 tarihli "Ermenistan'daki Kürtler yerlerinden ediliyor" başlıklı yazıyı okumakla ilk kez olmak üzere misafiri olduğum sitenin halk dilinde adına KUYRUKLU YALAN denilen bir sahtekarlıkla okuyucularına GERÇEK DIŞI hikayeler anlattığını görüverdim.

22 yıldan beri Ermenistan'da yaşıyorum ve Ermeni halkı dışında en yakından, en iyi tanıdığım halk (Y)Êzîdiler olduğundan FIRAT News Ajansının yazısında yazılanların yüzde yüz yalan olduğunu çok iyi bildiğim halde, son yıllarımı politik tutuklu olarak geçirdiğim mahpusanelerde geçirmem nedeniyle belki de bilmediğim bu tür acaip değişiklikler mi olmuş acaba diye düşünerek ve «ATEŞ OLMAYAN YERDEN DUMAN ÇIKMAZ» misali hemen bir araştırma ve incelemeye koyuldum. FIRAT News Ajansı'nda yayınlanmış yazının altında imza sahibi olarak görülen HELİN CUDİ adını kullanan şahsın bu makaleden haberi bile olmadığını öğrenerek başladığım yoklamaların ardı, kökü yalan bu sahtekarlığın birkaç saat içinde çorap söküğü gibi gelip yalanlanmasıyla son buldu ! Ve yapılan alçaklığın Ermenistan gerçeğiyle uyuşmazlığı hakkında Helin Cudi adlı sözğmona makaleyi yazmış olan kişinin durumu FIRAT News'e bizzat bildirmesi sonucu, makaleye imza atanın ABRA KADABRA usulü değiştirilmesiyle, doğada varlığıyla yokluğu belli olmayan bir naylon Türk isim-soyismi uydurularak Aygül Yıldız haline dönüşmesi, meşhur atasözü "YALANCININ MUMU YADSIYA KADAR YANAR" usulü topu topu herhal 24 saat tutuverdi !

FIRAT News'taki makalede varolan İLK yalan, «Ermenistan'da yaşayan (Y)Êzîdilerin zorla asimile edilmesi ve din değiştirerek Hristiyanlığa geçmeye zorlanmasıyla» ilgiliydi ki bu iddiada bulunanların örnek olarak getirdiği ÇATKIRAN adlı bir köyün tüm sakinlerinin hep beraber din değiştirdikleri yazılmıştı. Ermenistan'da ÇATKIRAN diye bir köy bulunmadığı gibi, herhangi başka bir (Y)Êzîdi köyünde Hristiyanlaşan (Y)Êzîdiler bulunmadığı gerçeğini öğrenmem bu konuyla ilgili soru sorduğum dört ayrı (Y)Êzîdi Şeykhi din adamıyla görüşmem sonucu sadece üç saat sonra ÜFÜRÜLEN BALON GİBİ patlayıverdi. Ve emin olmanızı isterim ki, dört yerine eğer dörtyüz (Y)Êzîdi Şeykhiyle de görüşecek olsaydım reddedilmez bu gerçek kesinlikle değişmeyecek, aksine duydukları yalandan iğrenen (Y)Êzîdi insanların sadece sayısı artacaktı.

FIRAT News'un İKİNCİ yalanı, «ellerinden zorla toprakları alınan ve sırf (Y)Êzîdi oldukları için ulusal baskılara maruz kalan binlerce insanın doğup-büyüdükleri Ermenistan'dan göçe zorlandıklarıyla» ilgiliydi. Bu konuyla ilgili de ülkenin dört ayrı coğrafik bölgesinde tarım, hayvancılık, belediye memurluğu ve öğretmenlik yapan dört (Y)Êzîdi dostuma tüm makaleyi okuyarak sorular yönelttim ve onlardan duyduğum tek şey makale yazarına atfedilen belden aşağı sözlerle baharatlı küfürler duymak dışında, ekonomik kriz ve ağır sosyal şartlar nedeniyle geçici olarak, sadece sezonluk işlerde çalışmak için Ermenistan Cumhuriyeti'nden Rusya, Ukrayna ve eski Sovyet cumhuriyetlerinden bazılarına çalışmaya giderek oradan Ermenistan'daki ailelerine maddi destek sunan yaklaşık on bin kadar soydaşları olduğunu öğrenmem oldu. Ve bunu bana anlatan insanlar, (Y)Êzîdiler için sadece binlerle ifade edilen bu sayının Ermenilerde yüzbinler, hatta milyonla ifade edildiğini de üstüne basa basa söylüyorlardı.

