Skip to main content

GÖREV KÜRD MILLET IRADESINI ORTAYA CIKARMAKTIR!

GÖREV KÜRD MILLET IRADESINI ORTAYA CIKARMAKTIR!

Hasan H. YILDIRIM

Türk Basbakani bir laf etti. Etmez olaydi. At izi ile it izi birbirine karisti. Yalanci pehlivanlar mantar gibi bitti. Bir araya gelen bes on kisi bir metne imza atarak ne kadar demokrat olduklari yarisina girdi. Ama isin garibi odur ki, ne bu imzacilar demokrattir, nede sorunun cözümünü istedikleri adres muhatabtir.

Devleti bir acayip. Toplumu ha keza. Aydini ayri bir dert. Bu toplum igdis edilmis. Adam gibi bir aydin´a bile sahip degil. Kendine aydinim diyenler, militarizmin memetleri. Suc ortaklari.

Bu zevata aydin demek aydina hakaret olur. Militarizme aciktan tavir alamiyanlarin kendine aydinim demesi ne kadar gercekti?

Türk egemenlik sistem sahipleri bilinir. Yasalarda bile tanimlanmis. Bunun Türk ordusu oldugu acik. Türkiye´de olup bitten her seyin altinda ordunun imzasi oldugu da. Bunlar bilinmeyenler degildir. Ama birileri bunu ifade etmek cesaretini gösteremiyorsa suclu baskalari degil.

Bir kere ortada olan bir gercegin altini kalin cizgilerle cizmek gerekir. Nedir bu gercek? TC devleti kuruldugundan bu yana Kürd milletine karsi terör, siddet, iskence uygulamaktadir. Yaygin tanimlama ile inkar ve imha temel politikasidir. Bunu öngören ve uygulayaninda ordu oldugu acik.

Imzacilar bu ciplak ve yalin gercegi bilmiyor olamazlar. Bunu bilmelerine karsin savasin sona ermesi konusunda cagriyi iradesiz ve yetkisiz PKK ve AKP´ye yapmalari ne anlama gelir? Bunu bilmeyecek kadar cahiller mi? Sanmiyorum. Hepsi tonlarca mürekep yalamis, kendi alanlarinda kariyet yapmis unsurlar. O halde savasin durdurulmasi icin cagriyi nicin esas adrese yapmazlar?

Yapamazlar! Sebebi bizce bilinir. Cünkü bagimsiz degiller. Kendileri düsünemezler. Ordu onlarin yerine düsünür. Onlarda ordudan gelen “tavsiye”leri dilendirir.

Son gelismelerde de olan buydu. Erdogan´inda, aydinlarinda, imzacilarinda konumlari buydu. Manevra alanlari ordunun kontrol ettigi alanla sinirliydi. Her sey kontrol altindaydi. Bunu söyle. Burda dur. Onlarda emrin olur pasam deyip oynanan oynun figüranligini seve seve yaptilar.

Bu unsurlar aydin olabilir mi? Kürd dostu olabilir mi? Bunlari aydin, Kürd dostu ilan edenler Kürdistan yurtseveri olabilir mi?

Bir gercek daha var. PKK, Kürd tarafi degildir. Türk egemenlik sistemin Kürdistan´daki resmi “Kürtcü” partisidir. Bu, basindan beri böyledir. Bagimsiz degildir. Her yönüyle Genelkurmaya bagimlidir. Genelkurmayin cizdigi cercevede politika ve pratik sergilemektedir. Bu anlamiyla PKK´ye yapilan ve yapilacak cagrilar orta yerde kalir.

Bazi kesimler, özelikle devletin A.Öcalan´i muhatap almasini ve „Kürt tarafi“ olarak kabul etmesini istemektedirler. Bunun imkansiz olmadigini ETA ve IRA örneklerini vererek tezlerine haklilik kazandirmaya calismaktadirlar.

Burada bir yanilsama yaratilmak istenmektedir. Kuskusuz savasan taraflar, sonucta birbirlerini muhatap alir ve sorunu baris masasinda cözerler. ETA, IRA ve yüzlerce örneklerde oldugu gibi. Fakat bu kesimlerin unutugu bir yalin gercek var. Ve her sey bu yalin gercekte saklidir.

Nedir bu yalin gercek? A.Öcalan ve örgütünün varedilis gercekligidir. Bu gerceklik yanlis tanimlandigi sürece yapilan ve yapilacak tüm yaklasimlar gercegi ifade etmede yetersiz kalir.

A.Öcalan ve örgütü Ankara patentlidir. Bu, bir realitedir. Ama ne yazik ki, devlet ve onun dümen suyundan siyaset yapanlar ve bu yalin gercegi kavramayan kesimler, A.Öcalan ve örgütüne varedilis nedenine aykiri misyonlar bicmis ve bicmektedirler. Soruna böyle bakilinca yasanan olumsuzluklarada bir anlam verilememektedirler.

