Terörün İki Yakası

Terörün iki yakası (PKK-TC) elele vermiş Kürd milletine karşı savaşıyor. Bu kirli savaş kurmayı, Türk Genelkurmayı Yaşar Büyükanıt ve PKK Başkanı A. Öcalan ikilisinden oluşuyor.Buna komplo teorisi diyen olabilir ama işin gerçeği budur.Büyükanıt-Öcalan'ın birlikte 16 Aralık 2007 tarihinde Güney Kürdistan'a yağdırılan bombaları tv'de canlı olarak seyrettikleri söyleniliyor.Sahi 7 aydan beri A. Öcalan nerededir? Bir bilen var mıdır? İmralı'da olmadığı kesin. Bu kesin bilgidir. Kaynağın sağlamdır.Denilebilir ki onun adına, kamuoyuna servis edilen “görüşme notları” kimden alınıyor?MİT kılıklı “avukatlar” bunu biliyor.Peki başka bilen var mı?Var!Bunlar terörün iki yakasının etkili ve yetkili unsurları oluyor.Dünya istihbarat servisleri ve devlet yetkilileri, bunu biliyor.Bir de kalemşör mehmetcikler.Boşuna, “Her şey olsun ama A. Öcalan'a bir şey olmasın” demiyorlar.Ne demesin.O nur topu gibi kucağınız da olmasa Kürd milletni başka nasıl zapt-ı rapt altına alacaksınız? Kürdistan'ı nasıl insansızlaştıracaksınız? Kürd milli potansiyelini nasıl tasviye edeceksiniz?Bunun yol ve yönteminide bulmuşsunuz. Danışıklı bir savaş sürdürüyorsunuz. İsmini “düşük yoğunluklu savaş” koymuşsunuz. “Terör” ile eşleştirmişsiniz. Tam 30 senedir seyretirdiğiniz Film budur.Seyirci bıksa da sizin bıkacağınız yok. Çünkü rant kapınız olmuş.Bu nedenle savaşsız olamasınız. Kendi muhalefinizi kendiniz örgütlersiniz. Kendi terörünüzü kendi yaratırsınız. Muhalefetinize üslendirirsiniz. Bu resmi yönetme politıkanız olmuş.Şu an PKK-TC arasında yaşanan danışıklı savaş gibi.Daha evel başka arkadaşlarda yazıp çizdi. Bu son olaylarla PKK ve Türk ordusu biribirini beslerek süreci en kazançlı kapatanlar oldu.Yoksa şu milyarlara mal olan öve öve bittiremedikleri hava operasyonunun terörün iki yakasını güçlendirdiğinden başka ne işe yaradı.Çağın en modern uçakları kalkıyor. Tonlarca bomba yağdırıyor. Büyükanıt, “tüm hedefler isabet aldı” açıklamasını yapıyor. Görüntüler, tv'lerde kare kare veriyor.Her taraf kara bulutlarla kaplanıyor. Sis dağılıyor, etraf aydınlanıyor. Yerde uzanmış bir kadın cesedi görüntüye geliyor. Yan tarafında sıra sıra telef edilmiş koyun leşleri eşlik ediyor. Savaş delisi Türk toplumu duyuma ulaşıyor. Kendinden geçiyor. Sokaklara çıkıyor. Bu vahşeti kutluyor.Türk Cumhurbaşkanı, “işler iyi gidiyor” diyor.Buna “terörün kökünü kazıdık” resmi açıklamaları ekleniyor.Ne demesiniz!Bir Kürd kadının ve sayısız koyunun katledilmesiyle “terörün kökü kazınmış” mı oluyor?Kendileri inanmasa da savaş delisi Türk toplumuna inandırıyorlar.Ama o da ne?Bu kez terör şehilerde de boy gösteriyor.Eşkıya şehre iniyor.Arabalar yakılıyor, yetmiyor. Gözdüz gözüyle Diyarbakır'ın en işlek ve kalabalık bir caddesinde güçlü bombalar patliyor. İnsanlar ölüyor, yaralanıyor. Etraf savaş alanına dönüyor. Bu olayları ister PKK, ister TC devleti yapsın fark etmiyor. Amacı bellidir. Kürd milletini terörize etmek, korkutmak ve denetim almaktır. Sonuç olarak Türk egemenlik sisteminin Kürdistan'daki varlığını pekiştirmek ve sürdürmektir.Terörün iki yakası (PKK-TC) biribirlerini suçluyor.Siz onların biribirlerini suçlamasına bakmayın.Onlar bir elmanın yarısıdırlar, kopmaz ikilidirler.Ne söyledikleri, ne yaptıklarını bilendirler. Bir de, “Devletin bu olayın faillerini kısa zamanda yakalayıp kamuoyunu aydınlatması gerekir” diyen zevattır.Bilmiyenler, halktır. Onlar da, aptal yerine konuluyor.5 Ocak 2008