Direkt zum Inhalt

HASAN HÜSEYİN YILDIRIM DERHAL SERBEST BIRAKILMALDIR !

HASAN HÜSEYİN YILDIRIM DERHAL SERBEST BIRAKILMALDIR !

PARTÎYA ŞOREŞ- KAWA

Hasan Hüseyin Yıldırm, 25 ?ubat 2005 tarihinde bir grup arkadaşla 25- 26 ve 27 şubat tarihleri arasında Hollanda'da yapılan KÜRDİSTAN ULUSAL KONFERANSI'na katılmak için giderken Almanya- Hollanda sınırında Hollanda polislerince İnterpol tarafından aranıyor gerekçesiyle göz altına alındı.

Son yıllarda Avrupa devletleri, Türkiye Devletiyle sistemli bir işbirliğine girerek Kürd siyasal kadrolarına karşi bir sindirme ve teslim alma kampanyasını yürütüyorlar. Bu amaçla son bir yıl içinde bir çok Kürd siyasal kadrosu haksız bir şekilde gözetim altına alındı. Avrupa devletleri, Kürdler ve Kürd halkının ulusal demokratik haklarını savunan ve bunda ısrar eden siyasal kadrolara karşi bir psikolojik terör kampanyası içine girmiş bulunmaktadır.. Hasan Hüseyin Yıldırım'ın bu olayı, başlatılan cadı avı zincirinin bir halkasıdır.

Avrupa devletleri, tarih boyunca Kürdistan'ın parçalanmasında ve Kürdistan'ı aralarında bölen devletlerin Kürd halkına karşi işlediği suçlara devlet çikarlari için dolaylı yada doğrudan katılmasına rağmen, son yıllarda Avrupa Birliği bazında geliştirdiği "demokrasi, insan hakları, hukuk devleti" gibi girişimler Kürd çevrelerinde de sevinçle karşilaniyordu..

Avrupa devletleri, Türkiye ile girdiği son üyelik girişimleri esnasında bilinçli bir şekilde Kürd ve Kürdistan gerçekliğini tüm aldığı kararlarda yadsıma yolluna gitmiştir. "Türklerin hasasiyetlerini" göz önüne alan AB, hiç bir resmi belgeye Kürd ve Kürdistan gerçekliğine tek bir atıfta bulunmadı.

Avrupa devletleri kendi ekonomik, stratejik çikarlari için, Türkiye'yi Avrupalaştırma yerine Türkiyeleşmeye doğru bir eğilim içine girmiş bulunmaktadır..

Hollanda devletinin Hasan Hüseyin olayında gösterdiği tutum, bu gerçekliğin bir ifadesidir. Hasan Hüseyin Yıldırım, 1970'lerin başinda ortaya çikan Kürd ulusal demokratik mücadelesine aktif bir şekilde katıldı.. Daha sonra oluşan KAWA hareketinde çesitli kademelerde görevler aldı. O da onbinlerce Kürd gibi 12 Eylül askeri darbesi neticesinde tutuklandı ve çagdisi işkencelere maruz kaldı ve uzun yıllar ceza evinde kaldı.

Hasan Hüseyin Yıldırım, eylül 1988 tarihinde bir grup arkadaşiyla cezaevinden kaçtı ve 1989 yılından 2000 yılına kadar siyasi ilticacı ve 2000''den beri Almanya vatandaşi olarak bu ülkede yaşamaktadır.

Türk devleti, 1988 tarihinden bu yana Hasan Hüseyin Yıldırım'ı İnterpol aracılığıyla aramaktadır. Türkiye Devletinin istemi üzerine H. H. Yıldırım, 17.08.1990-12.09.1990 tarihleri arasında İsviçre devletinde gözetim altına al?nd?. Daha sonra Basel Mahkemesi Türklerin iddialarını ciddiye almayarak H.H. Yıldırı'ı serbest bıraktı ve gözetim altında tutuğu süre için on binlerce İsviçre frankı tazminat ödemek zorunda kaldı.

Hollanda devleti, Türk devletinin Eylül hukukunun savuncusu ve avukatı görevini üstlenmistir. 12 eylül süreci boyunca Türk devletinin terörüne maruz kalan ve terörden kurtulmak için yurt dışına çikmak zorunda kalan kadrolardan TC adına intikam almaya çalisiyor..

