Skip to main content
Submitted by Anonymous (not verified) on 6 March 2009

Basın Açıklaması

Kürt halkının, Irak Kürdistan'ında içinde bulunduğu durum ve elde etmiş olduğu mevzileri koruyabilmek ve geliştirebilmek için karşı karşıya olduğu sorunlar bir çok yönü ile dünya basınında yer almakta ve Kürt kamuoyunda da yakından izlenmekte ve bilinmektedir.
Kürt halkının kendi kaderini tayin etmek için yürütüğü mücadele sonucu, bugün Irak Kürdistan'ının 3/4'ü Saddam düktatörlülüğün denetiminden kurtarılmış durumdadır. 19 Mayıs 1992'de yapılan genel seçimler sonucu oluşturulan yeni ULUSAL KURUMLAR ile (Kürdistan Ulusal Meclisi, Hükümet) halkımız ülkesinin kurtarılmış alanlarında kendi toplumunu, kendi temsilcileri ile yeniden düzenleme ve inşa etme çabası içindedir. Bu çaba, Kürt halkının düşmanlarının tüm tehdit ve engeleme çabalarına rağmen halkımızın büyük fedakarlığı ve kararlılığı, diğer parçalardaki Kürt yurtseverlerinin ve halkımızın, dostlarının desteği ile yürütülmektedir.
Bu süreçte dikkatimizi çeken en önemli konu, Kürt halkının kurtuluşu için varolduğunu söyleyen PKK örgütü ve lideri Abdullah Öcalan'ın Kürdistan'daki sözünü ettiğimiz duruma ilişkin baştan beri takındığı ısrarlı düşmanca tutumudur. Bu tutum en son örneğini, Irak Kürdistan'ına temel gıda maddeleri taşıyan araçların tehdit edilmesi ve bu ticaretin engellenmesi ile yeni ve fiili bir boyut kazanmıştır. Bu yeni ve fiili durum, açıktır ki Saddam Hüseyin'in Kürdistan'a ekonomik ambargo politıkasına destek ve Kürt halkının açlık ile yüzyüze gelmesine hizmet etmektedir.
Bu düşmanca ve yurtsever Kürdistanlılar açısında anlaşılmaz tutumun nedenleri bizler tarafında özenle değerlendirilmiştir. Örgütümüzün Genel Sekreteri Celal Talabani'nin Sydney Kürt Radyosunda Şahane B. Sewregi ile yaptığı röportajda da belirttiği gibi;
“PKK'nin yaptığı bu iş yeni bir ambargo ile Kürdistanı üçüncü bir ambargo altına koymuştur. Birincisi dünyanın ambargosu, ikincisi kuzeyden PKK'nin ambargosu ve üçüncüsü Saddam'ın güneyden ambargosudur.--. Neden de odur ki, Abdullah Öcalan, Saddam Hüseyin ile Kürtlerin Saddam Hüseyin'in iktidarına dönmeye mecbur edilmesi için anlaşmışlardır ve elimizde Abdullah Öcalan ile Saddam Hüseyin'in ilişkilerinin kanıtları vardır ve Irak hükümetinden silah ve yardım almaktadır.“
PKK'nin Saddam Hüseyin ile bu ilişki ve ittifakı PKK'yi Kürt halkını açlıkla cezalandırma gibi uğursuz bir noktaya getirmiştir.
Bu, eskiye dayanan uğurusuz ittifakın, başkaldırı döneminde Irak İstihbarat Örgütünün merkezlerinde peşmerge güçlerimizce elde edilen belgelerini, PKK'nin bu ilişkilerini gözden geçirme ve Kürt halkının genel çıkarlarına zarar vermeye neden yapmama umudu ile kamuoyuna açıklamadık. Ancak bu belgelerin bir kısmını kamuoyunun bilgisine sunmayı artık bir görev olarak görmekteyiz.
Belgeler, PKK ve lideri Abdullah Öcalan'ın Irak Kürdistanına karşı tutumuna açıklık getirmektedir. Bu durum aynı zamanda Kürt halkının kurtuluşu adına kurulan kirli ittifakların da teşhiridir.
17. 08. 1992
Kürdistan Yurtseverler Birliği (YNK)
Avrupa Örgütü

Not: Bu belgeler Arapça orijinalinin kopyaları ve türkçe çevirisi ile bilgilerinize sunulmaktadır.

Bismillahirrahmmannirrahim

Amediye Güvenlik Müdürlüğü
Sayı : 1610
Tarih : 22. 11. 1990

Dıhok Güvenlik Müdürlüğüne

Siyasi muavinin telefon konuşmasıyla istenen Türk İşçi Partisinden kontağın Zaho istihbaratına teslimi gerçekleşmiştir.
Saygıyla bilgilerinize sunulur.

