Kuzey Kürdistan`da siyasalasma mantigi

Neden böyle bir baslik kullandim? Son dönemlerde Kuzey Kürdistan`da yeniden siyasalasma için eski örgütsel yapilari yeniden canlandirma girisimleri, temelde varolan örgütsel, siyasal ve politik bunalimi asmanin bir göstergesidir. Bu tür çalismalari yabana atmamak gerek. Elbette degerli çalismalardir. Yalniz biraz gerçekçi olmak zorundayiz. Kuzey Kürdistan`da yeniden eski örgüt ve parti anlayislari ile, siyasal ve politik bir güç olmak için Dünya- ve ülkemizdeki degisimleri iyi kavramak gerekiyor. 1980 öncesi mücadele yapisi dogmatik, hatalarla dollu, Sovyet, çin veya Arnavutluk saplonculugu ile yürütülüyordu. Kuzey`deki örgüt ve partilerin yüzde 80`i ML olduklarini söylüyorlardi ve sözde Sosyalist ülkeler dedigimiz bu ülkelerin politikalarina göre hareket ediliyorlardi. Eger onlari Dünya politikalari kendi ülkelerinin politik çikarlarina göreyse ve Kürdistan`in çikarlarina aykiriysa bile, Sosyalizm çikarlari (parçanin bütüne feda edilmesi, Türk Solu bunu hala savunuyor) ugruna bu ülkeler destekleniyordu. Kürdistan`lilarin kendi öz politikalari yoktu. Onlarin havasi nasil esiyorsa, bizlerde o havaya kapiliyorduk. Örnegin Sovyetler Birliginin hiç bir zaman Marx`in belirledigi Sosyalizm anlaminda, bir Kürdistan politikasi olmamistir. Aksine baasçilari, Kemaslistleri, Sahlari desteklemislerdir. Çin Komunist partisi o dönemlerde Kürdistan diye bir ülkeden bahs bilde etmez. Üç Dünya teorisi ile Kemalistleri, Baasçilari, Iran Sahlarini Dünya`nin bas Düsmanlari olarak belirledigi ABD ve Sovyetlere karsi ilerici olarak lanse etti. KAWA`cilar bu teori yüzünden parçalanip büyük bir darbe yediler. Bu teori, Fasist Perincek`in Kemalizm`i ilerici gösterip, Türk isgalciligini devam ettirmenin bir araci olarak kullandi. Yine Dünya`ne tek Sosyalist ülkesi olarak ilan ettigimiz Arnavutluk, Kürtlerin ulusal Kurtulus Mücadelesini, Emperyalislerin isbirlikleri olarak Dünya`ya ilan etti. Bizler bu konuda halkimizdan özür diledik, Sosyalist olmayan ve bizleri Emperyalizm`in yedek gücü olarak gören bir ülkenin pesinden gittigimiz için. Örnegin bugün, o dönemde Sovyetleri savunan bazi Kürt partileri hala bu politikalarinin dogrulugundan dem vururlar. Ve bu konuda Kürt halkindanda özür bile dilemediler. Kendini degistirmeyen ve sartlara uydurmayan hiçbir Kuzeyli Kürt parti ve örgütünün basarili olma sansi yok. Geçmiste sözde Sosyalist olarak bildigimiz sistemden eser bile yok. Kapitalist- Emperyalist sistem, bugün bunalimina ragmen, Dünya`ya egemen. Bu durum onlarin hakli oldugu anlamina gelmez. Ancak daha uzun bir süre ayakta kalacaklari ve Dünya`ya yön verecekleri ortada. Bugün Dünya`da bu sisteme kendini alternativ olarak gösteren Radikal Islam`da yenilgiye ugrayacaktir. Çünkü onlar ileriye degil, çagdisi ve geriye yönelik Dini esaslara dayali bir toplumsal sistem arzuluyorlar. Ülkemizde bugün kapitalist sistemin disina çikmak biraz hayal gibi görünüyor. Ancak bu sömürü sistemine karsi mücadeledende vazgeçemeyiz. Sömürgeci TC`de bu sistemin içinde, ancak Islamcilar bu sistemi degisrirmek için çaba içersindedirler. Islamcilarla, Kemalistlein derin bir çeliskileri var. Bu çeliskilerden ne kadar yararlanabiliriz, bu Kuzey Kürdistan`li örgütlerin örgütlü yapilarina ve birlikte mücadelelerine baglidir. TC yillar süren Kontr- gerilla mücadelesiyle büyük bir tecrübe kazandi. PKK ise Kuzey`deki mücadeleyi büyük bir çikmaza soktu, bu çikmazdan kurtarmanin önünde hala büyük bir engeldir. Bunu disindaki Kuzey`li parti ve örgütler zamanla Avrupa`da veya ülkede marjinalesip pasiflestiller. Simdi bunlarin yeniden örgütlenip toparlanma sanslari: Eski örgütsel yapilarini yeniden toparlayip harekete geçirmekmi, yoksa yeni kan bulmanin yollarini aramakmi? Bugün varolan kismi, küçük demokratik ortamdan yararlanmak için eski yapilari toparlamak dogrudur. Bu yöntem belki Halklan yeniden tanismanin bir araci olur. Bunun üst siçrayisini düsünmek mümkün degil. Esas basari sansi, yeni kan için aktif ve degisik mücadele biçimlerini devreye sokmak zorundadirlar. Bu mücadeleyi tek tek partilerle örgütlenme yerine, Demokratik bir platform içinde birlikte mücadele yoluyla basari sansi daha fazladir. 05.02.06