بازبدە بۆ ناوەڕۆکی سەرەکی
Submitted by Anonymous (Pesend ne kirin) on 10 Gul 2008

Qazi Muhamed Aşağıdeki suçlamalarla Suçlanarak İdam cezasına Çarptırıldı:-4

Diyar AYDIN

Bu savunma Türkiyede ‚'bir Yayınları'' tarafından bir broşür
halinde yayınlanmıştır, bende bu savunmayı Kürdisan Formu
okuyucularıyla paylaşmak istedim.
Umarım okuyucular Qaziler'ın savunmasını büyük bir ilgiyle okurlar..

Qazilerin Yargılamasından üç
Ay sonra, ikinci kez mahkemede sorgulanmaları için İran Genel Kurmayı
tarafından üç kişiden oluşan yeni bir mahkeme heyeti oluşturulur.
Yeni mahkeme heyeti üç kişiden oluşmaktaydı.
1-Albay Reza Nikuzade (hakim)
2-Albay Recep Eta (Mahkemeheyetinin yeni başkanı)
3-Serwan Nebewi (Qaziler için avukat olarak belirlenmişti)
Her nekadar sanıklar (Qaziler) birinci oturumda suçlandıkları konularla ilgili olarak kabul edilmesi için ayrıntılı bir şekilde hazırlamış oldukları 114 safalık savunmalarını mahkemeye verdiseler'de, bu savunma dosyası askeri garnizondeki meydan mahkemesinin raflarında unutulmaya yüz tutmuştu
ve hiç kimse dosyayı açıp bakmamıştı bile.
Aynı şekilde mahkeme heyeti Tahranda'dan Mahabad'a geldiği zaman da, ikinci kez tekrarlanan mahkemede istekleriniz kabul edilmedi demek için, Qazilerrin savunma dosyasını kendileriyle getirmemiştiler.
Çünkü, öyle anlaşılıyordu ki Qazilerin suçlanma
kararı Tahranda alınmıştı.
Qazileri yargılayan ve davasını takip eden heyet,
Genel Kurmay tarafından belirlendi ve
İran Şahı ile de tanıştırıldı.
Şşah heyete bazı tasiyelerde bulunduktan sonra, telsiz yokuyla Genel Kurmayla ile ilişki halinde
Olmalarını istedi.
Mahkeme heyeti ve ben Kiyomers, 04.01.1947 tarihinde Tahrandan yola çıkarak Tebrize doğru ve oradan da
Mıyandıwaw ve Mahabad istikametinde yola davam edip, 07.01.1947 tarihinde hedeflediğimiz yere vardık ve bir gece Mahabad'ta dinlendik.
Ertesi günün sabahı yargılama başladı.
Sorgulamak üzere ilk eteapta Qazi Muhamed'i getirdiler ve yukarıda 12 madde halinde belirtilen suçlarla
Suçlandı.
Qazi Muhamed ise üç maddenin dışıda
Diğer bütün suçlamaları şiddetle redetti ve sözkonusu suçların ispatlanması için mahkemenin belge ve kanıt
Göstermesini talep etti.suçlamalar okunduktan sonra,
Qazi Muhamed
Savunmasına başladı.Qazi Muhamed savunma asnasında çok zinde idi,
Sakin ve saygın bir çekilde
Sorulara cevap veriyordu.
Qazi Muhamedin Ketum bir şekilde mahkemenin suçlamalarını redetmesi üzerine,
Hakim Qazi Muhamed'e bağırarak çok sert bir
Üslupla konuştu.
Bundan dolayı Qazi'de çok kızdıve farsça olarak hakime şöle dedi.
’'Şıma hem xurde dıgran ranışxwer mıkunid'' ve konuşmasını sürdürerek dedi. '' Şıma eger din nederid ve xuda ra hememi şınasid ve iman be hısab u kıtabê axired nadarid laeqel ırreyê cıvanmerd başid (’'Siz iftira ediyorsunuz'' ve konuşmasını sürdürerek dedi ’' Siz dinsizsiniz ve Allahı da tanımıyorsunuz, kitaba ve ahiret hasabına da iman
etmiyorsunuz, akıl ve mertliğin zerresi de yoktur sizde.)
Neden bütün bu yalan ve iftiraları bize isnat ediyorsunuz erğer doğru konuşuyorsanız bir belgeyle ispatlayın.
Çünkü farslar içerisinde bu sçzlerin kullanılması utanç verici olduğu için, mahkeme başkanı Qazi'nin bu sölerine çok kızdı ve başını avuçları içine alarak Qazi'ye
Şöyle dedi: ’'Kürdan seg sıfet'' (Kürdler köpek sıfatındadır)
Ancak hakimin bu öfkeli sözleri
Qazi Muhamed'i hiç etkilemedi ve çok sakin bir şekilde mahkeme başkanına şu cevabı verdi:
’'Köpek, şerefsiz, utanmaz ve namusuz sizlersiniz ki kendiniz halka karşı ve yasalara karşı hiç bir sınır tanımıyorsunuz.
Namusuz, sonuç olarak sen ancak senden önceeki
Namussuzun verdiği kararı infaz edebilirsin
Ve ondan fazla
Elinden hiç bir şey gelmez.
Ben suçsuz olduğuma inanıyorum ve çoktan
Beri bu yolda da ölmeye hazırım,
Ulusumun özgürlüğü için ölüyorum ve bu şerefli ölümden onur duyuyorum.
Bunu kendim için Allah'ın
Bir rahmeti olarak görüyorum''

Qazi Muhamed sözlerini bu şekilde

sonuçlandırdı ve artık konuşmayacağına, mahkemenin hiç bir sorusunu cevaplamayacağına dair yemin etti ve dedi; ’'bu kendini bilmez adam ne kadar hata yapıyorsa yapsın.'' Mahkeme başkanı da, Qazi'nin öfke ve tepkisinin
yatışması, kararından vazgeçmesi ve sorularcevaplamas için
mahkeme, oturumuna ara verildi.
Mahkeme tekrar başladığında,
Qazi'nin mahkeme başkanı
Albay Nikuzad'ın sorularını cevaplaması için çok çaba harcandı,
Ancak Qazi Muhamed şu cevabı verdi:
’'Benim idam edileceğimin kararı verilmiştir, ulusuma verdiğim söz ve peman odur ki ulusumla birlikte yaşayacağım ve onun için öleceğim.
Şimdi nasıl olur ki ulusuma verdiğim söz ve ettiğim yeminden vazgeçeyim!
Bu nedenle bütün namussuzluk mahkeme başkanı olan Albaydan kaynaklanıyor.
Ben o adamın sorularını cevaplamam, eğer başka biri varsa sorsun''

Şîroveyeke nû binivisêne

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.