tartistigimiz mevzuu da, siyasi karar vericiler ile tetikciler arasina cekilecek-cekilmesi gerekli kalin cizginin tanimini muglakliktan, netlestirmeye goturmek gerekiyor. eger tetikci, organizatorle ayni skalada esit tartilacaksa, bu anlayis problemlidir. biz de bunu ortaya koyacagiz.
soyle yazmissin:
" soykirim tariflerine (1948 den itibaren) bakinca tam da bu sonuc cikmiyor.
yani soykirim tariflerinde sucu isleyenin durtusu veya statusu tariflenmemis (yani durtu dinsel olabilir siyasi olmayabilir, statu de devlet olmayabilir, asiret de olabilir. net tarif olmadigina gore ucu acik)
en basit ve acik, uzerinde anlasma saglanmis jenosid tarifinde bile, etnik -dini ile/veya halk-grubun " kasden, bilincli" olarak baskalarinca oldurulmesi,vs vs vs ( herkesin bildigini farzediyorum) yaziyor.
ortada, degindigin gibi herhangi bir siyasi statuye atif yok...ama tum tarifleri ya da onumuze ilk geleni mercegimizin altinda tutunca, kasdedilenin, okkanin altina giren halk topluluklarina gorece daha orgutlu ( silah-kulah, saglam dis muttefik, saglam domestik cikar birligi, ekonomik ve siyasi gucu aninda tek tarafli olarak denetleme altinda tutabilecek bir idari erk, vs), kollektif karar mekanizmasina vakif olduklari yorumuna ulasabiliriz. hukuki anlamda bazi kanunlarin zamana ve sarta cevapta , tarifindeki bosluklardan mutevellit yetersiz kalmalari halinde uygulama alanina giren ve hukuk camiasinda benzeri davalarda emsal teskil edebilen ve kanun yerine gecebilecek kararlar olarak ictihad'a yonelmek gerekir.
bu istisnai durum, aynen ictihada isaret ediyor.
nitekim, son yuzyilda mutabakatla jenosid tanimina uygun gorulen katliamlarin tamaminda, devlet-siyasi karar mekanizmasinin varligi ortada.
ermeni-yahudi-biafra-kambocya-bosna-rwanda-darfur, tamaminda siyasal guc tarafindan alinmis kararlarin uygulanmasi var.
bu durumda, eger " siyasi karar" mekanizmasi ermeni jenosidinde - atiyorum, sirf kurdleri suclama ve mahkum babinda olsun- arka plana itilirde, senin saydigin kaale alinabilecek faktorlerden biri, yani asiret sorumlulugu gundeme getirilirse,onada cevap bulunacaktir elbette.
bu husus cok onemli oldugu icin devam ediyorum; terqan asireti, mesela urfa'nin suruc beldesindeki tum hristiyanlari kesiyor.simdi, 1915'in planlamasinda osmanli devletinin tum parmak izleri, birakalim, kalici ve jenosid tarifine cuk oturan aktiviteleri konuya mudahil tum taraflarca net bicimde biliniyor uzerinde mutabakat saglanmis durumda.
diyelim tam tersi dusunuluyor ve kabak kurdlerin basina ozelliklede asiret baglaminda patlatilmak isteniyor. o zaman suruclu ve safii terqan asiret liderlerinin, belkide hayatlarinda birbirlerinin varliklarindan bihaber olduklari zara ( kocgiri-sivas) hattinda mukim kurmesan ( alevi ve zazaca konusurlar)larla kollektif bir karar alarak, birlikte ermeni kesmeye basladiklarimi iddia edilecek ? bence oyle yapilacak zira baskaca sunulabilecek bir alternatif yok !
jenoside katilmayan asiretlere hangi gozle bakilacak o zaman ? kahramanlik ve insanli plaketi mi verilecek ?
yani kurdler'in ermenileri jenoside ugrattiklari ya da planin bir parcasi olduklari iddiasi, cikisinda muglaklik sikintisindan muzdarip olmak zorunda.
neye gore ?
kurdleri sanik sandalyesine oturtacak mercilerin, bizzat kendilerine hukuki ve ahlaki klavuz olarak secmek zorunda kalacaklari, kendi yarattiklari tariflere gore !
ha o zaman, cani isteyen gitsin kimi kurmesanlari kimileride sexanlar ile terqanlari torunlarinin sahsindas yargilasinlar.
