بازبدە بۆ ناوەڕۆکی سەرەکی

MAHKEME BASKANI OKYAY, SANIK ÖCALAN'A SORULAR YÖNELTTI -SANIK ÖCALAN: ''ÖNEMLI BIR ÇAGRI YAPMAK ISTIYORUM. PKK'YA BARIS KONGRESI ÖNERMEK ISTIYORUM'' -''DEVLETIMIZ BARIS KONUSUNDA ÇAGRIDA BULUNSUN'' IMRALI ADASI (A.A) - Terör örgütü elebasi sanik Abdullah Öcalan'in Imrali Adasi'nda yargilandigi davanin dördüncü gün durusmalarina baslandi. Sanik Öcalan, önemli bir çagrida bulunmak istedigini bildirerek, ''PKK'ya baris Kongresi önermek istiyorum'' dedi. Öcalan davasinin dördüncü gün durusmalarinin ilk oturumu, saat 09.50'de mahkeme heyetinin yerini almasi ve sanigin durusma salonuna getirilmesiyle basladi. Mahkeme Baskani M. Turgut Okyay, elindeki dilekçeleri göstererek, hergün yüzlerce müdahillik dilekçesi geldigini kaydetti ve buna son verilmesini istedi. Okyay, müdahil avukatlarina, ''Sizlerden istirham ediyorum. Böyle giderse davayi makul sürede bitirmemiz mümkün degil'' diye konustu. Bugünkü durusmaya 11 müdahil avukati katilirken, sanik avukatlari ve yakinlari gelmedi. Mahkeme Baskani Okyay, sanik avukatlarinin mazeret telgrafi gönderdigini ve bunlarin incelendigini belirterek, avukatlarin mazeretleri nedeniyle durusmaya gelemeyeceklerini, durusma gününün kendilerine bildirilmesini istediklerini söyledi. Okyay, bu konuda sanik Öcalan'a söz verdi, bir talebi olup olmadigini sordu. Sanik Öcalan, ''Neden gelememisler, onu ögrenmek istiyorum'' diye sordu. Durusma daha sonra söyle gelisti: Okyay: Barinma sorunu nedeniyle gelememisler. Talebiniz var mi? Öcalan: Bu sorulariniza bagli. -BARIS ÇAGRISI- Okyay: Mahkemeye net ve samimi bilgi verin, böylece mahkemeye yardimci olursunuz. Kaçamak cevap vermeyin. Size sunu soruyorum: Iddianamedeki suçlardan daha fazlasinin islendigini söylediniz ve çözümün üniter devlet ile mümkün oldugunu kaydettiniz. Bu konuda parti konferasinda alinan bir karar var mi? Öcalan: Bu soruyu sordugunuz için tesekkür ediyorum. Geçmis, acilarla insanlari çok zor durumda birakmistir. Geçmis ne kadar agir olursa olsun gelecegi aydinlatmak için savunmamda bunlari belirttim. Bu konuyu herkesin çok iyi dinlemesini istiyorum. Bu Türkiye için çok önemlidir. Sovyetler Birligi dagildi. Birçok ülkede rejim degisiklikleri oldu. PKK da 1970'lerde ortaya çikti. Kusur islemeyen örgüt var mi? Birbirini suçlamayan parti var mi? (Dagdaki insanlari indiririm) dedim. Bana bu imkani saglarsaniz yaparim. Barisa çagrida bulunulursa, PKK baris ve kardeslige gelir. (Neden demokratik çözüme geç geldiniz) diye sorabilirsiniz. Size bazi belgeler verdim. Orada ne kadar samimi oldugumu görürsünüz. Ben örgüt içinde bir savas yürüttüm. Ben burada yasananlardan daha çok acilar çektim. PKK'nin kontrol altina alinmasi için çok çaba harcadim. (5 bin fedai hazirlamislar) denildi. Ben bunun dogru olmadigini söyledim. Bilhassa 1993 ve 1996'dan sonra sorunun üniter devlet yapisi içinde, demokrasinin gelismesi altinda çözülecegini anlattim. Kolay olmadi. 20 yilda bu asamaya geldim. Örgütün 6-7 kisilik konseyi benim görüsmü destekliyor. Bu konuda Özgür Politika dergisinde 3 çözüm önerisi yayinlandi. Hükümet barisa çagri yaparsa, mutlaka yanit bulacaktir. 