PS: bu alintilar internetten mixlenmis alintilardir. kimsenin babasinin mali degildir.. nerde mi yazmis bunlari mihri belli denen kemalist canli varlik?
git arastir kendin bul!
İşte DSP, BDP, CHP, TKP THKP CHAKP RHAKP TRALLA_LIL_LLO_KP_SA_PEYI
VE BILCUMLE APOCU GRUHU (YANI PKK KADROLARINI)
Mihri Belli deyince heyecanlandıran ortak duygu!
once okuyun bunu okuyun, sonrada aktaracagim Duran Kalkan denen canli varligin internete dusmus soylesi dedikleri paçavrayi aktaririm, onu da okursunuz,,
ondan sonrada soru ve cevap fasli baslayacak..
ve...
ve kokos'tan da rica ile
mihri belli ve "kurdistan daglarinda omrunu geçirmis ve siz tahammul edemiyosunuz" dedigi DURAN KALKAN sifatli canli varligin soylesi dedikleri paçavra ile ilgili AHLAK SINIRLARINI (yoksa baska sinirlar da mi vardi?) ASMAYAN YAZILAR VE YORUMLAR YAZMASINI ISTIRHAM EDECEGIM...
ama once sorular fasli gelecek..
buyrun okuyun!
think_anonymously
“19 Mayıs’ın Gençlik Bayramı olarak ilk kutlanışı 1935 yılında oldu. Okullar ve spor kulüpleri İstanbul’da Fenerbahçe Stadyumu’nda toplandılar... Kolej jimnastik takımı olarak biz de oradaydık. Kol başında ben vardım ve kocaman bir Türk bayrağı taşıyordum... Geçit resminde bizim yerimiz gerilerdeydi... ‘Bayrağın başta geçmesi gerek, bayrağı ver’ dediler. ‘Bayrağı vermem... Bayrağı biz taşırız’ dedim ve direndim... Sonunda razı oldular. Evet, o ilk gençlik bayramında ayyıldızlı al bayrağı kol başında taşıyan ben oldum.O dönemin ulusal gururunu körükleyen sloganlar, bizim duygularımızı da ifade ediyordu. Okul arkadaşlarım için aynı şeyi söyleyemem ama o ulusal gurur beni derin bir anti-emperyalist görüşe vardırdı. Oradan da Marksizm’e zaten bir adım...”
“Fikret’in ‘Ruy-i; zemin vatanım, Nev-i beşer. Milletim’ (Yeryüzü vatanım-İnsanlık milletim) mısraını, zamanının şoven tahriklerine karşı şair tarafından öfkeyle söylenmiş bir söz olarak, hoşgörü ve anlayışla değerlendirebiliriz, ama millet gerçeğini atlayan böyle bir enternasyonalizmin bilimsel bir yanı yoktur..”
“Gerçek milliyetçi, ulusal bağımsızlık, gerçek demokrasi, ümmetçiliği ve kozmopolitliği reddeden ulusal kültür uğruna savaşandır.”
“Türk mitolojisine dönmenin olumlu, ilerici bir davranış olduğunu belirttik. Ümmetçilikten çıkmağa ve uluslaşmaya başlayan bir halkın, kendi öz kültür kaynaklarına dönmesi tabii bir şeydir. Ve sınıfsız barbar bir toplumun üst-yapısı olan Türk mitolojisi, özünde, emeği ve emekçiyi yücelten unsurlar taşır. Örneğin Ergenekon Destanı’nda topluma kara gününde yol gösteren, bir demircidir. Bey değil han değil, bir emekçi. Ergenekon Destanı özünde devrimci bir destandır, ama ona bugün Türkiye’de sahip çıkanların davranışlarını devrimci olarak nitelendiremeyiz.”
“Gelmiş geçmiş iktidarların şimdiye kadar Kürt sorununda izledikleri yol uyduluk politikasının paralelindeydi. Barzani, Talabani gibi kıdemli işbirlikçiler el üstünde tutuldu, onurlandırıldı, ama kendi ülkenin insanı olan ve ortak vatan çatısı altında halkların gönüllü birliğini savunan Kürt ezildi.”
“Yüzyıldan uzun bir süredir Türkiye’nin kaderine hükmetmiş olan asker-sivil bürokrat zümre bir geçmişin, bir geleneğin temsilcisidir ve bu geçmişte bir Çanakkale vardır, bir Kurtuluş Savaşı vardır... Asker-sivil aydın zümrenin ideolojisinin günümüz şartlarına uydurulmuş bir Kemalizm olduğu söylenebilir.. bu zümre kesin olarak demokratik devrimden yanadır.. sosyalist devrime karşı olması için de sınıf açısından bir neden yoktur... Bugün Türkiye’de bir genelkurmay başkanı orgeneral göğsünü gere gere bir buçuk odada oturduğunu söyler ve bunu kimse yadırgamaz, giderek bunu yoksul Türk halkı, milli bir ordu olan Türk ordusunun en yüksek kademesinde bulunmanın bir vecibesi sayar...”
“Atatürk’ün en büyük çabası, genç kuşaklara Türk milli gururunu telkin etmek olmuştur. Milli gurur iyi şeydir. Milli gurur insanı sosyalizme götürür. En sağlam sosyalistler o yoldan gelmişlerdir sosyalizme. Bir adamda gerçek milli gurur varsa, korkma. Er geç temel ilkelerde birleşirsin onunla. Er geç dünyada Türk olarak başı dik yaşamanın, kapitalizmin dünya yüzünden silinmesi ile mümkün olabileceğinde anlaşılacaktır. Bunu kendimden bilirim. Bizim delikanlılığımızda biz ‘Bir Türk dünyaya bedeldir,’ ‘Ne mutlu Türk’üm diyene’ sloganlarını ciddiye alan kuşaktık.”
bu da Duran Kalkan denen Kemalizm ve Apoculuk BokÇukur Kadrosu !