Güvenlik Yüzbaşısı
Amediye Güvenlik Müdürü

1.
1. 1990
(İmza)

Bismillahirrahmmannirrahim

Cumhurbaşkanlığı
Sekreter
Genel Güvenlik Müdürlüğü

Dıhok İli Güvenlik Müdürlüğüne

Sayı : 7248.S
Tarih : 21. 11. 1990

Sayın Muhterem,
Otonomi Bölgesi Askeri İstihbarat Müdürü

Selam ve saygılar,

1.
1. 1990 tarih ve 9279 sayılı yazınızda verilen direktifler doğrultusunda tarafımızdan izlenen Türk İşçi Partisinin ve elemanlarının devri konusunds;
1- 5. 11. 1990 tarihinde istihbarat temsilcisi Sayın Dari Hemed Abdullah Türk İşçi Partisinin bizimle işbirliği yapan Mardin ve Türk-İran-Irak sınırı üçgeni sorumlusu Botan ile görüştü.
2- 20.3. 1990 tarihinde istihbarat temsilcisi Hakkari bölgesi askeri sorumlulsu Baran ve beraberindeki arkadaşlarıyla görüştü.
3- Müdürlüğümüzün siyasi muavini Zaho kazası Güvenlik Müdürü ve Amediye kazası Güvenlik Müdürünün huzurunda bu kişiler teslim edildi.
(Kastedilen Irak Devleti elindeki PKK'lilerin teslim edilmesidir. Çevirenin notu)
Saygıyla arz olunur.

Dıhok İli Güvenlik Müdürü
21. 11. 1990
(İmza)

Bismillahirrahmmannirrahim

Cumhurbaşkanlığı
Sekreter
Genel Güvenlik Müdürlüğü
Otonomi Bölgesi Güvenlik Müdürlüğü
İnceleme

Sayı : 9035
Tarih : 17. 10. 1990

Gizli, şahsi ve gönderilen kişi tarafından açılacak

Sayın
Dıhok İli Güvenlik Müdürü

Konu : Bilgi

1.
1. 1990 tarih ve D 6637 sayılı yazınız.
1- Bu konu ile ilgili çalışmaların 9. 9. 1990 tarih ve S000 sayılı yazıya uygun ve yazıların daktilo yerine elle yazılması.
2- Adı geçer yazısında bahsedilen unsurların parti içindeki mevki ve tesirlerini bize bildirin.
3- Daha çnceki mektubumuzdaki çalışmaya hizmet edecek bir biçimde, büyük bir dikkat ve gizlilik içinde adı geçen örgütle ilişkileri sıcak tutup geliştirin.

Otonomi Bölgesi Genel İstihbarat Müdürü Vekili W/M.M.E
Güvenlik Albayı

1.
1. 1990
(İmza)

Bismillahirrahmmannirrahim

Cumhurbaşkanlığı
Sekreter
Genel Güvenlik Müdürlüğü
Otonomi Bölgesi Güvenlik Müdürlüğü
İnceleme

Sayı : 9279
Tarih : 27. 10. 1990

Gizli, şahsi ve gönderilen kişi tarafından açılacak

Sayın
Dıhok İli Güvenlik Müdürü
Konu : Şahısların teslimi

1.
1. 1990 tarih ve S 6637 sayılı yazınız

Genek Güvenlik Müdürlüğünün 18. 10. 1990 tarih ve 44230 sayılı yazısıyla istihbarat örgütünde kendilerine Zaho Güvenlik Müdürlüğünün Türk(PKK) Partisiyle ilişkiyi sürdürmesinin faydalı olacağı bildirmesi üzerine kendileriyle birçok görüşme yapılmıştır.
Genel Müdürün emri üzerine adı geçen örgütün istihbarat örgütü temsilcisine teslim(devir.ç.n) edilmesi. Bu kişinin adı size bildirilecek.
Bundan böyle bu gibi hallerde aynı yöntem uygulanacaktır.
Gerekenin yapılması dileği ile.

Not : İstihbarat örgütünün temsilcisinin adı Sayın Dari Hmed Abdullah'tır.

Otonomi Bölgesi Genel İstihbarat Müdürü
Güvenlik Tuğenerali

1.
1. 1990
(İmza)

Birer kopyası :
Sayın Erbil İli Güvenlik Müdürüne.
Sayın Süleymaniye İli Güvenlik Müdürüne.
9. 9. 1990 tarih ve S000 sayılı yazıya ek olarak adı geçen örgütle ilişkilerimiz varsa yukarıdaki direktif doğrultusunda hareket ediniz.

İlginize sunulur.

...

