Skip to main content
Submitted by Anonymous (not verified) on 7 April 2008

IKI PROF BIR CÖMEZ, ATIMIZ TERLI YEMEZ !
****************************************
Dün aksam, Kanal D'de, sunuculugunu M. Ali Birand VE Ridvan Akar'in sundugu “32. Gün“ programinda “derin devlet“in üc derin “âllâmesi“nin derin tartismalarini izleme iskencesine katlanmak zorunda kaldik...
Fakat tam da iskence sayilmazdi, aslinda kimileri icin eglenceli bir tuluat tiyatrosuydu da diyebiliriz...

Efendim, tekmili manipülasyon maksatli programin ve meshur katilimcilarin asιl gayesi, AKP'yi yerin yedi kat dibine gömmek ve Ergenekon Cetesini temize cikarmak idi...
Bu derin “ücü bir yerde“nin ikisi prof'tu; cömez olan digeri ise, denizci emekli binbasi bir “duce“, yani bir docentti...

Prof'larin ikisini de Kürt camiasinda tanimayan yok !
Cünkü ikisi de 1970'lerden günümüze dek, basimiza belâ edilen bir isbirlikci megalomanyagin 1990'larda Kürt Ulusal Kurtulus Mücadelesinin ba$ina belâ ettigi iki “meshur“ MIT ajani idi !

Bunlardan birisi Mahir Kaynak, digeri ise Yalcin Kücük'tü !
Mahir Kaynak, her zamanki gibi asli görevi ve misyonu geregi “gercekleri saptirma ve kamuyu manipüle“ etmeye calistigi yorum ve tezlerini ileri sürdükce yaninda oturan Yalcin Kücük'ün o tezleri reddedip cürütmesi karsisinda, surati tipki ya$li bir bukalemun derisi gibi, renkten renge, mordan kirmiziya, kirmizidan yesile, yesilden kahverengiye dönüsüyor, ikinip sikiliyor ama, gik diyemiyordu...

Yalcin “Hoca“miz, bir zamanlar cömezi oldugu Dogan Avcioglu'nun ve Ilhan Selcuk, Mümtaz Soysal, Ilhami Soysal gibi “solcularin“ ideologu oldugu “Madanoglu Cuntasi“nin 9 Mart 1971'de yapacagi ihtilali, MIT'e muhbirleyip yapacagi ihtilâle engel olan MIT ajani Mahir Kaynak'i güya bu “tarihsel suc ve ihaneti“ nedeniyle, milyonlarca seyircinin gözleri önünde, kanirta kanirta ezmenin verdigi bir sinsi gurur ve hinzirlikla kasim kasim kasiliyor, her programinda yaptigi gibi bas bas bagirip masayi yumrukluyor, hop oturup hop kalkiyor, ellerini kizartincaya kadar birbirine $aplatiyor, kisacasi, tiyatral tüm yeteneklerini sergilemekten geri kalmiyordu...

Hilmi Özkök'ü, iktidari AKP'ye teslim etme ihanetiyle sucluyor; ve bir zamanlar “Yasar Pasa Hazretleri“ diye hitap ettigi Genel Kurmay Baskani Yasar Büyükanit'a ise simdi sadece “Yasar Pasa“ diyor, onu hem iktidari AKP'ye kaptirdigi icin, hem de babolara fazla katildigi icin sucluyor ve Abdullah Gül ile Tayyip Erdogan'in iktidari ele gecirisilerinin mesru olmadigini ve Cumhurbaskanligi ile Basbabakanlik görevlerini derhal kendi istekleriyle birakmazlarsa, baslarina cok kötü seyler gelebilecegini, bas bas bagiriyordu...

M.Ali Birand ise, “iki hoca, bir cömezi“ bir araya getirip carpistirmasi ve programinin reytinginin tavana vurmasi nedeniyle sevincten dört kö$e olup, erimis peynire dönüyordu...