20 yilda bu çizgiye varmamiz yadirganmasin. Eylemlerin, çözümü zora sokacagi sonucuna ancak 20 yilda ulasabildik. Önemli bir çagri yapmak istiyorum: PKK'ya bir baris kongresi önermek istiyorum. Bunun barisi getirecegini umuyorum. Zaten bu konuda bir baris kararimiz vardir. Yeter ki olumlu yanit bulsun. Devletimiz baris konusunda çagrida bulunsun.'' -''DEVLETIN EN ÖNEMLI DESTEK GÜCÜ OLACAKTIR''- Okyay: Uluslararasi iliskilerde sizleri yaniltan kimlerdir? Öcalan: PKK sadece karsit olmaktan çikmakla kalmayacak, devletin en önemli destek gücü olacaktir. Yeter ki herkes birlik olsun. Hatamiz günahimiz ne olursa olsun, firsat verilsin. Birlik olalim. PKK dagdan inecektir ve vatandas olarak destek olacaktir. Kimse bunu yanlis anlamasin.'' -MAHKEME BASKANI OKYAY ILE MÜDAHIL AVUKATLARI, SANIK ÖCALAN'A SORULAR YÖNELTTI -SANIK ÖCALAN: -''YUNANISTAN'IN BANA KARSI TAVRININ TEMELINDE YARDIM YAPMAK DEGIL, POLITIK EGILIM YATIYOR'' -''YUNANISTAN, 1993'TEN ITIBAREN BARIS EGILIMINE GIRDIGIMIZ IÇIN BIZI BALTALAMAK ISTEDI'' -''1996 YILINDA BASBAKAN KOSTAS SIMITIS BENI KASTEDEREK, (BU ADAM HARCANACAKTIR. KIMSE ONA SAHIP ÇIKMASIN) DEDI'' -''ATINA, BENI ÇARMIHA GERIP NEFESIMI TÜRKIYE'DE VERMEMI ISTEDI'' -''(BEN ÖLDÜRÜLÜRSEM TÜRKIYE'DEKI TÜRK-KÜRT KAVGASI KÖRÜKLENECEK) DIYE ATINAYI UYARDIM'' -''YA HEP YA DA HADEP DÖNEMINDE YER BULMALARI KONUSUNDA 200 BIN MARK YARDIMDA BULUNDUK'' -''ÖRGÜTÜN PARASI DAHA ÇOK AVRUPA'DADIR'' IMRALI ADASI (A.A) - Terör örgütü elebasi sanik Abdullah Öcalan, Yunanistan'in kendisine karsi tavrinin temelinde yardim yapmak degil, politik egilimin yattigini söyledi. Yunanistan'in 1993'ten itibaren baris egilimine girinmesi nedeniyle kendilerini baltalamak istedigini bildiren Öcalan, ''1996 yilinda Basbakan Kostas Simitsi'in kendisini kastederek, (Bu adam harcanacaktir. Kimse ona sahip çikmasin) dedigini iddia etti. Sanik Öcalan, davanin bugünkü durusmasinda, Mahkeme Baskani M. Turgut Okyay'in çesitli konulardaki sorularini yanitlarken, ''Atina, beni çarmiha gerip nefesimi Türkiye'de vermemi istedi. (Ben öldürülürsem, Türkiye'deki Türk-Kürt kavgasi körüklenecek) diye Atina'yi uyardim'' dedi. Mahkeme Baskani M. Turgut Okyay'in, saniga yönelttigi sorular ve sanik Abdullah Öcalan'in yanitlari söyle: Okyay: Yunanistan, Suriye'den silah alinmasi konusunda 40 bin dolar yardim etmis. Bu dogru mu? Öcalan: Yunanistan yardim yapiyor. Yunanistan'in bana karsi tavrinin temelinde yardim yapmak degil, politik egilim var. 1993'ten itibaren baris egilimine girdigimiz için bizi baltalamak istedi. 1996'da Simitis beni kastederek, (bu adam harcanacaktir, kimse ona sahip çikmasin) dedi. Bunun yaninda, PKK'nin Avrupa temsilcisini ve sol örgüt mensuplarini Atina'da kabul etmesine ragmen, baris sürecine girdigim için beni kabul etmedi. Atina beni çarmiha gerip, nefesimi Türkiye'de vermemi istedi. Ben uyardim... (Yanlis yapiyorsunuz. Ben öldürülürsem Türkiye'deki Türk-Kürt kavgasi körüklenecek ve bunun sorumlulugu size ait olacak) dedim. Bu bir oyundur. -HADEP'E YARDIM- Okyay: HADEP'e kurulusunda ne kadar para yardiminda bulundunuz? Öcalan: Ya HEP, ya da HADEP döneminde yer bulmalari için biraz yardim istemislerdi, sanirim. 200 bin mark yardimda bulunduk, ancak bu konuda kimlerin aracilik ettigini bilemiyorum. Okyay: Mayinlari Italya'dan mi aldiniz? Çünkü Italyan menseeli mayinlar. Öcalan: Gerçekten bilmiyorum. Italyan menseeli mayinlar çoktur. Irak'ta pazara gidildiginde, bu dahil hemen hemen hersey bulunuyor. Okyay: Bazi Avrupali gazeteciler PKK'ya yardim etmek, desteklemek ve propagandasini yapmak için, PKK'dan para almislar. Bu konuda ne biliyorsunuz? Öcalan: Bu konuda bilgim yok. Ancak, örgütün Avrupa sorumlulari bir çalisma yapmislarsa bilemiyorum. Okyay: Bazi