Skip to main content

2011 Seçimlerinin Analizi ve Demokratik Özerklik Ahmet ALIM

Türkiye’nin ve Kuzey Kürtlerinin geleceğini etkileyebilecek olan 12 haziran 2011 seçimlerinin Kürtler ve BDP özelinde analizi önümüzdeki dönem politikalarının belirlenmesinde önemi açıktır. Bu yazıda seçim sonuçları analiz edilerek, bu sonuçların Kürt siyasetini önümümüzdeki dönem açılımlarına ilişkin tahminler yapılacaktır.

Seçim sonuçlarının analizinde kullanılan veriler “seçim haberler.com” adlı internet sitesinden alınmıştır. Seçim sonuçları partiler, BDP tarafından desteklenen bağımsız adaylar ve coğrafi olarak Kuzey Kürdistan esas alınarak analiz edilerek seçmen tercihleri ve partilerin pozisyonlarıyla güç dengeleri saptanmaya çalışılmıştır.

Seçimlerde % 10 barajını aşan AKP, CHP, MHP ve bağımsız adaylarla milletvekili kazanan BDP’nin aldıkları oylar bu partiler bazında gösterilirken, SP, HAS ve BBP’nin oyları diğer İslam, DP, DYP, HEPAR, MP, MMP ve LDP diğer sağ, DSP, TKP ve EMEP ise diğer sağ olarak gruplandırılmıştır.

Seçimlerde bölgeler düzeyinde Türkiye geneli, Kuzey Kürdistan’ı oluşturan iller ve Kürdistansız iller, BDP’nin seçimlere bağımsız adaylarla katıldığı iller, BDP’nin aday göstermediği iller ise BDP’nin Kuzey Kürdistan’da milletvekili kazandığı iller ve Tunceli’den oluşan aktif Kürdistan’a göre analizler yapılmıştır. Aktif Kürdistan’ı Ağrı, Batman, Bingöl, Bitlis, Diyarbakır, Hakkari, Iğdır, Kars, Mardin, Muş, Siirt, Şırnak, Tunceli ve Van illerinden oluşmaktadır.

Tablo 1’de partiler ve parti gruplarının bölgeler itibarıyla oyları verilmektedir. Tablo 2’de ise partilerin her bölgedeki oylarının Türkiye genelindeki payları hesaplanmıştır. Tablo 3’te ise partiler ve parti gruplarının bölgeleri nasıl paylaştıklarını göstermektedir.

Tablo 1 : Partilerin bölgelere göre oyları

Türkiye Geneli Kürdistan’sız Türkiye BDP’nin Katıldığı İller BDP’Siz İller Kuzey Kürdistan AktifKürdistan
AKP 21466356 17828220 14602647 6863709 3638136 1021618
CHP 11147736 10500985 8120684 3027052 646751 130008
MHP 5575993 5114525 3740427 1835566 461468 92500
BDP 2705045 953265 2705045 55507* 1807287 1448308
Diğer İslam 1179000 957958 752342 385811 180195 59040
Diğer Sağ 542805 528952 401377 177684 50109 17769
Diğer Sol 199158 169148 131077 68081 30010 16575
Toplam 42937079 36053053 30453599 12413410 6813956 2785818

Tablo 2 : Partilerin bölgelere göre oy oranları (%)

Türkiye Geneli Kürdistan’sız Türkiye BDP’nin Katıldığı İller BDP’Siz İller Kuzey Kürdistan AktifKürdistan
AKP 100,00 83,05 68,02 31,98 16,95 4,76
CHP 100,00 94,20 72,85 27,15 5,80 1,17
MHP 100,00 91,72 67,08 32,92 8,28 1,66
BDP 100,00 35,24 100,00 2,05* 64,76 53,54
Diğer İslam 100,00 81,25 63,81 36,19 18,75 5,01
Diğer Sağ 100,00 90,77 73,94 26,06 9,23 3,27
Diğer Sol 100,00 84,93 65,82 34,80 15,07 8,41
Toplam 100,00 83,97 71,04 28,96 16,03 6,50