Fekat ve de lâkin, bu kez Yalcin Hocamizda bir, hatta iki tuhaflik vardi...
Hazretin, tipki “kardesi“ Abdo gibi, M. Kemal'a özenip, batmak üzere olan TC'yi kurtarmak icin soyundugu Ikinci Kuvayi Milliye Sefliginin simgesi olan siyah kalpagi ba$inda yoktu (!); ve o bu sefil hâli ve dazlak kafasiyla, ya$lanip tüyleri dökülmüs sefil “Bozkurt“lara benziyordu...

Ondaki ikinci tuhaflik ise, her TV programinda yaptiginin tersine, bu kez, sürekli yaninda tasidigi Kibris Gazisi“ kimligi ile, 1974'teki ABD destekli Kibris Cikartmasi'nda silik ve sümsük bir astegmen olarak olarak cektirdigi fotografini, “meshur bir gerilla komutani“ veya “konvansiyonel savas uzmani“ olarak bu kez cikarip izleyicilerin gözüne gözüne sokmuyordu !...
Hayret dogrusu ! Acaba gecen haftalarda tutuklanan Ergenekon Cetesi tutuklamalarindan kil payi kurtulan-daha dogrusu daha derin birileri tarafindan kurtarilan- hocamizin kulagi yine onlar tarafindan cekilip, emzik gibi yaninda tasidigi “Kibris Cikarmasi'nin Kahraman Gazi Astegmeni“ fotografi yine onlar tarafindan elinden mi almisti, netekim ?!...
Zaten laf arasinda buna benzer bir seyler agzindan kacirmisti: Tipki tüm ihtilaller gibi AKP'nin Ergenekon'a karsi actirdigi davayi, kendisine karsi yapilmis sayiyordu ve ona göre, SKY Tv'de yaptigi haftalik“Kalemler ve Kiliclar“ isimli programi bu nedenle hemen yayindan kaldirilmisti...

Ey “Gök Tengri“, sen nelere kadirsin !...

Neyse gelelim, her iki hocamizin cömezi ve Yalcin Kücük'ün ikide bir “Komutan“ diye dalga gectigi Erol Mütercimler'e...
Haber Türk TV'de, “Kel-Aynak“, pardon, “Aynanin Arkasindakiler ve Komplo Teorileri“ isimli programinda babaannesinin ucuk veciz sözleri ve MIT mahrecli komplo teorileriyle izleyicilere “barnak isittiran “ bu Kafkas devsirmesi ucuk cömez, birkac sene önce, Mersin'de Newroz bayrami'nda sivil bir polisin ellerine zorla tutusturdugu Türk bayragini yere atan iki yumruk kadar Kürt cocuguna, o Kel-Ayna(k) programlarinin birisinde, serefsiz ve hayasizca “kopil“ diye küfretmisti !!!
Neyse agzinin payini vermis olmaliyiz ki, o pespaye programlarinda, bir daha o tür bir terbiyesizlik ve adilikte bulun(a)madi...

Efenim, na göre, iki cesit Ergenekon varmis !
Birinci Ergenekon'u yani Türk Gladiosu'nu bir yandan devletin bekaasi icin mesru ve kutsal sayarken (!), bir yandan da onu 1952'de Nato'ya giren Türkiye'de CIA ve Pentagon'un kurdugunu söyleyerek, ne kadar “güdümlü bir derin “vatansever“ oldugunu kanitliyordu !...
Veli Kücük'ün Ergenekon'unu ise “cete“ olarak niteleyip kücümsüyor ve lânetler yagdiriyordu....
Ayrica $öyle bir vecize ve tehditte de bulundu:
Nerymis efendim, Kahraman Türk Ordusu kolay kolay ihtilal yapmazmis ; ama bu sefer yaprsa 25 yil iktidardan gitmezmis !
Sanki cocuk kandiriyor, ve iktidar ABD'nin icazetiyle sanki TSK'nin elinde degil !!!
Bu arada, “ustalarim“ dedigi iki kasarlanmis “ajitatör-provokatör-manipilatör-desinformatör“ün arasinda ezilmemek icin, kendisinin ne kadar önemli ve kudretli biri oldugunu ispatlamak icin cahil ve geveze mahalle karilari gibi uyduruk bir dedikoduya sarilmaktanda cekinmiyordu !...

