ayrica son olarak özel ve gizli ibareli belgelerin kürdistandaki valilere ve kamuya ait yerle gönderilmesi ve bu dogrulduda yeni bir konseptin baslatilmasi bu ergenekonun zamanlamasi acisindanda ilginc dtp ve akpn kapatilma davalarida bu konseptin icerisinde görmek gerekir.in

Öncelikle yazıyı yazarken,Türkçe ve Almanca Klavyenin berber kullanılmasından dolayı yaptığım hatalardan dolayı okur arkadaşlardan özür dilerim. Bir çok belgeyi eklemiştim bu yazıya,fakat yazı çok uzun olunca çıkarmak zorunda kaldım ve yazım hataları gözümden kaçtı bu arada. Bağışlasınlar. ........ Dostum Berwarto Mabuxer,Xerbu selamet canım kardeşim. Güzel desteğine candan teşekkürler.Hiçbir zaman dostluğundan şüphem olmadı. Her zaman gönlü zengin ve kazanımcı dostum. Sağolasın ve hep olasın.. DİYAR AYDIN ARKADAŞIN YAKLAŞIMI ÜZERİNE Ortada bir ’Bilek Güreşi var’ ? Böyle demişsiniz.(bilek güreşi; karşılıklı çekişme ve güç harcamayı gerektirir) Ordu ile AKP arasında böyle bir durum yok. Aksine; ’Ortaklaşa’ bir tavır var, Ergenekon'un bu ’sivri uçlarına karşı’. Hatta bu ’tutuklamalar’ bizzat Ordunun üst kademesi Genelkurmay kanalıyla AKP'ye sipariş olarak verilmiştir. Olmayan prestij ve İmajlarını tazeliyorlar bu vesile ile. Ordu ’okey’ vermeseydi (Dış ve İç dayatmalardan dolayı ?) AKP eski de olsa Generalleri tutuklayamazdı. Hatta dava bile açamazdı. Örnek mi ? ; İşte Şemdinli, işte Danıştay (Danıştay olayında bizzat Ordu hem AKP karşıtı mitingi organize etmiş hemde miting meydanında en yetkili ağızdan – O zamanki Genelkurmay Başkanı Hilmi ÖZKÖK'tü bu lafları eden- Halka ’daha fazla tepki gösterin’ diye çağrı yapmıştı. Halbuki; tıpkı Şemdinli olayları gibi Danıştay saldırısı da ’adres olarak’ yine ’Ordu'yu gösteriyordu. Ama,Onbaşı Tayyip (Erdoğan) hem Ferhat SARIKAYA'yı (Şemdinli Savcısı) görevden aldırdı, hemde Danıştay saldırısından dolayı Genelkurmay'ı Kameralar önünde akladı. Tıpkı öğretmeni ERBAKAN'ın SUSURLUK’ a ’fasa-fiso’ deyip geçmesi gibi. Fakat bu ’destek’ bile (yani,faşist ve sömürgeci orduyu aklama) O'nun partisinin (Erbakan'ın) kapanmasını engelleyemedi.... AKP KAPATILACAK – MI ? Eğer ABD İran'a saldıracak-sa ? Evet ! Çünkü AKP'nin varlığı (böylesi bir saldırı esnasında) küçükte olsa bir ’mania’,bir ’engel’ olarak ortaya çıkmaktadır. İran'a olası yapılacak bir ABD saldırısı ? Irak gibi bölge devletlerini ‚’seyirci’ konumundan çıkarıp ‚’aktif’ bir oyuncu konumuna sokacaktır. Ya, ‚Şangay İşbirliği Örgütü’ yada ‚ABD-İngiltere.. yanında saf tutmaya zorlayacaktır. Bu,tüm Orta Doğu'nun Ateş çemberine girmesi anlamına geliyor. ZORLA YARATILAN KORKU; ABD ÇEKİLİRSE ? T.C Güney Kürdistan'a SALDIRIR ? Öncelikle; biraz günlük haberleri bile dikkatlice okuyan bir okur ? Şunu fark etmiştir; T.C'nin Güney Kürdistan bölgesine ’SALDIRISINI’ bizzat ABD teşvik etmiştir ! Yüzlerce gazete küpürü hala mürekkebi kurumamış bir şekilde duruyor kamuoyu önünde. (’T.C saldırırsa bizim yapacağımız bir şey yok’ diye günlerce t.C'yi saldırıya teşvik eden de yine ABD dışişleri Bakanı RİCE) Peki neden ? ABD,özellikle bölgede Kürtlere ‚’kendisinin’ orada ‚’yerleşik’ kalmasının Kürtlerin çıkarına bir ’zorunluluk’ gibi görünmesine çaba göstermiş,bu yüzden T.C'yi kışkırtmış; doğrusu Güney Kürtlerini ve onların ’aşırı’ (?) taleplerinide T.C sopasıyla izole etmiş, ’ÜÇ ŞEHİRLİK’ bir fedarasyona (bu sopa kanalıyla) razı etmiş vede Irak yönetiminede Kürtlerin ‚’bağlanmasını’ sağlamıştır.