Tablo 2’den elde edilen sonuçlara göre Kuzey Kürdistan’ı oluşturan iller Türkiye’de seçmenlerin %16’sını oluşturmaktadır. AKP, diğer islam ve diğer solu oluşturan partiler Kuzey Kürdistan ve Kürdistan’sız Türkiye bölgelerinde Türkiye genel ortalamasına yakın oranlarda temsil edilirken, CHP, MHP ve diğer sağ Kürdistan’sız Türkiye’de % 90’nın üzerinde Kuzey Kürdistan’da ise % 10’un (baraj) altında kalmıştır. Yani bu partiler Kuzey Kürdistan’a yabancı ve marjinal yapılardır. BDP ise her 3 oyunun ikisini Kuzey Kürdistan’da alırken 1’ini Kuzey Kürdistan dışında kazanmıştır. Kürtler uzun mücadeleri sonucu TC rejimini temsil eden partileri marjinaleştirmeyi başarmışlardır. Fakat, islam altında örgütlenen AKP ve diğer partilerin Kürtlerin dini duygularını sömürerek TC rejimi ve devletine yeni olanaklar sağladıkları bu seçimlerde daha net olarak ortaya çıkmıştır.

Tablo 3 : Bölgelere göre Partilerin oy oranları (%)

Türkiye Geneli Kürdistan’sız Türkiye BDP’nin Katıldığı İller BDP’Siz İller Kuzey Kürdistan AktifKürdistan
AKP 49,99 49,95 47,95 55,29 53,39 36,67
CHP 25,96 29,13 26,67 24,39 9,49 4,67
MHP 12,99 14,19 12,28 14,79 4,77 3,32
BDP 6,58 2,64 8,88 0,45* 26,52 51,99
Diğer İslam 2,75 2,66 2,47 3,11 2,64 2,12
Diğer Sağ 1,26 1,47 1,32 1,43 0,74 0,64
Diğer Sol 0,46 0,47 0,43 0,55 0,44 0,59
Toplam 100,00 100,00 100,00 100,00 100,00 100,00

BDP’siz iller grubunda yer alan rakamlar ve oranlar diğer illerde BDP dışında aday olan bağımsız adayların aldıkları oyları ifade etmektedir.

Kuzey Kürdistan’ı oluşturan Adıyaman, Ağrı, Ardahan, Batman,Bayburt, Bingöl, Bitlis, Diyarbakır, Elazığ, Erzincan, Erzurum, Antep, Hakkari, Iğdır, Maraş, Kars, Kilis, Malatya, Mardin, Muş, Siirt, Urfa, Şırnak, Tunceli ve Vanillerinde kullanılan oylar geçerli oyların % 16’sını temsil ederken, TBMM’ye toplam 121 milletvekili göndermiş veKuzey Kürdistan’ın Türk meclisinde temsili % 22 olarak gerçekleşmiştir. Bu milletvekillerinden 76’sı AKP, 9’u CHP, 5’i MHP ve 31’i BDP’den seçilmiştir (Analizler Diyarbakır’da BDP’nin 6 milletvekilliği kazanmasına göre hesaplanmıştır). Kuzey Kürdistan’da barajın altında kalan CHP ve MHP toplamda 14 milletvekili kazanmış, AKP ise aldıkları oyların üzerinde milletveli kazanarak haksız bir temsil hakkı elde etmiş ve bu hakkısızlığını Hatip Dicle olayıyla iyice pekiştirmiştir.

Seçimlerde meclise milletvekili seçtirebilen 4 partinin oy oranlarını Türkiye coğrafi bölünemesine göre hesaplayan NTV’nin analizleri Tablo 4’te verilmektedir.