Avrupali parlamenterlerin seçim giderlerini PKK'nin karsiladigi söyleniyor. Öcalan: Bu konuda da ayni seyleri söyleyecegim. -ÖRGÜTÜN PARALARI- Müdahil avukatlarinin da, Mahkeme Baskan M. Turgut Okyay'dan söz alarak sanik Abdullah Öcalan'a sorular yönelttiler. Sanik terörist, bu sorulari da söyle yanitladi: Soru: PKK'nin yillik bütçesinin 250 milyon dolar oldugu söyleniyor. Örgütün parasi nerede tutuluyor? Öcalan: Daha çok Avrupa'dadir. Suriye'de çok azdir. Parayi dost kisiler veriyorlar ve çok çesitli bankalara yatiriliyor. Isviçre'ye agirlik verdiklerini duydum. Ayrica, bir banka kurma niyetleri vardi. Paralar, Isviçre'deki birçok bankaya yatiriliyor. Dostlar dedigim kisiler, Avrupa'da çalisan kisilerdir. Dostlar nereye isterlerse parayi oraya yatirirlar. Soru: Örgütün arsivleri nerede ve kimlerin kontrolündedir? Öcalan: Daginik sekildedir. Avrupa'da daha çoktur. Lübnan'da, Suriye'de ve Irak'ta da vardir. Bunlar, oralardaki örgüt sorumlularinin kontrolündedir. Avrupa'dayken arsivlerin sorumlusu (Sahin) kod adli biri ile Kani Yilmaz vardi. Ortadogu'dayken (Delil) kodun sorumlulugundaydi. Kafkasya'da ise sorumluluk (Mahir) kod da. Irak'ta karargahlar vardir. Burada birçok sorumlu vardir. Soru: Ifadelerde (Sahin) kod isimli kisi çok geçiyor. Gerçek adi nedir? Öcalan: Ismini biliyorum. Suriyeli kürtlerden birisidir. -MAHKEME BASKANI OKYAY ILE MÜDAHIL AVUKATLARI SANIK ÖCALAN'A SORULAR YÖNELTTI -ÖCALAN: -''ITALYA'DA, MOSKOVA'DA BANA INSANCA YAKLASILMADI. BEN TERCIHIMI TÜRKIYE LEHINDE KULLANDIM. BEN ÖLSEM DE KALSAM DA TÜRKIYE'DE OLACAGIM'' -''BANA VE AVUKATLARIMA BASKI YAPILMADI. TÜRKIYE'DE INSANLAR BANA SAYGIYLA YAKLASTI. ÖZELLIKLE DE SORGULANMAM SIRASINDA... BU, DEVLET YAKLASIMIDIR. BEN DE SAYGILI OLACAGIM'' -''SAHSIMA AIT HIÇ PARAM YOK. BUNA GEREK DUYMUYORUM. ISTEDIGIM HER BIRIMDEN PARA SAGLARIM'' -''SÜRGÜNDE KÜRT PARLAMENTOSU, TÜRKIYE ILE DÜSMANLIK TEMELINDE BIR YAKLASIM GÖSTERMESIN'' IMRALI ADASI (A.A)- Terör örgütü elebasi sanik Abdullah Öcalan, sözde ''sürgünde Kürt Parlamentosu''ndan, Türkiye ile düsmanlik temelinde bir yaklasim göstermemesini istedi. Sanik Öcalan, Italya ve Moskova'da kendisine insanca yaklasilmadigini ifade ederek, Türkiye'de ise insanlarin kendisine saygili oldugunu, avukatlarina ve kendisine bir baski yapilmadigini söyledi. Durusmanin ögleden önceki oturumunda, müdahil avukatlari, Mahkeme Baskani M. Turgut Okyay araciligiyla Sanik Abdullah Öcalan'a sorular yönelttiler. Müdahil avukatlarin Sanik Öcalan'a yönelttigi sorular ve yanitlari söyle: Soru: Özbekistan, Türkmenistan ve Kazakistan'da temsilcilikleriniz var mi? Öcalan: Özbekistan'da pek güçlü degil. Ancak Kazakistan ve Azerbaycan'daki temsilciliklerimiz güçlüdür. Oradaki halkla kaynasmislar. Moskova'daki temsilciligimiz, buralara para desteginde bulunuyor. Soru: Refah Partisi Mazlum-Der araciligiyla PKK'yla iliski kurdu mu? Öcalan: Bizimle girisimde bulunmak istedi. Ancak, kimse bana ulasamadi. Bazi alt düzeyde iliskiler olabilir. -''BEN ÖLSEM DE KALSAM DA TÜRKIYE'DE OLACAGIM''- Soru: Barisa katkida bulunmak istiyorsan, mesajini kalici kilmak istiyorsan, sözde sürgünde Kürt Parlamentosu'na bir mesajin olacak mi? Öcalan: Bu konu çok önemlidir. Sordugunuz için tesekkür ediyorum. Bu parlamento, ulusal kongre adi altinda bütün Kürtleri bagrinda toplamak isteyen bir kurulusa dönüsmüs. Beni de onursal baskanlari seçmisler. Türkiye ile demokratik cumhuriyet ile kalici bir baris ve