(artık Güney Kürtleri'nin ‚’Bağımsızlık’ çığlıkları bittiği gibi, ’Kerkük’ meselesi de daha cılız ve bizzat ABD oyunları ile belirsiz bir hale getirilmiştir... ABD ÇEKİLSE ? T.C GÜNEY'e SALDIRABİLİR Mİ ? ABD'nin bir tek sözü T.C'yi olduğu yere çakar ve bırakır ! T.C, gerek ekonomik gerek Askeri olarak , tepeden tırnağa ABD'ye bağımlıdır. Olası bir ’itaatsizlik ’anında ? Küçücük bir ’Ekonomik Ambargo’ (evet,askeri tavra gerek bile kalmadan) T.C'yi iki haftada bitirir. Bağımlı ülkelerde ’Ekonomik Ambargolar’ Askeri işgallerden çok daha etkili olmuştur her zaman. T.C kurmayları zaten bunu göze alamaz.(alamazlar,çünkü hepsi zaten ‚ABD'den ’Liyakat Madalyası’ aldıktan sonra T.C'nin köşe başlarına geçmişlerdir) Ama ABD’nin bölgeye yerleşmek istemesinde ki ASIL NEDEN ? Orta Doğu ve ASYA, Avrasya PETROL ve Doğal GAZ'ını ele geçirip TEK başına dünya İmparatorluğu düşlediğindendir. Bu yüzden,şu anki bölgeye bakışı; (Afganistan,Irak ve Güney Kürdistan..) buraları ’SIÇRAMA TAHTASI’ olarak gördüğündendir. Yoksa ABD'nin KÜRDİSTAN diye bir hayali yok ! Şunu da eklemiş olalım; Orta Doğu da patlayacak böylesi bir şavaşta ? İlk ayak altında gidecek olan yerler ; doğusuyla, batısıyla, Güneyi ve Kuzeyi ile Kürdistan olacaktır. GARİPTİR AMA GERÇEKTEN ÇOK GARİPTİR ? ’Kuzey Kürt Örgütleri’, (çoğu) ellerini hiçbir taşın altına sokmamasına rağmen ? Barzani kadar bile ABD'ye tavır alıp eleştiri yürütemediler(Barzani,RİCE'nin toplantısına katılmayıp tavır koymuştu) bu güne kadar. ’Stratejik’ veya ’Taktik’ İTTİFAKLARDA bile beraber hareket eden güçlerin birbirinden istek ve dayatmaları olur, herkes kendi çıkarlarını savunur ? Evet, gariptir ama ’kuzey Kürt Örgütleri’ bu kadarcığını bile yapmadılar. Düşündürücüdür. Eğer hesap Kürdistan üzerine kuruluysa veya YURT sevgisi ise (artık ’bağımsızlığı da’ bir yana bırakalım) Kürdistan'ın çıkarlarını hiç olmazsa savunup en azından KERKÜK'te geçen yıl referandumun RED edilmesine tavır alınmalı ABD'nin ‚’iki yüzlülüğü’ teşhir edilmeliydi. Kuzey Kürt örgütlerinin büyük çoğunluğunun tavrı; Kürdistan-i olmaktan ziyade ABD çıkarlarına kilitlenmiş gibi görünüyor , bu hem garip hem de acıdır. Evet,biz Kürdler; ögürlüğe ve buna bağlı olarak bir devletimiz olsun düşlerine yüzyıllardır susadık AMA ABD politikası susamış olan birine susuzluğunu giderme adına zehir sunmaya benziyor... Aydın DİYAR kardeşim,farklı bakış açınızla yazımıza zenginlik kattınız ve benimde bu açıklamalarımı yapmama vesile oldunuz.Sağolun. Herkesin kendi farkılığını rahatlıkla dile getireceği bir dünya dileğiyle. Candan selamlarımla. Hoşçakalınız,Dostça kalınız... Ayrıca bir not;’ Ergenekon Operasyonu’ denilen bu komedi de dikkat çeken bir şey var ki o da; tutuklananların hiçbiri hakkında ’Cinayetten' dava açılmıyor ? Halbuki,’İnsan Hakları Federasyonunun’ 2000 (iki bin) tarihli istatisliklerine göre; Türkiye ve özellikle Kuzey Kürdistan da ’faaili devlet’ olan ama adına ’faaili meçhul’ denilen ’cinayetlerin’ sayısı 18 bin 3oo’(Onsekiz bin üçyüz’dür).Bu ‚’cinayetlerin yüzde doksanı ise Kuzey Kürdistan’da işlenmiştir. Şimdiye kadar ise 20 bini geçti bu vahşetin tablosu. Ama, ‚’Ergenekon’ adına ‚’cinayet’ işleyen bu devlet güruhu ,sadece ’yasa dışı örgüt kurma’ teraneleri ile geçiştiriliyor.... Evet,onları yargılamak ? Genelkurmay Başkanlığının hemen yanında olan ‚’ÖZEL HARP DAİRESİNİ’ (yeni adıyla; ’Özel Kuvvetler Komutanlığı’) yargılamak gibi bir şeydir. BALANS ayarını yaptıktan sonra bunlar salınacaktır. Yoksa bu şaklabakanlık Genelkurmay'ın kendisini vuracaktır. Bunu göze alamazlar,diye yeniden vurgu yapmış olalım. Yazar,Zozan Çiya arkadaşa özel not; yüksek sesle bağırdığınız için (aynı yazıyı ‚’iki defa asmışsınız’ bu yüzden) arkadaşlarıma hitaben yazdığım bu yazıyı buraya asıyorum müsadenizle. Yazınız ve yorumunuzdan etkilendiğimi belirtmeliyim güzel kardeşim. ’Enteresan’ bir bakış açınız var. ’Katkınız’ için teşekür ederken, selamlarımı iletir, yaşça bir büyüğünüz olarak gözlerinizden öperim. 2 temmuz 08 Halim KAR