Direkt zum Inhalt

Akıl Tutulması!

Sevgili liderlerim. Biz sizleri çok sevdik, seviyoruz da. Kürd milletinin değerleri olarak bildik, biliyoruz da.Zaman zaman yaptığınız açıklamalarınızlada kendi değerinizi düşürdüğünüzü de ibretle seyrediyoruz.Türk sömürgeci egemenlik sistem sahipleri için döktüğünüz son inciler neyin nesiydi?Gerçi bu tutumunuz yeni de değildir.Kürd millet köküne incir ağacı dikmekle ünlü Turgut Özal içinde dökmüştünüz.Şu bilinmeyen değildir :Her Türk hükümeti, Kürd milletine karşı kurulan bir savaş hükümetidir. Bu biliniyorken önderlerimizin her ağzı açıldığında bu savaş hükümet erkanına methiyeler dizmesi kabullenilecek gibi değildir.***Sevgili liderlerim! Kürdistan'nın kuzeyini bir tarafa bırakalım. Diyelim, sizlerin kuzeye yönelik bir hesap kitabınız yok. Bunu anladık. Peki şu iltifatlarınıza çokca mazhar olan “saygı ve hürmete” kusur bırakmadığınız “dili Gül” olarak tanımladığınız Türk Cumhurbaşkanı ve “demokrasi havarisi” ilan ettiğiniz Türk Başbakanı Erdoğan, sizi adam yerine bile koymadığını bilmiyor olamasınız. Literatörlerinde ne kadar alçaltıcı sıfat varsa isminizle birlikte telefuz ettiklerini de bilirsiniz. El altında onlar adına size iletilenleri bilmeyiz. Velev ki sizler için paha biçilmez değerlendirmelerde bulundular. Bu, ne yazar? Nihayet Türk'türler. Dersim İsyanının ölümsüz lideri Seyit Rıza'nın ipe giderken onlar için söylediklerini bilmiyor olamasınız.Bilmenize rağmen Kürd millet katillerine bu kadar methiyeler diziyorsanız ortada bir akıl tutulması var.Bu da bizleri üzüyor.Methiye dizdiğiniz Türk Cumhurbaşkanı ve Başbakanın hükümeti, iktidar olduğunuz Kürdistan'ın güneyini işgal tezkeresini çıkardı. Kürd kaliamcılığı ile meşhur katil çetesi Generallere bu işi havale etti. Onlarda başınıza bomba yağdırdı. Bomba yağdırdıkları alan milli egemenlik alanınızdır. Bu, hiç gururunuza dokunmadı mı?Sizi adam yerine koymadıkları gibi, “Kürdler lehine dünyanın neresinde olursa olsun her olumlu gelişme bizi karşısında bulur” diyen bu azılı Kürd millet düşmanlarına bu kadar övgü dizmenizi nasıl kendinize yakıştırıyorsunuz?Bu ayağa düşmüş polıtıkanızla düşmanı kandırabileceğinizi sanıyorsanız aldanıyorsunuz. Elbette Türk savaş kurmayın ağzıyla onlara cevap verin demiyoruz, ama hiç te hakmedikleri methiyeleri iki de bir seslendirmeniz de gerekmiyor. Bu tutumunuz her yurtsever Kürd'ün onurunu kırıyor. Sizlerin bunu yapma hakkınız yoktur. Bunu bilmeniz gerekir.***Sevgili liderlerim; burada “dost ve kardeş ülke” dediğiniz Türk egemenlik sisteminin Kürd milletine karşı işlemiş olduğu insanlık suçlarının dökümünü yapacak değilim. Bunları sizlerde bilirsiniz. Bilirsiniz bilmenizede; “Bizim Türkiye'yle ve Türk milletiyle problemimiz yok” demenize bir anlam veremedik. “Bizim” derken kastiniz nedir? Kürdistan'ın kuzeyinin Kürdlerini de kastediyor musunuz? Yok sizi kastetmiyoruz diyorsanız diyeceğimiz bir şey olmaz. Demek ki sizleri yanlış anlamışız der, hesap kıtabımızı ona göre yaparız. Yok sizi de kastediyoruz diyorsanız, buna itiraz ediyoruz.Çünkü bizin “Türkiye ve Türk milletiyle problemimiz” var.Bunun için çok sebeblerimiz var.***Dahası var. Sahi sevgili liderlerim; sizlerin Kürdistan'nın kuzeyine ilişkin bir plan-programınız var mıdır? Olmadığını biliyoruz. O halde bari gölge etmeyin. “Türkiye'nin içişlerine karışmak istemem” diyorsunuz.Karışın deme -hakkı demiyoruz-, yetkimiz yokur.Fakat aynı duyarlılığı Kürdistan'nın kuzeyinin Kürdleri içinde gösterebilirdiniz. 'Onların içişlerine karışmak istemeyiz” diyebilirdiniz.Katillerimizi desteklememizi dayatmıyabilirdiniz. Bizleri; düşmanlarımızı desteklediğimiz için, “Kürt halkına karşı olmak” ile suçlamıyabilirdiniz. Bunun vabali büyüktür.4 Ocak 2008

bunlar dan hic bir sey olmaz.bu millet bir gün elbet hesap sormayi bilir.daha simdiden koltuk sewdasi sicak cep.iki kelimeleri birbirini tutmuyor.bir gün aslan.ertesi gün kedi,

Sevgili liderlerim. Biz sizleri çok sevdik, seviyoruz da. Kürd milletinin değerleri olarak bildik, biliyoruz da. Zaman zaman yaptığınız açıklamalarınızlada kendi değerinizi düşürdüğünüzü de ibretle seyrediyoruz.Lütfen kendimize gelelim,kimin kimden ne farki var.Kirliligin ölcütü veya disa vurumu reklerin tonlari gibidir...Bazen isigin yansimasi gibi koyu acik veya gündem disi olabilir.Ama günes balcikla suvanmazki!Dönüp söyle bir bakildiginda,görülmeye deger öylesine cirkinlikler görülebilirki ama sadece kirliligi örtmek icin baska kirliligi tukaka ilan etmek sanirim koruma veya gizlenme metodu oldugunu sanirim siyasetten anliyan herkes bilir...Ipligi piyasaya cikanla cikmayan arasinda ne fark var?Bunuda okurlar versin...Unutmayalim ki,Tarih afetmez....

Neuen Kommentar schreiben

Der Inhalt dieses Feldes wird nicht öffentlich zugänglich angezeigt.
CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.