Skip to main content
Submitted by Anonymous (not verified) on 23 September 2010

Eski MİT Müsteşar Yardımcısı Cevat Öneş, İmralı’da PKK lideri Abdullah Öcalan’la son dönemlerde yapılan sivil görüşmelerin “daha nitelikli” olduğunu söyleyerek, bunun birbirini “kullanma” değil, “çözüm için işbirliği yapma” olduğunu söyledi.

"Devlet ile Öcalan çözüm için işbirliği yapıyor"

Eski MİT Müsteşar Yardımcısı Cevat Öneş, İmralı’da PKK lideri Abdullah Öcalan’la son dönemlerde yapılan sivil görüşmelerin “daha nitelikli” olduğunu söyleyerek, bunun birbirini “kullanma” değil, “çözüm için işbirliği yapma” olduğunu söyledi.

Milliyet gazetesine konuşan eski MİT Müsteşar Yardımcısı Cevat Öneş, Öcalan’ın esaret altında alınmasından bu yana yapılan görüşmeleri değerlendirirken, eleştirilmesi gereken hususun kapsamlı bir proje üzerinden, tüm kurumların, ahengiyle hedefe ulaşıp ulaşılmadığı meselesi olduğunu söyledi.

BU MESELE DEMOKRATİKLEŞME SÜRECİ İLE ÇÖZÜLÜR
Öneş, “Bu konuda bizde eksiklik var. Bu mesele demokratikleşme süreci ile birlikte çözülecek bir meseledir. Silahların bıraktırılması için ayrı ancak paralel giden bir proje lazım. Çünkü, teröristin tabanını silahtan tecrit edip, demokratik süreç içerisine sokacak siyasi bir çabaya gerek duyuluyor. Bunun siyasi iktidar, siyaset ve toplum bakımından kabullenildiğini görüyoruz. Maalesef geç kalınmış bir süreç üzerinden başlamak zorunda kaldık, zaman kaybettik” dedi.

Örgütün siyasal mücadelesinin müzakereye dönüştüğü yönündeki yorumları değerlendiren Öneş şunları söyledi: “Demokratik açılım ve Türkiye'nin yeniden yapılanması şeklinde gelişen bir süreç başladı. Buna karşı Öcalan'la yapılan görüşmelerde; dağdakilerin indirilmesi ve demokratik süreç içinde çözüm yollarının açılması... Tabi dağdakinin bazı talepleri var. Mesele, Türkiye'nin demokratik ihtiyaçları çerçevesinde toplumun desteğini alıp silahların bıraktırılmasıdır. Ve sonra da belki bana göre olması gereken bir affın ortaya çıkabileceği meselesidir.”

GÖRÜŞMELER DAHA NİTELİKLİ
Öneş, görüşmelerin Öcalan ile “yarı-resmi bir müzakereye dönüştüğü” yönündeki eleştirilere de cevap verirken, şu noktalara dikkat çekti: “Görüşmeler devletin ihtiyaçları için yapılıyor. Bunların amaca hizmet edip etmemesi önemli ki, ben Öcalan'ın son açıklamalarında çok değişik bir durum gözledim. Olumlu görüşmeler olarak belirtiyor ilk defa. İlk defa PKK'yı da son patlama olayı nedeniyle eleştirel bir tavır içine giriyor. Ve sanki ateşkes sürecine devamlılık sürecine kalıcılık kazandırma gibi bir bakışı var izlenimini edindim.”

Son dönemlerdeki görüşmeleri “daha nitelikli bulan” Öneş, “Çünkü anlaşıldı ki bu mesele çok kapsamlı. Siyasi, sosyal, hukuki bir mesele. Bir yapı içinde bakılarak adımlar atılıyor gibi geliyor bana. Görüşme yaparken taraflardan biri müzakere diye algılar, diğeri görüşme der. Kelimelere takılmamak gerekiyor” ifadelerini kullandı.

ÇÖZÜM İÇİN İŞBİRLİĞİ
Görüşmeler için “Devlet ile Öcalan’ın birbirini kullandığı” yorumuna katılmayan Öneş, “Söylediğim çerçevede, çözüme kilitlenen bir barış projesi çerçevesinde yaklaşılıyorsa soruna, ‘kullanma’ tabirini kullanmam. Onun yerine 'çözüm için işbirliği yapma' derim ve 'talepleri ortak noktada bütünleştirme' derim” diye belirtti.

“Çözüme kilitlenmiş, barışa kilitlenmiş işbirliği var” diyen Öneş, en azından böyle olmasını temenni ettiğini belirterek, şöyle dedi: “Çözümün anahtarlarından en önemlisi olarak görüyorum. Bir işbirliği havası görüyorum. Çünkü kaçınılmaz şekilde Türkiye dinamikleri de bunu zorluyor. Özellikle son referandum sonuçları da gösterdi. Boykot kararı veren güneydoğulu kesimin içindeki insanlarımızın da aynı talep içinde olduğunu sanıyorum.”

Diğer ülkelerdeki örneklere de dikkat çeken Öneş, “İrlanda, İspanya örneği budur. Tony Blair, 'Çözüm olacaksa şeytanla bile konuşurum' diyerek adımlarını attı ve İrlanda meselesini çözdü” ifadelerini kullandı.

birgün

Add new comment

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.