Tarih Avcisi; Sen cekirge gibi daldan dala konuyorsun...isin amacin ortaligi karistirmak,hedef sasirtmaktir, Belki duyarlilik güzeldir...ama senin saga kaydigini imma etigin bir Derginin Kürdleri ve Ermenileri düsündügüne inanmiyorum..ayrica bu Dergiden alinti yaptigin HZ Muhamedin evliliklerini buraya tasimanda ilginc ..gene Kürdleri sömürgelestirenler hep Dini Kürde karsi kulanmislardir birak kim nasil yasiyacakca öyle yasasin, esas meselemiz Kürdlerin (SIYASI KÜLTÜREL VE EKONOMIK) gelecekleridir bu konulara angaje olunuz .. Birakin Kürdlerde artik Tarih sahnesine ciksinlar,Tarih bir daha tekerür etmesin

KÜRTLERI, ERMENILERI BEKLEYEN KORKUNC TEHLIKE !!! ********************************************* (2. Yazim) Ettikleri ABD yeminindeki “özel görevleri“ geregi bizleri engellemeye calisanlarla zaman kaybetmek yerine, nâcizane “Tarih ve Toplum Cözümlemeleri“mize devam ediyoruz.. Ermeni, Süryanî, Türk, Azerî, Kürt/Ezidî, Zaza, Arap, Laz, tüm Kafkas, hatta Ortadogu Halklari cok korkunc bir tehlike, hatta sabotaj altindadir... Günümüzde artik, cok sinsi ve kalles bir ikili basbasa verip, planlarini en “ince“ sekilde uygulamaktadir... Bu korkunc ikili, “sinema ve savas sanayii“ olup, ya önceden senaryosu yazilip filmi cevrildikten ve yayin organlarinda yayimlandiktan sonra uygulamaya gecilmekte (!); ya da uygulamaya gecildikten sonra, filmleri cevrilip, korkunc kiyim ve hasarlara karsilik, trilyonlarca Dolar hasilat elde edilmektedir !!! ............ Bunlara verilecek en büyük örnekler, 1945'te zavalli Japon sivilleri üzerine atilan cifte Atom bombasindan tutun, Iran-Irak Savasi, Halepce faciasi, Birinci ve Ikinci Körfez Savasi, Irak ve Afganistan'in isgali, Ikiz Kuleler sabotaji, vs'dir... Buna Cernobil sabotajini da ekleyebiliriz... Bir devleti veya sistemi en kisa zamanda cökertmenin en etkin yollarindan birisi onu önce ekonomik sonra psikolojik yikima ugratmaktir; gerisi kendiliginden gelir... Sahte Sovyetler Birligi ve onun yakin sömürgeleri olan “Demirperde ülkeleri“, Cernobil faciasinin hemen akabinde cökmüs ve fakat ne acidir ki, simdiye kadar hicbir analist, stratejist, futurist, arastirmaci, yazar veya bilimci bu iki olay ve olgu arasinda baginti kurmamistir !.. Gelelim, konumuza ve Cernobil'den daha korkunc bir tehlikeye... 8-14 Mayis 2008 tarihli Yeni Aktüel Dergisi, “BU BILGIYLE NASIL YASAYACAGIZ ?“ basligi altinda, Türkiye'nin sag bögründe, Kürdistan'in ise tam yanibasindaki 1978 yapimli Metsamor Nükleer Santrali'nin her an patlayabilecegini ve 12 saat icinde tüm “Dogu“ illerini, 48 saat icinde de Anadolu'nun yarisini silip süpürecegini ve Avrupaya kadar ulsasacagini yazmistir... Türk medyasini iyi izleyenlerin hatirlayacaklari gibi, Yeni Aktüel Dergisi 1999'daki korkunc “Izmit Körfezi Depremi“ni iki yil öncesinden “tahmin“ etmis, fakat kimse kulak asmamisti !.. “Kerameti kendinden menkul“ bu dergimiz, simdi de yukarida degindigimiz, Rus yapimi Metsamor Santrali'nin alarm verdigini, yapiminda dizayn ve yapim hatalari oldugunu, 1988'deki Ermenistan Depreminde hasar gördügünü, 4-5 yil kadar kapali kaldigini, fakat Ermenistan'in enerjisinin yariya yakinini buradan temin ettigi icin, santrali yeniden acmak zorunda kaldigini, Ermeni yetkililerin, bu belâli santralin yeniden yapimi veya onarimi icin, Avrupa Birligi'nin vermek istedigi 100 milyon Euro'yu az buldugu icin reddettigini(!), Avrupa Birligi'nin ise bu korkunc tehlikeyi kendisinden uzak sandigi icin(!), bu meblagi artirmadigini ve artik ilgilenmedigini yazmaktadir... Türk Bilim adami Dr. Tayfun Kindap'in bu aciklamalarinda yaptigi en büyük gaf aynen $öyle: “En önemlisi, bu (radyasyon) yayilim yanlizca iki gün bile sürse GAP yillarca kullanilmaz hâlegelir.“ Diyor !.. I$te resmî, Türk Bilim adami mantigi !!! Bir felaket düsünün ki, etkisi binlerce yil sürecek olan bu müstakbel felaket insaniyla, hayvaniyla, ekolojik ve ekonomik her seyiyle bölgeyi ve ülkelerimizi silip süpürüyor (!); bizim müthis bilim adamimiz kalkmis, en önemli ve ne büyük zarar olarak GAP'in zarar göreceginden bahsediyor !!! Vah vah vah ! Asil Cernobil ve Metsamor felaketi, “Türk akademisyenleri“nin beyninde ama, kimse bunu görmüyür !!! Neyse, gelelim asil endisemize... Kücücük ve yoksul zavalli Ermenistan'da herhangi bir “$er gücü“ veya sinsi komsularindan biri, bu belali santrala her an bir sabotoj yapabilir ve bu da tipki Cernobil gibi, “zaten eskimisti, veya teknik hata ve ariza sonucu oldu..“ gibi gecistirmelerle unutulup gidecek ama, bölgenin kadim halklari da yer yüzünden ebedî silinip gidecektir !!! Felaket tellaligini bir yana birakip, peki care nedir derseniz, hemen cevaplayalim: 1) Binlerce yildan beri komsumuz ve kardesimiz olan Ermenileri, basta Dünyanin en zengin trilyonerleri arasinda yer alan ABD'deki ve Avrupa'daki Ermeni zenginleri ve komsulari olan bizler, ekonomik ve enerji bakimindan desteklemeliyiz.. 2) Bu lânet santral derhal kapatilmali ve biyo enerji gibi baska enerji kaynaklari yaratilmali... 3) Sivil kitle örgütleri derhal harekete gecip, dünyayi ayaga kaldirmali (!); ilgili yetkili kurum ve kuruluslari, holdingleri ve tüm devletleri harekete gecmeye zorlamalidirlar... Baska care ve cözüm var mi ?... * * * TARIH AVCISI 2.6.8 ------------- Yukarida adi gecen Yeni Aktüel Dergisi gittikce saga ve Islamiyete kaymis ve kö$e yazarlarinin % 99'u ayni görüste olup, kapak yazisinda Hz. Ayse'nin Muhammed'le evlenirken 9 yasinda (aslinda 8 yasinda) degil, 18 yasinda oldugu asparagas haberini, sözde Sosyalist Küba'nin hâl-i pür melâlini ve Ergenekon'un “emekli asker-sivil akildanelerini“ ibretle okuyacaksiniz... Iyi okumalar...