Direkt zum Inhalt

Kürdistan - BİZLER BARIŞÇIL YÖNTEMLERLE SORUNLARIN ÇÖZÜMÜNDEN YANAYIZ 6-Sep-11 [20:27] Hewler/6-Sep-11(PNA)- Bugün Başbakanlık binasında, Hükümetin yurtdışında ki temsilcileri için düzenlenen konferansta Başkan Barzani, Yurtdışında ki hükümet temsilcilerinin görevinin Kürt davasını iyi bir şekilde anlatmak olduğu ve Kürdistan dostları ile olan ilişkileri derinleştirip yeni dostlar edinmeleri olduğunu ayrıca silahlı yöntemi değil barışçıl yöntemlerle sorunların çözülmesini savunduklarını dile getirdi.Başkan bombardımanların durması için iki devletin sınırların korunmasını istediğini ve oraya güç gönermeninde Kürtler arası savaş potansyeli taşıdığını ve bu nedenle çaresiz bir durum içinde sıkışıp kaldıklarını belirtti. Bugün sabah Başbakanlıkta düzenlenen konferansta, Kürdistan hükümetinin yurt dışı temsilcilerinin hepsi katıldı. Konferansta Kürdistan Bölgesi Başkanı Mesud Barzani, Başbakan Berhem Salih, Parlemento Başkanı Kemal Kerkük’i ve bazı bakanlar hazır bulundu. Konferansta konusan Başbakan Salih Hükümet temsilcilerinin yapmış olduğu çalışmaların önemine değindi ve daha sonra sözü Kürdistan Bölgesi Başkanı Barzani’ye bıraktı. Başkan Barzani yapmış olduğu konuşmada temsilcilerin yüklenmiş olduğu misyonun önemine değinerek” sizler Kürdistan Hükümeti’nin yurt dışı temsilcileri olarak göreviniz Kürtlerin dostları ile ilişkileri derinleştirmek, yeni dostlar kazanmak ve halkımızı yurt dışında çok iyi bir şekilde tanıtabilmektir. Sizin yüklendiğiniz bu görev basıt bir şey, ancak yapılamayacak kadar da büyütülecek veya imkansız denilecek boyutta değildir.  Gelmiş olduğumuz noktada dostluk ilişkilerimiz gelişmiş ve bir çok ülke Kürdistan’ın durumu hakkından bilgi sabidir. Bu gün bir çok ülkenin temsilci burda bulunmakta ve dünyanın sayılı şirketleri bölgemize çalışmaya gelmekte, gelişmelerde gösteriyor ki bizler ortadoğu denkleminde hafife alınacak bir durumda değiliz. Tam tersine bizler önemliyiz bu denklemde”dedi. Eski dönem temsilciliğe değinen Başkan “ eskiden yani devrim döneminin temsilcilerinin işleri gercekten çok zordu. O dönem bir ülkenin yetkilisine halkımızın için bulunduğu durumu anlata bilmek bizim için çok önemli ve büyük bir şeydi. Ancak büyük değişimler yaşanmıştır ve sizin yüklenmiş olduğunuz misyon kutlu bir görevdir. Hepinizi tek tek tebrik ediyor ve sizlere başarılar diliyorum” açıklamasında bulundu. Kürt halkının davasının meşru ve haklı bir dava olduğunun  altını çizen  Başkan Barzani “ Kürt halkının davası meşru ve haklı davadır. Eskiden devletlerin siyaseti, halkların ve ulusların tablerine karşıydı ve diktatörleri destekliyorlardı. Yine eskiden  tüm  değerleri ile ulusmuzu, ulus yapan değerleri koruya bilmek için çalışıyorduk.  Ancak şimdi bu değerleri yeniden yapılandırma ve geliştirme imkanları mevcuttur ve bu nedenle sürekli olarak ileriye bakmalı ve ilermeliyiz. Hiç bir şekilde geriye eskiye dönülmesi kabul edilemez.”dedi. Başkan Barzani bu konferansta, Hükümetin dış temsilcilerinin bu konsferansta çok iyi işler yapamlarını sağlayacak kararlar alması ve iyi bir çalışma programı hazırlamalarını umduğu belirtti. Hewler ile Bağdat ilişkileri konusunda Başkan “ Bağdat ile mevcut bir çok sorunumuz var. Yeni hükümetin kurulmasına büyük bir katkı sağlamış ve bir çok anlaşmaya imza atmış olsakta durmun iyi gittiğini söylüyemem”dedi. “Bizler 140.maddenin uygulanması için Irak’la birlikte yaşamayı kabul ettik” Irak anayasasını desteklemenin ve Irak’la birlikte yaşama kararının verilmesinin tek nedeninin 140. Maddenin uygulanması olduğunu belirten Kürdistan Bölge Başkanı “  Irak’la birlikte yaşamayı kabul etmiş olmamızın ve Irak anayasına evet dememizin nedeni 140. Maddenin uygulanıp koparılmış bölgeler sorunun çözülmesiydi. Bunun yanı sara bir çok başlık var, petrol, doğalgaz, Peşmerge ve federalizm sorunu bunlar çözüme kavuşmalı.  