Topraklarına el konulmuş tek bir (Y)Êzîdi insanıyla ilgili bir bilgiye ulaşmak istediysem de çabalarım bir sonuç vermedi, fakat bu arada FIRAT News'un yalanları sayesinde rahmetli kayınbabamın Diaspora'da yaşayan Dersimli Ermeniler tarafından kurulan Nor Kıği adlı şehirde ikamet eden nüfusa ait yaylalardaki otluklarının, yani kağıdı-küreğiyle kendi tapulu arazisinin tam 20 yıldan bu yana hayvancılıkla geçinen (Y)Êzîdiler tarafından karşılığında tek kuruş dahi ödemeden kullanıldığı halde, her sene o arazilerle ilgili her türlü emlak vergisi, otluk, su, vb. gibi ödemeleri karşılamakta olan eşim ve kardeşinin ise öz be öz babasının malı olan o yayladaki topraklarının yerini dahi bilmediğini de öğrenmiş oldum. İlkbaharda, karlar erir erimez 16 yıldan beri damatları olduğum Ermeni aileye ait olan FIRAT News'un yalan dolu makalesini okuyana dek varlığını dahi bilmediğim yaylalardaki arazilerimizi görmeye ve hayvanlarını o arazilerde bedavadan otlatan, (Y)Êzîdi dostlarımızı çadırlarında ziyaret edeceğim mutlaka !...

Gelelim yalanlardan sonuncusu, «Ermenistan hükümeti tarafından özel olarak yürütülen görülmemiş bir baskı politikası sonucu Ermenistan Cumhuriyeti'nde yaşayan (Y)Êzîdilerin Kürt olmadıkları ve Kürtlerden ayrı, tek başına bir etnisiteyi temsil ettikleriyle» ilgili YALANLARIN EN KUYRUKLUSUNA... Ermenistan Cumhuriyeti'ne temelli yerleşmemden sadece aylar sonra, Avrupa'dan PKK adına burada ulusal örgütleme çalışmalarında bulunması için gönderilen RIZGAR adlı biriyle tanıştığımda bana, "Burada yaşayan (Y)Êzîdiler biz Kürtlere düşman gözüyle bakıyorlar, örgütlenmeleri imkansız denecek kadar zor" deyişinden tam 22 yıl geçmiş olduğu halde, Doğu Ermenistan'da yaşayan (Y)Êzîdi halkının Kürtlere şimdi de hala aynı gözle bakmaları gerçeğinin yaşayan bir şahidi olarak, tartışılmaz şu gerçeğin herkes tarafından bilinmesini istiyorum.

Hem Çarlık Rusya İmparatorluğu, hem de S.S.C.B döneminde yapılan tüm nüfus sayımlarında dünyanın altıda birinden büyük uçsuz bucaksız bu topraklarda yaşayan her halktan tüm insanlara (vatandaşlara) kendi etnik aidiyetleri de sorulmuş olup, "BİR TAŞLA İKİ KUŞ" misali varolan insan kellesi sayılırken etnik dokunun istatistikleri de devlet düzeyinde detaylı olarak yapılmıştır. Ve bu temelde olsun Çarlık Rusyası, olsun Sovyet vatandaşlığı dönemlerinde her kim olursa ve nerede, hangi bölgede yaşıyor olursa olsun, kendini ne hissediyor, nasıl görüp-tanımlıyorsa, kimsenin ezgi ve baskısına maruz kalmadan, kendi iradesiyle, kendi ulusal kimliğini bildirebilmiştir. Bu istatistiklere göre, o uçsuz bucaksız toprakların neresinde yaşarsa yaşasın, kendini GÜNEŞE ve ATEŞE TAPAN Şarfadin dinine mensup etnik (Y)Êzîdi olarak tanımlayan insanlar, aynı Şarfadin dinine mensup olup da Kürt olarak tanımlayanlardan onlarca kat fazla olmuşlardır.

