Skip to main content
Submitted by Anonymous (not verified) on 2 December 2008

Hizbulergenekon / Birinci Bölüm

Ergenekon iddianamesiyle birlikte Hizbullah adlı kanlı terör örgütünün derin devletin bir uzantısı olduğu iddia olmaktan çıkıp bir gerçek haline geldi. İddianamede, örgütün devlet görevlileri tarafından kurulduğu ve yıllarca Ergenekon tarafından yönlendirildiği açık bir şekilde ortaya konuluyor.

Peki nasıl oluyor da Ergenekoncular hem PKK hem de onun rakibi ve düşmanı gibi görünen Hizbullah'la böyle bir ilişki içinde olabiliyorlar? Biri marksist ve Kürtçü, diğeri Şii İran'a tabi gibi görünen iki kanlı terör örgütü. İkisinin de hedefi Türkiye Cumhuriyeti'ni yok etmek. Bu iki terör örgütünün hem kuruluşunda hem de işleyişinde devlet görevlileri nasıl yer alabilir? İşte derin devletin kirli yüzü burada ortaya çıkıyor.

Hizbullah...Anlamı “Allah'ın partisi veya Allah'ın yolu“... Lübnan ya da Filistin'de insanlara çok farklı şeyler ifade edebilecek bu örgüt ismi, Türkiye'de ise insanların kanını donduran eylemlere imza atan bambaşka bir anlama geliyor.

Bilen biliyordu ama kamuyounda Hizbullah dehşeti 17 Ocak 2000'de İstanbul Beykoz'da düzenlenen bir operasyonla ortaya çıktı. Hizbullah örgütünün “İlim“ kanadının lideri Hüseyin Velioğlu operasyonda öldürülmüş, ancak diğer iki üst düzey yönetici Cemal Tutar ve Edip Gümüş, her nasılsa 6 saatlik çatışmanın ardından sağ olarak ele geçirilmişti.

İlerleyen günlerde televizyonlarda haber seyretmeye herkes korkar olmuştu. Hergün örgütün mezar evlerinden birinin bodrumu kazılıyor, gizli bölmelerde işkenceden geçirilmiş, domuz bağı denen yöntemle bağlanarak öldürülmüş insanların cesetleri ortaya çıkıyordu. Kurbanların aileleri yakınlarının cesetlerini teşhis bile edemiyorlardı.

Kanlı terör örgütü PKK'nın bile ilerisinde bir vahşet, insanların kanını dondurmuştu. Bu insanlar kimdi, dertleri neydi, ne istiyorlardı?

Türkiye'de siyasi partilerde olduğu gibi terör örgütlerinde de herşey “lider“in etrafında şekilleniyor. Hizbullah'ın ne olduğunu anlamak, tarihini bilmek için öncelikle lideri Hüseyin Velioğlu'nun kim olduğuna bakmak gerekiyor.

ÖCALAN'LA DÖNEMDAŞ

Kayıtlar, Hizbullah terör örgütünün lideri Hüseyin Velioğlu'nun 1952 yılında Batman Gercüş'de doğduğunu söylüyor. Velioğlu Batman'ın "Habizbin Aşireti"ne mensup. Ancak o zamanlar soyadı Velioğlu değil Durmaz'dı. Hüseyin Durmaz...

Velioğlu, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde PKK lideri Abdullah Öcalan'la birlikte aynı dönemde okudu. Yani bu ülkeye pek çok farklı alanda lider ve yönetici yetiştirmiş “Mülkiye“de... O yıllarda Hüseyin Velioğlu'nun, okul arkadaşı Öcalan için “amele çavuşu“ dediği, Öcalan'ın da Hizbullah için, “Hizb-ul Zulüm“ tanımlamasını kullandığı belirtiliyor. Mezun olduktan sonra ise görünürde kaymakamlık sınavını geçemediği için Batman'a döndü. Ve Batman'da bir grup arkadaşı ile çalışmalarına başladı.

Velioğlu Hizbullah'ı kurmak ve güçlendirmek için çalışırken, Öcalan da PKK için çalışıyordu. Mülkiye kaynaklı sağdan sola hiçbir boşluk bırakmayacak kontrollü illegal yapı, senkronize biçimde böylece adım adım kuruluyordu...

Lidere Örgütüne Göre İmajlı yeni soyisim

Hüseyin Velioğlu 1978 yılında Durmaz soyadını Batman Asliye Hukuk Mahkemesine müracaat ederek, Velioğlu olarak değiştirdi. Böylece “İslamcı“ bir örgüt için çok da uygun olmayan soyadı, bir dini lidere uygun hale getirildi. Şıh soyundan gelmeyen Hüseyin Durmaz'a “Veli Oğlu“ olma yolu sağlanmıştı. Hüseyin ismi ise şii kökenli Hizbullah için yeterli karizmayı zaten sağlıyordu. Velioğlu'nun profili adım adım şeyhlik için hazırlanmaya başlanmıştı.

Yarın:

Hizbullah'ı hangi generaller kurdurdu?
Velioğlu'nu kimler nasıl yönlendiriyordu?

Add new comment

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.