Direkt zum Inhalt

KÜRDİSTAN'IN GÜNEYİ'NİN ÖNDERLİĞİ ÇOK TEHLİKELİ BİR ROL OYNUYOR!

Kürdistan’ın diğer parçaları bugüne kadar Güney parçasına karşı en ufak bir düşmanlık yapmış değildirler. Hatta güçleri oranında desteklemişlerdir.

Başta PKK olmak üzere sömürgecilerimizin taşeron örgütlenmelerini bunun dışında tutuyorum.

Fakat aynı şey Güneyliler için söylenilemez. Güneyliler daima kendilerini merkez görmüş, sömürgecilerimizle girdikleri kirli ilişkiler nedeniyle diğer parçalardaki Kürd siyasal hareketlerin gelişmemesi için ellerinden geleni yapmışlardır.

Hatta zaman zaman kendilerine silahla yönelerek sömürgecilerimiz lehine tasfiye etmişlerdir. Bunun sayısız örneğini vermek mümkündür.

Kimse yanılmasın. Ne kendilerini, ne Kürd milletini kandırsın.

Şu bir gerçektir ki, Güney’in diğer parçaları kurtarma diye ne bir planları, ne de bir niyetleri vardır. Eğer olmuş olsaydı Esat taşeronu Salih Müslüm’ü Hewler’de onure etmez, meşruiyet kazandırmaz ve Güney-Batı’yı ona teslim etmezlerdi.

Ki bu plan TC Devleti planıydı. Amaç Suriye'nin “toprak ve siyasi birliğini korumak”tı. PYD/Salih Müslüm bu misyonu üslendi.

Güney bu plana uygun hareket etti.

Bakınız!

IŞID denilen Arap ırkçıları Güney-Batı’ya saldırmaktadır.

Eğer Güney üzerine düşeni yapmaz ve müdahale etmezse IŞID Güney-Batı’yı ele geçirir ve oradan Akdeniz’e ulaşacaktır.

Bu da; Güney’in Akdeniz’e ulaşmasının yolunu ebediyen kapatacaktır.

Güney o günden sonra Arap, Fars ve Türk’ün kapısına ebediyen mahkum olacaktır.

Güney üzerine oturduğu petrol denizi avantajına dayanarak belki bir süre gemisini yürütebilecektir ama bunun ceremesini diğer parçalar çekecektir.

Bu koşullarda Güney, sömürgecilerimizin yanı başında bu parçalarda gelişecek Kürd siyasal hareketlerin karşısında yer almasına yol açacaktır.

Bugüne kadar olduğu gibi.

Güneyli güçlerin bağımsızlık niyetleri olmamakla beraber, halkın baskısı, Irak Arapların birlikte yaşamak istememesi, uluslararası güçlerin yol vermesi koşullarında mecburen ilan edilecek bağımsızlık bile Türkiye'ye bağımlı bir “bağımsızlık” olacağı şimdiden bellidir.

Bu “bağımsızlık”ta TC Devleti'nin onyıllar sürecek petrol ihtiyacını karşılamak ve Kuzey parçasının kaderini onların insiyatifine bırakma karşılığında olacaktır.

Bu da, başta Kuzey parçası olmak üzere Kürd milletine çok ağır bir bedel ödetilmesine yol açacaktır.

Çorbacılar bu tehlikeyi görebiliyorlar mı merak ediyorum.

14 Temmuz 2014

Neuen Kommentar schreiben

Der Inhalt dieses Feldes wird nicht öffentlich zugänglich angezeigt.
CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.