kardeslik ortami istiyoruz. Türkiye ile düsmanlik temelinde bir yaklasim göstermesinler. Dostlukla yaklassinlar. Kürtlerin geleceginin Türkiye'de oldugunu bilsinler. Benim annem de Türkmendir, Türkçe konusur. Bu konuda yogun bir çaba içindeyim. Soru: Sanik, sorgusunda kendisine iskence yapilmadigini, herhangi kötü bir söz söylenmedigini ifade etti. Bazi Alman parlamenterler bunun tersini söylüyorlar. Bu dogru mu? Öcalan: Bu yaygin bir yaklasimdir. Ben Avrupa'ya gittim. Italya'da, Moskova'da bana insanca yaklasilmadi. Ben tercihimi Türkiye lehinde kullandim. Ben ölsem de kalsam da Türkiye'de olacagim. Ben destegi Türkiye'de gördüm. Ne bana, ne de avukatlarima baski yapilmadi. Türkiye'de insanlar bana saygiyla yaklasti. Özellikle de sorgulanmam sirasinda, bu devlet yaklasimidir. Ben de saygili olacagim. -ALMANYA- Soru: Alman Sark Enstitüsü Baskani Udo Steinbach ile görüstünüz mü? Öcalan: Almanya saniyorum, PKK konusunda ayri, benim hakkimda ayri düsünüyor. Benimle ilgili düsünceleri dislama temelindedir. Bu kisiyle 3 yil önce görüstüm. Genelde görüsmede Ortadogu konusu gündeme geldi. Sonuç benim açimdan dislanma biçiminde olmustur. Almanya'nin kendine göre bir konsepti vardir. Ben tercihimi Türkiye lehinde yaptiysam, bunun çok yogun bir temeli vardir. Benim 1996'dan beri yazismalarim oldu. Bütünlesmeye iliskin isaretlerim vardir. Bu görüse varmakta geç kaldik. Iyi niyetle oldugumuz konusunda kimsenin kuskusu olmasin. Soru: Brigitte Böhler kendisinin ve örgütün avukati midir? Öcalan: Böyle bir isim duydum. Roma'da iken yanima gelmisti. Ona sunu söyledim: Ben gökten Hazreti Isa olarak insem, siz Avrupalilar merhaba bile diyemezsiniz. Bu kisi benim avkatim ve temsilcim degildir. Soru: Yalçin Küçük operasyonlar yapilacagi konusunda yerini degistirmesi haberini kimden aldigini söyledi mi? Öcalan: Bürokraside birçok tanidigi oldugunu söyledi. (ANAP'a yakin bir bürokrat bana haber verdi) dedi. Soru: 1994 yilinda yapilan belediye baskanligi seçimlerinde Refah Partisi Seyh Osman aracigiyla baskan adaylari için sizden destek istedi mi? Öcalan: Seyh Osman'i duydum. Ama görüsmedim. Refah'in dostu olabilir. Refah Partisi bizden destek istemedi. Hatta bu kisi bize karsi faaliyet de yürüttü. Zaten Refah Partisi'ne böyle bir destek vermeyiz. Çünkü kendimiz bagimsiz olarak girmek istiyorduk. -ERMENISTAN- Soru: Ermenistan ile Azerbaycan arasindaki savasta PKK Ermenistan'a destek verdi mi? Öcalan: PKK Ermenistan safinda yer almamistir. Ermeniler'in bir harita meselesi vardi. Güneydogu'yu da içine alan... Biz bunu kabul etmedik. Bizim de haritamiz yok dedik. Iliskilerimiz bu nedenle kesildi. Soru: Turgut Özal, sizinle görüsmesi için kurye gönderdi mi? Öcalan: 1993'teki ateskes sürecinde Özal'la telefonla görüsmedim. Talabani aracigiyla görüsüyorduk. Gazeteciler, Cengiz Çandar ve Mehmet Ali Birand'la görüstük. Yalniz, Cengiz Çandar Cumhurbaskani'ndan mesaj getirmedi. Özal'in kararli ve umutlu oldugunu söyledi. Soru: Kahraman Bilgiç'e itirafçilik görevi verdiniz mi? Öcalan: Hayir, sanmiyorum. Çok yönlü oynamak isteyen birisi. Bir çok kirli ilisilere bulastigini duydum. Soru: PKK, Yücel Zeydan'i kaçirmis ve öldürmüs, bu dogru mu? Öcalan: Benim bildigim kadariyla Mustafa Zeydan'in oglu var. Eger onu kastediyorsa, o yasiyor. Bu konuda Semdin Sakik'in ifadeleri dogru degil. Soru: Sahsiniza ait ne kadar para var? Öcalan: Hiç yok. Buna gerek de duymuyorum. Istedigim her birimden para