Bismillahirrahmmannirrahim

Tarih : 11. 10. 1990

Sayın muhterem müdür

Selam ve saygılar

Sadık Ömer Salih isimli işbirlikçilerimiz kanalıyla Roboztepe(?) köyü ahalisinden (Türk vatandaşı) Musa Abdurrahman Ahmet Elgoyani ile, işbirlikçilerimizle olan sıkı ilişkileri yoluyla, kendisiyle güvenlik çalışmalarımız gereği sınır bölgesinden ülkemize gıda maddeleri getirmesi için ilişki kuruldu.
Adı geçen kişi (Şırnak vilayetinde) sınır bölgesinde tanınan bir isimdir. Ayrıca kızı (Mercan Musa Abdurrahman) Zaho'da bir vatandaşımızla evlidir ve 2. Abbasiyin mahalesinde oturuyor.
11. 10. 1990 günü kendisiyle görüşüldü ve aşağıdaki bilgileri verdi.

1- Yaklaşık üç ay önce Türk yönetimi yıkıcı zümrenin silahlarını Diyarbakırdan Türk-Irak sınırı yakınındaki Bice köyündeki ordu üssüne yine yıkıcılara teslim etmek, yıkıcıların Irak topraklarına girip yeniden yıkıcı çalışmalarını yapmaları amacıyla getirilmiştir.
Bu silahları Dıhok bölgesine yönelik özel enfal hareketi sırasında yıkıcılar kaçarlarken beraberinde götürmüşlerdir.

2- Türk sorumlular son zamanlarda Diyarbakırdaki kaçak yıkıcılarla görüşüp, onları silahlandırıp Kuzey Irak ta yeniden yıkıcı çalışmaları için ikna etmeye çalışıyorlar.
Türk yetkililerin bu yöndeki önerilerini Sehdo Kurki, Abdulkerim Ferhan Elkeşani ve beraberindeki bazı kaçakları kabul ettiler.
Ama Osman Kasım Mıste ve kaçakların çoğunluğu ve öneriyi sınır bölgesindeki varlıklarının Türk İşçi Partisi (Karker) yanlısı köylülerin onlara karşı tutum almalarına sebeb olacağı, çünkü yıkıcı zümrenin Kuzey Irak'a girmesi orada üsleri bulunan İşçi Partisinin alehine olacağı, ayrıca adı geçen zümrenin adamlarının Türk sınırları içindeki köylerde bulunması bu köyleri intikam eylemleriyle tanınan bu partinin hedefi haline getireceği sebebiyle reddettiler.
Türk hükümetinden ve emperyalizmden İşçi Partisini vurmak için destek aldıkları ve bu planları hizmet ettikleri için Karker Partisi bu zümrenin Kuzey Iraktaki varlığına karşı çıkıyor.

3- Mehmet Halit Borsalının beraberindeki 50 yıkıcıyla birlikte İrandan Türkiye ye geçerek oradan Iraka geçip eskiden ortadan kaldırılan Heftanin köyündeki eski Zaho mahali komitesi üssünü kurup ondan sonra Sehdo Kurki, Abdulkerim Ferhan Elkeşani, Osman Kasım Mıstı ve Diyarbakır kampında bulunan beraberindekilerle birleşmeleri, (İkinci maddede bahsedilen ve bunların Türk ordusunun yardımıyla Dıhok bölgesine Karker Partisine vurup girmeleri, daha önce zamanında 18. 09. 1990 tarih ve 1775 sayılı telgraf ve 23. 09. 1990 tarih ve 11310 sayılı yazımızla işaret edilmişti.)

4- 22. 09. 1990 tarihinde Zaho yerel komitesi eski kuvvet komutanı Abdulkerim Ferhan Elkeşani beraberindeki iki kişi ile Diyarbakırdaki kamptan Iraka karşı yıkıcı eylemlerde işbirliği yapmak için Bice köyündeki Türk ordusunun üssüne geldi. Türk yetkililer İşçi Partisinin intikam için bu üssü basmalarından korktukları için köyde adı geçen kişinin yakalandığı haberini yaydılar. İki gün burada tutulduktan sonra Diyarbakır'daki komutanlık merkezine gönderildi.

5- Diyarbakırdaki kampta bulunan kaçakların durumları çok iyidir. Türk yönetimi onlara maaş vermiyor ama gıda maddeleri ve çalışma izni veriyor.

6- 5. 10. 1990 günü 4 Amerikan askeri arabalarıyla Şırnak vilayetindeki konutanlık üssünden Bice köyündeki üsse geldiler. Türk ordusu tarafında İşçi Partisinin saldırabileceği korkusuyla sıkı güvenlik tedbirleri alındı. Bunlar iki gün kaldıktan sonra geldikleri yere geri döndüler.

7- Adı geçen kişi (Musa. ç.n) Osman Kasım Mıstı ile sıkı ilişkileri olduğunu bildirdi. Kendisine Diyarbakıra gidip adı geçen kişiyle (Osman. ç.n.) görüşüp, güvenlik çalışmalarımız için kazanması direktifi verildi. Kabul etti ve sonucu bize bildireceğini söyledi.

