Direkt zum Inhalt

Yazık O Pırıl Pırıl Kürd Gençlerine!

Türk isminden tiksinirim. İhanete onun bir parçası. Her aklıma geldiğinde -gerçi çıktığı yok ya- irkilirim. Irkçı, şoven değilim. Tüm millet ve halkların, dahası bunların toplamı insanları severim. Fakat mesele Türkler olunca onlara karşı bende en ufak bir sevgi kırıntısı hasıl olması bir yana nefretim had safhaya varır. Denilebilir ki, hiç mi aralarında insanca düşünen ve davranan yok? Elbette var! Candan arkadaşlarım var. Kuşkusuz tanımadıklarımda var. Bunlar istisnadırlar. Sözüm olanlara değildir.Nefretimin nedeni var. Sağcısından solcusuna kadar varlığıma ve haklarıma saygısı yok. Varlığıma va haklarıma saygısı olmayanlara saygı duymam için mazoist olmam gerekir. Zaten biz Kürdlerde böyleleri sürücesi var. Benimde onlardan olmam gerekmiyor.Dikkat edin! Kürd-Kürdistan meselesi masaya geldiğinde sağın solun birlikte papağan gibi tekrarladıkları bir ezberleri var. Nedir bu? “Türkiye'nin siyasi ve toprak bütünlüğünün korunması”.Mesele böyle olunca geriye ne kalır? Koca bir hiç! Ama Kürd milleti hiçin peşinde değil ki. Biz bir milletiz. Kürdistan denilen bir ülkemiz var. Bugün bölünmüş, paylaşılmış, sömürgeleştirilmiş durumda. Varlığı bile yasak.Peki Kürdler buna razı mı olsunlar? Razı olmadıkları tarih içinde direniş ve mücadele ile ortaya koymuştur. Ne istiyorlar? İstemleri açık ve nettir. Her çağdaş milletin sahip oldukları haklardır. Bu hakların başında devlet kurmak gelir.Bunu ifade etmeyen, düşmana dayatmıyan, bu uğurda mücadele etmeyen Kürd düşmanın olmuş Kürd'ür. Düşman Kürd milletinin istemlerini bir yana varlığını bile red ediyor. O, bunu ya Kürdleri inkar ve imhadan geçirerek yapıyor, Ya da tamam Kürdler var, dilini konuşsunlar, ama o kadar. Daha ileri giderlerse sabrımızı taşırırlar. Daha ilerisi nedir diye sorulursa devlet kurmayı istemek ve bunu ifade etmek olarak cevaplandırırlar. E dersiniz! Bunun esi mesi yok. Türkiye'nin siyasi ve toprak bütünlüğünü tartışmıyacaksınız derler.Bunu kabul eden Kürd var, etmeyen var. Eden Türk'ün olmuş Kürd'ür. Etmeyen Kürd-Kürdistan yurtseveridir.Türk'ün olmuş Kürd, Türk egemenlik sistemi içinde yer almış ve alma çabası verenlerdir. Geniş bir yelpazedir. Ortak özelikleri her millet devlet kurabilir ve hakkıdır, ama Kürd milleti için bu hak “imkansız ve gereksizdir”.Düşmanın bu çevrelerden işitmek istedikleride budur. Onlarında maşallahı var. Üstlendikleri ihaneti birbirleriyle yarışırcasına fazlasıyla yapıyorlar. Düşman bundan güç alıyor. Onların sırtına binerek sadece Kürdistan'nın Kuzeyinin Kürd'ünü denetim altına almakla kalmıyor. Dünyanın neresinde olursa olsun Kürdler lehine gelişecek her olumluluğa karşı duracaklarını ilan ediyorlar. Buna göre kendilerini programlıyor ve pratikleştiriyorlar.Kürdistan'ın Güneyindeki Kürd millet kazanımlarını yok etmek için baş vurmadıkları kapı kalmadı. Fakat çaldıkları her kapıda hayal kırıklığıyla