Skip to main content
Submitted by Anonymous (not verified) on 12 September 2008

Son dönemlerde Güney Kürdistan ile Irak hükümeti arasında meydana gelen ve hatta çatışma ortamına varan gelişmeler öyle bir kaç günlük yada haftalık olay değildir..
“Xaniqin olayı“ uzun yıllardan beri detaylarına kadar düşünülen uzun vadeli anti Kürd stratejisinin dışa vurulmasıydı..
Kürdlerle Irak hükümeti arasındaki var olan sorunları silahla çözme olayı uzun yıllardan beri Irak, bölge ve uluslararası anti Kürd cephesinin bir planı dahilinde gelişmektedir..
“Kerkük referandum“un tıkanması, Irak parlamentosunun “22 temmuz kararı“ ve “Xaniqin olayı“ Ankara, İstanbul, Kahire ve Bağdat'ta gerçekleşen anti Kürd toplantılarının bir ürünü olarak ortaya çıktılar..
Bu güçlerin ortak amacı, Kürdleri yeniden Saddam öncesi sınırlar içine çekmek, Irak merkezi hükümetine ve Kürd düşmanı güçlere mahkum etmekti.
Söz konusu plan adım adım ilerliyor. Irak Başbakanı Maliki, Bağdat'taki Kürd grubundan habersiz(Cumhurbaşkanı, Genelkurmay Başkanı ve Başbakan yardımcısından habersiz) Irak ordusunu Xaniqin üzerine gönderirken, Kürdlerinin Germiyan mıntıkasından kolunu ve kanadını kırmak istiyordu.. Amerika ve İran'ın yardımıyla Basra ve Bağdat'ta elde ettiği başarılarını Kürdlere karşıda gerçekleştireceğini düşünen Maliki Xaniqin önlerinde husrana uğradı. Çünkü, Maliki'nin Xaniqin'e gönderdiği askerlerin bir bölümü Kürdistan savunma güçleri tarafından silahsızlandırılmış ve geri gönderilmişti.
Bir çok siyasi gözlemci “Xaniqin olayının“ İran devletinin isteği ve desteği sayesinde gerçekleştiğini söylüyorlar.. Çünkü, Peşmerge güçlerinin Germiyan mıntıkasını kontrol etmesi, İran'ın orta Irak'taki faaliyetlerini sekteye uğratıyor..
Irak başbakanı Maliki, Kürdlere karşı bu saldırıları başlatmadan önce, Türkiye, İran ve Suriye devletlerini ziyaret ederek, Kürdlerin bölgede “tek bir dostunun“ olmadığını yerinden tespit etti. Bölge devletlerinin Kürdlerin sahip olduğu gücü zayıflatma istem ve taleplerini gördü..
Ayrıca Kürdlerin “dost“ olarak gördüğü Amerikanında seçim ortamına girdiğini ve George Bush'un son günlerini yaşadığını biliyordu.. Bir çok siyasi gözlemci, Maliki'nin son bir içinde Amerikan yönetimine karşı daha da otonom bir duruma geldiğini söylüyorlar.. Bush yönetinin temmuz sonunda imzamayi düşündüğü “Stratejik Antlaşma“nın zamana yayılması ve Obama'nın Bağdat ziyaret esnasında Maliki'nin “Obama ile tümden hemfikir olduğu“ yönündeki açıklaması bu bağlamda ele alınıyor.. Ayrıca CİA'nin Maliki hakkındaki bazı raporlarının basına yansımasından görülüyor ki Amerikan yönetimi ona karşı güven duymuyor.. Fakat, ABD'nin Maliki'ye karşı alternatif olarak iktidara taşıyacağı kimselerde ortadan görülmüyor.. Eğer böyle bir alternatif olsaydı, Maliki'de çoktan “Caferi'nin akibetine“ uğrardı. Bundan dolayı olacak ki Amerika Irak'ta İran'ın etkisini kırmak amacıyla 140 bin kişiden oluşan Sünni güçlerini silah altına aldı.. Ama, bu güçleri bu aşamada iktidara taşımak için “legal araçlar“ yok..
Ayrıca, anti Kürd çevreler, Irak halkını Kürdlere karşı harekete geçirmek için tüm araçları ve kartları kullanarak(zaten daha öncede fazla bir güven yoktu) var olan düşmanlık dahada derinleştirildi.. Mam Celal'ın İsrail yetkilisi ile “tokalaşma olayı“, son dönemlerde “Kürdler tarafından Kerkük'e yerleştirilen Yahudiler“ hikayesi ve Kürdlerin bölgede “ABD ve İsrail'in en iyi dostları“ oldukları ve Kürdlerin “Arap vatanın bağrına sokulan hancer“ yönündeki propagandalar bu kopuşun hizmetine sokulan araçlardı.