sonucta tarife ( yorumuna) asiret sosunu katip kurdleri bulamacin icine cekmeye calisabileceklere en buyuk ve tek destek turk tarih kurumundan gelecektir.
eger tetikcilerin rolu, idari siyasi- karar mekanizmasinin yerine ikame edilirse, o zaman en iyisimi soykirimin sucunu kazim karabekir'in ucuncu ordusunun bitli piyadelerine yuklesinler.
bunca fuzuli vaazdan sonra murat, tekrar sana donelim ve gelelim can alici bir paragrafina, soyle yazmissin:
"ayni seyi aydin manisadan bir turk de soyleyebilir: hic bir sekilde desteklemdigim IT hukumetinin yaptigi beni baglamaz diyebilir. veya bugunku turkler gecmiste turk hukumetinin yaptigi is beni bagamaz diyebilir.
benzerlik tam uygun olmasa da bu sekilde dusunenler var. ve aslinda hukuki acidan da dogru. ancak tarihte olan biteni tartisirken olan biteni oldugu gibi gormeye cabalamaktan bahsediyoruz. tirkan asiretinin sorumlugunu sucunu uzerimize toptan almaktan degil. elbette bir zir deli asiret reisinin karari ile pis bir ise girismis asiretin sorumlugu bizi hukuki olarak da ahlaki olarak da baglamaz. ama sosyoljik ve tarihi olarak baglar. (kurd devleti olmadigina ve kurd toplumu asiretler toplamindan ibaret olduguna gore 100 toplam asiretten 10 u pis bir ise dikkate deger bir oanda bulasmis ise bu sosyoljik -tarihi bir vakiadir ve gagavuzlari degil kurdleri ilgilendirmek zorunda)
jenosid sorgulamacilari icin, manisali bir turk'un kendini sorumluluktan siyirma cabasi, dikkate alinmayacaktir; zira adamlar herhangi bir turk ile tetikci dedesini degil, turk devletini sanik sandalyesinede gormek istiyorlar, yahutta turk devletinin, kendilerinden biri ya da birileri oldugunu kabullenecekleri idari-siyasi sorumlularini... ve boyleliklede, milosevic'in sahsinda sirbistan devletini mahkum ediyor gibi olacaklar.
halbuki, ben , sen bir baska kurd, itham oldugunda ortaya cikip " hop ulan durun bakalim, kimin adina kimi yargiliyorsunuz, atalarimin hic bir soykirimla alakasi yok" dedigimizde, geri adim atmak zorundalar, onun icindir ki, tum ilgi odagi kendisini tarihi olarak ve gururla osmanlinin devami olarak anlatan ve zaten de oyle oldugu bilinen turk devleti oluyor.
ama paragrafinin ikinci kismi, tamamen hakli gerekcelerle dolu; evet katiliyorum, soykirim bu vechesiyle, bazi asiretlerin tetikciliginden dolayi sosyolojik-tarihi ve hatta etik olarak bizleri ilgilendiriyor, o yuzdendir ki aklimizdan da cikmiyor.
sonuc olarak, soykirimdaki yuzkarasi tetikciligimizin ( sirf gregoryan ermenilerle suryaniler degil, gregoryan ve keldani kurdler ile bilhassa ezdiler) kendi irkimizada yonelmis olmasi, aslinda baslibasina sosyo-patalojik bir vakia ...
cani isteyen elbette hristiyan akrabalarimizdan( ayrim yapmaksizin soyluyorum zira bizim ermeni-suryanilerle akrabaliklarimiz vardir tarih boyunca) sahsen ozur dileyecektir.
ama kurdluk adina kimse yapamaz. kimsenin kurdleri soykirimin asli unsurlarindan biri haline getirmeye hakki yok, hem tarihi hem de vicdanen hatali ve yanlis olur.
bazi sitelerde, hak-hukuk adina, genelde bilgi eksikligi ve mantik hatalarindan kaynaklanan cabalarin kurdlerin kafalarina junk bilgi enjekte etmekten, turkleride kahkahaya bogmaktan baskaca bir ise yaramayacagini dusunmekle birlikte, yine de kinamiyorum. bizler bilgisizlik ve koylulukten muzdarip atmasyonlara ve her turevine, cesaretle karsi koymak. dogrulara ulasabilecek iletisim kanallarini acik tutmak zorundayiz.
yani ilgi duyanlar.
beni okumak zahmetine katlanan ve cevap yazan arkadaslara tesekkurler ederim.
siyasi karar- vidani sorumluluk