Madem ki, Hollanda devleti, teröre karşi çikiyor, özgürlük, adelet ve demokrasi şampiyonluğunu yapmaya çalisiyor, O zaman bu devlet 12 eylül dosyasını açmalı.. Türk devletinin sistemli ve örgütlü işkencelerine maruz kalan on binlerce Kürdün işkencecilerinden hesap sormalı ve onlar hakkında tutuklama kararı çikarmaldir.

Madem ki Hollanda devleti bu işe soyunmuş, o zaman son 20 yıl içinde yok edilen 40 binden fazla Kürdün katilleri olan, 4000 yakın Kürd yerleşim birimini imha eden TC devletinin tüm yetkililerine ilişkin arama kararını çikarsin....

Madem ki, Hollanda devleti bu ise soyunmuş, o zaman Ulusal özgürlükleri için harekete geçen Emeni soykırımı dosyasını açsın, onlarca Kürd isyanı neticesinde katledilen 100 000'lere varan Kürdlerin katilleriyle ilgili dosyaları açsın...

Hollanda devleti, Kürdistan'ı Anatolia'yi halkların ve kültürlerin mezarlığı durumuna getiren TC'ye karşi kendisinin, halkının ve insanlığın onurunu korumaya çalisan Hasan Hüseyin Yıldırım' derhal serbest bırakmalıdır.

PARTÎYA ŞOREŞ KAWA
28.02.2005

...