İlgilerinize sunarız.
Durumu izlememiz devam ediyor. Yeni bir şey olduğu zaman size bildiririz.
Gerekli işlemlerin yapılması için bu bilgilerin siyasi şubeye bildirilmesi için emir vermenizi saygı ile sunuyoruz.

Güvenlik Binbaşısı
Zaho Güvenlik Müdürü
(İmza)

Gizli, şahsi ve gönderilen kişi tarafından açılacak

Otonomi bölgesine teşekür ve saygılarımla.

Müdür
(İmza)
11. 10. 1990

Bismillahirrahmmannirrahim

Cumhurbaşkanlığı
Sekreter
Dıhok İli Güvenlik Müdürlüğü

*Gizli ve şahsi*

Sayı : S/6637
Tarih : 15. 10. 1990

Otonomi Bölgesi Güvenlik Müdürlüğüne

Konu : Bilgi

Komşu Türkiye ile ilişkilerimizi etkilemeyecek, gizli ve dikkatli bir şekilde Türk İşçi Partisinin elemanlarıyla ilişki köprülerinin kurulması direktifini veren 9. 9. 1990 tarih ve S000 sayılı yazınız doğrultusunda müdürlüğümüz adı geçen partinin elemanları, sınır boylarında ve topraklarımıza sızmaya çalışan yıkıcı casus zümrlerle ilişkileri hakkında hemen harekete geçip aşağıdaki bilgileri elde etmiştir.
1- Türk İşçi Partisinin birçok elemanı bize Türk askeri birlikleri hakkında ihtiyaç duyduğumuz bilgileri vermeye, tüm direktiflerin yerine getirilmesi için yardım etmeye ve bizimle işbirliği yapmaya hazırdırlar.
2- Ekonomik ablukayı boşa çıkarmak için bizimle işbirliği halinde kaçak olarak gıda maddeleri getiren kişilerin görevlerini kolaylaştırma.
3- Bazı elemanlarının başka bazı güvenlik örgütleriyle bağlantıları bulunuyor. Manevra yapıp zaman kazanmaya çalışıyorlar.
4- Türk tarafının saldırılarına karşı topraklarımızda bulunan üs(meqer) ve adamlarının tarafımızdan himaye edilmesi.

Yorum : Kanımızca İşçi Partisinin bizimle işbirliği yapmaya rağbet göstermesi, topraklarımız içindeki varlıklarını ve yerlerinin sabitleştirilmesi, maddi ve manevi yardım almak için veya bölgedeki askeri birliklerimiz hakkında bilgilenmek amacıyla sorumlularının direktifi ile oluyor.

Bu ikincisi bizce bu örgütün bazı adamlarının Türk Güvenlik ve İstihbarat Örgütü ile olan ilişkileriyle bağlantılıdır.

Saygıyla arz olunur.

Dıhok İli Güvenlik Müdürü

1.
1. 1990
(İmza)

