Skip to main content

...Gernoz (not verified)

Sat, 02/19/2011 - 05:07

Kalbim dinamit kuyusu Şafakları; Taaa şafakları Nice bir Yangınları düşer alın çatıma Gencecik ölüme gitmenin. Yığılır boşkovanlar, dumanlı Ve susar mitralyözler kuytularda. Suskundur, Karanlıktır, Kayıtsızdır, Her namlu. Beni kurşunlar götürür Kollarım vurulu Gözlerim açık. Şafakları, Taaa şafakları, Kınalı tavşanlar suya inmeden, İlk çığlıklarındayken martılar, Kamplarda idamcılar Azgın ve manyak Tan yerinde kızartılar... Tan yerinde kızartılar Hey canım, Orada, Sularla Sınırlarla Uzaklar uzağında Ve benim şuncağızımda hemencecik Göğüs kafesimin altında, solda, Barajlar, yeşeren çöller, Katarlar, traktörler, Yani her vidasynda bin sevda, Her civatasında bin saygı, Bin ustalıkla, İşlenen ve yaratılan dünyaların kımıldanışı Ve hayatı pırıl pırıl çarktan çıkaranların Deliksiz uykularından uyanışı.. Kutlu ve saygındır bir daha Berrak çelik, Renkli pamuk Ve sütlü buğday. Kutludur, saygındır kuşkusuz Çimentosu ninnilerle karılan Çeliğine su diye Öpücükler verilen Çatılarında köpürmüş güvercin uğultusu Bahçelerinde güneş sağnaklarıyla Görkemli çocuk saraylarının Cana can katan nuru. Yani, yaratan ve adaletli olan insan gücünün O her yerde geçerli Kesenkes haklı onuru. Kutlu ve saygın olacak elbet... Beni yiğitler götürür Katlarına sevda ile varılan Yiğitler ki, Dişlerini tükürmüş Yiğitler ki, Hayaları burulan. Yan yana, upuzun, boylu boyunca Tepeden tırnağa kan Yiğitler ki, Her biri bir parça vatan. Gözlerinde Bir küfür kasırgası Ana-avrat Ah ulan... ........................ Canımda damıttım seni ey zulüm, Sancısını İnceden Kum gibi taşıdığım. Kasığımda Amerikan kemendi Bağıra bağıra geceler boyu Kaskatı kesilip Kan işediğim. Beni baskınlar götürür Gerillanın şah damarı halkıma Korkunç ve soylu bir tutkudur dayatma Yalnız bu kadar da değil, Yarin hayâli gibi üstelik Nazlıdır, Usuldur, İnce, Bilgedir, Biz ki, ustasıyız Vatan sevmenin Umut, saklımızda ölümsüz bayrak Kırmızı-kırmızı Dalga-dalgadır... Beni gözlerin götürür Gözlerin, aşkla, acıyla... Kuşatmışlar sesimi, soluğumu. Kesilmiş tuz-ekmek payım. Vurgunum Ve darda, Gözaltındayım. Dal, kor keser penceremde açarsa; Kuş, vurulur üzerimden uçarsa, Ve hal böyle böyle, Yol bu yöndeyken. Gelir, Ki, her gelişinde daha da içten Gelir, Soluk soluğa benim olursun. Amansız sarmasında kollarımın Esrik, çığlık çığlığa Erir, tükenir vücudun. ....................... Nicedir, Kahpe ağzında Bir salgın, Bir deprem gibi künyemiz Nicedir, Başımıza zından dünyamız Biz ki, yarınıyız halkın Umudu, yüzakıyız Hıncı, namusu... Şafakları, Taaa şafakları Hey canım, Kalbim, dinamit kuyusu... . Ahmed Arif  

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.