saglarim. -MAHKEME BASKANI OKYAY ILE MÜDAHIL AVUKATLARI SANIK ÖCALAN'A SORULAR YÖNELTTI -SANIK ÖCALAN: -''ATATÜRK MILLIYETÇILIGINE INANIYORUM'' -''BAYAN MITTERRAND'IN PKK ILE ILISKILERI DOGRUDUR. ANCAK BEN BUNUN PRATIK BIR YARARINI GÖRMEDIM'' -''KÜRT TOPLUMUNDA HALEN ÇOK CIDDI BIR DEMOKRATIK BIR PROBLEM VARDIR'' -''KÜRTLER'IN ÖZGÜR TOPLUM OLMASI ENGELLENMISTIR, BUNUN KALDIRILMASINI ISTIYORUZ'' -''RUSYA'DA KÜRTLER'IN KALDIGI KÖYDE KÜLTÜR VE TEORIK ÇALISMA YAPILIYOR'' -MÜDAHIL AKTI: ''CIGERIMIZI YAKANA BIR PENÇE VURMAK ISTIYORUM'' IMRALI ADASI (A.A) - Terör örgütü elebasi sanik Abdullah Öcalan, Kürt toplumunda çok ciddi bir demokratik problem bulundugunu, aga-seyh-aserit üçgeninin demokratiklesmenin önünde engel oldugunu söyledi. Müdahil avukatlarin, Mahkeme Baskan M. Turgut Okyay'dan söz alarak, sanik Abdullah Öcalan'a yönelttikleri sorular ve aldiklari yanitlar söyle: Soru: Alp Urungu diye birini taniyor musun? Öcalan: Türk tarihini az çok tanimaya çalisiyorum. Nasil müslümanlastiklarini biliyorum. Bunlar, Orta Asya'daki Türk uyruklaridir. Soru: Paris Kürt Enstitüsü'nden Dr. Mehmet Sükrü Sekman'in görüslerine katiliyor musun? Öcalan: 1920'lerde Kürt Teali diye bir cemiyet vardi. Ihtilaf devletleriyle iliski içindeydi. Bütün Kürt kuruluslarinin ayrismayi yasadigini biliyorum. Atatürk milliyetçiligine, kültür milliyetçiligine inaniyorum. Atatürk milliyetçiligi Hititler'e kadar gider. Ben demokratik cumhuriyet çatisi altinda toplanmak gerektigine inaniyorum. Soru: Ziya Gökalp'in görüslerine katiliyor musunuz? Öcalan: 1922'de ''Kürtler ve Türkler'' üzerine yazdigi yaziya aynen katiliyorum. Soru: Moskova'daki egitim kamplari hakkinda bilgi verir misin? Öcalan: Rusya'da bulunan Kürtler'in aldigi bir köy vardir. Orada kültür ve teorik agirlikli çalisma yapiliyor. Soru: Bayan Mitterand, PKK'ya asiri bir sempati besliyor. Örgüt ile iliskileri nedir? Öcalan: Iliskileri dogrudur... Kendal Nezan (Paris'teki Kürt Enstitüsü Baskani) iledir. Son zamanlarda bize de sempati duyuyor. Ancak ben, bunun pratik bir yararini görmedim. -ÖCALAN'A KITAP- Sorularin tamamlanmasinin ardindan, avukat Fuat Turgut, sanik Abdullah Öcalan'a, Resat Genç'in yazdigi ''Türk Inanislariyla Milli Geleneklerimizde Renkler: Sari, Kirmizi ,Yesil'' isimli kitabi vermek istedigini söyledi. Baskan Okyay, kitabi aldiktan sonra, sanik Öcalan da kafasini sallayarak, avukat Turgut'a tesekkür etti. Daha sonra durusmada, müdahillerin isimleri saat 11.00'de tutanaga yazilmaya baslandi ve yazma islemi 11.40'a kadar devam etti. Bu sirada, durusma salonunda bulunanlar, Baskan Okyay'in önerisi üzerine disari çiktilar. Yazim isleminin tamamlanmasinin ardindan müdahillerden 4 kisi, beyanlarda bulundular. Baskan Okyay, müdahilleri, ölçülü konusmaya davet ederek, taskinlik yapmamalarini istedi. Müdahillerden Münevver Akti, oglununun 7 yil, 10 ay, 3 gün önce sehit edildigini hatirlatarak, ''Aciyi çeken, atesten gömlegi giyen bilir. Yandik, kül olduk, bu acilarin bitmesini istiyoruz. Ben uzun süre tedavi gördüm. Cigerimizi yakana bir pençe vurmak istiyorum'' dedi. Müdahillerden Ercan Kurtkayasi ise 29 Mayis 1991 tarihinde agabeyinin sehit edildigini belirterek, ''Yüce adaletinden en agir sekilde, en kör biçak, en kör balta ile cezalandirilmasini istiyorum. Agabeyimin bir kili için dünyayi yakardim, ama bu adama bir sey yapamiyorum. Allah'indan bulsun'' diyerek tepkisini dile getirdi. Müdahil Nimet Paspinar ve