Tablo 4 : Partilerin bölgelere göre oy oranları (%)**

AKP CHP MHP BDP
Güney-Doğu B 51,38 8,71 4,16 32,37
Doğu A B 51,57 9,81 8,09 26,69
Karadeniz B 58,22 22,73 13,09 0,37
İç A B 56,79 22,30 15,34 0,94
Maramara B 48,89 30,98 11,34 3,70
Ege B 42,52 33,77 14,70 2,87
Akdeniz B 42,69 29,02 20,03 4,41
Türkiye 49,90 25,91 12,99 6,65

** Kaynak NTV internet sitesi.

TC’nin coğrafik bölümlemesine göre BDP Güney Doğu ve Doğu’da her 3 kişiden birinin oyunu alırken AKP her iki kişiden birini oyunu almıştır. AKP devlet olanakları, basın ve parti olmanın olanaklarından faydalanırken, bağımsız adaylar ise BDP’nin desteği ile TSK, Gülen cemaati ve tüm sisteme karşı çıkarak bu sonuçları elde etmişlerdir. BDP bu seçimlerde Kürdistan dışında mılletvekili sayısını 5’çıkarmış ve önümüzdeki dönem seçimlerinde bu sayıyı daha da arttırmanın temellerini atmıştır. Özellikle İstanbul’da 400 binin üzerinde, İzmir’de 100 binin üzerinde oy almış ve metropolerde Kürt Ulusal mücadelesinin geldiği boyutlarla ve gelişme potansiyelinin işaretidir.

Seçimlerden elde edilen sonuçlara göre AKP 66 ilde birinci parti olurken, CHP yedi, MHP bir, BDP ise yedi ilde birinci parti çıkmıştır. Burada dikkat edilmesi gereken BDP’nin 9 ilde AKP’yi geride bırakmıasıdır. BDP Hakkari, Şırnak, Diyarbakır, Mardin, Batman, Van ve Muş’ta birinci parti olurken, Iğdır ve Tunceli’de ikinci parti olarak AKP’yi geçmiştir. Bu açıdan AKP’yi en fazla zorlayan parti olmuştur. Seçimlere bağımsız adaylarla girmekten dolayı BDP’nin % 10 dolayında oy kaybettiğini (geçersiz oy ve/veya başka partiye oy verme) tahmin ediyoruz. BDP seçimlere parti olarak girseydi Türkiye genelinde oyları rahatlıkla 3 milyonu, Kuzey Kürdistan’da ise 2 milyonu aşabilirdi.

Seçimlerde en büyük başarıyı milletvekili sayısını % 50’den fazla arttıran BDP göstermiştir. Seçimlere bağımsız adaylarla giren BDP yoğun engellemelere rağmen gösterdiği 60 adaydan (Elazığ adayı YSK tarafından veto edilmiştir) 36’sını parlementoya göndermeyi başarmıştır. Bu başarıyı hazmedemeyen TC sandıkta mağlup olduğu Kürt iradesini Osmanlı oyunlarıyla sınırlamaya ve hafifletmeye çalışmaktadır.

BDP’den seçilen 36 milletvekilinin 31’i Kuzey Kürdistan’da ve bunların 29’unu ise aktif Kürdistan olarak tanımladığımız 13 (Ağrı, Batman, Bingöl, Bitlis, Diyarbakır, Hakkari, Iğdır, Kars, Mardin, Muş, Siirt, Şırnak, ve Van) ilden seçilmiştir. Kuzey Kürdistan’da Kürt ulusal mücadelesinin keskinleştiği ve tarafların netleştiği bu iller coğrafi olarak birbirlerine komşu olup bir bütünlük arzetmektedir. BDP’den 29 milletvekili seçilen iller ile Tunceli’yi (AKP Tunceli’de %16’23 ile Türkiye’deki en düşük oy oranınnı alırken BDP adayının oyları AKP’nin oylarından % 30 daha fazladır) kapsayan Aktif Kürdistan’da, meclise milletvekili gönderen 4 partinin aldıkları oylar ile oy oranları Tablo 5’te verilmektedir.

