Abdulkerim Muderisi Hocanin Kerkük’te Ögretmenlik yaptigi yillara iliskin(1)
Bu yilin Agustos ayinin sonlarina dogru büyük Kürd alimi, islam dünyasinin büyük sahsiyetlerinden Mella Abdulkerim Muderisi Hoca, Seyh Abdulkadir Geylanin Bagdat’taki merkezinde bize veda ederek,yasama gözlerini yumdu. Bu büyük insan yasaminin tümünü kutsal islam dinin gelisimine, Kürd dili ve edebiyatina adadi. Özellikle de büyük klasik Kürd sairlerinin ürünlerini derleme ve yorumlama konusunda emsalsizdi.
Mewlewi, Nali, Mehwi, Feqe Qadir, Salim, Beserani ve daha baska sairlerin kayip olmaya ve unutulmaya yüz tutmus eserlerini o kurtardi.. Mella Abdulkerim Muderisi ve ogullari tüm bu sairlerin eserlerini derleyerek, yorumlayarak Güney ve Dogu Kürdistan okuyucularinin hizmetine sundular. Burada halkimizin bu büyük insanin eserlerini anlatmama imkan yok. Ama, kisada olsa Mella Abdulkerim Muderisi’nin Kerkük’te Talabani Tekkiyesinin hocasi oldugu döneme iliskin yashamina deginecegim. Nicin Mella Abdulkerim Muderisi Hoca Kerkük’e yerlesti? Orada oldugu dönem neyle mesgul oldu? O dönem kaleme aldigi eserler hangileridir? gibi sorulara da aciklama getirmem gerekiyor.
Mella Abdulkerim Muderisi Hoca’yi Kerkük’te ilk gördügüm zaman cocuktum ve ilk okula gidiyordum. O ise o dönem Beyare’deki Xaniqa Okulunda hocalik yapiyordu. Mella Abdulkerim Muderisi Hoca Bagdat’ta yolculuk yaptigi zaman, Kerkük’teki Talabani Tekkiyesinde rahmetli babam Seyh Cemil Talabani’ye misafir olmustu. Cocukluga iliskin olaylari hatirlamak cok kolaydir.. Tekkiye’nin divanhanesinde ben nur yüzlü ve güzel konusan bir imam gördüm.. Bende cocuklugumda konusmalari dinlemeyi cok seviyordum. Bir kac yil gecmeden Mella Abdulkerim Muderisi, Tekkiye’ye tümden yerlesti.. Her gün kendisini görüyor ve konusmalarini dinliyordu. Mella Abdulkerim Muderisi Hoca, bir kere gördünmü hic bir zaman unutamayacagin o büyük insanlardan biriydi. Eger yüzlerce defa huzuruna gitmissen ve konusmalarini dinlemissen nasil unutursun. Bir kac yil Bagdat Hukuk fakultesinde ögretmenlik yaptiktan sonra Baas rejimince ishime son verildi ve Kürdistan’a döndüm. Ben her Bagdat’ta gitigim zaman, Mella Abdulkerim Muderisi hocayi ziyaret ederdim.. Kötü günlerde Kürdistan’dan kendisini ziyaret ettigim zaman, bana yakilan ve yikilan Kürd köylerini sorardi. Bir cok defa kendisine kötü haberleri aktarmak istemiyordum. Eger onun odasinda kimseler olmasaydi benden Pesmergelerin faaliyetleri hakkinda bilgi istiyordu. 1950‘lerin ortalarinda Mella Abdulkerim Muderisi hoca Kerkük’e yerlesmisti. Mella Abdulkerim Muderisi’nin Suleymaniye’yi terk edip Kerkük’e yerlesmesinin nedeni, Suleymaniye Valisi Omer Ali’ydi. Kendisi Tikrit Araplarindan olmasina ragmen, düsünsel olarak ashiri bir Türkmen sövenistiydi. Mella Abdulkerim Muderisi Hocanin ogullari, Kek Fatih yasamini yitirmis, Kek Heme siyasal faaliyetler icinde oldugundan dolayi, Omer Ali, Mella Abdulkerim Muderisi Hocaya gidiyor ve kendisine karsi biraz edebsizce konusuyor. Mella Abdulkerim Muderisi Hoca ise ona cok sert bir sekilde cevap veriyor. Daha önce kimse Omer Ali ile böyle konusmadigindan dolayi, o Mella Abdulkerim Muderisi hoca’nin uzak bir yere gönderilemsini istiyor.. Omer Ali’nin kendisi Diyanet Islerine Mella Abdulkerim Muderisi’nin gönderilmesi gereken yer olan Imam Zeynelabidin köyünün isminide veriyor. Bu köy Duqaq kazasina yakindir.. Kerkük ve Bagdat arasinda yer aliyor. Bu köyün büyük cogunlugu ashiri dinci Siilerden olusuyordu. Omer Ali’nin, Mella Abdulkerim Muderisi Hoca’yi bu köye göndermesindeki amaci acikti. Mella Abdulkerim Muderisi Hoca daha önce de yollu Kerkük’e düsmüs oldugu zaman Tekkiye’ye babami ziyaret ederdi ve oraya misafir olurdu..Devam edecek..
Hawlati Gazetesinden
Cev: Aso Zagrosi