Ermenistan Cumhuriyeti özelinde, 2001 yılında yapılan nüfus sayımı verilerine istinaden de bu oran geneldeki bu gerçeğin bölgesel resmini göstermektedir. Bu istatistik verilere göre, 7 bin 413'ü şehirde, 33 bin 207'si de kırsal kesimde yaşayan ve kendini (Y)Êzîdi olarak tanımlayan insanların toplam sayısı 40 bin 620 kişiyken, 315 kişisi şehirde, 1.204'ü kırsal alanda yaşayan ve kendini Kürt olarak tanımlayanların sayısı topu topu 1.519 (Bin beşyüz on dokuz) kişidir. Bu verilerin oluşumunda ne Sovyet dönemi ve ne de 1991'den bu yana varolan Ermeni Cumhuriyeti hükümet(ler)ini suçlamaya yeltenmek, olsa olsa ya cahilin en kara cahili olmaya eşdeğer bir saçmalığın daniskası ya da ABESLE İŞTİGALDİR ! Ve işin en ilginç yanı da, tüm çıplaklığıyla önümüzde duran GERÇEK, neredeyse çeyrek yüzyıldır PKK tarafından harcanan yüz milyonlarca dollarlık masraflara karşılık, adam başı ayda sadece 50 amerikan dollar aylık edinmek için "Yehova'nın Şahitleri" tarikatına geçen Ermeni, Kürt, Rus, Ukraynalı, (Y)Êzîdi, Polonyalı, Asuri-Süryani, Gürcü, ve diğer halklardan binlercelerinin gün be gün daha da arttığı günümüz koşullarında, SSCB'nin 1989 yılında gerçekleştirdiği son nüfus sayımından günümüze kadar «BEN KÜRDÜM» diyenlerin sayısının TEK BİR İNSAN olarak bile artmamış olması gerçeği, bu makalenin yazılıp-yaygınlaştırılması​ siparişini veren karanlık güçler hanesine, "ZORLA GÜZELLİK OLMAZ" gerçeğine paralel «Para karşılığı KÜRT olunmuyormuş demek ki» içeriğinde bir FİYASKO'nun yazılmasının da resmidir!

Tüm bunların dışında makalede adı geçen Ermeni insanlarıyla da konuşulmuş olup, onları bütünüyle şaşırtan bu yalana neden ihtiyaç duyulduğuyla ilgili ortaya çıkan ortak yorum ise, «KÖKÜ YALAN olan bu yazının Ankara MGK merkezli bir "T.C." politikasına aynı Osmanlı döneminde olduğu gibi, bazı KÜRT kesimlerinin şimdi de ERMENİ DÜŞMANLIĞINI körükleme ve beslemede Türk devletinin maşası olarak kullanılma çabalarında üzerine düşen rolü gönüllü olarak üstlenmiş olduğu» fikriyle özetlenmiştir. Dünyanın neresinde yaşarsa yaşasın, 1894-1923 arasında uğratıldığımız soykırımında aynı Kürt kesimlerinin "celladın mı, kurbanın mı ?" yanında yer almış olduğunu çok iyi bilen ve unutamayan tüm Ermeniliğin de bu konuda hemfikir olduğunu belirtmem fuzulidir sanırım.

FIRAT News Agency hangi karanlık güçlerin maşalığını yapmaya uğraşıyor bilmesem de, bu derece alçakça yapılan bir adiliğin bile, Ermeni ve (Y)Êzîdi halkları arasında binyıllardır varolan kader birliğiyle dostluğuna zerre kadar zarar veremeyeceğini bu yazıyı okuyan herkesin bilmesini istiyorum. Hakiki ve sahte dostlarımızın kim olduğunu yüzyıllardan beri halkımıza karşı uygulanan her türden eylem ve davranışlardan acı dersler alarak öğrenmiş olan Ermeni halkının sıradan bir evladı olarak, FIRAT News Ajansı tarafından yapılmaya yeltenilen bu tür ALİ CENGİZ OYUNLARININ arkasında aslında onların asıl sahibi olduklarına emin olduğum "T.C." devletinin bulunduğunun bilinciyle, ruhunu faşist bir devlete satan bu kiralık güçleri kamuoyu önünde mahküm ediyorum.
Saygılarımla,

Sarkis HATSPANIAN
13.ocak.2012, DOĞU ERMENİSTAN

FIRAT News (not verified)