Gelinen yerde Güney Kürdistan dört bir yandan kuşatılmıştır. Yıllardan beri Şii ve Sünni Araplar arasında yaşanan iç savaşta aracı olan ve “vatani uzlaşma“ adı altında bunları bir araya getirmeye çalışan Güney Kürdistan siyasi önderliği, objektif olarak kendisne karşı ve Kürd kazanımlarına karşı bir cephe örgütlemiş oldu.. 22 Temmuz kararı bu bağlamda okunmalıdır..
Bugün gelinen yerde Kürdlerin “dost“ olarak gördüğü ABD var.. ABD seçimleri esnasında demokratlar ve cumhuriyetçilerin seçim propandası amacıyla bölgeye ilişkin ileri sürdükleri tezler ve farklı sesler Kürdlerde dahil bir çok çevrenin kafasını karıştırmışa benziyor. ABD gibi büyük bir gücün “emperyal çıkarlarının“ dört bir taraftan kuşatılmış “Kürdistan adası “ile hangi boyutları alacağını önümüzdeki süreç içinde dahada netleşecektir..
Şimdi Kürdlerle Bağdat hükümeti arasında “Xaniqin meselesine“ dair görüşmeler sürüyor.. Daha önce Kürdistan başkanının özel temsilcisi Mela Baxtiyar ile Irak Savunma Bakanı arasında Xaniqin'de bir uzlaşmaya varılmıştı.. Ama Irak hükümet sözcüsü Debağ yaptığı bir açıklamada “böyle bir uzlaşının olmadığı“ şeklindedir.
Şimdi Bağdat görüşmeleri Kürdistan hükümeti ile Irak hükümeti arasında yürütülmüyor.. İrak hükümetin içinde Kürdler ve Araplar arasında bu görüşmeler yürütülüyor. Geçenlerde Güney Kürdistan basınında çıkan bir habere göre Kürd delegasyonu Dr. Behrem Salih, Hoşyar Zebari, Roj Nuri Şawes ve Fuad Mahsun'dan oluşuyor..
Çok enteresan bir tablo.. Sözde ortak bir hükümet vardı..
Kürd sorunu sahip olduğu önemden dolayı bölgede ve hatta dünyada bir dizi ilginç gelimeleri gündeme getirecektir.. Geçenlerde CNN televizyonuda yapılan bir programda Kürd meselesi Filistin meselesini de geride bıraktı.. Michael Gorbaçov İsrail gizli servisi Mosad'ın bir yetkilisine “dünyada iki büyük, karmaşık ve zor sorun var: birincisi Kürd sorunu ve ikincisi ise Rusya'da bulunan iki milyon Yahudi'yi İsrail'e göndermek“ demişti.
Gorbaçov haklıydı.. Yahudiler büyük oranda gitti.. Ama Kürd sorunu hala devam ediyor.. Kürd sorunu yüzyılın en büyük sorunu olarak hala devam ediyor..

Spartakus Kardoxi

Serhad (not verified)

Fri, 09/12/2008 - 23:28

Sayin kardoxi. Yazilarini genel olarak ilgiyle izliyorum. Kurdistandaki gelismelere yönelik olarak oldukca acimlayici bilgi ve perspektif sunman takdire sayandir. Genel olarak Kurdistanin Kusatilmisigi bilinen bir gercektir. Bu konuda Kurt siyasal duruslarinin biraz kör birazda saf oldugunu Kurtlerin istikrarli bir irakin yaratilmasinda sunduklari özveriyi kendi ulusal cikarlari icin sunmamis olmalariyla görmrk mumkundur. Irak kendi ic katliamlarini anti Kurt cephesinde bir araya gelerek asmaya calisirken,anti Kurt yaklasimla yeni Irakin gelecegini saglama almaya calisiyor. Irak´ta Kurt politikasi daha dogmadan ölmus bir politikaydi nihayet gelismelerde bunu dogruluyor. Maliki bölgesel guclerin desteginde hareket ederken,Guney Kurt önderligi bölgesel devletlere taviz ustune taviz vererek Malikiyi guclendirmistir. Kurt önderligi Saddam rejiminin yikilmasindan sonnra ortya cikan firsatlari degerlendirmekten yana sinifta kalmistir. Guney Kurt önderligi gerek Irak siyasetinde gerkse uluslar arasi iliskilerde 40 milyonluk bir halk olma gercegini gercegini kavramadigi gibi bu konuda hic bir adim atmamistir. Gelinen asamada halen Kurt önderliginin sansi vardir,ancak bu konuda adim atmak iki bölgeli iki liderlikli bir yapilanmadan hizla uzaklasmak,Kurdistan gercekligini 4-5 milyonluk bir halk degil 40 milyonluk bir halk oldugu gercegine uygun adimatmaktir. Guneyde örgutlu bir Kurt yapilanmasinin yasama sansi yanliz basina mumkun degildir. Dört parcanin örgutlendirilmesi sanildigi kadar zor olmadigi gibi Guney önderliginin kendi kusatmasini kirmasinin ve uluslar arasi toplumda gercek anlamda kabul görmeside bununla mumkundur. Guney Kurdistan önderligi T.C,Iran ve Suriye ödunler vermek yerine bu ulkelerde Kurt muhalefetini örgutlemenin daha dogru oldugunu,enerjinin ve imkanlarin bu yönde kullanmak cesaretini göstermelidir. Guney Kurdistan önderligi kendi ektiklerini bicerken aslinda bir birilerine ve Kurdistana inanmamanin faturasini öduyorlar. Fazla söze ne hacet eldeki imkanlarin kucuk bir bölumu Kurdistani örgutlemeye yeter. Asil sorun nekadar Kurdistani olmak veya olmamaktir.

