Direkt zum Inhalt

Demokratik Cumhuriyet, Kürdistan Demokratik Konfederalizm' ve Bağımsız Kürdistan /Hozan Bawer

“Kürtleri birleştirecek tek bir maddelik program vardır: Kürdistanın işgalden arındırılması ve birleştirilmesi. Diğer tüm maddeler buna tabidir.”(newroz.com)
Bugün İcinde oldugumuz bu sürecte “Demokratik Konfederalizm” ve “Demokratik Cumhuriyet” kavramlarinin Sömürge olan Kurdistan acisindan Halkimiza neleri getirip veya getirmeyecegi konularina deginmek istiyorum. Amacim Demokratik Konfederasyonla baslayan ve onun baslamasiylada rafa kaldirilan Bagimsiz Kurdistan hedefinin arasindaki Ulusal ve Sinifsal ögelerin oynayacagi role parmak basmak ve Sömürge bir Ülke olan Kurdistanin “demokratik bir Konfederasyonda teorik bile olsa yer alamiyacagidir. Asagida deginecegim Konularin daha iyi anlasilmasi acisindan önce Üniter Ulus Devlet olan TC´nin Anayasasindan ve Demokratik Konfederalizm´i savunan Murray Bookchinin ve A.Öcalanin´nin yazilarindan alintilarla baslamak istiyorum.
Kisa olarak

TC , ÜNITER (tek) DEVLET

Üniter Devlette, tek Ülke, tek Millet, tek Bayrak ve dolayisiyla tek Egemenlik vardır ve bu Egemenlik bir Irka dayalidir. Baska bir deyimle Üniter Devlet “ tek´lerin” sistemidir. Üniter devlette de ülke birden fazla bölümlere ayrılmıştır. Ancak bunlar basit idarî bölümlerdir. Bunların basit idarî yetkileri vardır. Ayrı bir egemenlikleri yoktur. Ülke parçalanıp üzerinde birden fazla devlet kurulamaz.
“Bu nedenle, üniter devlette, devleti oluşturan unsurlar bölünmez bir bütündür.”
Buraya kadar anladigimiz, TC Basbakani Recep Tayyib Erdogan´inda dillendirdigi tek Ülke, tek Millet, tek Bayrak ve tek Din dolayisiyla tek Egemenlik söylemleriyle birebir uyustugudur. Bu, özellikle Kürdler acisindan cok iyi bilinen ve büyük bedeller vererek karsi durdugumuz birebir icinde yasadigimiz sistemdir.
Federal devlet, devletlerden (eyaletlerden) oluşmuş bir Federasyondur, Devlettir. Federal devlet sisteminde, federal devlet ve federe devletler olmak üzere iki tür devlet vardır. Üniter devlet sisteminde ise tek devlet vardır.
Federal devlet sisteminde, gerek federal devletin, gerekse federe devletlerden her birinin kendine has bir anayasası ve hukuk düzeni vardır. Üniter devlette ise tek anayasa, tek hukuk düzeni vardır.
TC Anayasasinin 3’üncü maddesine göre, “Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür”. Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütün olması onun “üniter devlet ” olması demektir. Dolayısıyla Türkiye’de federal devlet şeklinin kurulması Anayasaya aykırı olur.
Peki durum böyleyken Demokratik yoldan talep edilen nedir ?
Bu sorunun cevabini Demokratik Konfederalizm´i kisa ve öz inceledikten sonra bulmaya calisacagim.