Mon, 2012-01-16 18:40

Ermenistan’daki Kürtler Yerlerinden Ediliyor   Irkçılık ve Hoşgörüsüzlüğe Karşı Avrupa Komisyonu (ECRİ), Ermenistan hükümetinin Kürtlerin topraklarına el koyarak satışa çıkarılmasını eleştirdi. Irkçılık ve Hoşgörüsüzlüğe Karşı Avrupa Komisyonu (ECRİ), Ermenistan hükümetinin Kürtlerin topraklarına el koyarak satışa çıkarılmasını eleştirerek, Kürtlere yapılan haksızlığın son bulmasını ve soruna uygun bir çözüm bulunmasını istedi. Ermenistan yönetiminin toprakların özelleştirilmesine ilişkin geçen yıl aldığı karar doğrultusunda, Ezidi Kürtlerin yaşadıkları topraklar, meralar ve yaylalar açık artırmalarla satışa çıkarılıyor. Bu toprakları satın alanlar Kürtlerin topraklarını terk etmesini isteyince de çatışmalar yaşanıyor. Edinilen bilgilere göre şimdiye kadar 25 aile yerinden edildi. AB RAPORU: EZİDİ KÜRTLERE AYIRIMCILIK YAPILIYOR Irkçılık ve Hoşgörüsüzlüğe Karşı Avrupa Komisyonu (ECRI) biri 2003 yılı Eylül ayı, diğeri ise 2011 yılı Şubat ayında iki rapor hazırladı. ECRİ'nin Ermenistan'da yaptığı incelemelerden sonra hazırladığı raporda, polis ve güvenlik güçlerinin Ezidi Kürtlere karşı politikaları eleştirilerek, toprak özelleştirmelerinde söz sahibi olan yerel yönetimlerin ayırımcılık yaptığı ve bunun sonucunda Ezidi Kürtlerin topraklarını kaybettiği ifade edildi. Ermenistan'da yaşayan ulusal azınlıklarla ilgili 8 Eylül 2003 tarihli raporda belirtilen birçok sorunun henüz aşılamadığına dikkat çekilen raporda, Ezidi Kürtlerin yaşadığı toprak, su ve yayla sorunlarının çözüm beklediği kaydedildi. ERMENİSTAN AHİS'İ İMZALADI AMA… Ermenistan, ECRİ'nin 2003 yılında yayınladığı rapordan sonra Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 12. maddesini imzalamış ve daha sonra nefret, ayırımcılık ve ırkçılıkla mücadele için anayasa ve mevzuatlarda değişiklikler yapmıştı. Değişikliklerden sonra Dini ve Ulusal Azınlıklar Ofisi kurulmuştu. Ancak bu adımlara rağmen, pratik alanda, özellikle diskiriminasyon, yani dine ve ırka dayalı ayırımcılığa ilişkin sorunlar çözüme kavuşturulmadı. İSTİSMAR EDEN KÜRTLER! Dini ve Ulusal Azınlıklar Başkanı Granosh Haratyan ise raporu genelde olumlu değerlendirmekle birlikte Ezidi Kürtlerin toprak ve yayla sorunlarıyla ilgili bölüm konusunda rahatsızlığını dile getirdi. Ezidi Kürtlerin konuyu istismar ettiğini öne süren Haratyan, Kürtlerin topraklarla ilgili açık arttırmaya katılmamalarını eleştirdi. İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Avetik İshxanyan ise bu yüzden hayvancılıkla uğraşan Ezidiler ile Ermeniler arasında gerginliklerin çıktığını ifade etti. Cumhurbaşkanının ulusal azınlıklarla ilgilenen yardımcısı Razmin Davoyan ise, toprakların satılmasını savunarak, “Bu topraklar tarihsel olarak Ezidi Kürtlerinin değildir, bu yüzden satışa çıkarılmış. Sadece başvuru yapmayanlar yâda yanlış başvuru yapanların toprakları satılmıştır” dedi. KÜRTLER: TOPRAKLARIMIZ HABER VERİLMEDEN SATILDI Zavonik köyü muhtarı Serşik Avetisyan ise kendilerine bilgi verilmeden topraklarının açık arttırmayla satışa çıkarıldığını söyledi. Avetisyan, ''Resmi Gazetede yayınlamışlar ama kırsal bölgelerdeki insanlar resmi gazete okumazlar” dedi. Aynı köyde yaşayan Mecit Amoyan ise, yaylasının başkasına satıldığı için elindeki 90 koyununu sattığını ve bundan sonra nasıl bir iş yapacağını bilmediğini ifade etti. Öte yandan köylüler, topraklarını satın alan işkadını Yuda Oganisyan'ın akrabalarının kendilerini, “Ermenistan Ermenilere aittir. Buraları terk edin. Sizin topraklarınız Ararat'ın öteki tarafında, oraya gidin” diye baskı yaptığını belirttiler. ASİMİLASYON VE DİN DEĞİŞTİRME POLİTİKASI Ezidi Kürtlere yönelik Ermenistan devleti uzun yıllardan beri ayrımcı ve asimilasyoncu bir politika izliyor. Ermenistan'da 1990'lı yıllardan sonra Ezidi inancına mensup insanlar Kürt değil farklı bir ulus olarak gösterildi. Bir inanç olan Ezidilik ayrı bir halk gibi gösterilmesi sonucu Kürt Ezidi ve Kürt Sünniler arasında sorunlar baş gösterdi. Nitekim kendini ayrı bir ulus olarak tanıtan Ezidiler ortaya çıktı. Ayrıca Kürtler arasında misyonerlerin yoğun bir faaliyet göstermesi sonucu binlerce Ezidi Kürt Hıristiyan dinini seçti. Örneğin Ermenistan'ın en büyük Kürt köyü Catkıran'ın hemen tüm din değiştirdi. Ermenistan'daki Ezidi Kürt aydınları ise Ermenistan hükümetinin din değiştirme konusunda yoksul Kürt köylülerine ekonomik destek sağladığı, din değiştirmeyenlerin ise baskı altına alındığına dikkat çektiler. Helin Cudi -ANF