Efendim, kendisi henüz tifil bir denizci subayken, Gazi Orduevi'nde merdivenden inmekte olan sivil bir sahsin merdivenden inerken zorlandiigini görünce hemen kosup ona yardim etmis; ve meger o sahis Özel Harp Dairesi'nin kurucusu Emekli Tümgenerel Memduh Ünlütürk'müs ve kendisinin bu yardimi karsisinda duygulanip ona o gün ve daha sonra, Türkiyede islenen tüm siyasî cinayetlerle onlarin failler ive dönen siyasî olaylar ve kiksiler hakkinda Türkiye'yi altüst edecek bilgiler vermis; o da bu sirlari hemen deftere kaydediyormus...
Fakat, Ünlütürk'ün verdigi bu sirlari simdiye kadar hic kimseye aciklamamis ve asla aciklamiyacakmis ; üc nüsha hazirlayip emin yerlere teslim ettigi o büyük sirlarin kendisi öldükten sonra aciklanmasini vasiyet etmis, ve onun icin vatan ve namus borcuymus !...
Preh preh prah prah !
Hazret, öyle bir atiyor ve öyle bir roller kesiyor ki, yaninda Malkacoglu yigidi, atin yaninda kalan sipa gibi kalir vallahi !..

Bu arada devreye giren Ridvan Akar, onu bu bu « böyyük sirlari » aciklamaya razi etmek icin asagi yukari $u mealde bir provokatif soruyu yöneltti :
« Peki ama, siz bu sirlari ve faillleri kamuya aciklamasaniz, o zaman olmasi muhtemel cinayetlere nasil engel olabiliriz ; asil namus borcu onlari kamuya aciklamaktir » deyince, Kel-Ayna(k) kusumuz, o sirlari gizleme gibi bir görevi oldugunu “namus, etik“ gibi bir bir takim seyler geveleyip, « önemli adam » pozlarinda, kurnaz tilkilere benzeyen suratiyla siritip, koltugunda keyifle geriye dogru yaslandi...

Iste böyle sayin seyirciler, pardon sayin okurlar...

Bir « siyasi pornografik porogram » daha mesut-mutlu sona erdi ; ve yillanmis sunucumuz « Memos » zevkten agzi kulaklarina degmis bir bicimde, « Iiii, sivgili siyirciler ve konuklar, iiii, bir programin tadi dah damagimizda kaldi, degil mi, iii ! Insallah gelecek bi seferde, sizleri yine programimizda görmek isteriz, iii !“...

Ne diyelim, iii ?
“Gök Tengri“, bizi bu “i..“lerden , pardon, bu devsirmelerden korusun, iii !...
Aaaa-miiin !!!
* * *

OZAN BABO
7.4.8
-----------------
Yararlanilabilecek bazi siteler:
* http://www.zekibingol.com/content/view/1593/77/
* Memduh Ünlütürk'ün “ünlü“ sitesi:
http://www.tumgazeteler.com/haberleri/tumgeneral-memduh-unluturk/
*http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?t=memduh+unlut
urk
* http://www.acikistihbarat.com/Yazilar.asp?yazi=533
* http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=659998
*http://turkkitap.de/catalog/product_info.php?products_id=1177&osCsid=59…
* http://www.tusam.net/makaleler.asp?id=772&sayfa=15

OZAN BABO (not verified)

