Yıllardan beri   Hek'in  farklı  rumuzlarla ve   farklı  platformlarda
yazdıklarını   takip  ediyorum.
Hek'i takip etmek  bende  bir  tutku oldu.
Her  halde     Hek'i  yazılarıyla  tanıdığım   günden beri      kaçırdğım   yazıları  çok enderdir.
Ender  derken  bilinçli  olarak  kaçırmıyorum.
Ya  silinen  bir yazının altındaki bir yorumunu,  yada      çeşitli nedenlerden  dolayı  internetle  bağlantım
kesildiği  dönemlerdeki yazılarını  kaçırdım.
Sonuçta    Hek'in ciddi  bir okuyucusu  oldum.
Bunun   bir çok nedeni var.
Hek gündemimize  gelen    sorunların üzerine   giderken    yüzeysel ve alışagelen   ağaçdilini  kullanmıyor.
Ağaçdili  dediğim  bükülmeyen, renksiz, alışagelen, insanı  düşünmeye sevketmeyen, daha  önce   defalarca   deja  vu dediğimiz  bıkınlık yaratan  tekrarlamaların   ötesinde  bir  şey..
Hek, aktüel durumu,  tarihsel   olayları,   Kürdlerin  siyasal  oluşumları,  devletlerle    ilişkilerini ve Kürdlerin  geleceğe  ilişkin hayal ve  utopyalarını  konu alırken   elindeki  çubuğu  sonuna  kadar  bükebiliyor.  Bu  bükme esnasında   ortaya çıkan  sürtüşmeler neticesinde     yaratılan  enerjinin  şoku  bir  çoklarımızın  beynindeki   betonlaşmış  habituslara  çarpar..
Kronikleşmiş   habituslerimize  ilişkin  soru  sorma yerine,  reaksiyon göstermeye çalışıyoruz.
Belli  bir  dönemden beri    Forumu takip etme  imkanım  olmadı..   Bugün    Foruma   yeniden  döndüğümde   var olan  yazıları  birer biirer  gözden geçirdim.
Hek'ini   yazdıklarını  da...
Hek'in   hiç olmadık   basit düşüncelerden  itibaren     insanlara  soru sorduran, düşündüren  yorum ve analizler   yaptığı açık bir şekilde  görülüyor.
İyi ki varsın Hek,
Hürmetlerimle
Aso
        
    
      
hek e dair