KÜRTLERI POTANSIYEL MUTTEFIKLERIYLE CATISTIRMA SIYASETI Turkiye Cumhuriyeti daha kurulmadan izlenen en temel politikalardan birisi Kürtlerle potansiyel müteffiklerinin çat??t?r?lma politikas?d?r. H. Hüseyin Y?ld?r?m'?n Hollanda taraf?ndan gözalt?na al?nmas?n? de?erlendirirken, okuyucunun dikkatini bu politikan?n tarihsel arka plan?na çekmek ve tarihin güncelle?tirilmesine katk?da bulunmak istiyorum. Berzenci'nin ?ngilizlerle çat??t?r?lmas? bu politikan?n sonucudur ve ne yaz?kki ?ttihat Terakki'nin ard?llar? amaçlar?na ula?t?lar: ?ngiltere mandas?nda ya?amay? kabul etmeyen Kürtler Araplara yamand?r?ld?lar. Berzenci'nin 'müslüman karde?leriyle birlikte ya?amay? kabul etti?i takdirde kendisinin liderli?inn kabul edilece?i' ?eklinde kand?r?lmas? Kürtlerle ?ngilizler, kar?? kar??ya getirdi. Bu yan?lg? Kürtlerin yakla??k bir as?rd?r Arap egemneleri ve onlar?n hamileriyle sava?malar? sonucuna yol açt?. Bugün Güney Kürdistan'da varolan ve ya?at?lmaya, federasyonla taçland?r?lmaya çal???lan statüko bir as?r önce çok yak?n olunan ama 'Müslümanlar?n karde? oldu?u' yalan?yla yitirdi?imiz statükodur. ??kak beyi S?mko ile TC'nin ili?kileri de ayr?ca üzerinde durulmas? gereken bir noktad?r. TC kurulu?unu tamamlamak için i?gali alt?na oldu?u devletlere a??r tavizler verdi. Ankara o günlerde 'Kürtler bir ?ey sahibi olmas?n' stratejisi üzerine kurmu?tu ve bugünkü politika da üç a?a?? be? yukar? ayn?d?r. Meclisi Mebusan'da o y?llarda yap?lan tart??malarda Bitlis mebusu Yusuf Ziya Kerkük ve Musul'un 'misak-? Milli s?n?rlar? d???nda kalmamas? için' hançeresini y?rt?yordu. Musul-Kerkük ?ngilizlerin Kürtleri destekleme ve Kürdistan kurma projesinden vazgeöçe ?art?na ba?l? olarak ?ngilizlere b?rak?ld?. O y?llarda devletin izledi?i politikalardan birisi de kürtlerle Kürdistan'da ya?ayan Asuriler gibi az?nl?klar?n birbirine k?rd?r?lmas? ve onlar aras?ndaki bir ittifak?n sa?lanmas?n?n önüne geçilmesi politikas?d?r. Asurilerin dini önderi Mar ?am'un S?mko'ya öldürtülmesi de bu plan?n bir parças?yd?. Bilinece?i üzere Asurilere kar?? yürütülen tenkil ve tedip hareketi s?ras?nda binba?? ?hsan Nuri pa?a ve bir k?s?m arkada?? bu tedip ve tenkil harekat?nda yer almamak için ordudan firar etmi? ve Güney Kürdistan'a gitmi?lerdi. O dönem Güney Kürdistan'da bulunan Türk subaylar? ?ngilizlerin eline geçecek bir ?ekilde yazd?klar? bir telgrafta 'Berzenci'nin türk ajan? oldu?u' gibi bir izlenim yaratmaya çal??arak ?ngilizlerin Kürtlere güvensizle?melerini sa?lamaya çal???yorlard?. Di?er yandan ise S?mko genelkurmay?n örtülü ödene?inden destekleniyordu. TC uzun bir süredir bu politikas?n?: yani Kürtlerle, ABD ve Bat?l? Avrupa ülkelerinin sava?t?r?lmas?n? PKK üzerinden yürütmeye çal???yor. PKK'nin Avrupa'da i?ledi?i cinayetlerle, Türkiye'de turist kaç?rma gibi terörist faaliyetlerle Kürtler kriminalize edildi. Anti-emperyalizm jargonuyla da Kürtler bir bütün olarak ABD'nin ve Bat?'n?n kar??s?na ç?kar?lmaya çal???ld?. Irak'taki Saddam rejiminin y?k?lmas?ndan sonra da PKK'nn kendi içindeki muhaliflere yönelik cinayetlerle ABD'nin PKK'yi hedef almas? ve bu ?ekilde hem Güneyli Kürtlerle PKK'nin sava?t?r?lmas?, hem de Kürtlerle ABD'nin kar?? kar??ya getirilmesi öngörülmektedir. Abdullah Öcalan'?n Ankara'da sonuçlanan gönüllü yolculu?undan sonra Cevat Soysal'?n Almanya i?birli?i ile Moldovya'dan kaç?r?lmas?yla bu politika yeni bir özellik kazand?. Bir yandan PKK içindeki ve PKK d???ndaki muhalif kesimler, ayd?nlar ve yazarlar kaç?r?lma ve Türkiye'ye teslime dilme psikozu içine sokulurken, di?re yandan da Kürtlerin Avrupa ile dü?manla?mas? amaçlanmaktad?r. Cevat Soysal'?n ve Sait Çürükkaya'n?n Abdullah Öalan'?n verdi?i bilgilere dayan?larak hedeflenmesi, Remzi Kartal'?n Almanya taraf?ndan tutuklanmas? ve son olarak da H. Hüseyin Y?ld?r?m'?n Hollanda taraf?ndan tutuklanm?? olmas? bu politikalar?n bir sonucudur. Bu nedenle bu tutuklanmalar hafife al?nmamal?d?r ve demokratik bir mücadeleyle kar?? ç?k?lmal?d?r. PKK'nin 1980 öncei Türkiye'de devlet eliyle bilinçli bir ?ekilde kitleselle?tirilmesinin amac? bugün ?mral?'da mukim ?ah?s eliyle ya?ama geçirilmeye çal???lan politikan?n temeliydi. Türkiye Kürtlere kar?? izledi?i politkada yaln?z davranmamaktad?r. Almanya, Fransa ve hollanda önemli mütefiklerinden birisidir. Sözkonusu ülkelerin yard?m ve deste?i olmadan PKK'nin kendi içine ve d???na yönelik bu kadar cinayet izlemesi mümkün olamazd?. Kürtlerin ABD, Bat? ülkeleri ve ?srail ile dü?man hale getirilme politikas? önümüzde duran en büyük tehlikelerden birisidir. Avrupadaki Kürt yurtseverlerin tutuklanmas? ve hedef yap?lmas? de bu politikan?n bir parças?d?r. Bu nedenle hangi e?il,mden olursa olsun herhangi bir Kürt ayd?n ve politikac?s?n?n sindirilmesine kar?? ortak bir duru? sergilemek zorunday?z. H. Hüseyin Y?ld?r?m'?n gözalt?na al?nma ?ekli de ilginçtir ve üzerinde hassasiyetle durulmas? gerekmektedir. 1 mart 2005

Neuen Kommentar schreiben

Der Inhalt dieses Feldes wird nicht öffentlich zugänglich angezeigt.
CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.