Mon, 04/07/2008 - 20:02

KALPAKLARIN DÜSÜSÜ !!! ( Iki Prof Bir Cömez, Atimiz Terli Yemez ! ) ********************************************* Dün aksam, Kanal D'de, sunuculugunu M. Ali Birand ve Ridvan Akar'in sundugu “32. Gün“ programinda “derin devlet“in üc derin “âllâmesi“nin derin tartismalarini izleme iskencesine katlanmak zorunda kaldik... Fakat tam da iskence sayilmazdi, aslinda kimileri icin eglenceli bir tuluat tiyatrosuydu da diyebiliriz... Efendim, tekmili manipülasyon maksatli programin ve meshur katilimcilarin asιl gayesi, AKP'yi yerin yedi kat dibine gömmek ve Ergenekon Cetesini temize cikarmak idi... Bu derin “ücü bir yerde“nin ikisi prof'tu; cömez olan digeri ise, denizci emekli binbasi bir “duce“, yani bir docentti... Prof'larin ikisini de Kürt camiasinda tanimayan yok ! Cünkü ikisi de 1970'lerden günümüze dek, basimiza belâ edilen bir isbirlikci megalomanyagin 1990'larda Kürt Ulusal Kurtulus Mücadelesinin ba$ina belâ ettigi iki “meshur“ MIT ajani idi ! Bunlardan birisi Mahir Kaynak, digeri ise Yalcin Kücük'tü ! Mahir Kaynak, her zamanki gibi asli görevi ve misyonu geregi “gercekleri saptirma ve kamuyu manipüle“ etmeye calistigi yorum ve tezlerini ileri sürdükce yaninda oturan Yalcin Kücük'ün o tezleri reddedip cürütmesi karsisinda, surati tipki ya$li bir bukalemun derisi gibi, renkten renge, mordan kirmiziya, kirmizidan yesile, yesilden kahverengiye dönüsüyor, ikinip sikiliyor ama, gik diyemiyordu... Yalcin “Hoca“miz, bir zamanlar cömezi oldugu Dogan Avcioglu'nun ve Ilhan Selcuk, Mümtaz Soysal, Ilhami Soysal gibi “solcularin“ ideologu oldugu “Madanoglu Cuntasi“nin 9 Mart 1971'de yapacagi ihtilali, MIT'e muhbirleyip (Aslinda onlari ihtilali yapacak olan komutanlar diger komutanlara ihbar edip 3 gün sonra onlarala 12 mart Ihtilali'ni yapmislardi!) ihtilâle engel olan MIT ajani Mahir Kaynak'i güya bu “tarihsel suc ve ihaneti“ nedeniyle, milyonlarca seyircinin gözleri önünde, kanirta kanirta ezmenin verdigi bir sinsi gurur ve hinzirlikla kasim kasim kasiliyor, her programinda yaptigi gibi bas bas bagirip masayi yumrukluyor, hop oturup hop kalkiyor, ellerini kizartincaya kadar birbirine $aplatiyor, kisacasi, tiyatral tüm yeteneklerini sergilemekten geri kalmiyordu... Hilmi Özkök'ü, iktidari AKP'ye teslim etme ihanetiyle sucluyor; ve bir zamanlar “Yasar Pasa Hazretleri“ diye hitap ettigi Genel Kurmay Baskani Yasar Büyükanit'a ise simdi sadece “Yasar Pasa“ diyor, onu hem iktidari AKP'ye kaptirdigi icin, hem de babolara fazla katildigi icin sucluyor ve Abdullah Gül ile Tayyip Erdogan'in iktidari ele gecirisilerinin mesru olmadigini ve Cumhurbaskanligi ile Basbabakanlik görevlerini derhal kendi istekleriyle birakmazlarsa, baslarina cok kötü seyler gelebilecegini, bas bas bagiriyordu... M.Ali Birand ise, “iki hoca, bir cömezi“ bir araya getirip carpistirmasi ve programinin reytinginin tavana vurmasi nedeniyle sevincten dört kö$e olup, erimis peynire dönüyordu... Fekat