Direkt zum Inhalt
Submitted by Aso Zagrosi.. on 12 September 2009

[url=http://www.newroz.com/modules.php?name=News&file=article&sid=6145]Burada sözü Urfalı Mateos'a bırakalım.

“Bunların hakimiyetleri zamanında, İran'ın zalim ve menfur müstebidi ve müslümanların başemiri olan Mamlan asker toplayıp, kana susamış bir ejder gibi hıristiyanlara karşı yürüdü ve her yeri mahvetmeye niyet etti.
Mamlan muazzam bir ordu ile beraber yürüyüp dağ ve ovaları askerle doldurdu. Yeryüzü bu zalimin korkusundan sarsıldı. O, bir çok yerleri kılıç ve ateşle esaret altına aldı ve kiliseleri yaktı. O, böylelikle buraları Allah'ın takdisinden mahrum etti ve cenabı Hakk'a küfretmiş oldu. Bu merhametsiz canavarın korkusuna kapılan hıristiyanların dücar oldukları katliamı tasvir etmek imkan haricindedir. Çünkü, onun zehirle dolu öfkesi, acı bir gazab gibi hıristiyanlar üzerine döküldü. O, bu muazzam ordu ile beraber Gürcü Prensi Küropalat Davit'in memleketi olan Apahunik eyaletine geldi. O, dindar ve aziz bir adam olan bu prense tehdit dolu bir mektup yazarak ’ Kimse seni aldatmasın, ey menfur ve ihtiyarlıkta çürümüş bir adam olan Davit!! On yıllık vergi ile beraber rehine olarak zadegânın oğullarını ve itaat ettiğine dair bir yazıyı bana göndermesen, bütün kuvvetimle üzerine geleceğim. O zaman seni benim elimden kim kurtarabilecektir? Çünkü, ey menfur ihtiyar, seni en ağır ızdıraplara maruz kılacağım' dedi. O, bu suretle, onun üzerine şiddetli tehditler savuruyordu.
Davit zalim Mamlan'ın mektubunu okuyunca, bu acı sözlerden müteessir oldu ve mektubu yere attı. Ağlıyarak Allah'a niyaz eyleyip ’Ey Allahım kuvvetini ortaya çıkar ve Rafsak ile Asurya'nın menfur hükümdarı Senekerim'e yapmış olduğunu hatırla, çünkü, o da aynı sözleri sarfetmişti. Ey Allahım Hazreti İsa, sana inanlardan yüz çevirme' diye dua etti“

Urafalı Mateos hikayesinin devamında Gürcü ve Ermeni güçlerinin Mamlan'ın 200,000 kişilik ordusunu yenilgiye uğratıklarını, “Mamlan'ın eşini esir adıklarını........... bir çok esirle çok miktarda altın, gümüş ganimet elde ettiklerini, Zalim Mamlan'ın mahçup bir şekilde kendi memleketine geri döndüğünü“ yazıyor. ( Urfalı Mateos, Vekayiname, sayfa 37-39)
Her ne kadar yazar Mamlan'ın güçlerini 200.000 diyerek abartıyorsa da, Revadi Kürd Devletinin Malazgirt'te Kürdlere karşı yapılan kıyıma ve Malazgirt Camisinin yakılmasına tepki gösterdiği ve büyük bir askeri güç ile bölgeye girdiği tarihsel bir gerçektir. Fakat, Mamlan'ın bölgeye girişi tarih hakkında farklı versiyonlar mevcuttur. Bazı tarihçiler Mamlan'ın defalarca bölgeye girdiği söyleniyor.
M. Brosset'in 1858 yılında St. Petersbourg'ta çevirisini bastırdığı “ Histoire de la Georgie“ adlı eserdede Mamlan'ın Malazgirt'ten dolayı Ermeni ve Gürcülere savaş ilan ettiğini yazıyor.

M.Brosset: “Apelhaci'nin oğlu Aderbeycan Emiri, Mamlan yada Mamlun Malazgirt olayını duyunca hiddetlendi ve muazam bir ordu toplıyarak ateş ve kan ile Apahunik'e girdi“ diye yazıyor. (M.Brosset, age sayfa 181)

Fakat, M.Brosset Ermeni tarihçi Asolik'e dayanak Mamlan'ın ordusunun “100.000 savaşçı cıvarında“ olduğunu yazıyor. Asolik tarih kitabını “990 ile 1020 yılları arasında yazıyor. Urfalı Mateos ise 1136 yılında yaşama veda ediyor“( René Grousset, Histoire de L'Armenie, sayfa 525, Payot, Paris)

Buradada görüldüğü gibi Asolik yaşanan bu olaylar ve savaşlar esnasında hâlâ yaşıyordu.