karşılaştılar. Milyon dolar harcamalarla ifade edilen Kürdistan'nın Güneyini işgal hazırlıkları üstlerine kaldı.ABD'nin açık ve gizli tehditlerine boyun eğdiler. Şimdilik istihbarat paylaşımı ve ortak düşman PKK ellerine verilen ziyaret şekeri oldu. Bir kere Türklerin PKK'ye karşı istihbarat zorluğu yok. Kimin nerde olduğu ve hatta kimin ne zaman ne konuşacağı İmralı-Türk Genelkurmayın ortak müdahalesiyle olduğu bir sır değildir. ABD'nin PKK'yi düşman ilan ettiği doğrudur. Fakat Türk egemenlik sistemin “Apocu” hareketi düşman gördüğü koca bir yalandır. Amaç Kürdistan'nın Güneyini işgaldı. Kürd kazanımlarını yok etmekti. Bu konu da ABD'den vize alamadı. Mesele bu olunca savaş çığırtkanlığı bir anda dibe vurdu. Türk ordusunun “Apocu” hareketi tasviye etme diye zaten bir sorunu yok. İstese bunu çok kolayca yapabilir. İmralı'daki zatın kulağına bir fısıldamayla tasviyeyi gerçekleştirebileceğini bilmeyen mi var? Her aklı selim insan bunu bilir. Fakat Türk Genelkurmayın böyle bir niyeti yok. Sorun bu olunca savaş çığırtkanlığına son verildi. Geriye ayağa kaldırılan savaş delisi Türk toplumunun balolunun havasını almak kaldı. İstihbarat paylaşımı ve ortak düşman PKK propagandası bunun için yeterli oldu.Aslında uzun süreden beri seferberlik halinde olan Türk ordusu işin buraya varacağını herkesten fazla bilendi. Bu bilinçli bir operasyondu. Hükümet üstünde etkisini artırdı. Ülke yönetimi üzerinde var olan egemenliğini pekiştirdi. Lejyoner alayı “Apocu” çeteyi güçlendirdi. Kendisine uluslararası alanda taraf görünümünü verdi. İçtede Kürdleri kendilerine yöneltti. Daha öncede söyledik. Bu operasyonun amacı Türk ordusu ve onun lejyoner alayı “Apocu” hareketi güçlendirmekti. Sonuç olarakta öyle oldu. Bunun yanısıra Kürd milletinin geleceği ve göznuru gençleri nokta operasyonlariyla beşer onar öldürülmeye devam ediyorlar. Üzücü olan budur. Önü alınamayan budur.“Apocu” hareket, Kürd gençlerinin akan kanını ranta dönüştürmüştür. Onlar burdan besleniyor. Kimide Sanki olup bittenler çok normalmış gibi bu katliamın bilinçli propagandasını yapmakla suç ortakları oluyorlar. Peki sormazlar mı? Bu gencecik çocuklar hangi amaç uğruna öldürtülüyorlar? Allahınızı severseniz bu pırıl pırıl Kürd gençleri, uniter devlete, sınırlara, Türk'ün bilmem ne sembollerine saygılıyız diyenlerin rant ve koltukları için niye öldürülsün?Desteklenen ve onaylanan budur. Kimi bunu bilinçsizliğinden, kimi bilinçli olarak yapmaktadır. Bilinçli yapanlara söylenecek bir şey yok. Onlar ihaneti çoktan iş edinmişler. Sözüm bilinçsizleredir.Bu gençler Kürd-Kürdistan hakları için mi öldürtülüyorlar? Hak getire. Kürd-Kürdistan haklarının tasviyesi kontra bozuntusunun sokağa salındığından bugüne tüm hızıyla devam edildiğini nasıl görmüyorlar?16 Aralık 2007

Neuen Kommentar schreiben

Der Inhalt dieses Feldes wird nicht öffentlich zugänglich angezeigt.
CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.