Şimdiki Serbesti kapanıyor. Yeniden ve farklı formatta düzenlenecek. Belki bir gecikme oldu ama birkaç güne kadar yenilenir. Yeni Serbesti de ben yokum. Zaten bana ait değildi. Bazen yardım ediyordum.
Newroz Com'u seçme sebebimi aylar önce Saygıdeğer H. Hüseyin Yıldırım ağabeye maille yazmıştım. 6-7 ay sözümü yerine getiremedim. Bir foruma yazarken ve yardımcı olurken bir diğer sitede yer almanın etik nedenlerini düşünerek yazamamıştım. Beni bağışlasınlar.
Ancak bugünkü Serbesti bittikten sonradırki yazmamda bir mahzur olmayacağını düşündüm ve buraya yazmaya başladım. Bir diğer neden, Newroz Com'da daha önceden yazan değerli yazarlara BB, Ezdi Şer, ShX, Berwarto, gibi önceden (tabii yazıları aracılığıyla) tanıdığım, siyasi düşüncelerini olumladığım ve yararlı bulduğum insanların katılarak burada kümelenmesiydi. Burada özgür ve iş görebilecek bir eğilimin temelleri atılıyor. Yayın faaliyeti sadece bilgilendirmenin aracı olmakla kalmaz, sürdürdüğü bilgilendirme aracılığıyla insanları motive ederek birbirlerine yakınlaştırır. Eğilimlerin organizasyonlara, giderek güce dönüşmesinin ilk ve asgari koşulu budur. Dolayısıyla yayın ve bilgilendirme faaliyetinin toparlanma ve yenilenmeye örgütleyici etkisi vardır.
Katkım olsun istedim. Şimdilik bu yol kapatılmış görünüyor. Bu ilk değil. Karşıtlarım hiç kapatamadı ve galebe çalamadı. Benim direngenliğimden değil, dayandığım doğruların direngenliğinden olsa gerek. Öcalan'ı eleştirirken, Sayın Burkay'ın "duble bıyığıyla burnunun arasına elini tersiyle vururken" (deyim sana ait Sayın Burkay ve okurlar bağışlasınlar), Mümtaz'a ayrıcalık tanımanın, karşı çıkılması gerekenin eğilimler ve uygulamalar olduğu gerçeği önünde bir hatayı ve eşitsizliği oluşturduğu konusunda haklı çıktım. Seninle bütün anlaşmazlığımız buydu. Bunu insanca konuşabilirdik. Ben hep umut bağladıklarım, saygı duyduklarım tarafından hırpalandım. Hırpalanınca hırpalıyorum. hepimiz zararlı çıkıyoruz. Fayda bunun neresinde?
BB, yazıyor. "En yüz kızartıcı" küfürleri ilk edenin kendisi olduğunu açıkyüreklilikle söylüyor. Şapka çıkarırım. Önce insanlığına şapka çıkarırım. İnsan olana nasıl saygı duymam? Aramızdaki ihtilaf, Pul Katliamı konusunda çıkmıştı. Recep Maraşlı'nın, güya bir kürt insan hakları örgütü adına Pul Katliamını faili meçhule sevkeden isimli-imzalı haksız ve eğri bildirisinin, bu olayın içinde o zamanki Bingöl İnsan Hakları Derneği Başkanı da dahil olmak üzere PKK'nin katlet ve üzerine otur anlayışıyla özdeş ve yanlı olmasına yükselttiğimiz itiraz nedeniyle çıkmıştı. O dönemde Maraşlı ile al takke ver külahtılar. Benim orada konuyu açmam hak-hukuk konusunda duyarlılıklarına güvendiğim insanlara bağladığım umuttu. Karşılık bulmadı. Velevki benim yaklaşımım eksik olsa bile temelde doğru ve haklıydı. Konuyu ele almadaki yetersizliğim, ne katliama ilgisizliğin ne de en yüz kızartıcılığın gerekçesi yapılmamalıydı. O zaman Pul Katliamı'nın PKK tarafından yapılmadığını en şiddetli şekilde savunan Sirac Bilgin bile sonuçta PKK'nin yaptığını kabul etti ve WP'de yazdı. Sirac, Suriye dönüşü Pul köylü olmuştur. Pul, Sirac Bilgin'in köyüdür. Bu konuda da haklı çıktım. Ya ölenlerin hakkı, hukuku? Mahkeme-i Kübra'ya kalmış olsa gerektir.
Ermeni Soykırımı'nın kürtlere yüklenmesi niyetlerini ilk keşfeden, buna yüreklilikle karşı çıkan, çıktığı için senin burada ettiğin hakaretlerin misline maruz kalan yine benim. İşin ilginç yanı bunların hepsi senin tanıklığında cereyan etti. Özcan Soysal'la, İbrahim Seven'le, Recep Maraşlı ile çatışmalarımızın altında bu vardı. Şükrü Gülmüş'ü de kattılar. Sen, en son uyanan oldun. Doğru tavır koydun, karşı çıktın. Fakat bunların hepsi önünde yine bugün yaptıklarının aynısını bana yaptın. Hiçbirinde sezeniş bile vermedim.
Saydığım insanların hiçbirine kişisel karşıtlığım yok. Herhangi biri buraya gelecek olsa, haksızlığa hakarete uğrayacak olsa tereddüt göstermeden kendimi siper ederim. Benim için özel biri değilsin. Herkes için düşündüğümü senden esirgemem.
Tecrübelerim bana bunu öğretti. Belirli hastalıkları olan, farklılığını konuşturmaya çalışırken farklı olanları susturmaya çalışan insanlardan zarar görüyorum. Ben, hiçbir zaman maillerle, telefonlaşmalarla kimse hakkında menfi yada müsbet kanı uyandırmak için haberleşmedim. Kişisel dedikodulara, kişilik yarıştırmaya kapım kapalı.
Bir kapıyı daha kapatıyorum. Artık buraya yazamayacağım. Buraya yazmamam demek, internet ortamını kullanmayacağım demektir. Ben, senin ve benzerlerinin her aklına geldikçe tariz edeceği, edebileceğini sandığınız insan değilim. Sizlere muhatap olmak, düşük seviyenize inmek, aynı boka bulanmak mecburiyetinde kalmak beni yaralıyor. Sizlerin işin ciddiyetini kavradığınız kanısında değilim. Bok topağı zulanızda saklı ve her an için çıkmaya hazır-nazır bekliyor. Sonra jeton düşüyor ama geriye neyi hangi amaçla yaptığınızın anlaşılması yerine yaratılan pisliğin anısı kalıyor. Bu kadar zihin bulandırmakla zihni bulandırılmış olanları uyarmak iddiası arasında yekdiğeriyle tersinden bir ilişki var. Biri yekdiğerini silip süpürüyor, herkesin zihni ve midesi bulanıyor.
Newroz Com camiasının ve birkaç gündür burada onlarla birlikte olmaktan bir çok acımı unuttuğum bu sitenin her görüşten katlımcısının beni bağışlamasını diliyorum. Artık yazmıyacağım. Hayatımda yerine getiremediğim bir sözüm olsun.
En iyi dileklerimle, dostum, kardeşim Canbek.
Perde kapandı