Bismillahirrahmmannirrahim

Zaho Güvenlik Müdürlüğü

Sayı : 1310
Tarih : 23. 09. 1990

“Gizli, şahsi“

Dıhok Güvenlik Müdürlüğüne 3
Konu : Bilgi

Türk İşçi Partisi (Karger)'nin iki kadrosuyla ilişki kuruldu. Bunlardan takma adı Botan olan kişi Türk vatandaşı olup topraklarımız içindeki Keşan'a yakın kampın ve Mardin bölgesinden Türkiye, İran, Irak sınır üçgeni bölgesini kapsayan Türk topraklarındaki eylemlerden sorumlu kişidir. İkincisi takma adı Emin olan Suriye vatandaşı olup adı geçen Botan'ın yardımcısıdır.
Bizimle işbirliği yapmaya hazır olduklarını bildirdiler.
22 .09. 1990 günü sınır bölgesinde yapılan görüşme sırasında Botan arkadaş bize aşağıdaki bilgileri verdi.
1- 01. 09. 1990 tarihinde Şırnak iline Amerikalı uzmanlar gelmişler. Şimdi Türk-Irak sınır boyunda keşifler yapıyorlar. O... uçakla yapıyorlar. Bazende casusları aracılığıyla. Bir hafta önce Hakkari iline bağlı sınır bölgesinde keşifler yaptılar.
2- Çok sayıdaki Amerikan uçağı Türkiyedeki 3 NATO üssüne gelmiş bulunuyorlar.
Bunlar :
1- İncirlik
2- Pirincik Üssü : Diyarbakırda bulunan bu büyük üs radarlarla donatılmıştır. Bu üs daha önce Sovyetler Birliğine karşı yönlendirilmişti. Şimdi ise Iraka karşı yönlendirilmiş bulunmaktadır.
3- Mu Üssü
Ayrıca Batman ve Van Üssünde de başka uçaklar bulunuyor. Bunlar NATO'ya ait değil ama Amerikan uçakları için kolaylıklar sağlıyorlar.
Türk Hükümeti Hakkariye bağlı Yüksekova (Gever) kazasında bir üs yapıyor. Şimdi bu üssün pist yapımı ve diğer çalışmaları hızlandırılmış durumdadır.
a- Batman ilinde NATO'ya bağlı yeraltında büyük depolar bulunmaktadır.
b- Batman, Siirt ve Van ilerinde çeşitli sınıflarda 300 000 Türk askeri bulunmaktadır.
c- Ayrıca birinci sorumlunun dediğine göre Irak'taki ve Türkiye'deki tüm savaşçılarına yıkıcı zümrenin (Burada kastedilen KDP güçleridir. E.C) Irak topraklarına girişlerini engeleme emri verilmiş.
Ayrıca söylediğine göre sülaleden yıkıcı çete'nin elemanlarından Mehmet Halit Borseli ve beraberindekiler Türk kuvvetlerinin yardımıyla Irak topraklarına girmek istediler ama Partinin savaşçıları onlarla çatışmaya girdiler ve bu girişimleri boşa çıkardı ve Çukurca bölgesine geri çekilmek zorunda kaldılar.
(18. 09. 1990 tarih ve 1775 sayılı yazının 2. şıkında bahsedilen konu)
Şimdi adı geçen yerde orduya ait bir Üs'de bulunuyorlar.
Mesut Barzani zümresi Diyarbakırdaki kampta bulunan kaçakları silahlandırıp Irak'a göndermeye çalışmaktadır.
Durumu izlemeye devam ediyoruz.

Saygıyla bilgilerinize arz ederiz.

Zaho Güvenlik Müdürü
(İmza)

Bismillahirrahmmannirrahim

Cumhurbaşkanlığı
Sekreter
Genel Güvenlik Müdürlüğü
Otonomi Bölgesi Güvenlik Müdürlüğümüz
İnceleme

Sayı : S000
Tarih : 09. 09. 1990

“Gizli, şahsi ve gönderilen kişi tarafından açılacak“

Sayın Otonomi İlleri Güvenlik Müdürleri
Konu : Bilgi
Genel Güvenlik Müdürlüğü 01. 09. 1990 tarih ve S.3 37925 sayılı yazısıyla bize şunu bildirmiştir.
1- Karşı faaliyetleri izleme daimi komitesi Genel Güvenlik Müdürlüğünün 25. 06. 1990 tarih ve 29504 sayılı ve istihbarat örgütünün 25. 06. 1990 tarih ve 2094 sayılı (ekte birlikte) yazılardaki bilgileri tartıştı.
Komite, İran'da bulunan yıkıcı zümrelerin Irak ve Türkiye arasındaki gelişmeleri izlediği, Türkiye'nin bu zümrelere topraklarımıza girip eylem yapmaları amacıyla yer sağlanması için Amerikan baskılarına maruz kaldığını tahmin ediyor.
Bu gelişmeler doğrultusunda, bu durumda gelecek için Türk Kürdistan İşçi Partisi (PKK) ile ilişki köprülerini oluşturması planının çok büyük bir gizlilik içinde yürütülmesi;
2- Sürekli Komitenin Türk tarafının dikkatını çekmeden bu ilişkileri istihbarat örgütlerinin sürdürmesi önerisi kabul edilmiştir.
Yorum : Bu konu bir taraftan bizim güvenlik çalışmalarımız açısından, özelikle mücadeleci yurdumuzun içinden geçtiği bu durumda, diğer taraftan Türkiye ile ilişkiler açısından büyük bir önem taşıyor.
Bu ilişki çok büyük bir gizlilik ve sessizlik içinde Türkiye'nin dikkatini çekmeden yürütülmelidir.

Gerekenin yapılmasını rica ederim.

Otonomi Bölgesi Genel İstihbarat (M.M.E) ve Güvenlik Albayı
09. 09. 1990
(İmza)

