Bazı düşkünler vardır, yüzüne tükürsen yağmur yadığına yoruyor.
Alçalmanın sınırını aşıp, çukurlaşıyorlar.
Alişkanlıktır! Alışkanlıklar kötüdür.
Hele bu alışkanlıklar belli karanlık güçler tarafından kimi kişi ve çevrelerin sırtlarına yükledikleri çirkin rollerinden kaynaklıysa daha da kötüdür.
Bunun en uç örneğini ismi gereksiz malum sitenin düşürülmüş baba ve çocuklarının sergiledikleridir.
İçine düştükleri ihanet çukurundan çıkmanın yolunu kimi Kürd yurtseverlerine yalakalık ve kimilerine düşmanlık ederek aşmaya çalışıyorlar.
Bu yol onları daha da, çirkinleştiriyor.
Türk egemenlik sistemi tarafından düşürülmüş, Kürd milletine karşı dünden bu güne kullanılmış hadini bilmiyen bu aşağılık aile aynanın karşısına geçip çirkin yüzlerine bakacaklarına sağa-sola terbiye sınırlarını aşan söylemlerde bulunmaları düştükleri çukurda debelemenin ruhlarında yaratığı suçluluk psikolojisinin sonucudur.
İşledikleri suçlarının hadi-hesabı yoktur. Bunun farkındadırlar. Eski suçlarını örtmenin yolunu yeni suçlar işleyerek yapmaktadırlar. Kendilerini yaşatma çabasını bu çirkin yolda bulmaktadırlar.
Bunu yaparkende her zaman bir Kürd siyasal aktörün yalakasını yapmayı ve arkasında bir Kürd siyasal birey ve güçe saldırmayı politika edinmişlerdir.
Kimdir bunlar?
Türk egemenlik sistemin, Kürd milletine karşı kullandığı siyasi fahişe kişiliktir
Tüm samimi insanlarımız tarafından bilinen bu yalaka kişilik işlediği suçlarına masumiyet yüklemenin çabasını veriyor.
Bunu yaparken yurtseverlere dil uzatıyor.
Bu yalakanın çirkin yüzünü bizde, o da çok iyi biliyor.
Başkaların kapısında kemik kovalayanların bizleride kendileri gibi yalakalık yapmamakla suçlamaları kemik kovaladıkları kapı sahipleri tarafından oynatıldıkları yeni bir alicangiz oyunu değilse düşkünlüklerindendir.
Bizim kimliğimiz açık. Yaptıklarımız ve dünden bu güne söylediklerimiz de, açıktır.
Kaygımız Kürd millet bekasıdır. Hiçbir güç Kürd milletinin üstünde değildir. Yanlış bulduğumuzu kim söyler ve yaparlarsa karşı çıkmışızdır. Bunu dün yaptık, bu gün yapıyoruz. Kim bundan gocunur, onların sorunudur. Eleştirdiklerimiz dost güçlerdir ve en çokta bizi anlyanlarda onlardır.
Fakat bu gerçeğe karşın kimi yalakalar dostlarımızın avukatlığına soyunmaları kara-yüzlü oluşlarındandır. Dostlarımızın o düşkünlerin avukatlığına ihtiyaçlarına yoktur.
Kimse 'birlik' gibi ulvi bir kelimenin arkasına saklanıp bizleri 'bölücülükle' suçlayamaz. Bu konu da siyasal yaşamımız ortadadır. Başkalarınında.
Hangi güç güçlü ise onun avukatlığına soyunmayı kendine meslek edinip diğer Kürd siyasal güçlerine saldırmayı yaşam edinenlerin bize söylecekleri bir sözleri olamaz.
TC devletinin kullandığı birey ve çevrelerin zaman zaman bir Kürd siyasal güçü savunur olmaları aslında esas kimliklerini gizlemeye yöneliktir.
Bu kimlik kirlidir. Kürd kıranlıktır.
Kontrabaşının orası-burası kaşındığında 'sağlığı sağlığımızdır' diyen alçakların Güney Kürd önderliğnini bizlere karşı 'savunma'ya çalışanların neyi gizlemeye çalıştıkları bizde, kendileride çok iyi bilir.
Bizlerin Güney Kürd önderliği ile bir problemimiz yoktur. Dahası beklentilerimiz vardır.
Ha eleştirmek mi?
Dost eleştirilir. Düşman işe suçlanılır. Yaptığımız budur.
Kontrabaşı ve onun yalakalrını düşman, ama onun dışındaki tüm yurtsever Kürd siyasal güçleri dost biliriz.
Bu, bu güne karşı anlaşılmamışsa anlamıyanların kirli kimlikli oluşlarındandır. Anlamalarınıda beklemiyoruz. Zaten anlasalar hayret ederiz. İşte o zaman yanlışlık ettiğimizi görür özür dileriz. Ama gel görkü yanılmamışız.
Onlar, ihanet çukurunda battıkça batmaya dursun Kürd yurtsever güçleri ihaneti suçlayıp teşhir etmeye, buna karşın kendi dışındaki yurtsever bildiği dost güçlerin hatasını gördüklerinde eleştirilerine devam edeceklerdir.
Yaptıklarımızdan yarası olan kocunur.
O da; bizim sorunumuz değildir.
Halkimizin kandirilmasina alet olan her kisi, kurum ve kurulus s