Direkt zum Inhalt

Yine Kerkük’ün Kürdistanilığına Düşmanlıklar...

Son günlerde Kerkük’e ilişkin tüm Kürd ve Kürdistan düşmanlarını ateş sarmış durumdadır...Kerkük’e ilişkin bu düşmanlığın bu kadar yeniden boyutlanmasının esas nedeni yeni Irak Anayasa’sına göre 2007 yılının sonuna kadar Kerkük ve diğer Kürdistan bölgelerinin geleceği belirlenecek.....Bunun için önümüzdeki süreçte kurulacak Irak hükümetinin en önemli görevlerinden biri Kerkük’e ilişkin Anayasa maddesini pratiğe aktarmaktır...Güney Kürdistan siyasal önderliği Kerkük meselesinin barışçıl bir şekilde ve Anayasa’ya göre çözülmesini istiyor....Ama, Saddam’ın yıkılmasından sonra yönetime gelen hiç bir Irak hükümeti, ne İyad Allawi ve ne de İbrahim Caferi hükümetleri Kerkük sorunun çözmek için hiç bir adım atılar...O dönemlerde oluşan hükümetlerin önünde bu meseleye ilişkin Geçici Irak Anayasasının 58.maddesi vardı... Ama, kimse bir şey yapmak istemedi...Saddam sonrası Irak yönetimleri de tarihten ders almış değiller yada ders almak istemiyorlar.. Biraz tarihe bakmış olsaydılar, Kürdler Büyük Eylül Devrimini Kerkük’e kurban ettiler.. 1970-1974 yıları arasında ve hatta son dakikadaki görüşmeler Kerkük’ten dolayı tıkandı....Ama, Arap şovenizmi Saddam sonrası tüm Irak yönetimlerini de kör etmişe benziyor... Cewad El Maliki Başbakanlığa aday olur olmaz tam Saddamca(yada Caferice) “Kerkük bir Irak şehridir” açıklamasını yapıyor.. Yine bu arada İran ve diğer bazı güçlerin istemleri üzerine 1500 kişiden oluşan Mehdi ve Bedir güçleri gizli bir şekilde Kerkük’e gelip yerleşiyor..(ne yazık ki bazı Kürd hainleri para karşılığında kendilerine yardımcı olmuştur-General Serhed-Xebat gazetesi)Kürdistan’ı işgal altında tutan devletler başta olmak üzere tüm Arap ve İslami ülkeler, son dönemlerde Kerkük’e ilişkin Kürd düşmanlığını en üst boyutlara çıkarmış bulunmaktalar....Gaspedilen hakların ve yerleşim yerlerinin gerçek sahiplerine dönmesi, tüm özgürlük ve demokrasi düşmanlarını çileden çıkarıyor.. Ayrıca Kerkük için 182 bin kişiyi şehid veren, Enfal ve kimyasal silahlara uğrayan ve hayatın her alanında gaspe uğrayan ve haklarını geri alma ihtimalı olan kesim Kürdler olunca, Ortadoğu’da bu bir siyasal deprem boyutunu alıyor...Türk devleti, Güney Kürdlerini de Kuzey Kürdleri gibi köle, fakir ve başkalarına her zaman muhtaç bir pozisyonda tutmak için Kerkük’ün Kürdistan’a geri dönmesine karşı “kendisini başkalarına pazarlama” pahasına yoğun bir faaliyet içindedir... Son olarak T. Erdoğan ve Gül’ün ABD Dışişleri Bakanı C. Rice ile yaptıkları görüşmenin en önemli konulardan biri de Kerkük meselesiydi.. Biri “Kerkük Kürd şehri” değil derken; diğeri, “Irak Ortadoğu” ve “Kerkük Iraktır” diyerek Ortadoğunun dağılmasını ve istikrarsızlaşmasını Kerkük’e endeksliyor... Eğer,Kerkük’ün gerçek sahiplerine dönmesi, Ortadoğu’yu istikrarsızlaştırıyorsa, o zaman Ortadoğu’da oluşan devletler haksızlıklar üzerine bina edilmişler.. Bu bağlamda Türk devletide suni ve başka halkların kıyımı ve cesedi üzerine inşaa edilmiştir...Türkler, Kerkük’le uğraşacaklarına Kuzey Kürdistan’da 25 milyon Kürdistanlının sorununu uğraşsınlar...Artık Kürdler Türk yöneticilerinin zırvalamalarından bıkmış!!!! Bu zırvalamaların bir taneside Türkiye’de yapmadığı görev kalmayan Demirel’in geçenlerde yaptığı açıklamada Kürdlere ilişkin söylediği “Kürdler halktır, millet değildir” sözü...Bir taraftan Kürdlerin devletleşme girişiminden öcü gibi korkacaksın, diğer taraftan bu zırvalamalar.... Buna tam da a la Turca denilir..Ayrıca,yukarıda “Saddam sonrası Arap yöneticileri tarihte ders almıyorlar” dedim.. Saddam Hüseyin Iran Şahına Şatül El Ereb bölgesini vererek anti Kürd Cezayir Antlaşmasını imzalayabildi... Kürdleri büyük bir trajediyle karşı karşıya bıraktı.. Ama yine aynı Kürd özgürlük hareketi durmadı..Yine aynı Saddam “İran’a karşı 1980’de savaş ilan ederken Cezayir Antlaşmasına ait belgeyi TV’de herkesin gözleri önünde param parça etti”(Felakedin Kakayi)Sonuç ne oldu?Sekiz yılık savaş, yıkım ve bir milyon cıvarında ölü....Bugün başkalarının istemi ve kışkırtması neticesinde Kerkük’e ve Kürdistan’a karşı düşmanlık edenler, Saddam’ın yaptıklarından ve vardığı noktadan dersler çıkarsalar daha iyi olur...Artık Kürdlerde dünün Kürdleri değil.... Ayrıca yalnız da değiller..Şiilere ait Bedir ve Mehdi güçlerinin askerlerini Kerkük’e göndermesi meselesinde rahatsız olan Amerikan Albayı David Gray 21 Nisan’da Pentagon’a gönderdiği raporda “ Abduleziz El Hekim ve Muqteda El Sadr’a bağlı güçlerin Kerkük’e gelmesi iç savaşa neden olabilir” Yine Albay David Saddam döneminde Kerküklü Kürdlere yapılan haksızlıklara değindikten sonra “Kerkük’ün durumunun normalleştirdikten sonra Kerkük’ün Kürdistan Bölgesine geri dönmesine yardımcı olalım” diyor..Dün Demokratların en güçlü Başkan adaylarından Joseph Biden’in ve bugün Albay David sağduyulu tutumlarını aktardım..Biz Kürdler de 2007 yılının sonuna kadar Kerkük’e kilitlensek iyi olur... Çünkü Kerkük’ün geleceği Tüm Kürdlerin geleceğini doğrudan etkileyecek durumdadır...

Neuen Kommentar schreiben

Der Inhalt dieses Feldes wird nicht öffentlich zugänglich angezeigt.
CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.