Êvarbaş, Aşağıdaki yazı serinizi okudum ve anlamaya çalıştım.. Neden bugün bu sorunlar gündeme getiriliyor. Özgür Kürdistan kuşatma altındayken, Irak, ordusunu Kürdistan üzerine gönderirken, bölgenin tüm devletleri Kürd kazanımlarını yok etmek için planlar kurarken, arkadaşlarımız Güneylilerin geçmişte yaptıkları "hainliklerin" blançosunu çıkarıyorlar.. Bunlar zaten böyle idiler diye tutumlar sergiliyorlar. Bazıları hızını almayarak Güneyli önderliği Apo ile kiyaslıyor.. Sanki onlarda Baas'ın hizmetine girmiş, ERgenekon şuphesiyle karşı karşıya... Niçin bu aşamada insanları Güney yönetiminde soğutmaya çalışıyoruz? Kürdlerin bunda zere kadar kazanımı varmı? Silav Agirdiz

Em kate bas. Sevgili agirdiz yakalsim mantigimda Kurdistanin kusatildigini en az senin kadar bende gördugumu belirtiyorum,söz konusu kusatilmisligin mevcut örgutlulukle asilmayacagini tartisiyorum. Köre kör deyince kör yeniden kör olmuyor,belki hatirliyordur. Belki bezetme biraz kaba sayilabilir,ancak durumumuzu bu acikliyor. Benim israrla uzerinde durdugum konu Guney Kurdistan önderligini icinde bulundugu fiili durumdur.Ne fazla nede eksik. Bir bakalim neler söyledigimize: 1-Guney Kurt önderligi iki baslidir. 2-Özgur Kurdistan dedigimiz sey iki bölgeli iki yönetimli bir yapilanmadir 3-Guney Kurdistanin toprak ve giderekten kazanilmis haklari kayip etme nedeninin YNK vE KDP arasindaki gucler dengesiyle alakali oldugunu söyluyoruz. 4-Guney Kurdistan önderliginin Kurdistani yaklasim yadsidigini ve bu konuda hic bir caba icinde olmadigi söyluyoruz. 5-Cözulen Iraki dirilten tarafin Kurtler oldugunu söyluyoruz. 6-Guneyde federatif yapinin siyasal,toprak ve ulusal anlamda hicbir garantisinin olmadigi. 7-Korkunc bir rusvet ve kirlenme carkinin egemenligi 8-Irak ve bölge devletlerine karsi tavizkar Ve daha bir cok sey. Bu kadar acmaz varken basari beklemek ekbette hayeldir. Bunlari dile getirmek ve dogru politikalarin belirlenmesini istemek bana göre ulusal bir görevdir. Özgur Kurdistan bukadar kusatilmisken bunlari tartismak dogrumu?? bence tam zamani cunku bizlerin gördugu kusatmayi hala Bagdata cözmeye calismak aslinda muhataplarin bizlerle ayri dusundugunun resmidir. Dusununku bir ulke Cumhur baskani,dis isleri bakani ve genel kurmay baskani Kurt olacak ve o ulkenin askerleri senein ulkeni yeniden iskal etmeye caliscak ve bunu yanlis bir anlasilma var diye anlamamiz istenilecek. Kaygilarim var sevgili agirdiz art niyet asla. Ben kimseleri birseylerden sogutma egilimi icinde olmadigim gibi Kurdistan ihanet tarihini iyi bildigim kanisindayim,tabiiki dusmalarimizi tanidigim kadar önderliklerimizide taniyorum. Sureci iyi okumamiz lazim bizlere dusen görev sesiz kalmak degil tersine yuksek sesle yanlislari haykirmaktir. elbette Guneyin yanindayiz en az Kuzey ve Dogu Kurdistanin yaninda olmamiz gerektigi kadar. Sorunlar tartisilirken elbette yanlislar yapilir tipki yönetenlerinde yanlis yaptigi gibi sorun yanlislarin ustene gitmek degilmi? sag duyu sahibi her vatan-millet perver Kurdistanda olup bitenleri tartistiklari oranda yanlisliklari bir nebzede olsa önleyebilirler. Selam ve Sevgiler

Add new comment

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.