Kürdistan Halkının 2715 yılında Newroz Bayramını Kutluyoruz

Kürdistan Halkının 2715 yılında Newroz Bayramını Kutluyoruz

KAWA HAREKETİ

Kürdistan halkı, sömürgeciler tarafından parçalanarak sömürgeleştirilen Kürdistan’ın farklı parçalarında ve soykırımlardan dolayı göç etmek zorunda kaldığı dünyanın farklı ülkelerinde Kürdistan’ın ulusal bayramı Newroz’u karşılamaya hazırlanıyor.

Kürdler dünyada sayısal olarak en büyük halk kitlesine sahip devletsiz bir millet olarak 2715 yılına giriyor. Kürd halkı bir kaç yüzyıl içinde Newrozlarda ve Mart aylarında verdiği şehidlerin sayısı bile bugün dünyada devlet sahibi olan bir çok ülkenin nüfusundan fazladır. Sadece bu son 90 yada 100 yıl içinde milyonlarca Kürd, Kürdistan’ı işgal eden sömürgeciler tarafından fiziki olarak yok edildi.

Kürdlerin, Fars, Arap ve Türklerle ortak tarihinin her sayfası Kürd kanı ile boyanmıştır. Sömürgeciler, Kürdleri tarih sahnesinde silmek için Kürdlere karşı fiziki, kültürel, tarihi ve hatta çoğrafi diyebileceğimiz her türlü jenosidleri hayata geçirdiler. Kürd halkı, tarih boyunca bu barbar ve vandalistlere karşı gösterdiği direnişler sayesinde tüm planlarını boşa çıkardı ve Ortadoğu’nun en büyük halklarından biri olarak varlığını koruyabildi.

Fakat, ne yazık ki Kürdistan halkı sömürgeci güçlere karşı gösterdiği direniş ve verdiği bedellere rağmen Bağımsız, Birleşik ve Özgür Kürdistan için ulusal birliğini kuramıyor. Kürdlere karşı yapılan tüm jenosidlere rağmen, Kürd siyaset dünyası, parçacılığın bataklığında çıkamıyor, Irakçı, Türkiyeci ve Farsçı anlayışları Kürd toplumuna empoze ediyorlar.

Türk, Arap ve Fars devletleri tarih boyunca zayıf oldukları dönemler hep Kürdlere “din kardeşliği” , “tarihsel geçmiş” ve “İrani olma” adları altında gülücüklerle gitmişlerdir. Fakat, güçlendikleri zaman gülücükleri bir kenara bırakarak , Kürdlere kuduz köpekler gibi saldırmışlardır. Osmanlı devleti ile Kürd Mirliklerin ilişkisi, Mustafa Kemal’ın birinci dünya savaşı sonrası Kürd ağa ve beylerinin ayaklarına kapanması, Saddam Hüseyinin Molla Mustafa Barzani ile yaptığı Otonomi Antlaşması, Humeyni’nin iktidara gelmeden önce ve iktidarının ilk günlerinde Kürdlere karşı yaklaşımı sadece bir kaç örnektir... Sonradan yaşananlarda biliniyor.

Tarihlerinden ders alamayan ve ulusal kollektif hafıza sorunu olan Kürd siyasi sınıfı, parti ve grup çıkarlarını ulusal çıkarların önüne çıkararak, Kürdistan’ı işgal eden Kürd düşmanı güçlerle girdikleri kirli ilişkiler neticesinden Kürdlerin temel ulusal istemlerini, dost ve düşmanlarını tanımaz hale getirdiler.

Bugün parçalanmış Kürdistan’da bağımsızlığa en yakın duran Güney Kürdistandır. Fakat, ne yazık ki Güney Kürd partileri Kürdistan çıkarları için Kürd kardeşliği temelinde bir birleriyle ilişkilerini güçlendirme yerine, parti çıkarları için Türkiye ve İran ile girdikleri ilişkiler, birleşik Kürdistan Hükümetini işlevsiz kılıyor, Kürdistan’ı Türk ve Fars sömürgecilerinin etki alanları haline getiriyor.

Kuzey Kürdistan’da Kürdlerin ulusal taleplerinin “Türkiye’nin demokratikleştirilmesi” , “demokratik cumhuriyet” ve Türkiyeleştirme” çerçevesine yerleştirilmesi, büyük bedeller ödeyen Kürd kitleleri kendi geleceklerine karşı seyirci konuma sokulmuş, uluslararası bir boyut kazanan Kürdistan meselesi İmralı Adasına hapsedilmiştir. Sonuçta ortaya çıkan 10 madde rezaleti biliniyor. Kürdler Avrupa Birliğinin Türklere dayattığı demokrasi projesinin çok gerisinden seyreden 10 madde için mi tüm büyük bedelleri ödediler?

Kürd ulusal taleplerinin yerlerde süründüğü, Kürdler adına parti kurup önlerine “Kürd ulusalcı ve milliyetçilere karşı mücadeleyi esas görev” olarak koyan ve “Bağımsız Kürdistanı çöpe” atanlar, seçimlerde sömürgeci AKP’yi “Evet, ama yetmez” diyenler Erdoğan’a Türkiye’de “Kürd sorunu yoktur” söyleme oramını hazırladılar... Şimdi ise bu çevreler Kürdleri aptal yerine koyarak eserlerini beğenmiyorlar...

Kürdler, 2715 yılına girerken bilinen Kürd ve Kürdistan düşmanları tarafından Kürdlerin başına musallat edilen Daiş/İŞİD İslami faşitlere karşı Hemrin dağlarından Kobanê’ye kadar tarihi ve görkemli bir direniş gösteriyor. Kürdlerin İslami faşistlere karşı direnişi tüm demokratik dünya kamuoyu tarafından büyük bir sempati ile karşılanmaktadır. Kürdlerin yüzyıllara yayılan ve uğruna büyük bedeller ödedikleri Bağımsız Kürdistan devleti de uluslararası areneda büyük bir destek ve sempati topluyor.

Şimdi Kürdler kendi bağımsız devletlerini kurmak için tarihsel bir momenti yakalamışlar. Sadece Güney Kürdistan’da değil, Batı Kürdistan’ı da Güney Kürdistan’a katarak bağımsız Kürdistanı ilan etme şartları var.

Kürdler bu tarihsel anı kaçırırlarsa, yeniden Halepçe, Şengal, Kobane ve Enfallarla karşı karşıya gelirler. Ve bundan sonra gelecek katliamların sorumlusu, Kürdistan devletini ilan etme yerine, Türkiye, Suriye ve Irak sömürgeci ve Kürd düşmanı devletleri demokratikleştirmeye çalışan Kürd siyasileri olacaktır.

Daiş teröristleri esir aldıkları Kürd Peşmergelerini Newroz’da yakmak istiyorlar.. Kürdler , Daiş teröristlerine ve onların Türk, Arap ve Fars efendilerine bağımsız Kürdistan’ı ilan ederek cevap vermeliler.

Biz KAWA HAREKETİ olarak , halkımızın bağımsızlık ve özgürlük sembolü olan Newroz Bayramını kutluyoruz.

Bağımsız, Birleşik ve Özgür Kürdistan’da Newrozları kutlamak için bağımsızlıkçı güçleri desteklemeye çağırıyoruz.

KAWA HAREKETİ

Yurt Dışı Komitesi

19.03.2015