Şuanda federal yapıdan vaz geçme gibi bir tehlikenin gündeme geleceğini hissediyoruz. Dünya genelinde Kuzey Irak hükümeti tanımlaması kulanılmamaktadır. Ancak bizler büyük bir sorun olarak görmüyoruz, eğer anayasa tamamiyle uygulamaya konulursa. Bizler Kürdistan olarak Bağdat’a ki mezhepsel ve aşiretsel sorunların bir parçası değiliz. Bizim parlementoda ki sorunumuz azılık-çoğunluk sorunu değildir. Biz Irak’ta ikinci büyük ulus durumundayız ve Irak’ta iki büyük ulus bulunmaktadır ki bu bir geçektir ve değiştirilemez”dedi. Başbakan’ın yakında Bağdat’a gideceğini açıklayan Barzani “ yakın bir zaman içinde Başbakan Berhem Salih başkanlığında bir heyet Bağdat’a gidecek ve merkezi hükümet kurulmadan önce üzerinde anlaşamaya varılan 19 maddeden kaçının uygulamaya koyulduğunu ve durumun ne olduğunu araştıracak.  Daha sonra Irak anayasına ve 19 maddelik anlaşmaya ne kadar bağlı kalındığını netleştireceğiz. Bu netleştirmeden sonra alınacak her karardan Kürdistan halkı haberdar edilecek ve ona göre hareket edilecektir” şekilde konuştu. ABD askerlerini n Irak’ta kalması yada gitmesi konusunda Başkan Barzani “ şüpesizki Irak’ın Amerikan askerlerine ihtiyacı var. Tüm siyasi güçler bir araya geldiğinde hepsi hemfikir, ancak basın karışında farklı söylevler var ve birbirlerini suçlamaktalar.  Amerikan askerlerinin gitmesi, iç savaş, dış müdahale ve mezhep çatışmalarının artmasına neden olacak, tabi bu benim kanaatim. Ne şekide olursa olsun ülkenin ABD kuvvetlerine ihtiyaçları var. Irak kuvvetlerinin kendini koruma gücü yok bu açıktır.  Baas rejimi yıkılmadan önce yani 2003’te, Amerikan askerleri Kürdistan’da yoktu ve şimdi de buna ihtiyaç yoktur.Çünkü Peşmerge Kürdistanı koruya bilecek güç ve yeteneğe sahiptir.Bu durum için Irak ve Amerika arasında bir anlaşma yapılması gerekiyor.   Bu anlaşma bir şartla yapılmalı ki oda  Irak’ın egemenliği ve çıkarları göz önünde bulundurulmasıdır. İşkalci olarak değil, halka ve millete ulaşarak onların nasıl korunacağı dikkate alınarak. Eğer anlaşma yapılırsa Bölge olarak bize düşeni yerine getiririz, yok anlaşma yapılmaza artık onlar Irak halkına cevap verirler” ifadelerini kullandı. Başkan Kürdistan Bölgesi’n de olumsuz bazı gelişmeler olduğu belirterek “ Kürdistan Bölgesi’nde olumsuz bir hava var. Gösteriler sonrası muhalefet varklı bir tutum sergilemiştir. Bu sorunlara egemen bir bakış açısı ile yaklaşılmadı. Kürtler, yaşanan sorunlara akılcı bir yaklaşımla çözüme gitiklerini bir daha gösterdiler. Ve şuanda Kürdistan Bölgesini olumlu bir hava sarmış durumda. Partilar arasında fikir ayırılıklarının olması çok doğaldır ve olaması gerekendir. Çünkü seçimler yapılmış, çok partili sistem mevcut ve düşünce özgürlüğü üst düzeydedir. Bu nedenle sorunlara yaklaşımda iktidar veya muhalefet fark etmez akılcı yöntemler kullanmalıdır. Kısa bir süre önce bazı kararlar aldık ve bunlar kısa bir süre içinde uygulamaya konulacaktır. Bizler hiç bir süretle Bölge’nin durumunun kötüleşmesinden yana değiliz ve emin olun ki kötüleşmeyecektir. Çünkü biz hiç bir zaman bu topraklarda özgürlük ve demokrasinin gerilemesine müsaama göstermeyeceğiz. Ancak bu, ülkenin meşru kuruluşlarını savunmayacağımız anlamına gelmiyor” değerledirmesinde bulundu. Reform konusunda Başkan,  hataların ve “yolsuzluk” nedilen şeyin bir daha kuruluşlarda tekrarlanmaması için, çok iyi bir program hazırlanması gerektiğini dile getirdi. Bombardımanlar konusunda Başkan Barzani “ şunu açıkça belirtmeliyim ki İran ile PJAK  ve Türkiye ile PKK arasında çatışmaların vuku bulmasıdan  rahatsızım. Savaşın yaşanmaması ve barışçıl yönteme doğru evrilmesi için büyük bir çaba gösterdik. Ancak  birden her şey tersine döndü. Biz savaşla bu sorunun çözüleceğine inanmıyoruz. Ne malum devletler savaş uçakları ile bir çözüme ulaşa bilir nede Kürtler bir kazanıma ulaşa bilir” dedi. “ben, Kürt milletenin haklarını savunduğumuzu açıkça ifade etmek istiyorum” Başkan Kürt milletinin haklarının savunucusu olduğu belirterek “ tüm bunların yanında şunuda açıkça ifade etmeliyim ki ben Kürt milletinin haklarını  savunucusu ve destekçisiyim. Ancak biz silahlı yötemelerle bu hakların kazanılacağına inanmıyoruz. Çünkü savaşla kazanım elde edilemez ve bu nedenle bizler PKK ile PJAK’ın silahlı yöntemini desteklemiyoruz. Ama bizler onları barışçıl yöntemlerle hak talebinde bulunmaya teşfik ediyoruz” ifadelerini kullandı. Başkan , 20 yıl önce kendi ulus tanımımızı ve varlığımızı korumak için silahlı yöntemlere başvurmak zorunda kalındığını ancak gelinen durumda, ankara’da parlemento çatısı altında yürütülecek mücadelenin daha fazla kazanım sağlayacağını dile getirdi. Barzani “ sivil vatandaşlarımızın istemenyen savaşa, kurban gitmesinden çok büyük bir rahatsızlık ve üzüntü duyuyoruz. Bu savaşın Kürdistan bölgesi halkı ile bir bağlantısı bulunmamaktadır. Biz ne bombardımanları, ne sivil vatandaşlarımızın öldürülmesini kabul ediyoruz, nede Kürt partilerinin silahlı yöntemelerle hak aramasını kabul ediyoruz. Silahlı yöntemin zamanı geçmiştir.”şeklinde konuştu Başkan Bölge’nin tutumu konusunda “Evet , Baas yönetiminin  yıkıldığı dönemde tutumumuz çok sertti; çünkü Türkiye’nin o dömen tıkındığı tutum çok farklıydı”dedi.   Başkan “ Türkiye ve İran’a neden sınır bölgelerimizi bombalıyorsunuz diye soruduğumuzda cevaben Kürdistan bölgesi ile hiç bir sorunları olmadığını ve egemenliklerine saygılı olduklarını, ancak o sınırlardan birilerinin gelip kendilerine saldırması durumunda kendilerini koruyacaklarını bize iletiyorlar. Bizden talebleri de bu saldırılar ya son bulmalı yada Bölge güçleri sınırları kontrol altına almalı aksi durumda kendilerini savunmak zorunda olduklarını belirtiyorlar”dedi. Barzani “  bir gerçeklik var ki sizler ve tüm Kürdistan halkı bunu bilmeli. Biz mevcut durumda çaresiz bir haldeyiz. Çünkü bir yanda iki devlet var bizden sınırlarımızı korumamızı taleb ediyor. Ancak eğer o bölgelere güç sevk edersek, bu orda sorun yaşanmasına neden olabilir.  Ve sorun öyle bir hale gelme potansyeline sahip ki Kürtler arası savaşa dönüşe bilir. Yani kardeş kavgasının başlama zeminine sahip. Kürdistan bölge Başkanı olmayı kabul etmemin tek bir nedeni var; oda kardeş kavgasına son vermek ve bir daha iç savaşın yani aslında kendi kendini öldürmenin yaşanmasına izin vermemekti. Bu durumun tekrarı içinde hiç bir neden görmüyorum ve asla görmeyeceğim” diyerek mevcut durumda yaşanan çözümsüzlüğe işaret etti. Başkan sorunun çözümü konusunda “ şuanda Sayın Başkan Mam Celal ile birlikte Türkiye, İran, PKK ve PJAK nezninde girişimlerde buluyoruz. Bu çabanın tek amacı savaşın son bulmasını sağlamaktır. Eğer bu çabalarımız bir sonuca ulaşırsa bu bizim içinde İran ile Türkye halkları içinde büyük bir kazanım ve başarı demektir. Yok eğer bir sonuç çıkmazsa ortada tartışılmaz bir gerçeklik var ki oda biz bu savaşın bir parçası olmayacağız. Bu durumda bizler Kürdistan Bölgesi’nin en az zararla nasıl koruyacağız yönünde karar veririz. Tekrarlıyorum bizler Kürtlerin meşru haklarını savunuyoruz ancak sihlı yöntemle değil” dedi.
CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.