Ek : Yazıların kopyaları

Bismillahirrahmmannirrahim

Sayın Muhterem Müdür
Selam ve saygılar
Türk İşçi Partisi sorumlularını kazanımı doğrultusundaki direktifleriniz doğrultusunda Mutemed Talib vasıtasıyla Hakkari bölgesi sorumlusuyla görüşmek için randevu almaya, bizimle işbirliği yapan iki kişi 06. 10. 1990 tarihinde gönderildi. 07. 10. 1990 günü sınır bölgesinde bir görüşme yapıldı ve kendisi Amediye'ye çekilip getirildi.
Adı geçen kişi Hakkari bölgesi (Hakkari, Şemdinli, Çukurca, Gever) sorumlusu ve partinin genel sekreteri Abdullah Öcalan ile direk ilişkisi olan parti yöneticilerinden birisidir. Beraberindeki kişi ise Yolda Ali isminde Suriye vatandaşı birisiydi.
Adı geçen kişiyle tartışmamız Um Ammar ile birlikte Sulav Tristik Otelinin bir odasında geçti.
Tartışma aşağıdaki konuları kapsıyordu.
Birincisi, Türk İşçi Partisinin sülaleden yıkıcı zümre ile ilişkileri şimdiki durumda iyi değil. Bu zümre ile İran'da yapılan son görüşme Hiçbir sonuç vermedi.
Bu konuda adı geçen kişi aşağıdaki şeyleri yapmaya hazır olduklarını belirtti.
1- Kendilerinin bulunduğu bölgeye yıkıcı zümrenin girmesine engel olmak.
2- Yıkıcı zümrenin Türkiye Kürtlerinin desteğini almalarını ve onları etkilemelerini engelemek,
3- Onlara yardımı engellemek.
Bu, gerçekten de oldu. Yıkıcı zümrenin elemanlarının Şitarza/Şiyarza girişleri sırasında o bölgedeki ahaliden hiçbir yardım alamadılar.
4- Bu zümrenin ve Barzanilerin yapısı ve Emperyalizm ve Siyonizm ile ilişkilerinin onlarla birlikte olanlara anlatılması, bu insanların onlardan ayrılmaya ikna edilmesi.
Tartışmalar esnasında içinde yöneticiler de olmak üzere bir çok yıkıcı unsuru İşçi Partisi lehine kazandıklarını öğrendik.
İkincisi, Türk ve Amerikan kuvvetlerinin hareketleri.
Türkiye topraklarında Amerikan kuvvetleri bulunuyor. Amerika uçaklarının ana merkezi Adana kentindeki İncirlik Üssüdür. Bu Amerikanın eski hava üssüdür. Son günlerde buraya 111 tipi savaş uçakları geldi. Uçaklar sürekli Türk-Irak sınırında keşif uçuşları yapıyorlar. Körfez olaylarından sonra Türkiye'ye Amerikan uzmanları geldi ve şimdi Türk ordusunu eğitiyorlar. Türk telsizlerini dinleme sonucu öğrendiğimize göre Türk ordusu Irak ordusu hakkında özelikle sınırdaki Habur-Zire'deki durum hakkında tefsilatlı bilgiler elde etmek istiyorlar. Türk ordusu istihbarat elemanlarını Irak içlerine gönderiyor.
Bu konuda adı geçen kişi kendisinin ve partisinin bizi Amerikan kuvvetleri hakkında tafsilatlı bilgilerle donatmaya ve onlara karşı eylemler yapmaya hazır olduklarını bildirdi.
Onlardan, bize bu kuvvetlerin yerleri hakkında geniş bilgileri içeren bir rapor sunmalarını istedik.
Üçüncüsü, İşçi Partisinin talepleri.
1- Yüksek düzeyde ve geniş bir şekilde ilişkilerin genişletilmesi.
2- Irak kuvvetlerinin onlara karışmaması
3- Kendilerine basın makinası, teksir, ve BKC, PRG7 ve 60 mm havan topu gibi alet ve silah sağlamamızı ve eğer gerekirse partinin bunlara karşılık para da ödeyebileceği.
Saygıyla görüşlerinize sunulur.

Güvenlik Üsteğmeni
Amediye Güvenlik Subayı
08. 10. 1990
(İmza)

1-7248 sayili 21-11-1990 tarihli irak cumhurbaskanligi sekreterinden,otonom bölgesi(GÜNEY KURDISTANI KASTEDIYOR)askeri istihbarat müdürlügüne gönderilen yazismada mardin,ve türkiye,iran siniri ücgen sorumlusu BOTAN olarak adi gecen sahis NIZAMETTIN TASTIR.
su anda pwd adinda bir partinin basindadir ve güney kurdistanda ticaret yapmaktadir.

2-yine ayni yazismada hakkari bölge askeri sorumlusu olarak adi gecen BARAN,SARI BARANdir,su anda isvecte yasiyor ve bildiklerini gücü ölcüsünde halka ulastirmaya calisiyor.
yillarca binlerce gerillaya komutanlik eden baran arkadasin güneyde yasadiklari,basina gelenler ve su anda icinde bulundugu durum bir dramdir.
sonra deginecegim.

3-teslim edildi denilen pkkliler hogir ile birlikte kacip saddama siginan ve bu iliskiler sayesinde geri getirilen gerillalardir,akibetleri hakkinda botan bir aciklama yapabilir.