DEMOKRATİK KONFEDERALİZM

Demokratik Konfederalizm düşüncesinin kaynağı Komünal Ekoloji hareketinin kurucusu Murray Bookchin’dir. Murray Bookchin komünalizmi; Toplumsal ekolojinin özgürlükçü belediyecilik ve diyalektik doğalcılığı içeren, tam olarak düşünülmüş ve sistematik olan görüşleri kuşatmak için anarşizm ve sosyalizmden daha kapsayıcı bir politik kategoridir... Her şeyden önce üyelerinin veya delegelerinin çeşitli köyler, kasabalar ve hatta büyük şehirlerin semtlerindeki popüler yüz-yüze demokratik topluluklardan seçildiği bir yönetici konsüller ağıdır... Bir ideoloji olarak Komünalizm, zamanımız için daha geniş ve daha uygun bir kavrayış gücü önerirken eski Sol ideolojilerin (özellikle Marxizm'in ve anarşizmin) en iyi taraflarını bünyesinde toplar”.
Ulusal hareketin ve milliyetçiliğin sonunda ulus-devleti hedeflediğini ve bunun ise baskı aracına dönüştüğüne inanır. Yani Ulusalciliga karsidir.
Bookchin ´den aldigim kisa alintilardan cok net olarak anladigimiz bir sey vardir, Oda Bookchinin Üniter Devlet yapisina tamamen karsi olup , Adem-i merkeziyetçilik, yani devlet merkezinin gücünü azaltarak yerel yönetimlerin yetkilerinin artırılmasını savunan siyasi görüşü savunmasidir.Var olan Üniter, yani “Tek´ci”ve “Merkezden idare edilen” Devletlerin, Demokratik Konfederalizmle Komünal idareye yönlendirilmesidir. Bütün bunlari yapmak icin Bookchin silahli mücadelenin gerekliliginide savunmuyor!.
Abdullah Öcalan Sosyal Bilimler Akademisi Yayınları 2 (Alinti):
“Bu projeyi (Demokratik Konfederalizmi) 1 Mayıs kutlamalarına, Mayıs ayı olması itibariyle Denizlerin, Mahirlerin ve şehitlerimzin anısına adıyorum.
“Türkiye demokratikleşiyor, Kürt hareketi demokratikleşiyor. Bunlar bir sentez oluşturmalı. Yanlış anlaşılmasın, Türkiye konfederalizm olsun demiyorum. Üniter yapısını koruyarak, ama demokratik bir cumhuriyet olsun diyorum. Talabani-Barzani devleti yerine Kürdistan Demokratik Konfederalizmi diyorum. Bu, Türkiye Cumhuriyeti ile dost olmalı. Demokratik konfederalizm Kürt milliyetçisi değildir. Milliyetçi devletçilikten uzak durulması, demokratik ulusçuluğa önem verilmesi ve AB sürecinin bir sentez olarak algılanması gerekir. Bu temelde halkın seferber olmasını istiyorum. Milliyetçiliği böylelikle tehlikeli olmaktan çıkarırız. Bütün dünya ve Ortadoğu halkına demokratik konfederalizmi hediye ediyorum Ortadoğu ve hatta bütün dünya halkları için geçerli çözüm demokratik konfederalizmdir.”
Bu alintida gözüme carpan ilk nokta, Türkiyenin degil Kurdistanin Konfederal edilmesi talebidir ! Yani baska bir deyimle, Kürdler´in Devlet olmadan, var olan Türk Devletinin (veya iran, veya Suriye, veya Irak) sinirlari dahilindeki “demokratik Cumhuriyete” entegre olmasidir. Ve en vurucu yani, Türkiyenin Üniter Devlet kalarak Demokratik bir Cumhuriyet olmasi tezidir. Buraya kadar yazdigimizin Komünal Demokratik Konfederalizm´le bir ilgisi yoktur.
Biraz acarsak :
Türkiye Demokratiklesecek, bu Demokratiklesme yukarida sözü edilen Adem-i merkeziyetçi sistemle degil Üniter devlet yapısını koruyarak gerceklesecek. Biri “Tek´ci” Üniter Devlet, digeri ise Demokratik Cumhuriyet!.
Peki hem Demokratik hemde Üniter Devlet olmak mümkünmü?
Kurdistan meselesini Kürdlerin Ulusal haklarini yok sayip, Demokratik Haklar seviyesine indirgesek bile, bu mümkün degildir. Yukarıdada belirttigim gibi Egemenlik “Tek”´ler üzerinden belirlenmistir, Demokratik olamaz, cogulcu olamaz.üniter devlet hukukunu tanıdığınızda, konfederal hukukun kendisi anlamsızlaşır.
Kürdlerin Ulusal haklarını yok saymadan ve onların halk olmaktan dogan, devlet olma hakkını temel alırsak, o zaman hicmi hic mümkün degildir. Cünkü burda karsı olunan Kürd Devletidir.
Bu ne anlama gelir?
Ulusal hak, kendi kaderini tayin etme hakkıdır. Demokratik hak bireysel haklardır. Ulusal haklarından yoksun bir Kürdün demokratik hakları, sömürgesi oldugu devletin yasatacagı demokrasiyle sınırlıdır. Sömürgesi oldugumuz devletlerin demokratik yapıları hepimizce malümdür. Arap´ın, Türk´ün Fars´ın kendi ülkesine getirecegi Demokratik Cumhuriyeti bekleyip, arkasindan Demokratik Federasyona katilmanin illüzyonunu anlıyormusunuz?
Lafi gevelemeden, Ulusal Bagimsizlik talebi olan Kürd´ün Demokratik Konfederasyonda bulabilecegi kurdi hicbir sey yoktur, demeye getirmek istiyorum.