Okuyan (not verified)

Mon, 2012-01-16 19:16

             Sayin yazara     Ezdiler kurd degilmi ? Azeri-Ermeni savasi , Nagoro Karabag da "musluman kurdlerdir " ,diye  Ermeniler tarafindan katle edilmedilermi ? Yoksa olan katliyam yalanlara dayaniliyormudu ? Kizil Kurdistan da surgun edilenler sonra yurdlarina gelislerinde Ermenistan da ne gibi  muaamelerle karsilasmislardi ? Siz neden Ezidi kurd degilde hep Ezdiler diye telefuz ediyorsunuz ? Yoksa baska amacinizmi var ?     Ermenistan daki Ezidi kurdlere kurd olmadiklari dayatmalari yalanmi ?        Bu benim edindigim ve onyilardir tartisilan konularin Tc itlerin propagandasi diey  gecisip asil gercekleri karanliklara saptirmiyalim.    Tabiki,TC fasist itleri ve gerici musluman cevresi celiskileri kulanmak ister ama kesin bilin ki kurd halki ve siyasi aydin politik cevresi artik ne turk fasizmin nede gerici muslumanlarin etkisinde hareket eder.                Olaylari "ayranim eki$i degil" bakmasila guzel turkcenizle aktarmaniz bence yeterli degil.

Ezdî (not verified)

