Şu an konusulan Türkçe 1932 yıllarının kalıntısıdır! İçerisinde halen cok sayıda - ... - Arapça - Farsça - Ingilizce - Fransızca - ve Kürtçe kelimelerinin yer aldığı bir dil haline gelmistir. Eğer Türk olan Türkler iddialarını kanıtlamak ve öncelikle Kürt halkı ve dünya halkları tarafından ciddiye alınmak istiyorlarsa, bir kaç bağımsız dil uzmanlarına izin versinlerde, biz de ne nereden geliyormuş, Kürtçe dili Türkçe denilen dilin bir türevimiymiş, biz de bilimsel bir bakiş acisindan ögrenelim. Kursunlar üniversite dedikleri yerlerinde bir kaç bağimsiz ve ciddi dil arastırma kurumları, görelim ne neymiş. Yalnız, Türk olan Türkler her zaman korkunç bir rüya gördükten sonra her sabah uyanıp yeni olağan üstü iddadalarda bulunuyorlar. 1923 den bu yana yalnızca bunu çok iyi kavramışlar. Zaten, kendileriyle konustuğumuz, Türk olmayanlar, tanıştıkları türklerin bu çocuksu davranısından hiç hoslanmadıklarını açikca dile getirirler: "Ikide bir yeni bir şey idda et, ve hiç kanitlamaya lüzum görme. Senin iddalarini kanitlamaya çalişanlarada kötü isim vur. Oh, ne Güzel bir sistem!". Yani bu Türk olan Türklerin hiç bir şeyi ögrenmeye hazır olmadiklarını kendilerinden başka herkes anlamiş ve kavramiştir. Bunlar 1923 den bugüne ne yapmişlarsa sanki! Iki elimizdeki on parmak, onların (TC nin) kendi Türkiye dedikleri topraklarında yaşayan insanlar için ve dünya zemininde yaptıkları positiv seyleri saymaya çok mu çok gelir.