ABD`nin son Irak politasi ve Güney Kürdistan

Baker ve Hamilton raporu, özellikle Kürt cephesinde yogun tartismalar baslatti. Bazilari Güney Kürdistan`da 2. Bir cezayir anlasmasinin olabilecegini veya Kürtlerin zayif ve yetersiz bir diplomasiye sahip olduklarini dile getirdiler. Hatta Bazi arkadaslar, Baker- Hamilton Raporunun Kürtlerin alehine olmadigini söylediler. Aslinda 2. Cezayir anlasmasinda yetersiz diplomasiye kadar olan elestirilerde, haklilik payi vardir. Ancak sunu unutmamamiz gerekiyorki, Kürdistan 1974- 75`leri yasamiyor. Yetersizlige ragmen Kürtler, Dünya`da, kendilerini diplomatik ve mücadele alaninda kabul ettirmeleri, bu riski azaltmistir. Örnegin Mustafa Barzani Silahli alanda Sömürgeci Irak ordusuna karsi olan basarilarini, diplomatik alanda kaybetmistir. Silahli mücadeleyi besleyen, diplomatik, kitle muhalefeti, demokratik ve kültürel kurum ve kuruluslar olmadimi, basari sansi her zaman azdir. Güney Kürdistan`da bugün, zayifta olsa Kitle destegi (%98 bagimsizliktan yana), ekonomik alanda büyük bir kalkinma göstermis, diplomatik alanda konsolusluklar, askeri alanda100.000 kisilik pesmerge ordusu, kültürel ve sanatsal alanda çesitli kurum ve kuruluslari mevcuttur.45- 50 yillik bir mücadele deneyimleri ve 15 yillik bir iktidar deneyimleri mevcuttur. Bunlari gözardi edemeyiz. Eger Amerika Baskani Bush, Barzani ve Talabaniyi huzuruna kabul edip görüsebiliyorsa ve telefonla arayip muhatab alabiliyorsa, Batili devletler Barzani`yi bir devlet baskani gibi karsiliyorlarsa, bu diplomasi demektir. Yani burada Kürtler Dünyada diplomatik alanda tanindilar. Baker ve Hamilton raporunun gözönüne tutulmamasi için, Bush yönetimi direnecektir. Yada degistirilerek uygulanacaktir. Uygulanmasi halinde hangi sunuçlari doguracaktir:Kerkük sorunu ertelenecek ve 2007`de çözülmeyecektir. Burada varolan çatismalari dahada siddetlendirecektir. Burada iki ihtimal vardir. 1. ihtimal, Ya Irak anayasının 53. maddesinde bellirtildigi gibi: „ Kerkuk sorunun taraflar arasında bir çözüme ulaşmaması durumunda, sorun uluslararası platformlarda çözülecektir“ deniliyor.Böyle bir durumda Kürtlerin basari sansi, Kürtlerin diplomatik alandaki basarilarina baglidir. Ancak Sömürgeci devletlerin arabuluculugu gibi bir durum, Kürtlerin alehine sonuçlanma ihtimali vardir. 2. Ihtimal ist, Kürt pesmergeleri Kerkük, Musul`un belli kesimlerini, Xanikin v.s. yani altindaki topraklari tamamen kurtarip bagimsizligini ilan edecektir. Buradaki basari sansini Güney Kürtleri basta olmak üzere, tüm Dünya Kürtleri Dünyanin her tarafindan kutlamalarla, gecelerle, seminerlerle ve bagislarla desteklemelidirler. Bu sadece iç dinamiklerin basarisi olacaktir. Birde dis dinamikleri hesaba katmak gerek. ABD`nin 2008`de, iktidari tamamen Baasçilara ve Iran destekli Siilelere teslim ederek buynu bükük ve yenilmis bir durumda Irak`tan çekilmek istemez. ABD ve Ingiltere kendi çikar alanlarini tamemen Fransiz, Alman ve öbür küçük Emperyalist devletlere terk etmez. Ya Arap devletlerin yeniden güvenin kazanip (Baker ve Hamilton Raporu buna yöneliktir), Kürt kazanimlarini bir kismini satarak isin içinde çikacaklardir. Yada Kerkük petrolerini tamamen kaybedecegine, Kürtler vasitasiyla isletme hakkini elinde bulundurmak isteyeceklerdir. Bunu için Kürtlerin Kerkük`ü isgaline göz yumacak ve Kendi Ordusunun bir kismini Güney Kürdistan`da bulunduracaktir. Yani Irak`ta kendi çikarlarina uygun bir sistem kurmadan terketmeyeceklerdir. Bu durundan Kürtler kârli çikacaktir. Ancak Kürt düsmanlari bos durmayacaktir. Örnegin bugün Türkiye, Arap teröristlerinden- Talibana, El Qaidadan- Türkmen cephesine kadar, Kürt kazanimlarini yoketmek için elinden gelen yardimi yapiyor. Irak Araplari, Kürtlere karsi güçlenmek için zaman kazanmaya çalisiyorlar. Gerek Siiler, gerekse Sunniler, Federal Kürdistan`a bile karsidirlar. Iran aBD`ye karsi Irak Siileri ve Atom bambasi kartina oynuyor. Suriye, Türkiye gibi Siilerden Sunnilere kadar, Kürtlere karsi herkesi destekliyor. Amerika`nin bu iki ülke ile, Irak`ta çatismalarin durdurulmasi için baslattigi görüsmeler geçicidir. ABD için Iran ve Suriye ile barismanin tek yolu eninde sonunda bu ülke yönetimlerin degismesidir. ABD bu amacini uzun süreli hedefleri içine almis olabilir. Türkiye`nin Güney Kürdistan`i isgale kalkmasi, Güney ve Kuzey Kürdistan`nin birlesmesi ve bagimsizliga tek parça halide gitmesi demektir. Türkiye hükümeti bunu biliyor ve yalnizca blöf yapiyor. Buna kalkisirsa bile tek basina degil, Sömürgeci bölge devletlerinide kendi suç ortagi yapmaya çalisacaktir. Fakat Kürt halki sunu hiçbir zaman unutmamasi gerekiyor:Kürt düsmanlari firsatini buldugu an Güney`i bogmak için ellerinden geleni yapacaklardir. Iste bu olmadan önce tüm Kürdistan halki tek parça gibi vatan ugruna Kürdistan bayragi altinda Ölmeye hazir olmalidirlar. 17.12.06