Tue, 2012-01-17 02:13

Sarkis denilen şöven madrabaz! Eger ANF'nin haberini böyle küfürbaz, saldırgan ve PKK-Kürt karşıtı bir agresyonla okumamış olsaydın sanırım orda yazilan şeyleri de anlardın. ANF'nin haberinden bir paragraf şöyle: ''AB RAPORU: EZİDİ KÜRTLERE AYIRIMCILIK YAPILIYOR Irkçılık ve Hoşgörüsüzlüğe Karşı Avrupa Komisyonu (ECRI) biri 2003 yılı Eylül ayı, diğeri ise 2011 yılı Şubat ayında iki rapor hazırladı. ECRİ'nin Ermenistan'da yaptığı incelemelerden sonra hazırladığı raporda, polis ve güvenlik güçlerinin Ezidi Kürtlere karşı politikaları eleştirilerek, toprak özelleştirmelerinde söz sahibi olan yerel yönetimlerin ayırımcılık yaptığı ve bunun sonucunda Ezidi Kürtlerin topraklarını kaybettiği ifade edildi. Ermenistan'da yaşayan ulusal azınlıklarla ilgili 8 Eylül 2003 tarihli raporda belirtilen birçok sorunun henüz aşılamadığına dikkat çekilen raporda, Ezidi Kürtlerin yaşadığı toprak, su ve yayla sorunlarının çözüm beklediği kaydedildi.'' Bu durumda senin teorilerine göre, (ve senin deyimlerin ile) AB ve ECRİ: 1- ''hangi karanlık güçlerin maşalığını yapmaya uğraşıyor bilmesem de, bu derece alçakça yapılan bir adiliğin bile, Ermeni ve (Y)Êzîdi halkları arasında binyıllardır varolan kader birliğiyle dostluğuna zerre kadar zarar veremeyecek'' 2- «KÖKÜ YALAN olan bu yazının Ankara MGK merkezli bir "T.C." politikasına aynı Osmanlı döneminde olduğu gibi, bazı KÜRT kesimlerinin şimdi de ERMENİ DÜŞMANLIĞINI körükleme ve beslemede Türk devletinin maşası olarak kullanılma çabalarında üzerine düşen rolü gönüllü olarak üstlenmiş olduğu» fikriyle özetlenmiştir.'' Senden bu iki alıntı yeter de artar. Senin derdin sadece Kürtlere hakaret etmek. Ama insanın gözüne bakıp söylediğin yalanlardan bile senin adiliklerini örtbas etmeye çalıştığın şöven Erivan rejimini eleştirenler, Kürtlere baskı yaptığını söyleyenler ANF değil, senin yıllarca yaşadığın ve sana iltica hakkı veren Avrupa demokrasisi.  ... Öte yandan; Ezdî kavramına '(Y) yapıştırarak Kürtlerin en otantik değerlerinin bu taşıyıcılarını Kürtlükten koparacağını sanıyorsan yanılıyorsun bay küfürbaz! Senin atalarını kıran Türklerin yaptığını -eline geçmiş ya devlet olma fırsadı- kendini savunma imkanı olmayan bir avuç Kürde yapıyorsunuz. Derman için bir tek müslüman Kürd mü bıraktınız Ermenistan'da? Şimdi de açlığa ve baskıya mahkum ettiğiniz 40 bin çaresiz Kürd Ezdisini başkalaştırmaya, onurlarını rehin almaya çalışıyorsunuz. Senin savunduğun o şöven ceberut devletin Kürdlere öfkesi o denli büyük ki, Ermenistan sınırları dışında da Türklerle ortak fitnelere girişip ''Zazalar Kürt değil'' konferansları tertip etmeye çalışıyor. Sen de bir gram sözünün adamı olmak varsa buna karşı mücadele edersin. Kürtlere karşı kullandığın ırkçı-inkarcı dilin atalarının katili Türklerle aynı olması da bir başka kader cilvesi! Sen de bir tavşanınki kadar vicdan ve onur varsa, seni de zındana tıkan o ceberrut rejimin ordaki bir avuç Kürde ettiğini, 1992'de Erivan'da katlettiğiniz Prof. Saidê İbo dahil Laçin'de, Kelbecer'de katlettiği yüzlerce Kürdün anısına saygılı olurdun papucumun milliyetçisi! Bir gram onurun varsa Laçin'de Kürtlere oynadığınız oynadığınız Kızıl Kürdistan oyununu hatırlarsın. Stalin'in 1937'de yaptığını 1993'te Kürdlere eden bu rejimin şöven uygulamalarından biraz utanırdın. Ermenistan'dan Laçin'den kovduğunuz müslüman Kürdler hala Azeri faşistlerin, Rus metropollerin çöplüklerinde yaşıyor! Senin gibiler Ermeniler ve Kürdler arasında yeni bir kan davası çıkaracak bu gidişle... Ermeni halkının kader yoldaşı Kürd halkına öyle düşmanlık ettiğin sürece, katledilen atalarının ruhunu bile böyle ayaklar altına aldığın sürece sana saygı da  selam da yok...  

Eski Tirrrrrrr… (not verified)

Tue, 2012-01-17 09:44

             Kesin emin oldugum su eski tirrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrkici yoldaslarimdandir . Hani su meshur TirrrrrrrrrrKKO cu kurd dusmanligi yapanlar var ya ,ha iste onlardan olmiyazsin bay Sarkis ? 70 yilarda kurdce konusmak ,kurdce sarki dinlemek yasakti TIKKO cu Partizan saflarinda. Ozelikle Tun-celi li kendine diyenler ve ermenli asililar bize kurce konusmayi ve kurdce sarki dinlemeyi yasak etmislerdi komunist internasionalist davasi ogruna. Baksana bay Sarkis dahada kendine yediremiyor Ezidilerin kurd olduguna. Vay halis muhlis bay Sarkis in kini cok derinlerde kurdlere karsi.         Bay halis muhlis Sarkis  once su dusmanin turk olani once halet.

Cemo (not verified)

Tue, 2012-01-17 19:05

Uydur uydur soyle. Ermenistanda devlet eli ile Kurtler zorla dinleri temelinde nufusa kayd edildiler. Yani Kurt olarak degil dinleri yezidilik uzerine. ermeniler hiristiyan diye niye nufusa kaydedilmiyorlar. Lacindeki Kurtlere ne oldu? Lacin i bilirmisiniz. Modern cagda ilk KURT DEVELTININ kuruldugu topraklar. KURDISTANA SOR a ne oldu? Turklerin Kurt yok tezi simdi ermenistan universiteleri tarafindan iddia ediliyor. Biz FIRAT NEWSe inaniyoruz. size degil.

Add new comment

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.