M.Brosset Asolik'e dayanarak Mamlan'ın 100 bin kişi ile bölgeye girişini Gürcü ve Ermenilerin ortak bir şekilde Xelat'ı(Ahlat) kuşatma altına almalarından sonra gündeme geldiğini yazıyor. Bilindiği gibi Merwani Kürd devleti kurulduğu zaman, Malazgirt ve Xelat gibi şehirlerde onların denetimi altındaydı. Merwanî devletinin kurucusu Mîr Bad yada Baz Musul'da öldürüldükten sonra Ermeni ve Gürcü güçleri Malazgirt'i ele geçirmişlerdi. Daha sonra Xelat'ı denetim altına almak istediler. O dönemler Asolik'ten aktardığına göre “Bad'ın kız kardeşinin oğlu Xelat Emiri“ydi.(M.Brosset, age sayfa 182)

Brosset o dönem Xelat Emiri Apumsar olduğunu ve onun Bad'ın kız kardeşi Mrovan'ın değil başka bir kız kardeşinin oğlu olduğunu yazıyor.(age, 182)

Sonuç olarak Ermeni ve Gürcü güçleri Xelatı ele geçirmek için kuşatıyorlar. Fakat, Ermeni ve Gürcü güçleri arasında sorunlar ortaya çıkmaya başlıyor ve bu arada büyük bir yenilgi alıyorlar.

Sözü Aslolik'e bırakalım .. Asolik : “ Fakat Tanrı onları cezalandırdı. Mrovan'ın oğlunun yerine, - bu kardeşinin Emiri oldu- Bad'ın başka bir kız kardeşinin oğlu ve Amit Emiri bunlara karşı yürüdü. 998 Noel'inde kanlı bir savaş oldu. Taik'in cesur savaşçıları bir çok dinsizi yaraladılar ve kamplarına geri döndüler. Fakat bir sonraki gece Gürcüler Allah'ın gazabına uğradılar. Bir terör paniği baş gösterdi, savaşmadan kaçmaya başladılar, müslümanlar ve Xelat halkı tarafından takibe uğradılar. Bir çokları bu yenilgiden sonra öldürüldüler. Bu arada Tornic'in oğlu Bagrat- Magistros, Prenslerin Prensi Baguran ve daha bir çokları esir düştüler“ diye yazıyor.(M.Brosset, age sayfa 182)

Bir çok tarihçi, Urfalı Mateos'un “Müslümanların Baş Emiri“
dediği Mamlan'ın Ermeni ve Gürcü güçlerine karşı en az 3 defa savaşa girdiğini yazıyor.

11.yüzyılda yaşamış ve 1056 yılında Revadilerin başkenti Tebriz'e de uğrayan Nasir-i Xusrew Sefername'sinde Rewadi Kürd Mirleri hakkında şöyle diyor: “Tebriz şehrine vardım. O gün eski aylardan şehriverin beşiydi. O şehir Azerbeycan ülkesinin merkezidir. Mamur bir şehirdir. Uzunluğunu ve enliğini adım adım ölçtüm, her ikiside bin dört yüz adım geldi. Azerbeycan vilayeti Padişahını hutbede böyle anıyorlardı: El emir-ül ecell seyf-üd devleti ve şeref-ül mille Ebu Mansur Vehsudan İbni Muhamed mevla Emir-ül mü'minin.“ (Nasir-i Xusrew, Sefername, Milli Eğitim Basımevi, 1967 İstanbul, sayfa 9)

Bilindiği gibi Vehsudan Mîr Mamlan'ın ailesinden geliyor.. Cuma hutbesi onun adına okunuyordu. O dönemlerde hutbe olayı devlet olmanın ve bağımsız olmanın şartlarından biriydi.

Nasir-i Xusrew Tebriz'de olduğu zaman meşhur Kürd asılı şair Qetrani Tebriz'i ile karşılaşıyor. Bilindiği gibi Qetrani Tebrizi hem Şeddadi ve hem de Revadi Kürd devletlerinin Mirleri hakkında bir şiir ve methiyeler yazmıştır. Nasir-i Xusrewi Qetran için “ Tebriz'de Qetran adlı bir şairle görüştüm. Güzel şiir söylüyordu, ama Fars dilini iyi bilmiyordu“(age, sayfa 9) diye yazıyor.

Devam edecek

Aso Zagrosi[/url]

Neuen Kommentar schreiben

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.