Skip to main content

Mahmud Begê Mîllî, İngiltere, Fransa, Ermeniler ve Kemalistlere dair bazı notlar(2)

Woolley'in raporunda Mahmud Bey'in Halep'teki Müttefik İşgal Kuvvetler Komutanlığına gönderdiği bir mektup var.

Mektup biraz uzun olacak, ama daha sonra gireceğim konu ile doğrudan ilgili olduğundan dolayı aktaracağım.

Mahmud Bey'in Mektubu

„Ekselansları Britanya Generalı, Halep

Saygılarımı sunduktan sonra Yüzbaşı Woolley'in buraya geldiğini ve kendisinden çok memnun kaldığımı belirtmek isterim.
Yüzbaşı, Britanya hükümetinin Milli ve komşu aşiretlerin Urfa bölgesindeki İngiliz birliklerine saldırıda bulunmak üzere toplantılar yaptıkları yolunda haberler aldığını ve kendisinin bu konuyu soruşturmak üzere gönderildiğini belirtti. Bu haber doğru değildir. Böyle bir şeyi asla düşünmedik, çünkü böyle şeylerin ateşkes döneminde yapılması imkansızdır. Babam zamanında Britanya hükümetiyle özel dostluğumuz vardı ve biz sizden iyiniyet bekliyoruz. Bu tip iftiralara kulak asmamanızı istiyoruz ve bundan sonra herhangi birileri bizim hakkımızda bir şeyler söylerse bize bildirmenizi istirham ediyoruz. Size gerçeği bildireceğiz. Britanya hükümetine karşı hiçbir kötü niyet beslememekteyiz. Ancak eğer Anezeh, Bin Hazeyl veya İbn Muheyd gibi aşiretler sınırlarımızdan içeri girerlerse bunu yapmalarını engelleyeceğiz. Buna izin vermeyiz, çünkü bunlar her zaman disiplinsizdirler ve yalnızca karışıklık çıkarırlar.

Tüm kardeşlerim ve aşiretimin şeyleri saygılarını iletirler.

Milli Aşiretleri Reisi

Mahmud Bey İbn İbrahim Paşa“

Aslında Mahmud Bey'in sözünü ettiği tüm konuları Woolley ile geniş geniş tartışmıştı. İngilizler Mahmud Bey'in İngiliz güçlerine saldırma sözü karşılığından Türkler tarafından serbest bırakılmasından kuşkulanıyorlar. Mahmud Bey ve tüm kardeşleri bu iddia gülüyorlar. Mahmud Bey Woolley'e Arap aşiretlerinden dolayı bazı hazırlıklara giriştiklerini, ilk önce bu işin arkasında İngilizlerin olabilecekleri düşündüklerini ve daha sonra adamlarının getirdikleri bilgiler dayanarak böyle bir ilişkinin olmadığına kanaat getirdiklerini söylüyor.

Ayrıca Mahmud Bey'in mektubunda vurgu yaptığı Arap aşiretleri meselesi de Woolley'le tartışma konusu oluyor.

O dönemler Halep'te Müttefik İşgal Kuvvetlerinin Komutanlığını yapan General Gregory 1919 baharında „ Kürd Ulusuna Britanya Hükümetinin Beyannamesi“ anabaşlığı altında 8 maddelik bir yazılı açıklama yapıyor. Bazı kaynaklara göre bu açıklama İngilizce, Fransızca ve Kürdçe yapılmıştı. Bazılarına göre ise bu açıklama Fransızca ve Kürdçe yapılmıştı.

Açıklama da şöyle deniliyor:

„1) Kürdler tarafından ikamet edilen bölgelerin geleceği Barış Konferansı tarafından tespit edilecek ve Kürdlerin hakları tahsis edilecektir.

2) Kürdistan'da ikamet eden tüm milletler, konferansın onların geleceğine ilişkin verceği ana kadar yasalara riayet etmek zorundalar.

3)Ermenilerin katliamı ve sürgünü emrini veren görevli ve devlet memurları cezalandırılacaktır.

4) Müslümanları katleden Ermeniler de aynı adli muameleye tabi tutulacaklar.

5)Müslümanlarda bulunan Ermeni genç kızları ve kadınları derhal serbest bırakılmalı, sürgün edilen Ermenilerin mal ve mülklerine zorla el koyanlar bunları derhal meşru sahiplerine iade etmeliler.

6)Britanya hükümeti Birinci Dünya Savaşı esnasında kınanacak davranışlardan bulunan Kürdlere karşı hiç bir intikam duygusuna sahip değildir.

7) Ev ve mülk konusunda hukuki bir sorun yaşıyan iki taraf hükümete başvurmak zorundalar. İntikam duygusundan kaçınmak ve gerçek kardeşliği tesis etmek için çabalamak gerekir.

8)Britanya hükümeti bu beyannamenin maddelerinin kelime kelimesine tatbik edilmesini arzulamaktadır. Kanunlara riayet etmiyenler ağır cezalara çarptırılacaklar.

Britanya İşgal Kuvvetleri Komutanı

Gregory“( Paul Du Veou, La Passion de la Cilicie, Paris, 1938, s.40)

General Gregory'nin bu açıklamasında açık bir şekilde Ermeni katiamları ve sürgünlerinin emrini veren Türk devlet memurlarından ve Müslümanların katliamlarına katılan Ermenilerin yargılanmasından sözediyor. Aslında General Gregory'inin açıklamasında sözü edilen „ Müslümanlar“, Kürdlerdir.
General Gregory'inin açıklanmasında Ermeni katliamlarına katılan Kürdler için Britanya „Birinci Dünya Savaşı sırasında kınanacak davranışlardan bulunan Kürdlere karşı hiç bir intikam duygusuna sahip değildir“ diyor..