4-yine önemli bir soru daha,bu pkk ye teslim edilen gerillarin icinde hogirin olup olmadigini net olarak bilmiyorum,bunuda baran ve botan acklayabilir.
benim icinde bulunmadigim bu teslim görüsmesinde hogirin pkk ye teslim edilmedigi söylenmisti,fakat teslim edilmeyen hogirin bu sürecte nerde oldugunuda bilen varmi?
yil 1990 hogir ve bir grup pkkli irak cezaevinde iliskiler saglam ve öcalan özellikle bu sürecte hogirin alinmasini dayatiyordu.

cünkü hogir öcalanin bir cok önemli sirlarininda ortagidir,özellikle sadun aga olayinda hogir mutlak suretle cezalendirilacaktir diye öcalan sadun agaya söz vermistir.
bu sadun aga olayi,sadik ömer ve öcalan arasindaki görüsmelerin temelinde hogir vardir.
daha iyi anlasilmasi acisinda sadun aga olayini aciklayalim.

sadun agayi hepimiz bir sekilde duymussuuz,wan bölgesi ve botan bölgesinde büyük etkiye sahip,asiretler arasinda saygin ve sözü gecen bir insandir,ve ayni zamanda yurtseverdir,pkkden önce pesmergelere koruma kalkani olmus,pkknin cikisinda sonrada pkk ye kalkan olmustur.
o dönemlerde pkknin bölgede yaptigi bir cok eylemde sadun aganina asiretinden insanlar katilmistir ve destek vermislerdir.
sadun aganin cocuklarida gece devletin ellerine verdigi silahlarla eylemlere katilmis,sabahta köylerine normal bir vatandas olarak yasamislardir.
denilebilinirki pkk nin bölgede kalabilmesi sadun aga sayesinde olmustur.
wan catak,semzinan,hakkari,ve botan bölgesinde sayginligi olan sadun aga her zaman pkk ye destek cikan bir insandir.
bir eylem dönüsü noktaya varan hogir ve beraberindeki gerillara (ki o zaman sadun aganin cocuklarida eyleme katilmislardir)

yiyecek getiren sadun aganin ailesinden iki kisiyi öldürüp erzak getirdikleri katirlara yükleyip cesetlerini sadun agaya gönderen bu hogirdir.
hogrin bu alcakca yaklasimindan sonra sadun aga pkk ye düsman olmustur.
ben halen hogirin neden bunu yaptigini anlamis degilim.
ve sadun aga pkk ye düsman olduktan sonra ki günümüze kadar sadun aganin bölgesine giden gerilla birlikleri kayipüstüne kayip vermislerdir, bir cok grup tümden imha olmustur.
hogiri bu eylemden dolayi ödüllendiren öcalanin kendisidir.
daha sonra gerillanin alana giremeyecegini ögrenen öcalan hogiri suclamaya baslmistir,hogir kaleminin kirldigini anladigi anda bir grup gerilla ile saddama siginmistir.
1990 yilinda öcalan sadun aganin dostu olan bu yazismalarda adi arabulucu olarak gecen sadik ömeri baris icin sadun agaya göndermistir.

sadun aganin cevabi ben asla kürd düsmani degilim,yurtseverligimden ödün vermedim,pkk ye silah sikmadim ama pkk benim ailemden iki genci katletti hemde onlarla türk askerine karsi eylem yaptiklari bir zamanda,hem de onlara yiyecek götürükleri bir zamanda yemek götrürdükleri katirlarin üstünde cesetlerini bana göndermislerdir,üstelik beni tehdit ederek.
öcalanda bunu yapan pkk degildir,hogir adinda bir ajandir diye cevap vermistir.
sadun aga ancak pkk hogiri kendisine teslim ederse baris yapacagini söylemistir,ve öcalan hogirin saddamin elinde oldugunu söylemis ve kisa bir sürede intikaminizi alacagini sadun agaya söylemistir
simdi acaba diyorum,öcalan hogirin ellerine gececigini bile bile mi intikaminizi alacagiz diye sadun agaya güvence verdi?

ve görüsme bu sekilde sonuclanmistir,öcalanin hogiri israrla istemesinin nedeni bu olaydir.
fakat dikkatimi ceken pkk kurmaylari hogir ile birlikte diger gerillarai saddamdan isterken,kendisine hogir disinda diger gerillarain teslim edildigini söylemistir.

peki bende simdi soruyrum yil 1990,pkk saddam askerleri ile görüsüyor ,gerillar istememelerine ragmen,pkk ye teslim ediliyor ki bunlar siradan gerillardir,hic biri hogirin konumunda degildir.
neden?hepsi teslim ediliyorlarda hogir teslim edilmiyor?
yada hogir teslim edildi sama gitide bizimmi haberimiz olmadi?
benim dedigim sürecte güney kurdistan özgürlesmis degildir.

