DEJENERE OLMUŞ TOPLUMDA ETİK YAŞAMAK…(GAP GAZETESINDEKI YAZI
DEJENERE OLMUŞ TOPLUMDA ETİK YAŞAMAK… Kimisi vatanı,bayrağı alet etmiş çete kurmuş,kimisi dini alet etmiş Allah adına kendisini yetkili kılarak cana kıymış,kimi de ideolojileri kendinden menkul sayarak kimseye söz hakkı vermeden kan ticareti yapmış! Ve kimi de birilerinden medet bekleyerek üretmeden asalak gibi yaşamaya çalışmış!Türkiye bu tabuyu kırmalı.Ve tabi Siverek'te. Çok zor değil mi?Deformasyona uğramış bir toplumda kaliteli yaşamak…Ancak; bunlara bulaşmadan onurlu yaşamayı becerebilirseniz,bilin ki bataklıkta açan bir zambak gibi ışıldarsınız.Yani çamura saplanan altın gibi… Sosyal ve toplumsal hayatta meydana gelen hızlı değişime ayak uydurup,üretken bir toplum haline gelmeye yönelik gayret sarf etmemiz gerekirken,yaşamın kolay olan asalak yönünü seçerek;menfaatleri doğrultusunda istedikleri olsun diye sabahtan akşama kadar papağan gibi öterek ve hiçbir emek vermeden otlanan insanlar var bu dünyada. Belki de acınacak durumda olan bu zavallılar,emek harcayıp üretken hale gelmek yerine,hiçbir şey yapmadan laf üreterek kendilerine ve topluma zarar vermektedirler.İnsan her gün yeni yeni sorunlarla karşılaşabilir.Hayat bir muamma olabilir.Düşüp kalkabilirsiniz.Ancak,neye mal olursa olsun insan yaşadığı toplumda etik yaşamalıdır.Çünkü hayat mücadeledir.Sabırla,umutla ve inatla… Yan gelip yatmakla, başkalarından himmet bekleyerek kısa yoldan köşeyi dönmek ancak,mucizeyle olur.Ağustos böceği gibi çır çır öterek gün boyu mucize beklemenin akılla,mantıkla,izanla tarif edilecek hiç bir tarafı yoktur.Ve bunlar tahammül edilecek tarafı kalmayan,kızılacak tip insanlardır! Hayat ancak mücadele ile anlam kazanacağı,mücadeleyi bırakıp,başkalarından medet ve mucize beklemek hayatın anlamını kaybettiği gibi,kişinin onurunun kaybolmasına da neden olmaktadır.Hiç emek sarf etmeden papağan gibi isteklerini tekrarlayıp,bir baltaya sap olmadan karşılık isteyen ancak,basit ve pasif insanlarda görülen bir haslettir.Bu tipler,içi boş bir davul gibi ses çıkarıp çevresine zarar vermekten başka bir işe yaramazlar. Herkes yerini ve yeteneğini bilerek yaşadığı müddetçe topluma enerji yayarak hak ettiği saygınlığı kazanabilir. Sadece üretmeden isteyerek bir yerlere varabilmek imkansızdır.Emek vermeden istemek ancak dilencilik mesleğinde olur! Ve emek vermeden "bedavacılık" zihniyeti ile yaşamaya çalışan ve bir yerlere gelme hayaliyle yaşayan asalakların sonu ancak,onursuz bir hayat olur.Çünkü bedavacılık insanı değersiz kıldığı gibi kişiliksizliğe iter,yozlaştırır ve toplumu da dejenere eder. Bataklıkta zambak gibi açmak için yeteneklerini de kullanarak, gerçekleri görüp,hedef belirtmek suretiyle çok çalışmak ve başarmak her dürüst insanın ilkesi olmalıdır.Ve hayatla hep mücadele halinde olunmalıdır.Ancak o zaman hayat anlam kazanır.Var olmak için kendi aklını kafanda tutman gerek,aksi taktirde başkasının cebine koyduğun aklın senin yok olman demektir. Hayatta en önemli değer insan onuru değil midir? Tabii insanlar için...
Re: DEJENERE OLMUŞ TOPLUMDA ETİK YAŞAMAK…(GAP GAZETESINDEKI YAZI