Britanya'nın Halep'te üstlenen komutanlarından General Mc Andrew Ağustos 1919 tarihinde Kürdlere yönelik ikinci bir çağrı yapıyor. Bu çağrıda yukarıda General Gregory'inin açıklamasının tüm maddelerini tekrarlıyor ve Ermeni katliamına katılan Kürdlere yönelik maddeyi daha da netleştiriyor.

General Mc Andrew açıklamasında şöyle diyor: „ Kürdlere ilişkin olarak Britanya hükümeti, Kürdleri tüm cezalardan muaf tutacak ve mutlak bir afa tabi tutmaya hazır olduğunu deklere ediyor“ diyor.(Wahe Tachjian, La France en Cilicie et en Haute-Mesopotamie, Paris, 2004, sayfa 93)

İngiltere Kürdleri kazanmak için ciddi bir faaliyet içindeydi.
İngiltere'nin bölgede bulunan kadroları Kürdlere ilişkin farklı yaklaşımlar içindeydiler.

Amiral Calthorpe'nin Binbaşı Noel'e ilişkin şu değerlendirmesi bu açıdan ele alınmalıdır. Binbaşı Noel Kürdleri yakinen tanıyan bir İngiliz ajanıydı. Yıllarca Doğu ve Güneyli Kürdlerinin içinde kaldı. Şehy Mahmud iktidarı döneminde Suleymaniye'deki İngiliz yetkilisiydi. Noel Celadet Bedirxan, Kamuran Bedirxan, Ekrem Cemilpaşazade ve Suleymaniye'li Tapo'yla birlikte aylarca sürecek Kuzey Kürdistan'da bir gezi yaptı.(1919)

Amiral Calthorpe Noel için şöyle yazıyor:

„Şimdi sıkıntım Kürdlerle.... Bağdat'tan Noel geldi. İyi ve dirayetli bir adama benziyor. Fakat o da başka bir fanatik. Kürdlerin peygamberi olarak ortaya çıkıyor. Ona göre Kürdlerden cömert, soylu ve iyisi yoktur. Yine Noel'e bakılırsa Ermenilerle Türklerde o kadar aşağılık ve tiksindiricidir. Kürdler bir tek Ermeni'nin kılına bile dokunmamışlar, hatta binlercesini tehcirden kurtarmışlardır. Tam aksine, asıl Ermeniler Kürdleri katletmişlerdir. Korkarım bu görüşleri ve yaklaşımıyla Noel bir Kürd Lawrence olup karşımıza çıkacak“diyor.(akt, M. K. Öke, Belgelerle Türk-İngliz İlişkilerinde, Musul ve Kürdistan Sorunu, 1992, Ankara, sayfa 40)

Amiral Calthorpe'nin Noel'e ilişkin bu değerlendirmesi farklı şekillerde irdelenebilinir. Amiral Calthorpe'nin Noel'in siyasal pozisyonunu abartığını söyleyenlerin olabileceği gibi, Noel'in Kürd-Ermeni ilişkilerinde abartmaya gittiği düşünenler olabilir. Noel'e tümden karşı olanların olabileceği gibi, onun pozisyonunu destekleyenlerde olur.

Keşke o dönemler Amerikalıların önerdiği gibi „Kürdlere ve Ermenilere yönelik yapılan katliamların bağımsız iki ayrı komisyon“ tarafından araştırması yapılsaydı. Belki bir çok şey kayıt altına alınırdı.
Keşke İngiliz Generalleri Gregory ve Mc Andrew'in Kürdlere yönelik yaptıkları çağrılar pratiğe aktarılmış olsaydı. Türk devlet yetkilileri yaptıkları Ermeni Katliamlarından yargılanmış olsaydılar, Kürdlerin katliamlarına katılan Ermeniler yargılanmış olsaydı ve Ermeni katilamlarına katılan Kürdler yargılanmış olsaydı(İngilizler bu Kürdlere af sözü veriyor) bugün elimizde çok somut veriler, dokumentler ve bilgiler olacaktı.
Bugün Ermeni jenosidi konusunda ciddi veriler var.
Fakat, Kürd jenosidi hakkında makale bazında dahi bir araştırma .yok..

Sayın Wahe Tachjian'nın Fransız belgelerine dayanarak verdiği bilgilere göre, 2 Ocak 1929 yılında Mir Celadet Bedirxan Haleb'teki Taşnakçıların Club'unda yaptığı konuşmada:

Kürdler ve Ermeniler aynı ırktan geliyorlar, yalnızca dinsel olarak farklılar. Uzun zamandan beri biz acı çekiyoruz ve Türk sultasına karşı mücadele ediyoruz. Biz bilmeden ve bilinçsizce bir birimizi katlettik.. Fakat biz bundan sonra ayrılmamak için birleştik. Türklerden rövanş almak için ve onlara karşı koymak için dostluğu ve barışı yerleştirmek için tüm çabalarımızı kanalize edelim..“ diyor( Wahe Tachjian la France en Cilicie et en Haute Mesopotamie, sayfa 365)

Mir Celadet Bedirxan'ın „ Biz bilmeden ve bilinçsizce bir birimizi katlettik“ sözünün altını çizmek lazım.

Devam edecek

Add new comment

The content of this field is kept private and will not be shown publicly.

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.