olasi yanlis anlasilmalarin erkenden onune gecmek icin bu zincirin ilk yazisinda gozunden kacmis olabilecek bir parcayi tekrar aktariyorum: "... bunlar acimasiz gercekler- sevimsizldir ahlaksizdirlar ama bu hayatin gercekleri bunlardir. o halde tez elden gec kalmadan bu gerceklere uygun gerekirse gozlerinin icine baka baka yalan da soyleyerek kendi cikarimizi bu dunyada daha iyi savunabilecek cocuklar yetistirmek zorundayiz en azindan diaspora bu yone bakmak zorunda. " yani gerceklerin ahlaksiz olduguna ve yeni kurd kadroilarinin dis dunyaya karsi gerektiginde gozlerinin icine baka baka YALAN soyleme mecburiyetine deginmistim. siyasetin bilim le alaksi olmadigi konusunda hemfikiriz bizim birbirimize karsi durust ve ahlakli olma ZORUNLUGUMUZ var ulus insasinda bu artik boyle olmali- yeni ulus insasina tuzlu cakil ve kacak curuk malzeme karismamali. bu vahsi dunya bize hangi donemde ahlakli davrandi ki biz de ona donup kusursuz ahlakla davaranalim. ustelik kimsenin bizden boyel bir beklentisi de yok. hic bir seyi abartmadan ahlaki da tumuyle dibe vurdurtmadan (her zaman bize lazim olacak temel ihtiyac malzemesi budur cunku) yalan soyledigimizi gostere gostere-aam isin usulune uyarak mesru sinirlar icinde kasabadaki gecerli oyunun gecerli kuralarina gore davranmak yeter de artar. bu acidan israille ittifak? bize muhtac duruma dusup kivir kivransinlar ve onlarla guzel guzel ittifak edelim! benim dilegim budur! hurmetler ederim