ve de lâkin, bu kez Yalcin Hocamizda bir, hatta iki tuhaflik vardi... Hazretin, tipki “kardesi“ Abdo gibi, M. Kemal'a özenip, batmak üzere olan TC'yi kurtarmak icin soyundugu Ikinci Kuvayi Milliye Sefliginin simgesi olan siyah kalpagi ba$inda yoktu (!); ve o bu sefil hâli ve dazlak kafasiyla, ya$lanip tüyleri dökülmüs sefil “Bozkurt“lara benziyordu... Ondaki ikinci tuhaflik ise, her TV programinda yaptiginin tersine, bu kez, sürekli yaninda tasidigi Kibris Gazisi“ kimligi ile, 1974'teki ABD destekli Kibris Cikartmasi'nda silik ve sümsük bir astegmen olarak olarak cektirdigi fotografini, “meshur bir gerilla komutani“ veya “konvansiyonel savas uzmani“ olarak bu kez cikarip izleyicilerin gözüne gözüne sokmuyordu !... Hayret dogrusu ! Acaba gecen haftalarda tutuklanan Ergenekon Cetesi tutuklamalarindan kil payi kurtulan-daha dogrusu daha derin birileri tarafindan kurtarilan- hocamizin kulagi yine onlar tarafindan cekilip, emzik gibi yaninda tasidigi “Kibris Cikarmasi'nin Kahraman Gazi Astegmeni“ fotografi yine onlar tarafindan elinden mi alinmisti, netekim ?!... Zaten laf arasinda buna benzer bir seyler agzindan kacirmisti: Tipki tüm ihtilaller gibi AKP'nin Ergenekon'a karsi actirdigi davayi, kendisine karsi yapilmis sayiyordu ve ona göre, SKY Tv'de yaptigi haftalik“Kalemler ve Kiliclar“ isimli programi bu nedenle hemen yayindan kaldirilmisti... Ey “Gök Tengri“, sen nelere kadirsin !... Neyse gelelim, her iki hocamizin cömezi ve Yalcin Kücük'ün ikide bir “Komutan“ diye dalga gectigi Erol Mütercimler'e... Haber Türk TV'de, “Kel-Aynak“, pardon, “Aynanin Arkasindakiler ve Komplo Teorileri“ isimli programinda babaannesinin ucuk veciz sözleri ve MIT mahrecli komplo teorileriyle izleyicilere “barnak isittiran “ bu Kafkas devsirmesi ucuk cömez, birkac sene önce, Mersin'de Newroz bayrami'nda sivil bir polisin ellerine zorla tutusturdugu Türk bayragini yere atan iki yumruk kadar Kürt cocuguna, o Kel-Ayna(k) programlarinin birisinde, serefsiz ve hayasizca “kopil“ diye küfretmisti !!! Neyse bu kafkas devsirmesi hakiki kopile, agzinin payini iyi vermis olmaliyiz ki, o pespaye programlarinda, bir daha o tür bir terbiyesizlik ve adice küfürler yapma cesaretinde bulun(a)madi... Efenim, ona göre, iki cesit Ergenekon varmis ! Birinci Ergenekon'u yani Türk Gladiosu'nu bir yandan devletin bekaasi icin mesru ve kutsal sayarken (!), bir yandan da onu 1952'de Nato'ya giren Türkiye'de CIA ve Pentagon'un kurdugunu söyleyerek, ne kadar “güdümlü bir derin “vatansever“ oldugunu kanitliyordu !... Veli Kücük'ün Ergenekon'unu ise “cete“ olarak niteleyip kücümsüyor ve lânetler yagdiriyordu.... Ayrica $öyle bir vecize ve tehditte de bulundu: Nerymis efendim, Kahraman Türk Ordusu kolay kolay ihtilal yapmazmis ; ama bu sefer yaparsa 25 yil iktidardan gitmezmis ! Sanki cocuk kandiriyor, ve iktidar ABD'nin icazetiyle sanki TSK'nin elinde degil !!! Bu arada, “ustalarim“ dedigi iki kasarlanmis “ajitatör-provokatör-manipilatör-desinformatör“ün arasinda ezilmemek icin, kendisinin ne kadar önemli ve kudretli biri oldugunu ispatlamak icin cahil ve geveze mahalle karilari gibi uyduruk bir dedikoduya sarilmaktanda cekinmiyordu !... Efendim, kendisi henüz tifil bir denizci subayken, Gazi Orduevi'nde merdivenden inmekte olan sivil bir sahsin merdivenden inerken zorlandiigini görünce hemen kosup ona yardim etmis; ve meger o sahis Özel Harp Dairesi'nin kurucusu Emekli Tümgenerel Memduh Ünlütürk'müs ve kendisinin bu yardimi karsisinda duygulanip ona o gün ve daha sonra, Türkiyede islenen tüm siyasî cinayetlerle onlarin failler ive dönen siyasî olaylar ve kiksiler hakkinda Türkiye'yi altüst edecek bilgiler vermis; o da bu sirlari hemen deftere kaydediyormus... Fakat, sonradan bir sol örgüt tarafindan öldürülen Ünlütürk'ün verdigi bu sirlari simdiye kadar hic kimseye aciklamamis ve asla aciklamiyacakmis ; üc nüsha hazirlayip emin yerlere teslim ettigi o büyük sirlarin kendisi öldükten sonra aciklanmasini vasiyet etmis, ve onun icin vatan ve namus borcuymus !... Preh preh preh ! Hazret, öyle bir atiyor ve öyle bir roller kesiyor ki, yaninda Malkacoglu yigidi, atin yanindaki sipa gibi kalir vallahi !.. Bu arada devreye giren Ridvan Akar, onu bu « böyyük sirlari » aciklamaya razi etmek icin asagi yukari $u mealde bir provokatif soruyu yöneltti : « Peki ama, siz bu sirlari ve faillleri kamuya aciklamasaniz, o zaman olmasi muhtemel cinayetlere nasil engel olabiliriz ; asil namus borcu onlari kamuya aciklamaktir » deyince, Kel-Ayna(k) kusumuz, o sirlari gizleme gibi bir görevi oldugunu “namus, etik“ gibi bir bir takim seyler geveleyip, « önemli adam » pozlarinda, kurnaz tilkilere benzeyen suratiyla siritip, koltugunda keyifle geriye dogru yaslandi... Iste böyle sayin seyirciler, pardon sayin okurlar... Tipki Popstar Alaturka gibi, bir « siyasi pornografik porogram » daha mesut-mutlu sona erdi; ve yillanmis sunucumuz « Memos » zevkten agzi kulaklarina degmis bir bicimde, « Iiii, sivgili siyirciler ve konuklar, iiii, bir programin tadi daha damagimizda kaldi, degil mi, iii ! Insallah gelecek bi seferde, sizleri yine programimizda görmek isteriz, iii !“... Ne diyelim, iii ? “Gök Tengri“, bizi bu “i..“lerden , pardon, bu devsirmelerden korusun, iii !... Aaaa-miiin !!! * * * OZAN BABO 7.4.8 ----------------- Yararlanilabilecek bazi siteler: * http://www.zekibingol.com/content/view/1593/77/ * Memduh Ünlütürk'ün “ünlü“ sitesi: http://www.tumgazeteler.com/haberleri/tumgeneral-memduh-unluturk/ *http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?t=memduh+unluturk * http://www.acikistihbarat.com/Yazilar.asp?yazi=533 * http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=659998 *http://turkkitap.de/catalog/product_info.php?products_id=1177&osCsid=5974591aaedefd9fa02f5041858055fd * http://www.tusam.net/makaleler.asp?id=772&sayfa=15

Add new comment

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.