Al Capone ve Kürt Kanı Seven Demokrat Vampir /E.J
Halk ayaklanmalarını en ufak bir eylem ateşleyebilir.
Tunus’ta genç bir pazarcının mallarına el konması ile gençin kendisini yakması sonucu “Yasemin“ devrimi ilk ateşi aldı.
Tunus halkının öfkesi ile hükmet devrildi, Cumhurbaşkanı kaçtı, Sudilere sığındı.
Şimdi Mısır devletini sardı bu ateş. Mısır alevler içinde ve hükümet istifa etti. Bu ateş Ortadoğu’yu alevler içinde bırakacak gibi. Halk hareketleri belirli bir noktadan sonra her an patlıyabiliyor. Milliyetciliğin aşırı işlenmesi, şişirilmesi Ortadoğu'nun karekteridir. Milli şefler birgün halkın tokatı ile karşılaşır.
Türkler de milli şefleri Atatürk’ü bol bol işliyorlar. Bu, yumuşak veya ılımlı İslam politikaları ile bir nefes alabilir, fakat bir gün bir ateşin alevleneceği kesin. Türklerin elbette böyle bir korkusu var. Fakat bu korku’yu Türklerden değil, Kürtlerden bekliyorlar. Böyle bir telaş var. Peki, Kürt siyasetcilerin böyle bir fırsatı kullanabilme kabilyetleri varmı? Tüm batılı ülkeler halka karşı sertlikten yana olmadıklarını, hatta kaçmak isteyene helikopter bile verceklerini söylüyorlar (Tunus Cumhurbaşkanına-ABD).
Sillah zoru ile değil kibarca bir Ortadoğu değişimi elbette büyük devletler için fırsat. Bölgede böylesi bir ayaklanmaya Kürtlerde katılırsa dış dünya diğerlerinden fazla dişlerini göstermez.
Obama Araplara evet ,Kürtlere hayır diyemez.
Tüm batı dünyası Türklere, “Kürtlere Avrupa yasaları çerçevesinde bazı haklar tanıyın demedik mi“ diyecek. Kürtler, o adamın öksürüğü için sokağa atlar, yakar yıkar. Sorun Kürdistan olunca, çocuklara yazık olacak, halktan bazı insanlar vurulabilir. AKP'ye bu yapılmaz, görüşmeler, müzakareye dönmek üzere, diyenler de olur. Kısaca, Türklerin korkuları biraz abartmalı. Onlar öyle bir Kürt freni kullanıyorlar ki onlara iki asır yeter. KCK liler devletin elinde esir, diyorlar. İyi de niye esir, nasıl oldu bu. Peki “haapşuu“ için sokağa dökülmeyi bilenler esir KCK'lılar için neden sokağa dökülmüyorlar? İstanbul, Bursa, Mersin de alevler yükselmiyor? KCK'lılar esir deyip kadere razı olun! Kürtler, Tunus, Mısır'daki gibi sokağa tek bir neden için dökülür, “haaapşşuu“. Dış dünya hapşuları takmaz. Türkler’de korkmaz, çekmişler Kürt frenini bir ikiyüz yıl için, yaprak kıpırdamasına ılımlılar karar verecek.
Şöyle bir geriye çekilip Kürt medyasındaki temel konulara bakarsak ne görürüz :
Yağcı kalemşörlerin sesiz harflerle; Özgürlük, hiç olmazsa ev hapsi! Tabi ki burda bir soru kendisini dayatıyor. Avukatlar örgütlemesini kim yaptı ve yönetiyor …? Dil (o da solmaya başladı). Ve KCK-Kürtçe savunma. Ayrıca bugün öğrendiğim; Kürtler nasıl Kürtlere saldırır? Şu an kafa yarma göz çıkarma olarak başlasada; ellerini Kürt kanına bulaştırmaya alışmış demokrat, devrimci…siyasi abilerimizin resmi umumiye görevlerine denk geliyor. Al Capone örgütlenme biçimine ne kadar benziyor… TC'nin karşısında hazır olda bekleyen, şiş bacakları tir tir titreyen bir Kürt düşünemiyorum.
Urfa’da,Trabzon’da Kürt öğrencilere saldırmışlar. Jitem, Mit, Faşist olabilir. Onların insanlığı daha ortacağı yaşamamış. Kürdün Kürde saldırması bana Hizibullah vahşetini hatırlatıyor. Hizibullah yaptı demiyorum, iftira yok, onların geçmişlerini hatırlatıyor. Onlar artık vahşi olmayacaklarını söylüyürlar!
Peki kim bu Al capone?
Sosyalist-demokırat ve düşünce özğürlüğüne saygılıym diyen Kürt kanı seven Vampire. Evet böylesi bir emiri veren ve insanlık dünyasın’da düşünce özgürlüğünün hayranıyım diye dil döken Vampir ruhlu kim?