Tablo 5 : Aktif Kürdistan’ı oluşturan illerde 4 partinin oyları ve oranları

AKP % CHP % MHP % BDP %
Ağrı 96189 48,62 4487 2,27 4496 2,27 82996 41,95
Batman 81151 36,91 14398 6,55 1253 0,57 113993 51,84
Bingöl 84506 67,06 3873 3,07 1677 1,33 30237 24,00
Bitlis 73785 50,62 2504 1,72 4618 3,17 58788 40,33
Diyarbakır 230213 32,99 15222 2,18 5409 0,78 429336 61,53
Hakkari 19465 16,42 1065 0,90 1224 1,03 94660 79,87
Iğdır 22776 28,23 1342 1,66 27502 34,09 25437 31,53
Kars 60959 42,57 23761 16,59 24719 17,26 27620 19,29
Mardin 103723 32,04 11829 3,65 2022 0,62 197791 61,10
Muş 73114 42,86 7054 4,14 7029 4,12 75885 44,49
Siirt 57963 48,09 3354 2,78 1333 1,11 51577 42,79
Şırnak 35582 20,64 4380 2,54 2029 1,18 125282 72,68
Tunceli 7314 16,23 25327 56,21 974 2,16 10347 22,96
Van 171067 40,56 15899 3,77 12711 3,01 207355 49,17
Toplam 1021618 36,67 130008 4,67 92500 3,32 1448308 51,99

Kuzey Kürdistan’ın önemli bir bölümünü oluşturan 14 ilde kullanılan 2 milyon 800 dolayındaki oyun % 52’sini BDP’nin desteklediği bağımsız milletvekilleri almıştır. Yani bu bölgedeki her iki seçmenden 1’i BDP’nin politikalarına fiili olarak oylarıyla destek vermişlerdir. Okuma yazma düzeyinin göreli olarak düşük olduğu bu bölgede parti olarak seçime girilmemesine rağmen elde edilen bu başarı başta AKP ve TSK olmak üzere TC rejimini şaşkına çevirmiş ve ne yapacaklarını bilemez hale sokmuştur. Seçimlerden sonra tutuklu iken seçilen milletvekilleri bırakılmamış ve TC rejimi tarihinin en ağır kurumsal krizini yaşamış ve meşru olmayan egemenliği tartışmalı hale gelmiştir.

TC’nin yasal temsilini sağlayan TBMM’nin tartışmalı hale gelmesi Kürt-Kürdistan soruna çözüm yollarını da açmaktadır. Zira Kuzey Kürdistan’ın önemli bir bölümünde fiili olarak ikili bir iktidar durumu oluşmuştur. İkili iktidar durumun tescil eden seçim sonuçlarına göre Hakkari’de her on kişiden sekizi, Şırnak’ta her on kişiden yedisi, Diyarbakır vr Mardin’de her on kişiden altısı BDP adaylarına oy vererek TC rejimini tanımadıklarını ifade etmişlerdir.

Haziran 2011 seçimleri Kuzey Kürdistan’da yeni bir siyasi dönemin başlangıcı olmuş ve TC’nin Kürtler üzerindeki egemenliği tartışmalı hale gelmiş ve ikili iktidar durumu oluşmuştur. 14 Temmuzda açıklanan Demokratik Özerklik fiili olarak oluşan ikili iktidar durumunun resmiyet kazanması anlamına gelmektedir. TC son günlerde bilinçli ve sistemli olarak ortamı germekte ve Kürtleri kriminalize etmeye çalışmaktadır. Kürtler ve Kürt siyasileri bu alanda dikkatli hareket ederek provakasyona düşmemeli ve Kürt-Kürdistan siyasetinde taviz vermemelidir. Seçimlerle ortaya çıkan Kürt iradesine uygun olarak Kürtler kendi kaderlerini ellerine almalıdır.

Ahmet ALİM
Fransa, 16 Temmuz 2011

Add new comment

The content of this field is kept private and will not be shown publicly.

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.