Emine Çira da, içinde bulunduklari psikolojik durum nedeniyle konusamayacaklarini kaydederek, mahkemeye görüslerini içeren dilekçe sundular. Söz alan müdahil avukatlarindan Cahit Torun, sanik Öcalan'in durusmanin basindan beri ''güzel tavir'' sergiledigini, bundan memnun olduklarini belirterek, sorgusunda sürekli kullandigi ''demokratik cumhuriyet'' ifadesinden neyi kastegini sorulmasini istedi. Sanik Öcalan da, bu soruya su yaniti verdi: ''Bu, benim için önemli bir kavram. Kilit kavramlardan birisidir. Kürt toplumunda halen çok ciddi bir demokratik bir problem vardir. Kürtlerle devlet arasinda, aga, seyh, asiret üçgeni bir bent olusturmustur. Özgür toplum olmasini engellemistir. Bunun kaldirilmasini istiyoruz. Bu kaldirildiginda Kürt ve Türk kaynasacaktir, cumhuriyet güçlenecektir. Yeni bir taze kan verecektir. Bu kavram üzerinde ne kadar durulsa yeridir.'' -MÜDAHIL AVUKATLAR, ESAS HAKKINDAKI GÖRÜSLERINI BILDIRDILER -MÜDAHIL AVUKATI KESKIN: ''SANIGIN IDAMI ISTENIYOR. SUÇUNUN SABIT OLDUGU KONUSUNDA SÜPHE YOKTUR'' -AVUKAT BALCILAR: ''TÜRKIYE CUMHURIYETI DEVLETI, ABDULLAH ÖCALAN ILE PAZARLIK YAPMAZ'' -DURUSMANIN BU OTURUMUNDA KONUSAN MÜDAHIL AVUKATLARIN TÜMÜ, SANIK ÖCALAN'IN IDAMINI TALEP ETTILER IMRALI ADASI (A.A) - Terör örgütünün elebasi sanik Abdullah Öcalan'in yargilandigi davanin bugünkü durusmasina katilan müdahil avukatlarin tümü, Öcalan'in, Türk Ceza Kanunu'nun 125. maddesine göre idamini istediler. Müdahil avukatlarindan Hülagu Balcilar, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Abdullah Öcalan'la pazarlik yapmayacagini söyledi. Durusmada, Mahkeme Baskani M. Turgut Okyay, müdahil avukatlarina esas hakkindaki görüslerini bildirmeleri için söz verdi. Ilk olarak söz alan Avukat Mehdi Keskin, Mahkeme Heyeti'ne ve cumhuriyet savcilarina sükranlarini sunarak, övgü dolu sözler söyledi. Türk hakiminin bagimsiz oldugunu ifade eden Keskin, ''Hakimlerimizin hiçbir seyi yoktur. Bir Allah'i ve bir de vicdani vardir'' dedi. Keskin, söyle devam etti: ''Sanik, 125. maddeye göre yargilaniyor ve hakkinda idam cezasi isteniyor. Sanigin suçunun sabit oldugu konusunda süphe yoktur. Çünkü suçu sabittir. Sanik ifadesini siyasi platforma çekmistir. Ancak, bu onu kurtarmaz. Onu idamdan kurtaracak bir madde vardir. O da TCK'nin 59. maddesidir. Ancak sanik için bu maddenin uygulanmasi mümkün degildir. Yalvarip pisman olmasi, (bir daha yapmayacagim) demesi mahkemede ne hale düstügünü göstermistir. PKK terör örgütünce çocuklarina doyamayan babalar, annesine bir kez daha sarilamayan çocuklar, agzi süt kokan çocuklar, aksakalli dedeler, beli bükük nineler hunharca öldürülmüstür. Kan veren, can veren sehitlerin ruhu cennetlerinden çikip Imrali'da bu mahkemede nur gibidirler. Zalimler, vicdansizlar için yasasin cehennem.'' -SALONDA GÖZYASI...- Müdahil avukatinin yaptigi konusma sirasinda duygulanan sehit yakinlari ve ailelerinin gözyaslarini tutamadiklari görüldü. Avukat Keskin, bu sirada sanik Abdullah Öcalan'a dönerek, ''Sehitler ölmez, vatan bölünmez'' diye bagirdi. Sanigin halk deyimiyle ''kelleyi kurtarmak'' istedigini, ancak bunun tutmayacagini düsünerek Türkiye'yi tehdit ettigini söyleyen Keskin, sanigin, ''Benim yasamam lazim, yoksa Türkiye'nin basina daha kötü bela gelir'' dedigini hatirlatti. Keskin, mahkeme heyetine yönelik, ''Siz 59. maddeyi uygulayamazsiniz'' diye konusan Keskin, bunu mahkemeye saygisizlik anlaminda degil, mümkün olmadigi için söyledigini