Sorunun cözümü A.Öcalan ve örgütünden beklenilmektedir. Iste baltayi tasa vurduklari meselede bu. A.Öcalan ve örgütünün sorunu cözme derdi yok. Cünkü varedilis nedeniyle celisir. Varedilis nedeni “Kürt kökünü kazimak” olan bir misyon sahibinden Kürdistan sorunun cözümünü beklemek eger bilinc kirma degilse öngörüsüzlüktür.

Kürd-Kürdistan sorunu ortadadir. Sorun benimdir, diyenler ilk önce sorunun üstünde yükseldigi nesnel temeli tanimlasinlar. Arkasinda bunlarin tasviye edilmesini istesinler. Buna karsi direnenlere karsi cepheden bayrak acsinlar. Bunu yapmiyanlar, aydin olamazlar. Demokrak hic olamazlar.

Aydin, demokrat olmak istiyorlarsa TC devletinin Kürdistan´daki varligini sorgulasinlar. Orda ne hakla buluduklari sorusunu sorsunlar. Bunu yapabildikleri oranda aydin ve demokrat sifatina layik olurlar. Bunu yapmadiklari müddetce militarizmin memedi olmaktan kurtulamazlar.

Militarist memedin sahsinda “aydin”, “demokrat”, “Kürt dostu” kesfedenlere de bir cift sözümüz var. Kimi bilerek, kimi bilmeyerek Türk Genelkurmayin oynattigi oynun figürani oluyorlar. Bilerek bu isi yapanlara karsi Kürd yurtseverlerin tavri bellidir. Fakat bilmeyerek bu oyunda oynayanlar yol yakinken aklini basina alsinlar.

Sözde Türk aydinlarinin ve Basbakaninin ici bos söylemlerine anlam yüklemeye calisan kimi Kürd aydin ve partileri kendileriyle birlikte Kürd milletinide bos bir beklentiye endeksledi.

Onlar, bunu her zaman yaparlar. Belkide bildikleri en iyi is, Kürd´e Türk´e umut baglatmaktir. Bu cevreler bu konuda uzmandirlar.

Oynanan oynun yazari devletin kendisidir. Figuranlari farkli rekler olsada devlet kapisinda kapikullu ve adaylari.

Oynun ismi psikolojik savas. Oyuncular arasinda mücadele ediyor görüntüsü verilsede oynun kadro birlesenleridir. Rol geregi herkese oynayacagi rol ölcülmüs bicilmistir. Sorun Kürdleri korkutmak ve hizaya getirmekse yapilan bunun geregidir.

Bir yanda fasist grüh sokaga salinir. Kürdler tehdit edilir, saldirir. Arkasinda „aman provakasyona gelmeyelim“i siyaset edinmis
„toplumsal barisilar“ devreye girer. Bilinen söylem seslendirilerek Kürdler korkutulmaya, mazallah „katliam kapida“ uyarilari yapilir. Bu oyun cokca oynanir.

Türk egemenlik sisteminin sürgit devaminda bu politikanin hatiri sayilir rolü vardir. Yüzyillarin deneyimin birikim sonucudur.

Bu oyun bozulmali, ama nasil?

Bu oyunu bozacak olan Kürd önderligidir. Orta da olmayan da budur. Kürd millet iradesi ortaya cikarilmadan bu komedi daha cok yasam bulur.

Deli, tas, koyu, akili meselesidir.

Türk egemenlik sistemi toplumu idare etmede tecrübeli. Toplumu uyaliyacak suni gündem bulmada zorlanmaz. Ortaya atacagi ve toplumu ugrastiracagi bir seyler bulur. Birileride bu tuzaga gelmeye hazir.

Sözde Türk aydini ve Basbakaninin söyledikleri bos söylemler. Bu bos söylemlere anlam yüklemeye calisan, bugünden yarina sorunun cözülecegi kehanetinde bulunan Kürd aydin ve politik gücleri TC adina bir seyler kotarma pesinde degillerse, gündemsiz oluslarindandir.

Defalarca yazdik. Kürd yurtsever hareketi gündemsiz. Kendine ait bir gündemi yok. Mesele bu olunca düsmanin önüne koydugu suni gündemi tartismak zorunda kalir. Asil tehlike burda.

O halde mesele nedir? Herkesin üzerinde anlasacagi ulusal bir konsept. Buna uygun ulusal birlik.

Bunun verileri var mi? Ben yok diyorum.

Cünkü ulusal konsept ve birlik örgütlü yapilarla olur. Orta da olmayan da budur.

Bir milletin mücadelesi varligi-yoklugu belli olmayan mültecilesmis yapilarin isi degildir.

Görev bunlarin asilmasidir. Bunlar asilmadan Kürd millet iradesi ortaya cikarilamaz.

Kürd millet iradesi ortaya cikarilmadan da düsman da, ihanette daha cok Kürd milletiyle oynar.

28 Agustos 2005

Add new comment

The content of this field is kept private and will not be shown publicly.

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.