daha sonra serhildan oldu ve hogir güney kurdistanda görünmeye basladi,peki serhildan sürecinde ceazevlerindeki kürdleri katleden saddam niye hogiri serbest birakip güney kurdistana gecisine izin versin?
bu sürecte hogir musul cezaevindedir.
bence hogirin bu sürecini aciga cikarmak gerekiyor.
sorulacak temel soru,hogir teslim edilen bu gerillar arasindammiydi?
eger arasinda idi ise,ordan gerilla alanina gelmedigine göre nereye gönderildi?
yok arasinda deil idi ise nerde kaldi?
saddam neden serhildandan sonra hogirin sagsalim cezavenden cikip,güney kurdistana ulasmasina müsade etti?
bu sorularin cevabini kimlermi biliyor?
botan,ebubekir,sari baran ve bilge ve kücük güneyli emin cok iyi biliyor,bunlar pkk den ayrildiklari icin isimlerini veryiorum,pkkde kalan hiclerden cevap beklemiyorum.

simdi bu sorularin cevabini bulursak bence apê musa anterin nasilve neden katledildigini bulacagimiza inaniyorum.

5-11-1o 1990 tarihli yazida adi gecen sadik ömer salih,acem asiret lideridir,kör ömerin ogludur, korucubasi, yani cahs basi ve ynk nin üste düzey sorumlulugunu yapmistir,pkk ve saddam arasindaki görüsmelerin mimaridir.
sadik ömer bir gece arabasinda öldürülür,acem asireti bunu kdp üst düzey komutanlarindan muhamet sadullah ailesinden miho sefik sadullahin yaptigini söylediler ve miho sefiki birlesmis milletler binasinin önünde kücük ogluyla birlikte roketle öldürüp paramparca ettiler.
bunu yapan sadik ömerin kardesi sait ömerdir.
bu sürecten sonra kdp derkar köyünü abulkaya aldi,ve saitin teslim olmasini istedi,acem asiretinin adamlari daga cikip pkk kamplarinda yasamaya basladilar.
kdp nin onlari almaya gücü yetmedi ve köydeki ablukayi kaldiridlar.
daha sonra pkk ile catismanin esiginden dönüldü ve araya baska asiretler girip,baris sagladilar.
acem asiretinden sait ömerin kurdistandan sürgün edilmesi sarti ile baris saglandi ve sait ömer kanadaya sürgün edildi,ve halen orda yasiyor.

isin entersan yani miho sefikin aileside su anda kanadada yasiyor,bu olayin cok yakin sahitlerindenim ve iki tarafida cok iyi taniyorum,her iki ailedende cok degerli dostlarim var ve halen onlarla görüsüyorum.

6-yine yazinin devaminda bahsi gecen yikici zümre,amedteki pesmergelerdir,pesmergelerin tekrar haftanin civarindaki daglara gelmek istedigini bunun icin tc devletinin silahlari ile birlikte onlari sinira getirdigini ama pkk nin buna müsade etmeyecegini söyleniyor.

protokoldeki sartlardan biride tekrar pesmerge savasina baslamak isteyen kdp ve ynk pesmergelerinin alana sokulmamasinin istendgi gibi.

7-yine 6637 sayili 15-10-1990 tarihli yazida pkküyelerinin bazilarinin türk istihbarati ile iliskisi oldugu söyleniyor,dikkate deger bir belirleme.

8-1310 sayili yazida botanin yardimicisi olarak adi gecen,emin kücük güneyli emindir,derikli olmasi gerekir,ve su anda almanyada pkk den ayri yasiyor.
tam bir karakutudur,konusursa cok sey aciklar ama konusmayacak.
kendisi bir cok gerillanin katledilmesinde bizzat rol almistir.

4 kongereden önce gernas ve sait adinda iki kücük güneyli gerilla kücük güneye kacmak istediler,ve tarafimizdan yakalandilar,sait bunun akrabasi oldugu icin afedildi,ama gernas nedense infaz edildi.
bunuda bu emin sagladi.

9-09-09 -1990 tarihli yazismada adi gecen ve mutemed talib vasitasiyla sulav turistik otelinde görüsen hakkari,gewer,cukurca sorumlusu baran olarak gecen sari barandir.
asagisinda yapilan anlasmada kdp nin alana sokulmayacagini tahhüt eder.

sözü adi gecenlere birakiyorum.
saygilar
Delil Dersimi

xalo (not verified)

Fri, 03/06/2009 - 18:56

Hogir`lan beraber Saddam`a siginan gerillar özellikle ikisi 92`de Güney`de Sari Baran`nin korumacilik yapiyorlardi. Onlarla sohbet ettim ama Hogir`i sormadim.Bu durumu özellikle Baran iyi bilmektedir. Kendisi bunu açiklayabilir. Selamlar Xalo

Add new comment

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.