ifade etti. Geçtigimiz günlerde Kastamonu'da sehitlere övünç madalyasi verilmesi törenine katildigini kaydeden Keskin, ''Apo'nun boynuna idam yaftasini da siz asin. Bu habis uru siz kesin. Degil hafifletme, mümkün olsa cezasinin agirlastirilmasi lazim, Sizden intikam degil, adalet istiyorum. Adalet vereceginize de eminim. Bütün Türk milleti sizden bu adaleti bekliyor'' seklinde konustu. Keskin, bu davada Türk halkinin sesinin ''adalet, adalet'' diye bagirdigini belirterek, ''Lütfen Apo'nun yalvarmalarina, tehditlerine kulak asmayin. Karariniz Türk adalet tarihine geçecek. Kararinizi bekliyor, adaletli kararinizi 65 milyon gibi ben de istiyorum. Nasil biliyorsaniz öyle yapin, kararinizin basimizin üstünde yeri var'' dedi. -''FARE KAPANINDA OLMASAYDI''- Avukat Hülagu Balcilar ise avukat Keskin'in görüslerine aynen katildigini belirterek, sanik Öcalan'in geçmise degil, bugüne ve gelecege atif yapmak suretiyle geçmisi unutturmak istedigine isaret etti. Davanin 125. maddeye göre açilmasinin dogru oldugunu ifade eden Balcilar, sanigin suçunu ikrar etmesinin davaya katkisi olmadigini kaydetti. Balcilar, ''Su anda cam kafes içinde, fare kapaninda olmasaydi, burada söylediklerini söyleyebilecek miydi? Bu dava dagdaki çetelere de örnek olmalidir. Bu yolun sonu sehpaya çikar. Sanik kendi kaderini kendisi belirlemistir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti Abdullah Öcalan ile pazarlik yapmaz'' seklindeki görüslerini dile getiridi. Avukat Balcilar, demokratik haklarin, demokratik yollarla aranmasi gerektigini belirterek, ''Bir an evvel karar verilmeli ve infaz edilmelidir. Bu karar, ibret olacagi gibi sehit ailelerinin ve gazilerinin yüreklerine su serper'' diye konustu. Müdahil avukatlarindan Nizar Savas, Fuat Turgut ve Ruhi Bacanli, avukat Mehdi Keskin'in konusmasina aynen katildiklarini belirterek, sanigin idam cezasina çarptirilmasini istediler. Durusmaya daha sonra saat 14.00'e kadar ara verildi. -NOTLAR- Durusma sirasinda, müdahil avukatlarindan Fuat Turgut, terör örgütü elebasinin babasinin Ermeni asilli oldugu yolunda duyumlar bulundugunu ifade ederek, bunun saniga sorulmasini istedi. Baskan Okyay, avukata tepki göstererek, ''Ben bu soruyu sormuyorum. Bizim için önemli olan insanlarin kökeni degil, insanligidir'' dedi. Durusmayi mahkemenin yedek üyesi Mehmet Maras ilk üç günde oldugu gibi durusma salonunda izliyor. Bugünkü durusmanin ögleden önceki bölümünde iddia makaminda Ankara DGM Cumhuriyet Bassavcisi Cevdet Volkan yer almazken, sadece savci Talat Salk bulundu. -MAHKEME BASKANI MÜDAHIL AVUKATLARA SÖZ VERMEYE DEVAM ETTI -MÜDAHIL AVUKAT AKTAS: ''15 YILLIK VAHSET, KURU BIR ÖZÜR VE GERÇEKÇI OLMAYAN BARIS ISTEGINDE BULUNULARAK GIDERILEMEZ'' IMRALI ADASI (A.A) - Terör örgütü elebasi sanik Abdullah Öcalan'in durusmasinin 4. gününde söz alan müdahil avukatlardan Ünsal Aktas, ''15 yillik bir vahsetin, kuru bir özür ve gerçekçi olmayan baris isteginde bulunarak giderilemeyecegini'' söyledi. Saat 14.00'te baslayan durusmanin öglenden sonraki bölümünde müdahil avukatlarin esas hakkindaki iddialarini bildirmelerine devam edildi. Müdahil avukatlardan Ünsal Aktas, daha önce görüs bildiren meslektaslarinin beyanlarina katildigini bildirdi. Aktas, terörist sanik Öcalan'in mahkemede degisik bir anlayis sergilemeye çalistigini, stratejisinin sahte ve maskeli bir yaklasim tarzi oldugunu söyledi. ''Zehiri insana altin kupayla verirler. Cehenneme giden