Direkt zum Inhalt
Submitted by Anonymous (nicht überprüft) on 3 Mai 2008

Birayê hêja,
Fikirlerinize saygi duyarim ancak katilmadigimida belirtirim.Bence muhalif olmak birisinin ak dedigine kara demek tabiki olmamali, ancak siyasi opozition, karsit görüsleri icerir.Dolayisiyla PKK icin konstruktiv bir muhalefet, Kurdistan ve ortadogu sartlarinda naif olmakla esanlamlidir.Kendi icindeki ve disindaki bütün zit sesleri düsman diye niteleyip fiziki tasfiye eden PKK ya karsi konstruktiv bir muhalefet olamaz.
Ikincisi,Abasin nasil da türkiye metropollerinde amaclanan devrimi aradan daha bir yil gecmeden ikinci 15 agustos atilimi diye hempalariyla beraber ulusal- toplumsal dinamiklerimizi dinamitledigini ifade etmeye calisiyorum.Bendeniz,sari saclari, mavi gözleri ve genc yasi ile uzun boyuyla mayinda bir aygini kayetmis bir kurd gencine olayin nasil oldugunu sordugumda, gayet gülec ve müridane, Abasin güney Kurdistanda bilmem hangi KDP köyüne yönelik eylemde, saldiri güclerinin mayin tarlasina carpmasina aldirmayarak "ölmek var, dönmek yok" diye telsizlerden köpürdügünü anlatinca,ve hemde gülerek bunu yapinca, basimiza örülen corabin cok ciddi oldugunu anladim. Hal öyle iken ben PKK nin artik KUKM zarar verdigini, tasfiye olmasi gerektigini savunurum.
Bu noktada PKK silahli gücleri güneye katilabilir.Kuzey mücadelesinde ise artik adina savas denilen, ancak hicbir tür askeri doktrine yaslanmayan danisikli kanli dövüs son bulmalidir.Uzay caginda Israil, avrupa ve Amerika gibi gücleri dost kazanarak(güney köprü olabilir) yürütecegimiz politik mücadele yegane yoldur.Bugünkü PKK öncüleri ve Ocalan müridleriyle sadece kan dökülmesine canak tutariz ve daha bir ay önce kendi haer ajansinda "Biz buraya gelirken Barzaniyle güclerimiz ayniydi" diye konusan Abasa da kimse"Madem öyle, bak arzani devlet oldu, sen niye öylesin " diye sormaz,soranlarada yapilacak muamele bellidir.Bence Kurdistanda her türlü gücün varligini kendisine tehlike gören PKK nin itifak-birlik hikayeleri sadece güneyden baska yeri olmayan bu PKK öncü kadrolarinin kendilerine yer bulma kurnazligi disinda bir sey degildir.

Çıvalcı Miro Bırêz Kalêkal ben D kalkanın roportajında makul diye bir şey görmiyorum, eğer bazan yuvarlak kelimeleri dile getırmişsede, bunun makullukla bir alakası yoktur, olamazda.. D Kalkan 1999'da ö politikaya bir demeç vermişti, sanırım sizde okumuşsunuz? D Kalakn demecinde şu sözcükleri dile getiriyor. "PKK'nin ateşkesi TC iyi değerlendirmelidir, Kürd ve Türk halkının buna ihtiyacı var hatta Türk halkının buna daha fazla ihtiyacı var. Eğer Türk devleti bu fırsatı iyi değerlendirirse Türk devleti 1600'ları yaşar yani Türk devleti PKK'nin ataşkesini iyi değerlendirmesi gerekir ki bunu iyi değerlendirirse Kürdleri köprü olarak kulanıp kafkas devletlerine açılır ve hep berabar 1600'ları yaşarız...." Şimdi 1600'de neler olmuştu ona bakmak lazım. 1600'larda Kasra şirin antlaşmasıla ülkemiz Kürdistan ikye bölünüp ve osmanlı imparatoruğunun genilediği ve büyüdüğü yıllardır 1600'ler. İkincisi ve en önemlisi Kürdleri TC'ye köprü etmek ve tc itlerini sırtımızın üzerinde karşıdan karşıya geçirmek ve onları yeni imparatorluklara hazırlamak!!! Burda eğer bir makul'luk varsa, o zaman bizde eğilip kendimizi köprü olmaya hazırlıyalım....

Neuen Kommentar schreiben

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.