PKK, Kürd millet haklarının kırıntılarını bile savunmamasına karşın Kürdstan'da yaşamın tüm alanlarında hakim güç olarak varlığını sürdürmesi irdelenmeye değer. Bana göre bunu sağlıyan esas neden elinde bulundurduğu silahlı gücüdür.
Bu gerçeklik Kürd siyasi güçleri tarafından doğru kavranıldığı söylenemez.
İkidebir belli merkezlerden servis edilen PKK'nin silahsızlandırılması meselesi bir aldatmacadan ibarettir.
Türk egemenlik sistemin Kürd-Kürdistan politıkası değişmediği müddetçe PKK gibi lejyoner örgüte ihtiyacı vardır.
Sistem karşıtı gelişecek bir Kürd hareketini engelemenin gereği budur.
Bu da silahsız bir PKK'den öte silahlı bir PKK'yi gerekli kılmaktadır.
Kimi çevrelerin neye hizmet ettiği belli olmayan;
“PKK devleten bir şey istememesine rağmen niye silahlı mücadeleye baş vuruyor?“ sorusu havada kalıyor.
PKK, Kürd millet haklarını almak için silaha baş vurmadığı kavranılmadığı müddetçe bu tür anlamsız sorular sorulacaktır.
PKK'nin Kürd millet haklarını istemesi bir yana, Kürd milletine karşı savaşması için silahlı olması gerektiği Türk egemenlik sistemin istemidir.
Olan realite budur.
Bu realiteye bakıp silaha bedua okunamaz. Suç silaha baş vurulmakta değildir. Bu nedenle yurtsever Kürd hareketi bu zaafını aşmak zorundadır.
Eğer Kürdler bir millet ise, bu milletin temel haklarının alınması gerekiyorsa buna ulaşmanın yol ve yöntemide olmalıdır.
Sistemin inkar ve imha politıkasına karşı çıkarılacak mücadele yöntemleri netleşmelidir.
Bu sadece legalitede örgütlenme ile sınırlandırılamaz. Dahası legal alan da örgütlenmek içinde dayanacağın askeri bir gücün olmadığı koşullarda hayat bulması mümkün değildir.
Mümkündür diyenler mevcut legal parti ve girişimlere bakabilirler. Ailesini bile örgütleyemeyen bir yapının ortada olduğu gerçeği görülmelidir.
Mücadeleyi legalite ile sınırlı tutanlar realiteye uygun değil, kişisel ve ailesel yaşam koşullarına uygun bir bir mücadele perspektifi sunuyorlar.
Kürd milli mücadelesini devletin belirlediği yasal çerçevede hapsetmek istiyorlar.
Bu yol çıkmaz bir yoldur.
Mevcut koşullarda başka bir yol var mıdır, diye sorulabilir. Kuşkusuz buna verilecek cevap negatiftir.
Fakat Kürd milli enerjisi denenmiş ama bir şey çıkmıyan legaliteye yatırılacağına hem sisteme ve hemde onun lejyoner örgütlülüğüne karşı bir çekim merkezi oluşturacak olan Kürd silahlı gücünü yaratmaya yatırmak gerekir diye düşünüyorum.
Bu güc yaratılmadığı müddetçe ne sistemin inkar ve imhası ve ve de ihanetin tahripkarlığı durdurulamaz.
Bunun tersi olarak servis edilen legalite zaman kaybından başka bir şey sunmuyor.

8 Ocak 2009