yol iyi niyet taslariyla döselidir'' seklindeki latin atasözlerini hatirlatan Aktas, sanigin sayisiz münferit ve toplu cinayetlerin birinci dereceden sorumlusu olduguna dikkati çekti. Avukat aktas, ''15 yillik vahset, kuru bir özür ve gerçekçi olmayan baris isteginde bulunarak giderilemez'' dedi. Aktas, iddianamenin hukuki anlamda kendilerini fazlasiyla tatmin ettigini belirterek, sanik hakinda idam cezasinin tatbik edilmesini istedi. Öcalan'i ''suç makinasi'' olarak nitelendiren Aktas, vatana ihanet suçunu isleyen sanigin, suçunu hafifletici bir neden bulunmadigina isaret etti. Aktas, ''Idama karsi olan bir hukukçu olarak, sanigin hakettigi idam cezasina çarptirilmasini istiyoruz'' dedi. Avukatlardan Cengiz Erkoyuncu, 5 avukat tarafindan hazirlanan ve Mehdi Keskin tarafindan okunan dilekçeye, aynen katildigini ifade ederek, ''Ben, müdahil avukatlarin en genciyim. Mehdi Keskin'in mahkemeye sundugu veciz ifadelerle dolu beyanlarina aynen katiliyorum. Bunlarin üzerine yeni bir beyanda bulunmayi saygisizlik olarak degerlendiriyorum'' seklinde konustu. Avukat Erkoyuncu, sanigin kurdugu PKK'nin ülkeyi bölmek amaciyla isledigi suçlarin, sanik hakkinda indirime gidilmesine olanak veremeyecegini bildirdi. Avukat Zeki Haci Ibrahimoglu da, daha önceki beyanlara katilarak, saniga isnat edilen suçun olustugunu vurguladi. Ibrahimoglu, sanigin 125. maddeye göre idam cezasina mahkum edilmesini ve indirim uygulanmamasini yönündeki talebi yineledi. Avukat Mükremin Türkmen, PKK ve onun basi sanik Öcalan'in, büyük yikimlara sebep oldugunu, yasayanan acilarin kefaletini omuzlarinda tasidigini söyledi. 4 günden beri devam eden durusmada, sanigin, kendi avukatlarinin da tasvip etmedigi suçlari isledigini ve bunlari mahkemede de teyit ettigini belirten Türkmen, ''15 yildan beri dünyada en kanli katliamlari islemis saniktan nedamet beklenemez. Sarfettigi baris ve kardeslik sözleri samimiyetsizdir ve açiktan destek aldigi ülkelere verilmis bir mesajdir'' seklinde konustu. Türkmen, sanigin isledigi suçlarla Avrupa Insan Haklari Mahkemesi'ne basvuru haklarinin olmadigini, olsa bile dikkate alinmamasi gerektigini sözlerine ekledi. Mahkemenin yaptigi yargilamanin, Türk hukuk tarihinde hakettigi mümtaz yerini alacagina isaret eden Türkmen, sanigin, samimiyetsiz tavirlariyla sehit ailelerinin acilarini daha da arttirdigini, bu nedenle idam cezasina mahkum edilmesini istedi. Müdahil avukatlari, esas hakkindaki iddialarini bildirmeye devam ediyorlar. -MÜDAHIL AVUKATLARI, ESAS HAKKINDAKI IDDIALARINI BILDIRMEYI TAMAMLADILAR IMRALI ADASI (A.A) - Terör örgütü elebasi sanik Abdullah Öcalan'in yargilandigi davanin dördüncü gününde müdahil avukatlari esas hakkindaki iddialarini bildirmeyi tamamladilar. Durusmanin bugünkü bölümü, müdahil avukatlarin esas hakkindaki iddialarini bildirmelerinin ardindan, saat 15.40'da sona erdi. Ankara 2 No'lu DGM, sanik avukatlarinin ''kalacaklari yer bulunamamasi nedeniyle mahkemenin bugünkü bölümüne katilmama'' yönündeki mazeretlerinin kabulüne karar verdi. Mahkeme Heyeti, Gemlik'deki bir misafirhanede sanik avukatlari ve yakinlari için 24 kisilik yer ayrildigi ve Gemlik Kaymakamligi'nca 2 minibüs tahsis edildiginin en seri sekilde sanik avukatlari ve yakinlarina bildirilmesi için DGM Cumhuriyet Bassavciligi'na yazi yazilmasina ve durusmanin bu nedenle yarin sabah saat 10.00'a birakilmasina karar verdi.

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.