Direkt zum Inhalt
Submitted by Anonymous (nicht überprüft) on 23 August 2009

ECE'ye ve SEZEN'e sonsuz sevgiyle..

Sevgili Ece Temelkuran vicdaninin tum gucuyle Sezene seslenmisti okudunuz mu bilmem ama ben, okumayanlar da mutlak okusun istiyorum.

O kadar yalin ki soyledikleri. Sanki benim sesim, icimi okuyor.
Diyor ki acele edilsin, cocuklar daha fazla zarar gormeden, kirlenmeden, kinlenmeden, intikam duygulari edinmeden,
Dusunsenize 12-18 yasinda 3000 den fazla cocuk!
Baslarina gelmeyen kaldi mi acaba?
Simdi ne yapar ne dusunurler?
Kendilerini nerede hissederler?
Geleceklerini nerede gorurler?
Kime nasil guvenecekler?
Guvenecekler mi birilerine?

Birileri onlari "savascilari" sayiyor
Birileri o savascilari biliyo, keskinlestiriyor, gelecegin militanlari sayiyor..
Oysa onlar cocuk!
Bazilari yasadiklari ortamin heyacanina kapildi, bazilari onu da yapmadi.. Aile gecmislerine bakip evlerinden alindi..
Orta okula liseye giden "takdir" "tesekkur" alan fen lisesi, anadolu lisesi ogrencileriydi
Ayni bizimkiler gibi..
Lutfen cocuklarinizin, yegenlerinizin yuzlerine bakin!
Ayni seyleri yasadiklarini dusunun...

Yureginiz almadigi icin imza verdiniz biliyorum.

Ama sadece imzaniz yetti mi?
Baska seyler de gerekmiyor mu?
Sizlerin imzalarinizdan guc alip yaptigimiz girisimleri, etkinlikleri biliyorsunuz.
Geldigimiz noktaya emeklerinizi de katarsaniz, daha guclu olmaz miyiz? Bu sorun daha cabuk cozulmez mi? Ne dersiniz?
Sizlerden defalarca yardim talep ettik, bir kac ses aldik o kadar...
Hatta bazilari dedi ki "Bu sorun Kurt sorunudur" siz boyle soylemiyorsunuz verin imzalarimizi!
Evet dogru, su anda Kurt cocuklari iceride! ama yarin baska cocuklarin da ayni yasa maddeleri ile toplanmayacaginin garantisi var mi?
Cocuklari butunun bir parcasi haline getirip onlari butunun icerisinde kaybetmek, Kurt sorunu cozulmeden Kurt cocuklarinin da sorunu cozulmez demek cocuklari yok etmekten baska ne ise yarar?
Her gun yeni bir kentte Kurt cocuklarinin yargilandigini, tutuklandigini ogrenip kiziyoruz, uzuluyoruz ama karsi da cikmak, bir seyler de yapmak gerekir degil mi?
18 yasin altinda 300' e yakin cocuk tutuklu, yuzlercesi yargilaniyor, binlercesi yargilandi....
Oysa Kurt sorunu onlarca yildir cozulemeyen, kangren olan bir sorun. Dunden bu gune kolayca cozulebilecek bir sorun mu ki cocuklari ona endeksleyelim.

"Sofraya konan Filin" yenmesini beklemeden TMK da yapilacak bir kac madde degisikligi cocuklarin buyuklerle birlikte TMK dan yargilanmalarina son verir.
O zaman sadece "tas attiklari" icin cocuk mahkemelerinde yargilanirlar.
Ya simdi? "Orgut uyesi olmamakla birlikte... ", "Haklarinda somut delil bulunmamasina ragmen.... diye baslayan cumlelerle yargilanip 10 - 20 yil hapis aliyorlar.
Bunca katilin, hirsizin, tecavuzcunun 3 - 5 yilla kurtuldugu bir ulkede bu cocuklarin yok edilmelerine "Kurt sorunu cozulene" kadar goz mu yumalim?
Iki ayri sorunla karsi karsiya oldugumuzun kimse farkinda degil galiba.
Biri digerine engel olmadigi gibi karsiti da degil.
Kurt sorunu cozuldugunde yasada bulunan bu maddeler degismeyecek ki?
Var oldugu surece bu maddelerden birileri yargilanacak!..

Hukumetin yumusamanin bir parcasi olarak cocuklar icin bir af cikaracagini duyuyoruz?
Cozum olmadigini dusunuyorum. Cunku af sonrasinda da demoklesin kilici gibi tepemizde asili duran yasa maddeleri her an yeni cocuklari bekliyor olacak..
Cocuklari affetmek belki baba devlete yakisir ama cocuklar yasadiklari eziyet ve iskenceler icin buyuklerini affedecek mi?

Tesekkurler Ece Temekuran, yuregin dert gormesin

TMK Magduru Cocuklar Icin Adalet Cagiriclarindan
Jale Mildanoglu

Ece Temelkuran Kıyıdan

okur@ecetemelkuran. com

Sezen’im!

21 AÄŸustos Cuma 2009

Sevgili Sezen, Sana bu mektubu Beyrut’tan yazıyorum. Fairuz dinleyerek: ‘Sabah vu masa!’ (‘Sabah-akşam’).

AÅŸk ÅŸarkısı, dert ÅŸarkısı; gece-gündüz birini düÅŸünmekle ilgili. Anlarsın...

Duydum ki Başbakan’ı aramışsın. Ne diyeyim:

Nasıl bir gece Cahide’nin sahnesinden ÅŸerefime ÅŸampanya kaldırıp ‘Kahramanımsın’ dediysen bana, sen benim daha fena kahramanımsın! Bana gönderdiÄŸin duaları sana misliyle gönderiyorum; ÅŸampanyayla birlikte elbette! Åžerefine!

