Bazı Kürd siyasi ve aydınlara bakıyorumda hayret ediyorum.
Kastettiklerim İmralı hainin dümen suyundakiler değil.
Onları anladık.
Beyin rehin.
Peki şu çok bilmiş tahtası eksik kişiliklere ne denmeli?
Bu siyasi ve aydın abelerimiz, yok efendim açılım PKK'nin tasviyesi öngörüyordu, ama Kürdler tuzaklara karşı duyarlı oldukları için farkına vardılar, oyunu buzdular.
Amin diyelim mi?
Denilirse onların seviyesine inilmiş olur.
Şu anlaşılmalı.
Devletin PKK'yi tasviye etmesi planı yok.
Var diyenlerin ya derin hesapları var, ya da olup bittenleri anlamaya yeterli bir donanıma sahip değil.
Bu meselenin bir yanı.
Bir de öbür yanı var.
PKK'nin tasviyesi Kürd millet çıkarınadır.
Kim tasviye ederse etsin desteklenmesi yurtsever olmanın gereğidir.
PKK, TC devletinin başına bela ettiği Kürdkıran hareketidir.
Bunu anlamak için başka ne olması gerekir?
Beş milyon insanımızın daha yerlerinde edilmesi mi, dört bin yerlesim birimin yerle bir edilmesi imi, hesabı tutulmamış binlerde kayıpların tekrardan yaşanması mı, bir o kadarına
ajan, hain denilip içinfazlar yoluyla katledilmesi mi, ve bilmem daha ne acılar çekilmesi mi gerekiyor?
Silahların tozu dumanı koşullarında bu görülmiyebilirdi. Görmeyenler bir yerde mazur görülebilirdi.
Ama ya şimdi?
İmralı hainin ve onun mankurtlarının sergiledikleri oyunlardan sonra Kürd milleti için PKK denen kontra hareketen umut bekleyenler bugünden sonra istemeselerde Kürd milletine en büyük kötülüğü etmiş olurlar.
PKK'yi övecek tek bir cümle, verilecek en ufak bir destek gencecik bir Kürd gencinin katledilmesine vesile olacaktır.
Temenim Aydın Erdem oynanan oyunun son kurbanı olur.
Onun katili sadece tetik çeken polis memuru değil.
Düşünürsek hepimiz bunda pay sahibiyiz.
Anlayana!