Sevgili Dennis, Herbirimizin düşünceleri diğerini biraz daha açıyor ve değerlendirmelerimiz giderek genişlik kazanıyor. Foruma son günlerde egemen olan havayı değerlendirirken konunun canalıcı noktasına değindiniz. Konsensüs kürtlerin birliği için hayati önemdedir. Kendimi tartışmaların eksenine koymak gibi bir düşüncem yok. Bu türden eğilimlere bel bağlamam. Ancak yaklaşımımın bazı arkadaşlarca yanlış algılandığını görüyorum. Bu nedenle izahata gerek var. Güney'e değindirmelerim benim 35 yıllık katışıksız ve kesintisiz Güney'i desteklememin her anında bilincinde olduğum olguların dile getirilmesiydi. 1973'lerden başlayarak hiçbir dönemde Güney'e sırtımı dönmedim ve desteğimi esirgemedim. Güney'in otonomiyi nihai amaç olarak ilan ettiği dönemlerde de bir bağımsızlıkçı sıfatıyla Güney'in karşılıksız savunucusu olmaya itina gösterdim. Bu tür eleştiriler benim Güneylilerle yüz-yüze ilişkilerde dile getirmemin dışında ilk defa yazıya dökülüyor olması itibarıyla bir çok arkadaş tarafından farklı algılanıyorsa kimseyi de kınamayacağım. Esas konuya dönelim. Kürtlerin her bir parçada arapla, türkle mutbakatı zaten var. Görüldüğü gibi mutabakatın bu nevii kürtleri mevcut konumundan daha ileriye taşımaya yetmediği gibi sömürgeci devletler arasında daha temelli bir şekilde varolan Kürdistan'ı kontrol etme bağlamındaki mutabakat önünde ezilerek işlevsiz kalıyor ve binbir fedakarlıkla sağlanmaya çalışan kürt kazanımlarını geriletici kisveye bürünüyor. Bir başka açıdan bakınız. Lozan'la amaçlanan kürtlerin ülkeleri kadar millet olarak bölünmelerinin sağlanmasıdır. Ülkeleri farklı sömürgeci devletler tarafından işgal edilen kürt milletinin her bir parçası farklı bir gemenen ulusla mutabakata vardığı zaman kürtlerin ulusal birlikleri ortadan kalkacaktır. Kürt siyasi önderliklerinin mutabakatı uygulayışlarının yolaçacağı sonuç budur. Kürdistan'ın her bir parçası kendisini sömürgeci bir devletin toprak bütünlüğü içerisinde ifade ettiği zaman kürtlere hangi kürdistan kalacaktır? Kürt milletinin her bir parçası kendini egemen uluslardan birinin mutabıkı addettiği andan itibaren kürtlerin ulusal birliği nasıl sağlanacaktır? Kürtlerin en büyük zorluğu ve uğratıldıkları tarihi haksızlık toperakları kadar ulusal birliklerinin cebren bölünmüşlüğü ve parçalanmışlığı değilmidir? Kürdistan'ın sömürge statüsünden bile geriye itilmesinin başlıca amili ve sömürgeciler açısından kürtleri güçsüz düşürmenin yöntemi yine bu parçalanmışlık olgusu değilmidir? Tarihte bir çok millet toprağı ve demografisi ile bölünmüş ve paylaşılmıştır. Bölünmeyi ve parçalanmayı aşmak bu sömürgeci eyleme karşı toprak bütünlüğünün ve milletin birlikteliğinin öne çıkarılmasıyla mümkündür. Mutabakata evet. Lozan'ı ve bölünmeyi katmerleştirerek kürtlerin diğer milletler içerisinde etkisizleşerek süreç içerisinde erimesini teşvike yönelik düşmenla mutabakat yerine kürtlerin ülkelerinin ve milletin bölünmezliği ilkesi atrafında kendi içinde mutbakatını koyarak konsensüsü kürtlerin kurtuluşuna dayanak olacak bir ruha ve işleve kavuşturmak gerekiyor. Kürtlerin mutabakatı easastır. Bütün bunları bilerekten, gelişmelerin aksi yönde ilerliyor olmasına rağmen Güney2i destekliyor oluşum benim adıma konsensüstür. herhangi bir örgüt yada grup adına konuşmadığım için ben demek zorunda kalıyorum. Bağışlanması dileğiyle. Ancak bilinmelidirki mutabakat tek taraflı olmaz. Tarafların aynı hatta ve prensipte uzlaşısı ile sağlanır. Mutabakatı kalbi beklentiler olmaktan çıkarıp pratikte geniş yığınları kapsar ve işler bir uzlaşı olarak ileri sürmenin vakti geldi sanırım. Selam ve sevgilerimle.