Bakan da dinleyecekmiÅŸ

Geçen gün de yazdığım üzere ben zaten bu ‘açılım’ın sensiz olmayacağını biliyordum. Yine duydum ki Ä°çiÅŸleri Bakanı BeÅŸir Atalay Kürt meselesiyle ilgili olarak senin sözlerini de dinleyecekmiÅŸ.

Son derece isabetli. Zira içinde Ä°zmirli bir kadın, senin gibi bir kadın olmayan açılıma ‘açılım’ demem ben.

Fakat Sezen’im, çok rica ediyorum senden, benim için de birkaç ÅŸey söyler misin? Zira, herhalde buna ÅŸaşırmayacak ve nedenlerini tahmin edeceksindir, hükümetin bana pek akıl danışası yok. Bendeki akla muhtaç olmamaları iyi bir ÅŸey tabii. Allah muhtaç da etmesin!

Senden istirhamım, ey en güzel arzuhalci, ÅŸudur:

Åžu Diyarbakırlı çocuklar meselesini çözsünler Sezen’im! Bunu dersen sen dersin.

Niye biliyor musun? Bu meseleler ancak yüksek rakımlı yerlerde çözülürmüÅŸ gibi yapılıyor ama ben Diyarbakır sokaklarını biliyorum. Bu ‘açılım’ın o sokakları ihmal etmemesi gerekiyor.

Hızlı büyüyorlar

Bu çocuklar, biliyorsun sen de, 20 yıldan fazla cezaya çarptırılıyorlar. Neden? Polise taÅŸ attıkları için. Orada baÅŸka bir militan kuÅŸak yetiÅŸecek bu iÅŸ böyle devam ederse. Kızlı oÄŸlanlı çocuklar, yaÅŸları minnacık Sezen’im, hapishane damlarında büyüyorlar. Ve nasıl hızlı büyüyorlar bilemezsin.

Åžimdi bu meseleyi ‘hı hı hı’layabilirler, çok rica ediyorum, üstüne git. Zira Diyarbakırlı çocuklar, Kürt meselesinin vicdanıdır.

Foto muhabirlerine karşı el sıkışma pozlarının verildiÄŸi mühim toplantılarda kimse onlardan bahsetmiyor. Oysa bu hükümet çocukları ‘terörist’ adı altında ve yetiÅŸkinler olarak yargılayan yasasını doÄŸru düzgün düzeltmezse, bak yazıyorum buraya, bu hükümet Ä°mralı ile görüÅŸse bile boÅŸ.

Ä°nan bana. Çünkü o çocuklar hızla büyüyorlar. Öcalan gider, ama çocukların laneti kalır. Söylüyorum.

“Biz o yasayı deÄŸiÅŸtirdik, hallettik” filan derlerse sakın bocalama. DeÄŸiÅŸtirdiler evet, ama aslında hiçbir ÅŸey deÄŸiÅŸmedi. Çocuklar yine yargılanacak ‘çocuk terörist’ olarak.

Sakın geri adım atma, biz haklıyız bacım! Yine hapis yatacaklar, yine kin birikecek içlerinde. Sen anlarsın. Söyle gitsin! Kaybedecek bir ÅŸeyimiz yok zaten. Kazanacak onlarca Ünzile var.

Sezen’im,

Sana biraz burayı anlatayım. Zira Kürt meselesi için gerekli. Niye dersen...

Åžimdi hatırlarsın, bizim ilkokuldaki ‘Türkiye Siyasi Haritası’nı. Avrupa tarafı cangıl cungul renklidir, ayrıntılı ÅŸehir isimleri, dereler, tepeler hep gösterilir. OrtadoÄŸu tarafı, ÅŸöyle nasıl diyeyim, sarı-gri bulanık, bir acayip boÅŸluktur. Sanki “Aman sakın o tarafa bakmayın” der gibisine. Oysa bu Kürt meselesi, OrtadoÄŸu meselesidir. Bu ne demek? Åžu demek:

Sert ve keskin...

OrtadoÄŸu bir günahlar tarihidir. Kimse günahını hatırlamaz ama herkes alacağı intikamı hatırlar. Hiçbir ÅŸeyleri olmadığı için daha çoktur Allah’ları ve gururları.

Ä°zmir gibi baÄŸ bahçe deÄŸil burası; sert ve keskin. Ve burada insanlar, çocuklarını feda etmek için büyütürler. Üzümlerin, incirlerin, imbatın olduÄŸu yerdekilerin zor anlayacağı bir ÅŸey bu. Çocuklara kanlı bir tarihi ezberletmeyi, sonra yeniden ezberletmeyi, çünkü baÅŸka çarenin olmamasını, ayakta ancak böyle kalındığını... Zor anlar OrtadoÄŸu’yu anlamayanlar.

Dolasıyla Sezen’im,

Bu çocuk meselesi bu yüzden önemli. 2006’dan beri önemli, söylüyorum. Diyarbakır’da çocuklar, onlarcası spor salonuna toplanıp dayaktan geçirildiÄŸinde, çocuklar tutuklandığında, bu meselenin rengi deÄŸiÅŸti.

DoÄŸrusunu söyleyeyim, o günden beri kim kimi temsil ediyor ondan da pek emin deÄŸilim. O çocukları, sonra gelecek çocukları kim temsil edecek, bilmiyorum. Bu yüzden iÅŸte o çocukları, söyle Sezen’im, aman sakın unutma. Kürtlerin kalbi çünkü ÅŸimdi o çocuklarda.
Son olarak bir kez daha, sonra bir kez daha ÅŸerefine!

Neuen Kommentar schreiben

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.