Gelelim “Kurdistan Demokratik Konfederasyonuna”

Kürdistan Demokratik Konfederalizmi bir devlet sistemi değil, halkın devlet olmayan demokratik sistemidir, Teorik olarak Bireyin özgürlügüdür. Ama pratikte bütün Dünyaya Enternasyonalizmi veya bütün müslümanlara ümmeti sunmak gibi birseydir. Kurdistan´ın icinde oldugu bugünkü sartlara verilecek cevap bu degildir !.
Bookchin´in KARSI OLDUGU ulus devlet aynı zamanda TC icinde geserli olan ulus devlet kavramıdır. Yani Bookchin Üniter devletin tam karsısındadır, dolayısıyla TC´ninde.
Bu anlamda Kurdistan veya Ortadogu Demokratik Konfederasyonu Bookchinin Üniter devlet konusunda yazdigi ilkeleriylede uyusmuyor. “Bize ne” Bookchinden diyebilirsiniz. O zaman Demokratik Konfederasyon´da diyemezsiniz, baska bir isim bulmaniz gerekir. Ya tamamina katilir yada red edersiniz.
·
· - Bookchin’in anladigi anlamda Konfederalizm eger yönetici konsüller ´den secilebilen ve geri cagrılabilen bireylerden olusuyorsa, o zaman Kurdistan´la bunun ne ilgisi var?.
· - Düsünün birkere Devletiniz yoksa, federe devletiniz nasl olacak, neyi neyle birlestiriyorsunuz?
· Siniflarin konfederasyonu yoktur.Konfedere olabilmek icin önce devlet olmak gerekmezmi?.
· -Burda Kurdistan kelimesinin neden kullanıldıgını anlamak mümkünmü?.
· - Türkiye Sınırları icinde cözümlenecek bir Kürd meselesinin Kurdistan kavramiyla ne ilgisi var?Kurdistan bir tepe, bir göl, bir sahil veya uzaklarda bir ormanlik alan degil. Kurdistan Kürdlerin binlerce yildir üzerinde yasadıgı topraklara verilen addir. Eger Kürdler kendi kader tayin hakkını Milliyetciligin “tu kaka” olmasindan dolayi kullanamayacaksa, Kürdlerin devletlesme cabası Milliyetcilik adina, Ulus Devlet adina reddediliyorsa, o zaman ne diye burda Kurdistan´dan bahsedelimki? Neden burda Kurdistan adını analımki, buna baska isim vermeniz gerekmezmi ?.
· - Dünya´da varolan 220 nin üstündeki Ulus Devletlerede, Milliyetcilik suclamasiyla “tu kaka” diyormusunuz?
· - TC´nin Üniter Ulus Devlet yapısına da karsı duracakmısınız?.
· - Üniter devletlerin Tek Milletc,i Milliyet üzerinden kurulu Ulus devletinede “Tu kaka” diyormusunuz?
· - Demiyorsanız eger, sadece ve sadece Kürdlerin Milliyetci Ulus Devletinemidir bu “Tu kaka”?.
· - Milliyetcilik karsiti olmak birtek Kürdistan Devletine karsı olmaktanmı geciyor, yoksa buna TC, iran, Irak ve Surıyede dahilmi?
· - Konfederasyona gidecek devletlerin mevcut sınırlari Ekolojikmi yoksa Milliyetci Ulusal sinirlarmidir?
·
- “Talabani-Barzani devleti yerine Kürdistan Demokratik Konfederalizmi diyorum” demek,
Irak´in devlet bütünlügüne EVET, ama Kürd Devletine HAYIR demek deyilmidir? Neyin korkusudur bu?
- Meriç'ten ötesi için bir KCK projesi var mı? Bulgarlar yada Yunanlara özgürlük getirme çabası var mı? (CS)
Sorular cogaltilabilinir ancak mesele benim acımdan anlasılmıstır. Eskiden “parcadan bütüne ulasma, demokratik yollardan gecis dönemi ” diye iyi niyetle yorumladıgım Parti programlarınızı red ediyorum, bugün artık Kurtulusumuzu sadece ve sadece Kurdistan´ın bagımsızlıgı ve Kürdlerin devlet olması ilkesine baglıyorum. Bana taktik, Strateji, Diplomasi söylemleride bir o kadar basit ve ici bos geliyor.
Bugün Kürdlerin Devlet olmalarına karsı olup, Diger Devletlerin SINIRLARI icinde özerk yasamak istiyenler bir taraftir, ben DiGER tarafim.

Hozan Bawer 8.05.2012

Not: Ben sosyalist dünya görüsüyle, Bookchin cizgisinin nerde kesistigini ve nerde ayristigini, özünde Sosyalist-Anarsist bir anlayisin Sosyalizm le olan celiskisini bir baska yazima birakiyorum.

Neuen Kommentar schreiben

Der Inhalt dieses Feldes wird nicht öffentlich zugänglich angezeigt.
CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.